» 7 / A’râf  9:

Kuran Sırası: 7
İniş Sırası: 39
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206

 » 7 / A’râf  Suresi: 9
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَمَنْ (VMN) = ve men : kimin
2. خَفَّتْ (ḢFT) = ḣaffet : hafif gelirse
3. مَوَازِينُهُ (MVEZYNH) = mevāzīnuhu : tartıları
4. فَأُولَٰئِكَ (FÊVLÙK) = feulāike : işte onlar da
5. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : kimselerdir
6. خَسِرُوا (ḢSRVE) = ḣasirū : ziyana sokan(lardır)
7. أَنْفُسَهُمْ (ÊNFSHM) = enfusehum : kendilerini
8. بِمَا (BME) = bimā : ötürü
9. كَانُوا (KENVE) = kānū :
10. بِايَاتِنَا (B ËYETNE) = biāyātinā : ayetlerimize
11. يَظْلِمُونَ (YƵLMVN) = yeZlimūne : haksızlık etmelerinden
kimin | hafif gelirse | tartıları | işte onlar da | kimselerdir | ziyana sokan(lardır) | kendilerini | ötürü | | ayetlerimize | haksızlık etmelerinden |

[] [ḢFF] [VZN] [] [] [ḢSR] [NFS] [] [KVN] [EYY] [ƵLM]
VMN ḢFT MVEZYNH FÊVLÙK ELZ̃YN ḢSRVE ÊNFSHM BME KENVE B ËYETNE YƵLMVN

ve men ḣaffet mevāzīnuhu feulāike elleƶīne ḣasirū enfusehum bimā kānū biāyātinā yeZlimūne
ومن خفت موازينه فأولئك الذين خسروا أنفسهم بما كانوا بآياتنا يظلمون

 » 7 / A’râf  Suresi: 9
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ومن | VMN ve men kimin And (for) those
خفت خ ف ف | ḢFF ḢFT ḣaffet hafif gelirse (will be) light
موازينه و ز ن | VZN MVEZYNH mevāzīnuhu tartıları his scales,
فأولئك | FÊVLÙK feulāike işte onlar da so those
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimselerdir (will be) the ones who
خسروا خ س ر | ḢSR ḢSRVE ḣasirū ziyana sokan(lardır) lost,
أنفسهم ن ف س | NFS ÊNFSHM enfusehum kendilerini themselves
بما | BME bimā ötürü because
كانوا ك و ن | KVN KENVE kānū they were
بآياتنا ا ي ي | EYY B ËYETNE biāyātinā ayetlerimize to Our Verses
يظلمون ظ ل م | ƵLM YƵLMVN yeZlimūne haksızlık etmelerinden (doing) injustice.

7:9 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

kimin | hafif gelirse | tartıları | işte onlar da | kimselerdir | ziyana sokan(lardır) | kendilerini | ötürü | | ayetlerimize | haksızlık etmelerinden |

[] [ḢFF] [VZN] [] [] [ḢSR] [NFS] [] [KVN] [EYY] [ƵLM]
VMN ḢFT MVEZYNH FÊVLÙK ELZ̃YN ḢSRVE ÊNFSHM BME KENVE B ËYETNE YƵLMVN

ve men ḣaffet mevāzīnuhu feulāike elleƶīne ḣasirū enfusehum bimā kānū biāyātinā yeZlimūne
ومن خفت موازينه فأولئك الذين خسروا أنفسهم بما كانوا بآياتنا يظلمون

[] [خ ف ف] [و ز ن] [] [] [خ س ر] [ن ف س] [] [ك و ن] [ا ي ي] [ظ ل م]

