» 2 / Bakara  193:

Kuran Sırası: 2
İniş Sırası: 87
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286

 » 2 / Bakara  Suresi: 193
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَقَاتِلُوهُمْ (VGETLVHM) = ve ḳātilūhum : onlarla savaşın
2. حَتَّىٰ (ḪT) = Hattā : kadar
3. لَا (LE) = lā :
4. تَكُونَ (TKVN) = tekūne : kalmayıncaya
5. فِتْنَةٌ (FTNT) = fitnetun : fitne
6. وَيَكُونَ (VYKVN) = ve yekūne : ve oluncaya (kadar)
7. الدِّينُ (ELD̃YN) = d-dīnu : din
8. لِلَّهِ (LLH) = lillahi : Allah'ın
9. فَإِنِ (FÎN) = feini : eğer
10. انْتَهَوْا (ENTHVE) = ntehev : (saldırılarına) son verirlerse
11. فَلَا (FLE) = felā : artık olmaz
12. عُدْوَانَ (AD̃VEN) = ǔdvāne : düşmanlık
13. إِلَّا (ÎLE) = illā : başkasına
14. عَلَى (AL) = ǎlā : -den
15. الظَّالِمِينَ (ELƵELMYN) = Z-Zālimīne : zalimler-
onlarla savaşın | kadar | | kalmayıncaya | fitne | ve oluncaya (kadar) | din | Allah'ın | eğer | (saldırılarına) son verirlerse | artık olmaz | düşmanlık | başkasına | -den | zalimler- |

[GTL] [] [] [KVN] [FTN] [KVN] [D̃YN] [] [] [NHY] [] [AD̃V] [] [] [ƵLM]
VGETLVHM ḪT LE TKVN FTNT VYKVN ELD̃YN LLH FÎN ENTHVE FLE AD̃VEN ÎLE AL ELƵELMYN

ve ḳātilūhum Hattā tekūne fitnetun ve yekūne d-dīnu lillahi feini ntehev felā ǔdvāne illā ǎlā Z-Zālimīne
وقاتلوهم حتى لا تكون فتنة ويكون الدين لله فإن انتهوا فلا عدوان إلا على الظالمين

 » 2 / Bakara  Suresi: 193
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وقاتلوهم ق ت ل | GTL VGETLVHM ve ḳātilūhum onlarla savaşın And fight (against) them
حتى | ḪT Hattā kadar until
لا | LE not
تكون ك و ن | KVN TKVN tekūne kalmayıncaya (there) is
فتنة ف ت ن | FTN FTNT fitnetun fitne oppression,
ويكون ك و ن | KVN VYKVN ve yekūne ve oluncaya (kadar) and becomes
الدين د ي ن | D̃YN ELD̃YN d-dīnu din the religion
لله | LLH lillahi Allah'ın for Allah
فإن | FÎN feini eğer Then if
انتهوا ن ه ي | NHY ENTHVE ntehev (saldırılarına) son verirlerse they cease
فلا | FLE felā artık olmaz then (let there be) no
عدوان ع د و | AD̃V AD̃VEN ǔdvāne düşmanlık hostility
إلا | ÎLE illā başkasına except
على | AL ǎlā -den against
الظالمين ظ ل م | ƵLM ELƵELMYN Z-Zālimīne zalimler- the oppressors.

2:193 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

onlarla savaşın | kadar | | kalmayıncaya | fitne | ve oluncaya (kadar) | din | Allah'ın | eğer | (saldırılarına) son verirlerse | artık olmaz | düşmanlık | başkasına | -den | zalimler- |

[GTL] [] [] [KVN] [FTN] [KVN] [D̃YN] [] [] [NHY] [] [AD̃V] [] [] [ƵLM]
VGETLVHM ḪT LE TKVN FTNT VYKVN ELD̃YN LLH FÎN ENTHVE FLE AD̃VEN ÎLE AL ELƵELMYN

ve ḳātilūhum Hattā tekūne fitnetun ve yekūne d-dīnu lillahi feini ntehev felā ǔdvāne illā ǎlā Z-Zālimīne
وقاتلوهم حتى لا تكون فتنة ويكون الدين لله فإن انتهوا فلا عدوان إلا على الظالمين

[ق ت ل] [] [] [ك و ن] [ف ت ن] [ك و ن] [د ي ن] [] [] [ن ه ي] [] [ع د و] [] [] [ظ ل م]

