» 2 / Bakara  39:

Kuran Sırası: 2
İniş Sırası: 87
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200 201 202 203 204 205 206 207 208 209 210 211 212 213 214 215 216 217 218 219 220 221 222 223 224 225 226 227 228 229 230 231 232 233 234 235 236 237 238 239 240 241 242 243 244 245 246 247 248 249 250 251 252 253 254 255 256 257 258 259 260 261 262 263 264 265 266 267 268 269 270 271 272 273 274 275 276 277 278 279 280 281 282 283 284 285 286

 » 2 / Bakara  Suresi: 39
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَالَّذِينَ (VELZ̃YN) = velleƶīne : ve kimseler
2. كَفَرُوا (KFRVE) = keferū : inkar eden
3. وَكَذَّبُوا (VKZ̃BVE) = ve keƶƶebū : ve yalanlayan
4. بِايَاتِنَا (B ËYETNE) = biāyātinā : ayetlerimizi
5. أُولَٰئِكَ (ÊVLÙK) = ulāike : işte onlar
6. أَصْحَابُ (ÊṦḪEB) = eSHābu : halkıdır
7. النَّارِ (ELNER) = n-nāri : ateş
8. هُمْ (HM) = hum : onlar
9. فِيهَا (FYHE) = fīhā : orada
10. خَالِدُونَ (ḢELD̃VN) = ḣālidūne : ebedi kalacaklardır
ve kimseler | inkar eden | ve yalanlayan | ayetlerimizi | işte onlar | halkıdır | ateş | onlar | orada | ebedi kalacaklardır |

[] [KFR] [KZ̃B] [EYY] [] [ṦḪB] [NVR] [] [] [ḢLD̃]
VELZ̃YN KFRVE VKZ̃BVE B ËYETNE ÊVLÙK ÊṦḪEB ELNER HM FYHE ḢELD̃VN

velleƶīne keferū ve keƶƶebū biāyātinā ulāike eSHābu n-nāri hum fīhā ḣālidūne
والذين كفروا وكذبوا بآياتنا أولئك أصحاب النار هم فيها خالدون

 » 2 / Bakara  Suresi: 39
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والذين | VELZ̃YN velleƶīne ve kimseler And those
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkar eden who disbelieve[d]
وكذبوا ك ذ ب | KZ̃B VKZ̃BVE ve keƶƶebū ve yalanlayan and deny
بآياتنا ا ي ي | EYY B ËYETNE biāyātinā ayetlerimizi Our Signs,
أولئك | ÊVLÙK ulāike işte onlar those
أصحاب ص ح ب | ṦḪB ÊṦḪEB eSHābu halkıdır (are the) companions
النار ن و ر | NVR ELNER n-nāri ateş "(of) the Fire;"
هم | HM hum onlar they
فيها | FYHE fīhā orada in it
خالدون خ ل د | ḢLD̃ ḢELD̃VN ḣālidūne ebedi kalacaklardır "(will) abide forever."""

2:39 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve kimseler | inkar eden | ve yalanlayan | ayetlerimizi | işte onlar | halkıdır | ateş | onlar | orada | ebedi kalacaklardır |

[] [KFR] [KZ̃B] [EYY] [] [ṦḪB] [NVR] [] [] [ḢLD̃]
VELZ̃YN KFRVE VKZ̃BVE B ËYETNE ÊVLÙK ÊṦḪEB ELNER HM FYHE ḢELD̃VN

velleƶīne keferū ve keƶƶebū biāyātinā ulāike eSHābu n-nāri hum fīhā ḣālidūne
والذين كفروا وكذبوا بآياتنا أولئك أصحاب النار هم فيها خالدون

[] [ك ف ر] [ك ذ ب] [ا ي ي] [] [ص ح ب] [ن و ر] [] [] [خ ل د]

