ACC – accusative particle PRON – 1st person plural object pronoun حرف نصب و«نا» ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
جعلناها
ج ع ل | CAL
CALNEHE
ceǎlnāhā
onu yaptık
[We] have made it
Cim,Ayn,Lam,Nun,Elif,He,Elif, 3,70,30,50,1,5,1,
V – 1st person plural perfect verb PRON – subject pronoun PRON – 3rd person feminine singular object pronoun فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل و«ها» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
Kırık Meal (Okunuş) : |innā: elbette biz | ceǎlnāhā: onu yaptık | fitneten: bir fitne (sınav) | liZZālimīne: zalimler için |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎNE: elbette biz | CALNEHE: onu yaptık | FTNT: bir fitne (sınav) | LLƵELMYN: zalimler için |
Abdulbaki Gölpınarlı : Şüphe yok ki biz onu, zulmedenleri sınamak için yarattık,
Adem Uğur : Biz onu (zakkumu) zalimler için bir fitne (imtihan) kıldık.
Ahmed Hulusi : Doğrusu biz onu (zakkum ağacını - bedeni) zâlimler için bir sınav objesi kıldık (hakikatlerini mi hatırlayacaklar yoksa kendilerini beden kabul ederek mi yaşayacaklar).
Ahmet Tekin : Biz, kaktüsü ateş içinde bitirerek inkârda, isyanda, şirkte ısrar eden zâlimler için ağır bir imtihan konusu yaptık.
Ahmet Varol : Biz onu zalimler için bir fitne (sınama vesilesi) kıldık.
Ali Bulaç : Doğrusu biz, onu kâfirler için bir fitne (bir imtihan konusu) kıldık.
Ali Fikri Yavuz : Gerçekten biz zakkûm ağacını kâfirler için (ahirette) bir azab yaptık.
Bekir Sadak : Biz o agaci, zalimler icin bir dert yaptik.
Celal Yıldırım : Şüphesiz ki biz o ağacı zâlimler için bir fitne (bir dert ve kaygı) kıldık.
Diyanet İşleri : Şüphesiz biz onu zalimler için bir imtihan aracı kıldık.
Diyanet Vakfi : (62-63) Şimdi, ziyafet olarak, cennet ehli için anılan bu nimetler mi daha hayırlı, yoksa zakkum ağacı mı? Biz onu (zakkumu) zalimler için bir fitne (imtihan) kıldık.
Edip Yüksel : Biz onu zalimler için bir test kıldık.
Gültekin Onan : Doğrusu biz, onu kafirler için bir fitne (bir imtihan konusu) kıldık.
Hakkı Yılmaz : "Şüphesiz Biz onu şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapanlar için bir sınav aracı yaptık. "
Hasan Basri Çantay : Hakıykat, biz onu zaalimler (kâfirler) için bir fitne (imtihan) yapdık.
Hayrat Neşriyat : Gerçekten biz, onu (alevler içindeki o ağacı) zâlimler için bir fitne (dünyada bir imtihan vesîlesi) kıldık.
İbni Kesir : Doğrusu Biz, onu; zalimler için bir fitne yaptık.
İskender Evrenosoğlu : Muhakkak ki Biz, onu (zakkum ağacını) zalimler için fitne (imtihan) kıldık.
Muhammed Esed : Gerçek şu ki, biz o (ağac)ı zalimler için bir sınama aracı yaptık,
Ömer Nasuhi Bilmen : Şüphe yok ki, Biz onu (O ağacı) zalimler için bir mihnet kıldık.
Ömer Öngüt : Biz o ağacı zâlimler için bir fitne kıldık.
Şaban Piriş : Biz onu zalimler için bir fitne kıldık.
Suat Yıldırım : (62-65) "Şimdi iyi düşünün!" buyurur Yüce Allah, "Sonuç olarak böylesi bir mutluluk mu iyidir, yoksa zakkum ağacı mı? Biz onu zalimler için bir dert ve azap yaptık. O öyle bir ağaçtır ki cehennemin ta dibinden çıkar. Meyveleri, sanki şeytanların başları!"
Süleyman Ateş : Biz onu zâlimler için bir fitne (sınav) yaptık.
Tefhim-ul Kuran : Doğrusu biz, onu kâfirler için bir fitne (bir imtihan konusu) kıldık.
Ümit Şimşek : Biz onu zalimler için bir belâ yaptık.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]