» 2 / Bakara  3:

Kuran Sırası: 2
İniş Sırası: 87
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286

 » 2 / Bakara  Suresi: 3
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne : Kimseler / olanlar
2. يُؤْمِنُونَ (YÙMNVN) = yu'minūne : Doğrularlar
3. بِالْغَيْبِ (BELĞYB) = bil-ğaybi : gayble / gizlilikle
4. وَيُقِيمُونَ (VYGYMVN) = ve yuḳīmūne : ve Doğrulurlar
5. الصَّلَاةَ (ELṦLET) = S-Salāte : SaLâTe/Desteğe
6. وَمِمَّا (VMME) = ve mimmā : ve şeyden
7. رَزَقْنَاهُمْ (RZGNEHM) = razeḳnāhum : rızıklandırıldıkları
8. يُنْفِقُونَ (YNFGVN) = yunfiḳūne : harcarlar
Kimseler / olanlar | Doğrularlar | gayble / gizlilikle | ve Doğrulurlar | SaLâTe/Desteğe | ve şeyden | rızıklandırıldıkları | harcarlar |

[] [EMN] [ĞYB] [GVM] [ṦLV] [] [RZG] [NFG]
ELZ̃YN YÙMNVN BELĞYB VYGYMVN ELṦLET VMME RZGNEHM YNFGVN

elleƶīne yu'minūne bil-ğaybi ve yuḳīmūne S-Salāte ve mimmā razeḳnāhum yunfiḳūne
الذين يؤمنون بالغيب ويقيمون الصلاة ومما رزقناهم ينفقون

 » 2 / Bakara  Suresi: 3
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
الذين | ELZ̃YN elleƶīne Kimseler / olanlar Those who
يؤمنون ا م ن | EMN YÙMNVN yu'minūne Doğrularlar believe
بالغيب غ ي ب | ĞYB BELĞYB bil-ğaybi gayble / gizlilikle in the unseen,
ويقيمون ق و م | GVM VYGYMVN ve yuḳīmūne ve Doğrulurlar and establish
الصلاة ص ل و | ṦLV ELṦLET S-Salāte SaLâTe/Desteğe the prayer,
ومما | VMME ve mimmā ve şeyden and out of what
رزقناهم ر ز ق | RZG RZGNEHM razeḳnāhum rızıklandırıldıkları We have provided them
ينفقون ن ف ق | NFG YNFGVN yunfiḳūne harcarlar they spend.

2:3 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

Kimseler / olanlar | Doğrularlar | gayble / gizlilikle | ve Doğrulurlar | SaLâTe/Desteğe | ve şeyden | rızıklandırıldıkları | harcarlar |

[] [EMN] [ĞYB] [GVM] [ṦLV] [] [RZG] [NFG]
ELZ̃YN YÙMNVN BELĞYB VYGYMVN ELṦLET VMME RZGNEHM YNFGVN

elleƶīne yu'minūne bil-ğaybi ve yuḳīmūne S-Salāte ve mimmā razeḳnāhum yunfiḳūne
الذين يؤمنون بالغيب ويقيمون الصلاة ومما رزقناهم ينفقون

[] [ا م ن] [غ ي ب] [ق و م] [ص ل و] [] [ر ز ق] [ن ف ق]