 » 2 / Bakara  Suresi: 39
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والذين | VELZ̃YN velleƶīne ve kimseler And those
Vav,Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
6,1,30,700,10,50,
REM – prefixed resumption particle
REL – masculine plural relative pronoun
الواو استئنافية
اسم موصول
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkar eden who disbelieve[d]
Kef,Fe,Re,Vav,Elif,
20,80,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
وكذبوا ك ذ ب | KZ̃B VKZ̃BVE ve keƶƶebū ve yalanlayan and deny
Vav,Kef,Zel,Be,Vav,Elif,
6,20,700,2,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural (form II) perfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بآياتنا ا ي ي | EYY B ËYETNE biāyātinā ayetlerimizi Our Signs,
Be,,Ye,Elif,Te,Nun,Elif,
2,,10,1,400,50,1,
P – prefixed preposition bi
N – genitive feminine plural noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
جار ومجرور و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أولئك | ÊVLÙK ulāike işte onlar those
,Vav,Lam,,Kef,
,6,30,,20,
DEM – plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
أصحاب ص ح ب | ṦḪB ÊṦḪEB eSHābu halkıdır (are the) companions
,Sad,Ha,Elif,Be,
,90,8,1,2,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع
النار ن و ر | NVR ELNER n-nāri ateş "(of) the Fire;"
Elif,Lam,Nun,Elif,Re,
1,30,50,1,200,
N – genitive feminine noun
اسم مجرور
هم | HM hum onlar they
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
فيها | FYHE fīhā orada in it
Fe,Ye,He,Elif,
80,10,5,1,
P – preposition
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
جار ومجرور
خالدون خ ل د | ḢLD̃ ḢELD̃VN ḣālidūne ebedi kalacaklardır "(will) abide forever."""
Hı,Elif,Lam,Dal,Vav,Nun,
600,1,30,4,6,50,
N – nominative masculine plural active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَالَّذِينَ: ve kimseler | كَفَرُوا: inkar eden | وَكَذَّبُوا: ve yalanlayan | بِايَاتِنَا: ayetlerimizi | أُولَٰئِكَ: işte onlar | أَصْحَابُ: halkıdır | النَّارِ: ateş | هُمْ: onlar | فِيهَا: orada | خَالِدُونَ: ebedi kalacaklardır |
Kırık Meal (Harekesiz) : |والذين WELZ̃YN ve kimseler | كفروا KFRWE inkar eden | وكذبوا WKZ̃BWE ve yalanlayan | بآياتنا B ËYETNE ayetlerimizi | أولئك ÊWLÙK işte onlar | أصحاب ÊṦḪEB halkıdır | النار ELNER ateş | هم HM onlar | فيها FYHE orada | خالدون ḢELD̃WN ebedi kalacaklardır |
Kırık Meal (Okunuş) : |velleƶīne: ve kimseler | keferū: inkar eden | ve keƶƶebū: ve yalanlayan | biāyātinā: ayetlerimizi | ulāike: işte onlar | eSHābu: halkıdır | n-nāri: ateş | hum: onlar | fīhā: orada | ḣālidūne: ebedi kalacaklardır |
Kırık Meal (Transcript) : |VELZ̃YN: ve kimseler | KFRVE: inkar eden | VKZ̃BVE: ve yalanlayan | B ËYETNE: ayetlerimizi | ÊVLÙK: işte onlar | ÊṦḪEB: halkıdır | ELNER: ateş | HM: onlar | FYHE: orada | ḢELD̃VN: ebedi kalacaklardır |
Abdulbaki Gölpınarlı : İnanmayanlarla delillerimizi yalanlayanlara gelince: Onlardır ateş ehli; onlar, orada ebedî kalırlar.
Adem Uğur : İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar cehennemliktir, onlar orada ebedî kalırlar.
Ahmed Hulusi : Onlar ki bizim işaretlerimizi inkâr edip yalanlarlar, işte onlar sonsuza dek ateş (azap) içindedirler.
Ahmet Tekin : Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip, senin peygamberliğini inkârda, küfürde ısrar edenler ve âyetlerimizi, Kur’ân’ı yalanlayanlar, işte onlar Cehennemliktirler. Onlar, orada ebedî kalırlar.
Ahmet Varol : Ama inkar edenler ve ayetlerimizi yalanlayanlar, işte onlar ateşe atılacak olanlardır. Onlar orada sonsuza kadar kalacaklardır.'
Ali Bulaç : "İnkâr edip de ayetlerimizi yalanlayanlar ise; onlar, ateşin halkıdırlar ve orada süresiz kalacaklardır."
Ali Fikri Yavuz : Küfre varıp âyetlerimizi yalanlıyanlar ise, cehennem ehlidirler; onlar, o ateşte ebedî olarak kalıcıdırlar.
Bekir Sadak : Inkar eden kimseler ve ayetlerimizi yalan sayanlar cehennemlik olanlardir, onlar orada temelli kalacaklardir.*
