CONJ – prefixed conjunction wa (and) ACC – accusative particle PRON – 2nd person masculine plural object pronoun الواو عاطفة حرف نصب والكاف ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
لتمرون
م ر ر | MRR
LTMRVN
letemurrūne
geçip gidiyorsunuz
surely pass
Lam,Te,Mim,Re,Vav,Nun, 30,400,40,200,6,50,
EMPH – emphatic prefix lām V – 2nd person masculine plural imperfect verb PRON – subject pronoun اللام لام التوكيد فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
عليهم
|
ALYHM
ǎleyhim
onların yanlarından
by them
Ayn,Lam,Ye,He,Mim, 70,30,10,5,40,
P – preposition PRON – 3rd person masculine plural object pronoun جار ومجرور
مصبحين
ص ب ح | ṦBḪ
MṦBḪYN
muSbiHīne
sabahleyin
(in the) morning,
Mim,Sad,Be,Ha,Ye,Nun, 40,90,2,8,10,50,
N – accusative masculine plural (form IV) active participle اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |وَإِنَّكُمْ: şüphesiz siz | لَتَمُرُّونَ: geçip gidiyorsunuz | عَلَيْهِمْ: onların yanlarından | مُصْبِحِينَ: sabahleyin |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وإنكم WÎNKMşüphesiz siz | لتمرون LTMRWNgeçip gidiyorsunuz | عليهم ALYHMonların yanlarından | مصبحين MṦBḪYNsabahleyin |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve innekum: şüphesiz siz | letemurrūne: geçip gidiyorsunuz | ǎleyhim: onların yanlarından | muSbiHīne: sabahleyin |
Kırık Meal (Transcript) : |VÎNKM: şüphesiz siz | LTMRVN: geçip gidiyorsunuz | ALYHM: onların yanlarından | MṦBḪYN: sabahleyin |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve şüphe yok ki siz de onların yurtlarına uğramadasınız sabahları.
Adem Uğur : (Ey insanlar!) Siz onların yanlarından geçip gidiyorsunuz, sabahleyin
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki siz sabahları onların yurtlarından geçersiniz. . .
Ahmet Tekin : Siz, elbette seyahatlerinizde, sabah saatlerinde onların yaşadıkları yerlere uğrarsınız.
Ahmet Varol : Muhakkak ki siz onların yanlarından geçip gidiyorsunuz; sabahleyin
Ali Bulaç : Siz onların üstünden muhakkak geçip gidiyorsunuz; sabah vakti.
Ali Fikri Yavuz : (137-138) Elbette siz, sabah ve akşam onlara (harabeye dönmüş yurdlarına ticaret maksadıyla gelib geçerken) uğrarsınız. Artık düşünüb ibret almaz mısınız?
Bekir Sadak : (137-13) 8 Sabah aksam, onlarin yerleri uzerinden gecersiniz. Akletmez misiniz? *
Celal Yıldırım : (137-138) Ve siz (ey yaşayanlar!) sabah akşam onların kalıntılarına uğrar geçersiniz. Artık aklınızı kullanmaz mısınız?
Diyanet İşleri : (137-138) Şüphesiz sizler (yolculuklarınız sırasında) sabah akşam onların (harap olmuş) yurtlarına uğrayıp duruyorsunuz. Hâlâ düşünmeyecek misiniz?
Diyanet İşleri (eski) : (137-138) Sabah akşam, onların yerleri üzerinden geçersiniz. Akletmez misiniz?
Diyanet Vakfi : (137-138) (Ey insanlar!) Elbette siz de sabah ve akşam onlara uğruyorsunuz. Hâla akıllanmayacak mısınız?
Edip Yüksel : Siz yıkıntılarının yanından geçiyorsunuz; sabahleyin,
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (137-138) Ve siz elbette sabahleyin ve geceleyin onlara uğrar ve üzerlerinden geçersiniz. Hâlâ akıl edip düşünmez misiniz?
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve siz elbette onlara uğrar ve üzerinden geçerseniz, sabahleyin
Fizilal-il Kuran : Ey insanlar! Sabahleyin onların yanından geçip gidiyorsunuz.
Gültekin Onan : Siz onların üstünden muhakkak geçip gidiyorsunuz; sabah vakti.
Hakkı Yılmaz : (137,138) Ve siz elbette sabahleyin ve geceleyin onların üzerine uğrayıp duruyorsunuz. Hâlâ akletmiyor musunuz? ***
Hasan Basri Çantay : (137-138) Elbet siz de sabah ve akşam onlar (ın yurdların) a uğruyorsunuz. Haalâ akıllanmayacak mısınız?.
Hayrat Neşriyat : (137-138) (Ey Mekkeliler!) Elbette siz de sabaha ulaşan kimseler iken ve geceleyin doğrusu onlar(ın harâb olmuş yerlerin)e uğruyorsunuz. Hiç akıl erdirmez misiniz?
İbni Kesir : Doğrusu siz, sabahleyin onlara uğrar üzerlerinden geçersiniz.
İskender Evrenosoğlu : Ve muhakkak ki siz, sabahları onlara mutlaka uğruyorsunuz.
Muhammed Esed : siz (bugüne kadar) onların yurtlarından gelip geçmektesiniz her sabah
Ömer Nasuhi Bilmen : (136-137) Sonra diğerlerini de helâk ediverdik. Ve şüphe yok ki, siz elbette onların üzerlerine sabahleyin uğrarsınız.
Ömer Öngüt : Siz onların yerlerinden (yurtlarından) sabahları geçip gidiyorsunuz.
Şaban Piriş : (137-138) Siz de sabah akşam onların üzerinden geçiyorsunuz da aklınızı kullanmıyor musunuz?
Suat Yıldırım : (137-138) Siz de sabah akşam onların diyarlarına uğrarsınız. Hâla aklınızı kullanmayacak mısınız?
Süleyman Ateş : Siz onların yanlarından geçip gidiyorsunuz; sabahleyin,
Tefhim-ul Kuran : Siz onların üstünden muhakkak geçip gidiyorsunuz; sabah vakti.
Ümit Şimşek : (137-138) Sabah akşam onların yurtlarından geçiyorsunuz. Hâlâ akıl etmeyecek misiniz?
Yaşar Nuri Öztürk : Kuşkusuz ki, siz onların yanından sabahları geçiyorsunuz.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]