 » 2 / Bakara  Suresi: 3
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
الذين | ELZ̃YN elleƶīne Kimseler / olanlar Those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
يؤمنون ا م ن | EMN YÙMNVN yu'minūne Doğrularlar believe
Ye,,Mim,Nun,Vav,Nun,
10,,40,50,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بالغيب غ ي ب | ĞYB BELĞYB bil-ğaybi gayble / gizlilikle in the unseen,
Be,Elif,Lam,Ğayn,Ye,Be,
2,1,30,1000,10,2,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine noun
جار ومجرور
ويقيمون ق و م | GVM VYGYMVN ve yuḳīmūne ve Doğrulurlar and establish
Vav,Ye,Gaf,Ye,Mim,Vav,Nun,
6,10,100,10,40,6,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الصلاة ص ل و | ṦLV ELṦLET S-Salāte SaLâTe/Desteğe the prayer,
Elif,Lam,Sad,Lam,Elif,Te merbuta,
1,30,90,30,1,400,
N – accusative feminine noun
اسم منصوب
ومما | VMME ve mimmā ve şeyden and out of what
Vav,Mim,Mim,Elif,
6,40,40,1,
REM – prefixed resumption particle
P – preposition
REL – relative pronoun
الواو استئنافية
حرف جر
اسم موصول
رزقناهم ر ز ق | RZG RZGNEHM razeḳnāhum rızıklandırıldıkları We have provided them
Re,Ze,Gaf,Nun,Elif,He,Mim,
200,7,100,50,1,5,40,
V – 1st person plural perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ينفقون ن ف ق | NFG YNFGVN yunfiḳūne harcarlar they spend.
Ye,Nun,Fe,Gaf,Vav,Nun,
10,50,80,100,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |الَّذِينَ: Kimseler / olanlar | يُؤْمِنُونَ: Doğrularlar | بِالْغَيْبِ: gayble / gizlilikle | وَيُقِيمُونَ: ve Doğrulurlar | الصَّلَاةَ: SaLâTe/Desteğe | وَمِمَّا: ve şeyden | رَزَقْنَاهُمْ: rızıklandırıldıkları | يُنْفِقُونَ: harcarlar |
Kırık Meal (Harekesiz) : |الذين ELZ̃YN Kimseler / olanlar | يؤمنون YÙMNWN Doğrularlar | بالغيب BELĞYB gayble / gizlilikle | ويقيمون WYGYMWN ve Doğrulurlar | الصلاة ELṦLET SaLâTe/Desteğe | ومما WMME ve şeyden | رزقناهم RZGNEHM rızıklandırıldıkları | ينفقون YNFGWN harcarlar |
Kırık Meal (Okunuş) : |elleƶīne: Kimseler / olanlar | yu'minūne: Doğrularlar | bil-ğaybi: gayble / gizlilikle | ve yuḳīmūne: ve Doğrulurlar | S-Salāte: SaLâTe/Desteğe | ve mimmā: ve şeyden | razeḳnāhum: rızıklandırıldıkları | yunfiḳūne: harcarlar |
Kırık Meal (Transcript) : |ELZ̃YN: Kimseler / olanlar | YÙMNVN: Doğrularlar | BELĞYB: gayble / gizlilikle | VYGYMVN: ve Doğrulurlar | ELṦLET: SaLâTe/Desteğe | VMME: ve şeyden | RZGNEHM: rızıklandırıldıkları | YNFGVN: harcarlar |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlar, gaybe inanırlar, namaz kılarlar, rızıklandırdığımız şeylerin bir kısmını yoksullara harcarlar.
Adem Uğur : Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar.
Ahmed Hulusi : İşte onlar gayblarındaki (algılayamadıkları) hakikate (Nefslerinin Allâh Esmâ'sının anlamlarının bir terkip - bileşimi şeklinde meydana geldiğine) iman ederler, salâtı ikame ederler (fiilen edâ yanı sıra anlamını yaşarlar) ve kendilerine verdiğimiz maddi - manevî yaşam gıdasından Allâh adına karşılıksız paylaşırlar.
Ahmet Tekin : İlâhî emirlere yapışanlar, gayb âlemine, fizik ve bilgi alanı ötesindeki varlıklara ve gerçeklere iman edenlerdir. Namazları, âdâbına riâyet ederek aksatmadan âşikâre kılanlardır. Kendilerine verdiğimiz rızık ve servetten, Allah yolunda, karşılık beklemeden, gönüllü harcayanlar, insanların ihtiyaçlarını görenlerdir.
Ahmet Varol : Onlar ki, gaybe inanırlar, [2] namazı kılarlar ve bizim kendilerine rızık olarak verdiklerimizden Allah yolunda harcarlar.
Ali Bulaç : Onlar, gaybe inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak ederler.
Ali Fikri Yavuz : O kimseler (takvâ sahipleri) ki, onlar gaybe (Cenâb-ı Allah’a, meleklere, kıyamete, kaza ve kadere, görmeksizin) inanırlar; ve beş vakit namazı gereği üzre kılarlar, onlara verdiğimiz rızıklardan (ailelerine, yakınlarına, komşularına ve diğer hak sahiblerine) harcarlar, yedirirler.
Bekir Sadak : Onlar, gaybe inanirlar, namazi kilarlar, kendilerine verdigimiz riziktan yerli yerince sarfederler.
Celal Yıldırım : O korunanlar ki gayb (fizik ötesinden verilen ilâhî haberler)e inanırlar ; namazı vakitlerinde kılmaya devam ederler; kendilerine rızık olarak verdiğimiz nimetlerden (Allah'ın hoşnutluğuna erişmek için) harcarlar.