Celal Yıldırım : (Bizi) inkâr edip âyetlerimizi (varlığımıza ve birliğimize delâlet eden belgelerimizi) yalanlayanlara gelince, işte onlar ateşin yakın dostu ve arkadaşlarıdır, onlar orada ebediyen kalıcıdırlar..
Diyanet İşleri : İnkâr edenler ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte bunlar cehennemliktir. Onlar orada ebedî kalacaklardır.
Diyanet İşleri (eski) : İnkar eden kimseler ve ayetlerimizi yalan sayanlar cehennemlik olanlardır, onlar orada temelli kalacaklardır.
Diyanet Vakfi : İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar cehennemliktir, onlar orada ebedî kalırlar.
Edip Yüksel : 'Ayetlerimizi yalanlayıp inkar edenler ise ateşe mahkumdur; orada sürekli kalacaklar.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar da cehennem ehlidirler. Orada ebedî olarak kalacaklardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Küfre sapanlar ve ayetlerimize yalan diyenler ise, işte bunlar ateşin arkadaşlarıdır, onlar orada ebedi kalacaklardır.
Elmalılı Hamdi Yazır : Küfre saplananlar ve ayetlerimize yalan diyenler ise işte bunlar ateş arkadaşlarıdır, onlar orda muhalled kalacaklardır
Fizilal-il Kuran : Kâfir olup ayetlerimizi yalanlayanlar ise orada ebedi olarak kalıcı olmak üzere Cehennem'liktirler.
Gültekin Onan : "Küfredip ayetlerimizi yalanlayanlar ise ateşe mahkumdur, orada sürekli kalacaklardır".
Hakkı Yılmaz : (37-39) "Sonra da Âdem, Rabbinden birtakım kelimeler aldı/kendine vahyedildi; Biz dedik ki: “Hepiniz oradan inin. Artık size Benim tarafımdan bir kılavuz geldiğinde, kim kılavuzuma uyarsa, onlar için hiçbir korku yoktur; onlar mahzun da olmayacaklardır. Ve küfretmiş; Allah'ın ilâhlığını, rabliğini bilerek reddetmiş ve âyetlerimizi yalanlamış kimseler; işte onlar, ateşin ashâbıdır. Onlar, orada temelli kalıcıdırlar.” Sonra da Allah, onun tevbesini kabul etti. Kesinlikle O, tevbeleri çokça kabul eden, çok tevbe fırsatı verenin, çok merhametli olanın ta kendisidir. "
Hasan Basri Çantay : O küfredenler, âyetlerimizi yalan sayanlar (Yok mu?), onlar ateşin (cehennemin) arkadaşlarıdır. Onlar orada bir daha çıkmamak üzere kalıcıdırlar.
Hayrat Neşriyat : O inkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar ateş ehlidirler! Onlar orada ebedî olarak kalıcıdırlar.
İbni Kesir : Küfredenler, ayetlerimizi yalanlamış olanlar, işte onlar cehennemliklerdir. Ve onlar ateşte temelli kalıcıdırlar.
İskender Evrenosoğlu : Ve inkâr edenler ve âyetlerimizi yalanlayanlar, işte onlar ateş ehlidir, orada ebedî kalacak olanlardır.
Muhammed Esed : Hakikati inkara şartlanmış olanlara ve mesajlarımızı yalanlayanlara gelince -işte onlar, içinde yaşayıp kalmak üzere ateşe mahkum olan kimselerdir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve o kimseler ki kâfir oldular ve Bizim âyetlerimizi tekzîp ettiler, onlar ateş sahipleridir, onlar o ateşte ebedîyyen kalıcılardır.
Ömer Öngüt : Küfre varıp âyetlerimizi yalanlayanlar ise, cehennem ehlidirler. Onlar o ateşte ebedî kalacaklardır.
Şaban Piriş : Yol göstericimi tanımayıp, ayetlerimizi yalan sayanlar, cehennem halkıdır. Onlar, orada temelli kalacaklardır.
Suat Yıldırım : (38-39) Dedik ki: "İnin oradan hepiniz! Artık ne zaman Ben’den size doğru yolu gösteren rehber gelir de kim ona uyarsa, onlara hiç bir korku olmayacak, hiç üzülmeyecekler de. İnkâr edip âyetlerimizi yalan sayanlar ise cehennemliktirler, hem de orada ebedî kalacaklardır."
Süleyman Ateş : "İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlar ise ateş halkıdır, onlar orada ebedi kalacaklardır."
Tefhim-ul Kuran : Küfredip de ayetlerimizi yalanlayanlar ise; onlar, ateşin halkıdırlar ve orada süresiz kalacaklardır.
Ümit Şimşek : İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlar ise ateş ehlidir; orada sürekli kalırlar.
Yaşar Nuri Öztürk : Nankörlüğe sapıp ayetlerimizi yalanlayanlara gelince onlar, ateşin dostu olacaklardır. Onlar orada sürekli kalacaklardır.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}