» 37 / Sâffât  92:

Kuran Sırası: 37
İniş Sırası: 56
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182

 » 37 / Sâffât  Suresi: 92
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. مَا (ME) = mā :
2. لَكُمْ (LKM) = lekum : neyiniz var?
3. لَا (LE) = lā :
4. تَنْطِقُونَ (TNŦGVN) = tenTiḳūne : konuşmuyorsunuz
| neyiniz var? | | konuşmuyorsunuz |

[] [] [] [NŦG]
ME LKM LE TNŦGVN

lekum tenTiḳūne
ما لكم لا تنطقون

 » 37 / Sâffât  Suresi: 92
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ما | ME What (is)
لكم | LKM lekum neyiniz var? for you
لا | LE not
تنطقون ن ط ق | NŦG TNŦGVN tenTiḳūne konuşmuyorsunuz "you speak?"""

37:92 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

| neyiniz var? | | konuşmuyorsunuz |

[] [] [] [NŦG]
ME LKM LE TNŦGVN

lekum tenTiḳūne
ما لكم لا تنطقون

[] [] [] [ن ط ق]

 » 37 / Sâffât  Suresi: 92
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ما | ME What (is)
Mim,Elif,
40,1,
INTG – interrogative noun
اسم استفهام
لكم | LKM lekum neyiniz var? for you
Lam,Kef,Mim,
30,20,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 2nd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
لا | LE not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
تنطقون ن ط ق | NŦG TNŦGVN tenTiḳūne konuşmuyorsunuz "you speak?"""
Te,Nun,Tı,Gaf,Vav,Nun,
400,50,9,100,6,50,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
ME LKM LE TNŦGVN

ما لكم لا تنطقون

 » 37 / Sâffât  Suresi: 92

: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |مَا: | لَكُمْ: neyiniz var? | لَا: | تَنْطِقُونَ: konuşmuyorsunuz |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ما ME | لكم LKM neyiniz var? | لا LE | تنطقون TNŦGWN konuşmuyorsunuz |
Kırık Meal (Okunuş) : |: | lekum: neyiniz var? | : | tenTiḳūne: konuşmuyorsunuz |
Kırık Meal (Transcript) : |ME: | LKM: neyiniz var? | LE: | TNŦGVN: konuşmuyorsunuz |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ne oldu size, niçin konuşmuyorsunuz?
Adem Uğur : Neden konuşmuyorsunuz? dedi.
Ahmed Hulusi : "Niye konuşmuyorsunuz?"
Ahmet Tekin : 'Derdiniz ne ki, konuşmuyorsunuz?'
Ahmet Varol : 'Size ne oluyor ki konuşmuyorsunuz?'
Ali Bulaç : "Size ne oluyor ki konuşmuyorsunuz?"
Ali Fikri Yavuz : Ne oluyor size, konuşmuyorsunuz?”
Bekir Sadak : (91-92) O da onlarin tanrilarina gizlice yonelip: «Sunduklari yiyecekleri yemiyor musunuz? Ne o, konusmuyor musunuz?» dedi.
Celal Yıldırım : «Neden konuşmuyorsunuz ?» dedi.
Diyanet İşleri : “Ne diye konuşmuyorsunuz?”
Diyanet İşleri (eski) : (91-92) O da onların tanrılarına gizlice yönelip: 'Sundukları yiyecekleri yemiyor musunuz? Ne o, konuşmuyor musunuz?' dedi.
Diyanet Vakfi : (91-92) Yavaşça putlarının yanına vardı. (Oraya konmuş yemekleri görünce:) Yemiyor musunuz? Neden konuşmuyorsunuz? dedi.
Edip Yüksel : 'Neyiniz var, neden konuşmuyorsunuz?'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (Cevap vermediklerini görünce de): «Neyiniz var da konuşmuyorsunuz?» (dedi).
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : (92-93) «Neyiniz var konuşmuyorsunuz?» diyerek yaklaşıp onlara kuvvetli bir darbe indirdi.
Elmalılı Hamdi Yazır : Neyiniz var söylemiyorsunuz
Fizilal-il Kuran : Neyiniz var konuşamıyor musunuz? dedi.
Gültekin Onan : "Size ne oluyor ki konuşmuyorsunuz?"
Hakkı Yılmaz : (91,92) Sonra da o, onların ilâhlarına sokulup “Yemez misiniz/ nasiplenmez misiniz? Neyiniz var ki, konuşmuyorsunuz?” dedi.
Hasan Basri Çantay : «Ne oluyor size konuşmuyorsunuz»?!
Hayrat Neşriyat : 'Size ne oldu da konuşmuyorsunuz?'
İbni Kesir : Ne o, konuşmuyor musunuz?
İskender Evrenosoğlu : Yoksa siz konuşmuyor musunuz?
Muhammed Esed : Neyiniz var ki konuşmuyorsunuz?" dedi.
Ömer Nasuhi Bilmen : «Size ne oluyor ki, konuşamıyorsunuz?»
Ömer Öngüt : "Neden konuşmuyorsunuz?"
Şaban Piriş : Size ne oldu da konuşmuyorsunuz?
Suat Yıldırım : (91-92) O da çaktırmadan putların yanına sokuldu. Onlara takdim edilmiş öylece duran yemekleri görünce: "Buyursanıza, neden yemiyorsunuz?" "Neyiniz var, neden konuşmuyorsunuz?" dedi.
Süleyman Ateş : "Neyiniz var ki konuşmuyorsunuz?"
Tefhim-ul Kuran : «Size ne oluyor ki konuşmuyorsunuz?»
Ümit Şimşek : 'Neyiniz var ki konuşmuyorsunuz?'
Yaşar Nuri Öztürk : "Neniz var ki, konuşmuyorsunuz!"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}