 » 2 / Bakara  Suresi: 193
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وقاتلوهم ق ت ل | GTL VGETLVHM ve ḳātilūhum onlarla savaşın And fight (against) them
Vav,Gaf,Elif,Te,Lam,Vav,He,Mim,
6,100,1,400,30,6,5,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine plural (form III) imperative verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
الواو عاطفة
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
حتى | ḪT Hattā kadar until
Ha,Te,,
8,400,,
P – preposition
حرف جر
لا | LE not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
تكون ك و ن | KVN TKVN tekūne kalmayıncaya (there) is
Te,Kef,Vav,Nun,
400,20,6,50,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
فتنة ف ت ن | FTN FTNT fitnetun fitne oppression,
Fe,Te,Nun,Te merbuta,
80,400,50,400,
N – nominative feminine indefinite noun
اسم مرفوع
ويكون ك و ن | KVN VYKVN ve yekūne ve oluncaya (kadar) and becomes
Vav,Ye,Kef,Vav,Nun,
6,10,20,6,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, subjunctive mood
الواو عاطفة
فعل مضارع منصوب
الدين د ي ن | D̃YN ELD̃YN d-dīnu din the religion
Elif,Lam,Dal,Ye,Nun,
1,30,4,10,50,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
لله | LLH lillahi Allah'ın for Allah
Lam,Lam,He,
30,30,5,
"P – prefixed preposition lām
PN – genitive proper noun → Allah"
جار ومجرور
فإن | FÎN feini eğer Then if
Fe,,Nun,
80,,50,
REM – prefixed resumption particle
COND – conditional particle
الفاء استئنافية
حرف شرط
انتهوا ن ه ي | NHY ENTHVE ntehev (saldırılarına) son verirlerse they cease
Elif,Nun,Te,He,Vav,Elif,
1,50,400,5,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form VIII) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
فلا | FLE felā artık olmaz then (let there be) no
Fe,Lam,Elif,
80,30,1,
RSLT – prefixed result particle
NEG – negative particle
الفاء واقعة في جواب الشرط
نافية تعمل عمل «أن»
عدوان ع د و | AD̃V AD̃VEN ǔdvāne düşmanlık hostility
Ayn,Dal,Vav,Elif,Nun,
70,4,6,1,50,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
إلا | ÎLE illā başkasına except
,Lam,Elif,
,30,1,
RES – restriction particle
أداة حصر
على | AL ǎlā -den against
Ayn,Lam,,
70,30,,
P – preposition
حرف جر
الظالمين ظ ل م | ƵLM ELƵELMYN Z-Zālimīne zalimler- the oppressors.
Elif,Lam,Zı,Elif,Lam,Mim,Ye,Nun,
1,30,900,1,30,40,10,50,
N – genitive masculine plural active participle
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَقَاتِلُوهُمْ: onlarla savaşın | حَتَّىٰ: kadar | لَا: | تَكُونَ: kalmayıncaya | فِتْنَةٌ: fitne | وَيَكُونَ: ve oluncaya (kadar) | الدِّينُ: din | لِلَّهِ: Allah'ın | فَإِنِ: eğer | انْتَهَوْا: (saldırılarına) son verirlerse | فَلَا: artık olmaz | عُدْوَانَ: düşmanlık | إِلَّا: başkasına | عَلَى: -den | الظَّالِمِينَ: zalimler- |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وقاتلوهم WGETLWHM onlarla savaşın | حتى ḪT kadar | لا LE | تكون TKWN kalmayıncaya | فتنة FTNT fitne | ويكون WYKWN ve oluncaya (kadar) | الدين ELD̃YN din | لله LLH Allah'ın | فإن FÎN eğer | انتهوا ENTHWE (saldırılarına) son verirlerse | فلا FLE artık olmaz | عدوان AD̃WEN düşmanlık | إلا ÎLE başkasına | على AL -den | الظالمين ELƵELMYN zalimler- |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve ḳātilūhum: onlarla savaşın | Hattā: kadar | : | tekūne: kalmayıncaya | fitnetun: fitne | ve yekūne: ve oluncaya (kadar) | d-dīnu: din | lillahi: Allah'ın | feini: eğer | ntehev: (saldırılarına) son verirlerse | felā: artık olmaz | ǔdvāne: düşmanlık | illā: başkasına | ǎlā: -den | Z-Zālimīne: zalimler- |