Diyanet İşleri : Onlar gaybe inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiğimizden de Allah yolunda harcarlar.
Diyanet İşleri (eski) : Onlar, gaybe inanırlar, namazı kılarlar, kendilerine verdiğimiz rızıktan yerli yerince sarfederler.
Diyanet Vakfi : Onlar gayba inanırlar, namaz kılarlar, kendilerine verdiğimiz mallardan Allah yolunda harcarlar.
Edip Yüksel : Onlar ki duyularıyla algılayamadıkları gerçeklere de inanırlar, namazı (salat) gözetirler, kendilerine verdiğimiz rızıktan muhtaçlara verirler
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar ki gaybe iman edip namazı dürüst kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (Allah yolunda) harcarlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Onlar ki, gayba iman edip namazı dürüst kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden infak ederler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Onlar ki gaybe iman edip namazı dürüst kılarlar ve kendilerine merzuk kıldığımız şeylerden infak ederler.
Fizilal-il Kuran : Onlar görmediklerine inanırlar, namazı kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan başkalarına verirler.
Gültekin Onan : Onlar ki gayba inanırlar, namazı gözetirler, kendilerini rızıklandırdıklarımızdan infak ederler.
Hakkı Yılmaz : (2-4) "İşte bu kitap; kendisinde hiç kuşku yoktur, ıssız yerlerde iman eden, salâtı ikame eden [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumlarını oluşturan-ayakta tutan], kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden Allah yolunda harcama yapan/ başta yakınları olmak üzere başkalarının nafakalarını sağlayan, sana indirilene ve senden önce indirilene iman eden Allah'ın koruması altına girmiş kişiler –ki bunlar, âhirete de kesinlikle inanırlar– için bir kılavuzdur. "
Hasan Basri Çantay : (O takvaa saahibleri ki) onlar gaybe inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar, kendilerine rızk olarak verdiğimizden de (Allah yolunda) harcarlar.
Hayrat Neşriyat : Onlar ki, gayba inanırlar, namazı hakkıyla edâ ederler ve kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden (Allah yolunda) sarf ederler.
İbni Kesir : Onlar ki gayba inanırlar. Namazı kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden de infak ederler.
İskender Evrenosoğlu : Onlar (takva sahipleridir) ki, gaybe (gaybte Allah'a) îmân ederler, namazlarını kılarlar ve kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden infâk ederler (başkalarına verirler).
Muhammed Esed : Onlar ki, insan idrakini aşa(n olguların varlığı)na inanırlar ve namazlarında dikkatli ve devamlıdırlar; kendilerine verdiğimiz rızıktan başkaları için harcarlar,
Ömer Nasuhi Bilmen : O müttakîler ki, gaybe inanırlar, namazı da doğruca kılarlar ve kendilerini merzûk ettiğimiz şeylerden de infakta bulunurlar.
Ömer Öngüt : Onlar gayba inanırlar, namazı kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan infak ederler.
Şaban Piriş : (2-3) Hiç kuşkusuz bu kitap, kendilerini günahlardan korumaya çalışan, görmediği halde inanan, namazı kılan ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (Allah yolunda) harcayanlar için yol göstericidir.
Suat Yıldırım : O müttakiler ki görünmeyen âleme inanırlar. Namazlarını tam dikkatle ifa ederler. Kendilerine ihsan ettiğimiz nimetlerden hayır yolunda harcarlar.
Süleyman Ateş : Onlar ki gaybde (gizlide, içtenlikle) inanıp namazlarını kılarlar ve kendilerine verdiğimiz rızıktan (Allâh rızâsı için) harcarlar.
Tefhim-ul Kuran : Ki onlar, gayba inanırlar, namazı dosdoğru kılarlar ve kendilerine rızık olarak verdiklerimizden infak ederler.
Ümit Şimşek : O takvâ sahipleri ki, gayba inanırlar, namazlarını dosdoğru kılarlar, kendilerine rızık olarak verdiğimiz şeylerden bağışta bulunurlar.
Yaşar Nuri Öztürk : Ki onlar, gayba inananlar, namazı kılanlardır. Ve kendilerine rızk olarak verdiklerimizden, başkalarına pay çıkaranlardır.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}