» 37 / Sâffât  167:

Kuran Sırası: 37
İniş Sırası: 56
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182

 » 37 / Sâffât  Suresi: 167
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَإِنْ (VÎN) = ve in : ve elbette
2. كَانُوا (KENVE) = kānū : onlar
3. لَيَقُولُونَ (LYGVLVN) = leyeḳūlūne : şöyle diyorlardı
ve elbette | onlar | şöyle diyorlardı |

[] [KVN] [GVL]
VÎN KENVE LYGVLVN

ve in kānū leyeḳūlūne
وإن كانوا ليقولون

 » 37 / Sâffât  Suresi: 167
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإن | VÎN ve in ve elbette And indeed,
كانوا ك و ن | KVN KENVE kānū onlar they used to
ليقولون ق و ل | GVL LYGVLVN leyeḳūlūne şöyle diyorlardı say,

37:167 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve elbette | onlar | şöyle diyorlardı |

[] [KVN] [GVL]
VÎN KENVE LYGVLVN

ve in kānū leyeḳūlūne
وإن كانوا ليقولون

[] [ك و ن] [ق و ل]

 » 37 / Sâffât  Suresi: 167
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإن | VÎN ve in ve elbette And indeed,
Vav,,Nun,
6,,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
COND – conditional particle
الواو عاطفة
حرف شرط
كانوا ك و ن | KVN KENVE kānū onlar they used to
Kef,Elif,Nun,Vav,Elif,
20,1,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
ليقولون ق و ل | GVL LYGVLVN leyeḳūlūne şöyle diyorlardı say,
Lam,Ye,Gaf,Vav,Lam,Vav,Nun,
30,10,100,6,30,6,50,
EMPH – emphatic prefix lām
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
اللام لام التوكيد
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
VÎN KENVE LYGVLVN

وإن كانوا ليقولون

 » 37 / Sâffât  Suresi: 167

: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَإِنْ: ve elbette | كَانُوا: onlar | لَيَقُولُونَ: şöyle diyorlardı |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وإن WÎN ve elbette | كانوا KENWE onlar | ليقولون LYGWLWN şöyle diyorlardı |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve in: ve elbette | kānū: onlar | leyeḳūlūne: şöyle diyorlardı |
Kırık Meal (Transcript) : |VÎN: ve elbette | KENVE: onlar | LYGVLVN: şöyle diyorlardı |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve kâfirler, gerçekten de diyorlardı.
Adem Uğur : Putperestler şöyle diyorlardı.
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki (o müşrikler) şöyle de diyorlardı:
Ahmet Tekin : Müşrikler kesinkes diyorlardı.
Ahmet Varol : Gerçi onlar kesin bir şekilde (şöyle) diyorlardı:
Ali Bulaç : Onlar (putatapıcılar), her ne kadar şöyle diyor idiyseler de:
Ali Fikri Yavuz : Doğrusu (Peygamberin gelmesinden önce Mekke halkı) şöyle diyorlardı:
Bekir Sadak : (167-16) 9 Putperestler: «Oncekilerde oldugu gibi bizde de bir kitap olsaydi, Allah'in O'na icten baglanan kullari olurduk» derlerdi.
Celal Yıldırım : (167-168-169) Her ne kadar müşrikler, «yanımızda öncekilerden kalma bir kitap bulunsaydı, elbette bizler, Allah'ın hâlis kullarından olurduk» dlyorlardıysa da,
Diyanet İşleri : (167-169) Müşrikler) şunu da söylüyorlardı: “Eğer yanımızda öncekilere verilen kitaplardan bir kitap olsaydı, elbette biz ihlâslı kullar olurduk.”
Diyanet İşleri (eski) : (167-169) Putperestler: 'Öncekilerde olduğu gibi bizde de bir kitap olsaydı, Allah'ın O'na içten bağlanan kulları olurduk' derlerdi.
Diyanet Vakfi : (167-169) Putperestler: Eğer öncekilere verilenlerden bizde de bir kitap olsaydı, mutlaka Allah'ın ihlâslı kulları olurduk! diyorlardı.
Edip Yüksel : Diyorlardı ki,
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (167-169) (Müşrikler) şöyle diyorlardı: «Eğer yanımızda önceki (ümmet)lerden bir kitap olsaydı, elbette biz de Allah'ın ihlas ile seçilmiş kullarından olurduk.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ve gerçek (şu ki, daha) önce şöyle diyorlardı:
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve gerçek, evvel şöyle diyorlardır:
Fizilal-il Kuran : Putperestler şöyle diyorlardı.
Gültekin Onan : Onlar (putatapıcılar), her ne kadar şöyle diyor idiyseler de:
Hakkı Yılmaz : (167-169) Ve onlar kesinlikle diyorlardı ki: “Şüphesiz eğer yanımızda öncekilerden bir öğüt/kitap olsaydı, elbette biz de Allah'ın arıtılmış kulları olurduk.”
Hasan Basri Çantay : Hakıykat (müşrikler evvelce) şu kat'î sözü söylüyorlardı :
Hayrat Neşriyat : (167-169) Ve (o müşrikler) doğrusu diyorlardı ki: 'Eğer şübhesiz bizim yanımızda(da) öncekiler(e verilenler)den bir kitab olsaydı, (biz de) elbette Allah’ın ihlâsa erdirilmiş kulları olurduk.'
İbni Kesir : Onlar her ne kadar şöyle diyor idiyseler de;
İskender Evrenosoğlu : Ve onlar mutlaka, sadece (şöyle) diyorlardı.
Muhammed Esed : Gerçek şu ki, o (hakikati inkar ede)nler her zaman şöyle derler:
Ömer Nasuhi Bilmen : (167-169) Ve elbette ki, (kâfirler, evvelce) diyorlardı ki: «Eğer bizim yanımızda evvelkilerden bir kitap bulunmuş olsa idi. Elbette ki, biz Allah'ın ihlâsa nâil olmuş kullarından olur idik.»
Ömer Öngüt : Onlar diyorlardı ki:
Şaban Piriş : Onlar, şöyle diyorlardı:
Suat Yıldırım : (167-169) Müşrikler önceleri: "Eğer, derlerdi, daha önceki milletlere verilen kitap gibi bir kitap bizde de olsaydı, Biz de yalnız Allah’a ibadet eden halis kullarından olurduk."
Süleyman Ateş : Gerçi o(ortak koşa)nlar şöyle diyorlardı:
Tefhim-ul Kuran : Onlar (putatapıcılar), her ne kadar şöyle diyor idiyseler de:
Ümit Şimşek : Onlar ise şöyle deyip duruyorlardı:
Yaşar Nuri Öztürk : O inkârcılar şunu da söylüyorlardı:


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}