 » 7 / A’râf  Suresi: 9
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ومن | VMN ve men kimin And (for) those
Vav,Mim,Nun,
6,40,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
COND – conditional noun
الواو عاطفة
اسم شرط
خفت خ ف ف | ḢFF ḢFT ḣaffet hafif gelirse (will be) light
Hı,Fe,Te,
600,80,400,
V – 3rd person feminine singular perfect verb
فعل ماض
موازينه و ز ن | VZN MVEZYNH mevāzīnuhu tartıları his scales,
Mim,Vav,Elif,Ze,Ye,Nun,He,
40,6,1,7,10,50,5,
N – nominative masculine plural noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مرفوع والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فأولئك | FÊVLÙK feulāike işte onlar da so those
Fe,,Vav,Lam,,Kef,
80,,6,30,,20,
RSLT – prefixed result particle
DEM – plural demonstrative pronoun
الفاء واقعة في جواب الشرط
اسم اشارة
الذين | ELZ̃YN elleƶīne kimselerdir (will be) the ones who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
خسروا خ س ر | ḢSR ḢSRVE ḣasirū ziyana sokan(lardır) lost,
Hı,Sin,Re,Vav,Elif,
600,60,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أنفسهم ن ف س | NFS ÊNFSHM enfusehum kendilerini themselves
,Nun,Fe,Sin,He,Mim,
,50,80,60,5,40,
N – accusative feminine plural noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم منصوب و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
بما | BME bimā ötürü because
Be,Mim,Elif,
2,40,1,
P – prefixed preposition bi
REL – relative pronoun
جار ومجرور
كانوا ك و ن | KVN KENVE kānū they were
Kef,Elif,Nun,Vav,Elif,
20,1,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
بآياتنا ا ي ي | EYY B ËYETNE biāyātinā ayetlerimize to Our Verses
Be,,Ye,Elif,Te,Nun,Elif,
2,,10,1,400,50,1,
P – prefixed preposition bi
N – genitive feminine plural noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
جار ومجرور و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
يظلمون ظ ل م | ƵLM YƵLMVN yeZlimūne haksızlık etmelerinden (doing) injustice.
Ye,Zı,Lam,Mim,Vav,Nun,
10,900,30,40,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَمَنْ: kimin | خَفَّتْ: hafif gelirse | مَوَازِينُهُ: tartıları | فَأُولَٰئِكَ: işte onlar da | الَّذِينَ: kimselerdir | خَسِرُوا: ziyana sokan(lardır) | أَنْفُسَهُمْ: kendilerini | بِمَا: ötürü | كَانُوا: | بِايَاتِنَا: ayetlerimize | يَظْلِمُونَ: haksızlık etmelerinden |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ومن WMN kimin | خفت ḢFT hafif gelirse | موازينه MWEZYNH tartıları | فأولئك FÊWLÙK işte onlar da | الذين ELZ̃YN kimselerdir | خسروا ḢSRWE ziyana sokan(lardır) | أنفسهم ÊNFSHM kendilerini | بما BME ötürü | كانوا KENWE | بآياتنا B ËYETNE ayetlerimize | يظلمون YƵLMWN haksızlık etmelerinden |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve men: kimin | ḣaffet: hafif gelirse | mevāzīnuhu: tartıları | feulāike: işte onlar da | elleƶīne: kimselerdir | ḣasirū: ziyana sokan(lardır) | enfusehum: kendilerini | bimā: ötürü | kānū: | biāyātinā: ayetlerimize | yeZlimūne: haksızlık etmelerinden |
Kırık Meal (Transcript) : |VMN: kimin | ḢFT: hafif gelirse | MVEZYNH: tartıları | FÊVLÙK: işte onlar da | ELZ̃YN: kimselerdir | ḢSRVE: ziyana sokan(lardır) | ÊNFSHM: kendilerini | BME: ötürü | KENVE: | B ËYETNE: ayetlerimize | YƵLMVN: haksızlık etmelerinden |
Abdulbaki Gölpınarlı : Kimlerin hafif gelirse onlardır âyetlerimizi inkâr ederek zulmettiklerinden kendilerine yazık edenler.
Adem Uğur : Kimin de tartıları hafif gelirse, işte onlar, âyetlerimize karşı haksızlık ettiklerinden dolayı kendilerini ziyana sokanlardır.
Ahmed Hulusi : Kimin de mizanları (değerlendirilmeleri) hafif gelirse, işte onlar da delillerimize zulmetmeleri dolayısıyla nefslerini hüsrana uğratanların ta kendileridir.
Ahmet Tekin : Ölçüye tartıya konacak değerdeki amellerinin, sevaplarının kefeleri hafif olanlar, işte onlar, âyetlerimize Kur’ân’ımıza karşı, yakışıksız tavır almaları, âyetlerimizle açıklanan sorumlulukları hiçe saymaları, Kur’ânı’ın tebliğini, hayata geçirilmesini engellemeleri sebebiyle kendilerini, birbirlerini hüsrana uğratanlardır.
Ahmet Varol : Kimin tartıları hafif gelirse onlar da ayetlerimize karşı haksızlık etmelerinden dolayı kendilerini zarara sokanlardır.