Kırık Meal (Transcript) : |VGETLVHM: onlarla savaşın | ḪT: kadar | LE: | TKVN: kalmayıncaya | FTNT: fitne | VYKVN: ve oluncaya (kadar) | ELD̃YN: din | LLH: Allah'ın | FÎN: eğer | ENTHVE: (saldırılarına) son verirlerse | FLE: artık olmaz | AD̃VEN: düşmanlık | ÎLE: başkasına | AL: -den | ELƵELMYN: zalimler- |
Abdulbaki Gölpınarlı : Bir fitne kalmayıncaya, din tamamıyla Allah'ın dîni oluncaya dek onlarla çarpışın. Vazgeçtiler mi artık düşmanlık, yalnız zâlimleredir, başkalarına değil.
Adem Uğur : Fitne tamamen yok edilinceye ve din (kulluk) de yalnız Allah için oluncaya kadar onlarla savaşın. Şayet vazgeçerlerse zalimlerden başkasına düşmanlık ve saldırı yoktur.
Ahmed Hulusi : Fitne (dinden çıkmanız için yapılan baskı) kalkana; Allâh dinini rahatça yaşayana kadar onlarla savaşın. Eğer vazgeçerlerse (baskıdan - savaşmaktan), artık zâlimlerden başkasına düşmanlık yoktur.
Ahmet Tekin : Temel hak ve özgürlüklere yapılan tecavüz, baskı, zulüm, işkence, fitne tamamen yok oluncaya; sadece Allah’ın düzeni, din, medenî kurallar, Allah adına varlığını ve hâkimiyetini sağlayıncaya kadar onlarla savaşın. Eğer inkârdan, küfürden, işkence ve zulümden vazgeçerlerse, inkâr ile, isyan ile baskıya, aleyhte propagandaya devam eden zalimlerden başkasına düşmanca davranmayın.
Ahmet Varol : Fitne kalmayıncaya ve din Allah'ın oluncaya kadar [39] onlarla savaşın. Eğer onlar vazgeçerlerse, zalimlerden başkalarına düşmanlık edilmez.
Ali Bulaç : (Yeryüzünde) Fitne kalmayıncaya ve din (yalnız) Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Eğer vazgeçerlerse, artık zulüm yapanlardan başkasına karşı düşmanlık yoktur.
Ali Fikri Yavuz : Fitneden eser kalmayıncaya ve din de yalnız Allah’ın oluncaya kadar (ibadet yalnız Allah için oluncaya kadar) o müşriklerle savaşın. Vazgeçerlerse, artık düşmanlık ancak zâlimlere karşıdır.
Bekir Sadak : Fitne kalmayip, yalniz Allah'in dini ortada kalana kadar onlarla savasin. Eger vazgecerlerse satasmayin. Zulmedenlerden baskasina dusmanlik yoktur.
Celal Yıldırım : Fitne kalmayıncaya ve din yalnız Allah'a ait oluncaya kadar onlarla savaşın; vazgeçerlerse artık düşmanlık ancak zâlimlere karşıdır.
Diyanet İşleri : Hiçbir zulüm ve baskı kalmayıncaya ve din yalnız Allah’ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Onlar savaşmaya son verecek olurlarsa, artık düşmanlık yalnız zalimlere karşıdır.
Diyanet İşleri (eski) : Fitne kalmayıp, yalnız Allah'ın dini ortada kalana kadar onlarla savaşın. Eğer vazgeçerlerse sataşmayın. Zulmedenlerden başkasına düşmanlık yoktur.
Diyanet Vakfi : Fitne tamamen yok edilinceye ve din (kulluk) de yalnız Allah için oluncaya kadar onlarla savaşın. Şayet vazgeçerlerse zalimlerden başkasına düşmanlık ve saldırı yoktur.
Edip Yüksel : Zulüm ve işkence ortadan kalkıncaya ve din ALLAH için oluncaya kadar onlarla savaşın. Son verirlerse, artık zalimlerden başkasına düşmanlık yoktur.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Hem bir fitne kalmayıp, din yalnız Allah'ın oluncaya kadar onlarla çarpışın . Vazgeçerlerse, düşmanlık ancak zalimlere karşıdır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bir fitne kalmayıp din yalnız Allah'ın oluncaya kadar onlarla çarpışın. Eğer vazgeçerlerse, artık düşmanlık ancak zalimlere karşıdır.
Elmalılı Hamdi Yazır : hem bir fitne kalmayıb din yalnız Allahın oluncıya kadar onlarla çarpışın vaz geçerlerse artık husumet ancak zalimlere karşıdır
Fizilal-il Kuran : Fitne ortadan kalkıp Allah'ın dini tam anlamı ile egemen oluncaya kadar onlarla savaşın. Eğer yaptıklarına son verirlerse zalimlerden başkasına asla saldırılmaz.
Gültekin Onan : (Yeryüzünde) Fitne kalmayıncaya ve din yalnızca Tanrı'nın oluncaya kadar onlarla savaşın. Son verirlerse, artık zalimlerden başkasına karşı düşmanlık yoktur.
Hakkı Yılmaz : "Ve de insanları dinden çıkarmak; ortak koşmaya, Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmeye sürüklemek faaliyeti kalmayıp din yalnız Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Artık eğer vazgeçerlerse, düşmanlık, kendi benliklerine haksızlık edenlerden başkasına yoktur. "
Hasan Basri Çantay : Fitne (den eser) kalmayıncaya, dîn de (şunun bunun değil) yalınız Allahın (dîni diye tanılmış) oluncaya kadar onlarla savaşın. Vaz geçerlerse artık zaalimlerden başkasına hiç bir husumet yokdur.
Hayrat Neşriyat : O hâlde bir fitne kalmayıncaya ve din sâdece Allah’ın oluncaya kadar onlarla savaşın! Fakat (küfürden) vazgeçerlerse, o takdirde zâlimlerden başkasına düşmanlık yoktur.
İbni Kesir : Fitne kalmayıp, din de Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Vaz geçerlerse, artık zalimlerden başkasına düşmanlık yoktur.
İskender Evrenosoğlu : Ve fitne kalmayıncaya ve dîn, Allah için oluncaya kadar onlarla savaşın (onları öldürün). Bundan sonra eğer vazgeçerlerse o zaman zâlimlerden başkasına karşı düşmanlık yoktur.
Muhammed Esed : O halde, artık zulüm ve baskı kalmayıncaya ve yalnızca Allah'a kulluk edilinceye kadar onlarla savaşın; ancak vazgeçerlerse, (bilinçli olarak) zulüm işleyenlerin dışındakilere karşı tüm düşmanlıklar sona erecektir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve bir fitne kalmayıp din yalnız Allah için oluncaya kadar onlar ile savaşa devam ediniz. Eğer onlar nihâyet verirlerse artık husumet ancak zalimlere karşı (olur).
Ömer Öngüt : Fitne tamamen yok edilinceye ve din de yalnız Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın! Eğer vazgeçerlerse, zâlimlerden başkasına düşmanlık olmaz.
Şaban Piriş : Fitne kalmayıncaya, din/otorite de yalnız Allah’ın oluncaya kadar, onlarla savaşın, eğer savaşa son verirlerse zalimlerden başkasına düşmanlık yoktur.
Suat Yıldırım : Bu fitne (işkence) ortadan kalkıp din ve itaat yalnız Allah’a mahsus oluncaya kadar onlarla savaşın. Eğer inkârdan ve tecavüzden vazgeçerlerse, bilin ki zalimlerden başkasına düşmanlık yoktur.
Süleyman Ateş : Onlarla savaşın ki, fitne (baskı) ortadan kalksın, din yalnız Allâh'ın dini olsun. (Yalnız O'na tapılsın) Eğer (saldırılarına) son verirlerse artık zâlimlerden başkasına düşmanlık olmaz.
Tefhim-ul Kuran : (Yeryüzünde) Fitne kalmayıncaya ve din (yalnız) Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın. Eğer vazgeçerlerse, artık zulüm yapanlardan başkasına karşı düşmanlık yoktur.
Ümit Şimşek : Onlarla, fitneden eser kalmayıncaya ve din Allah için oluncaya kadar savaşın. Eğer vazgeçerlerse, artık zalimlerden başkasına düşmanlık etmek olmaz.
Yaşar Nuri Öztürk : Fitne kalmayıncaya ve din yalnız Allah'ın oluncaya kadar onlarla çarpışın. Eğer çarpışmaktan vazgeçerlerse artık zulme sapanlardan başkasına düşmanlık edilmez.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}