Ali Bulaç : Kimin tartıları hafif kalırsa, bunlar da ayetlerimize zulmedegeldiklerinden dolayı nefislerini hüsrana uğratanlardır.
Ali Fikri Yavuz : Kimin de tartıları hafif gelirse, işte bunlar da âyetlerimize zulmetmeleri sebebiyle kendilerine yazık edenlerdir.
Bekir Sadak : Tartilari hafif gelenler, ayetlerimize yaptiklari haksizliklardan oturu kendilerini mahvetmis olanlardir.
Celal Yıldırım : Kimlerin de tartıları hafif gelirse, işte onlar âyetlerimizi (hiçe sayıp) haksızlık etmeleri karşılığında kendilerine yazık edip zarara uğrayanlardır.
Diyanet İşleri : Ama kimlerin sevabı da hafif gelirse, işte onlar âyetlerimize haksızlık etmiş olmaları sebebiyle kendilerini ziyana sokanlardır.
Diyanet İşleri (eski) : Tartıları hafif gelenler, ayetlerimize yaptıkları haksızlıklardan ötürü kendilerini mahvetmiş olanlardır.
Diyanet Vakfi : Kimin de tartıları hafif gelirse, işte onlar, âyetlerimize karşı haksızlık ettiklerinden dolayı kendilerini ziyana sokanlardır.
Edip Yüksel : Tartıları hafif gelenler ise ayetlerimize karşı haksız davranarak kişiliklerini yitirmiş olanlardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Kimin (sevap) tartıları hafif gelirse, işte onlar da âyetlerimize haksızlık etmelerinden ötürü kendilerini ziyana sokanlardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Kimin de tartıları hafif gelirse, bunlar da ayetlerimize haksızlık etmeleri yüzünden, kendilerine yazık edenlerdir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Kimin de mizanları hafif gelirse bunlar da işte âyetlerimize zulmetmelerile kendilerine yazık edenler
Fizilal-il Kuran : Kimlerin tartıları hafif kalırsa, onlar ayetlerimiz karşısında takındıkları zalimce tutumları yüzünden kendilerini mahvetmiş olurlar.
Gültekin Onan : Kimin tartıları hafif kalırsa, bunlar da ayetlerimize zulmedegeldiklerinden dolayı nefslerini hüsrana uğratanlardır.
Hakkı Yılmaz : Ve kimin terazileri/ tartıları hafif kalırsa, işte onlar âyetlerimize karşı zâlimlik etmelerinden dolayı kendilerini ziyana sokan kimselerdir.
Hasan Basri Çantay : Kimin de tartıları hafif gelirse bunlar da, âyetlerimize zulmeder oldukları için, kendilerine çok yazık etmiş kimselerdir.
Hayrat Neşriyat : Kimlerin de tartıları hafif gelirse, işte onlar âyetlerimize (onları bilerek inkâr etmekle) zulmetmekte olduklarından dolayı, kendilerini hüsrâna uğratmış kimselerdir.
İbni Kesir : Kimin de tartısı hafif gelirse; işte onlar da ayetlerimize zulmeder oldukları için kendilerini ziyana uğratmış olanlardır.
İskender Evrenosoğlu : Ve kimin (sevap) tartıları hafif gelirse, işte onlar, âyetlerimize zulmettiklerinden dolayı nefslerini hüsrana düşürmüş olanlardır.
Muhammed Esed : Oysa, tartıda yükü hafif çekenler; işte, mesajlarımıza inatla karşı çıkmaları yüzünden kendilerini bedbahtlığa sürükleyecek olanlar da bunlardır.
Ömer Nasuhi Bilmen : Her kimin de terazileri hafif gelirse onlar da âyetlerimize zulüm etmiş olmaları sebebiyle nefislerini hüsrâna bırakmış kimselerdir.
Ömer Öngüt : Tartıları hafif gelenler, âyetlerimize yaptıkları haksızlıktan ötürü kendilerine çok yazık etmiş kimselerdir.
Şaban Piriş : Tartıları hafif gelenler ise, işte onlar da ayetlerimize haksızlık etmekle kendilerini ziyana uğratmış olanların ta kendileridir
Suat Yıldırım : Kimin de sevap tartıları hafif gelirse, onlar da âyetlerimizi hiçe sayıp haksızlık etmelerinden ötürü kendilerini en büyük ziyana uğratacaklardır.
Süleyman Ateş : Kimin (sevâp) tartıları hafif gelirse, işte onlar da âyetlerimize haksızlık etmelerinden ötürü kendilerini ziyana sokanlardır.
Tefhim-ul Kuran : Kimin de tartıları hafif kalırsa, bunlar da ayetlerimize zulmedegeldiklerinden dolayı nefislerini hüsrana uğratanlardır.
Ümit Şimşek : Tartısı hafif gelenler ise, âyetlerimize ettikleri haksızlık yüzünden kendilerini hüsrana düşürmüş olanlardır.
Yaşar Nuri Öztürk : Ölçülüp tartılacak şeyleri hafif kalanlara gelince, işte onlar, ayetlerimize karşı zalimce davranışlar sergilemiş oldukları için, öz benliklerini hüsrana itmiş olacaklar.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}