» 3 / Âl-i Imrân  175:

Kuran Sırası: 3
İniş Sırası: 89
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 175
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. إِنَّمَا (ÎNME) = innemā : şüphesiz
2. ذَٰلِكُمُ (Z̃LKM) = ƶālikumu : işte o
3. الشَّيْطَانُ (ELŞYŦEN) = ş-şeyTānu : şeytan
4. يُخَوِّفُ (YḢVF) = yuḣavvifu : sizi korkutuyor
5. أَوْلِيَاءَهُ (ÊVLYEÙH) = evliyā'ehu : kendi dostlarından
6. فَلَا (FLE) = felā :
7. تَخَافُوهُمْ (TḢEFVHM) = teḣāfūhum : onlardan korkmayın
8. وَخَافُونِ (VḢEFVN) = veḣāfūni : benden korkun
9. إِنْ (ÎN) = in : eğer
10. كُنْتُمْ (KNTM) = kuntum : iseniz
11. مُؤْمِنِينَ (MÙMNYN) = mu'minīne : inanmış
şüphesiz | işte o | şeytan | sizi korkutuyor | kendi dostlarından | | onlardan korkmayın | benden korkun | eğer | iseniz | inanmış |

[] [] [ŞŦN] [ḢVF] [VLY] [] [ḢVF] [ḢVF] [] [KVN] [EMN]
ÎNME Z̃LKM ELŞYŦEN YḢVF ÊVLYEÙH FLE TḢEFVHM VḢEFVN ÎN KNTM MÙMNYN

innemā ƶālikumu ş-şeyTānu yuḣavvifu evliyā'ehu felā teḣāfūhum veḣāfūni in kuntum mu'minīne
إنما ذلكم الشيطان يخوف أولياءه فلا تخافوهم وخافون إن كنتم مؤمنين

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 175
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إنما | ÎNME innemā şüphesiz (It is) only
ذلكم | Z̃LKM ƶālikumu işte o that
الشيطان ش ط ن | ŞŦN ELŞYŦEN ş-şeyTānu şeytan the Shaitaan
يخوف خ و ف | ḢVF YḢVF yuḣavvifu sizi korkutuyor frightens (you)
أولياءه و ل ي | VLY ÊVLYEÙH evliyā'ehu kendi dostlarından (of) his allies.
فلا | FLE felā So (do) not
تخافوهم خ و ف | ḢVF TḢEFVHM teḣāfūhum onlardan korkmayın fear them,
وخافون خ و ف | ḢVF VḢEFVN veḣāfūni benden korkun but fear Me,
إن | ÎN in eğer if
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum iseniz you are
مؤمنين ا م ن | EMN MÙMNYN mu'minīne inanmış believers.

3:175 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

şüphesiz | işte o | şeytan | sizi korkutuyor | kendi dostlarından | | onlardan korkmayın | benden korkun | eğer | iseniz | inanmış |

[] [] [ŞŦN] [ḢVF] [VLY] [] [ḢVF] [ḢVF] [] [KVN] [EMN]
ÎNME Z̃LKM ELŞYŦEN YḢVF ÊVLYEÙH FLE TḢEFVHM VḢEFVN ÎN KNTM MÙMNYN

innemā ƶālikumu ş-şeyTānu yuḣavvifu evliyā'ehu felā teḣāfūhum veḣāfūni in kuntum mu'minīne
إنما ذلكم الشيطان يخوف أولياءه فلا تخافوهم وخافون إن كنتم مؤمنين

[] [] [ش ط ن] [خ و ف] [و ل ي] [] [خ و ف] [خ و ف] [] [ك و ن] [ا م ن]

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 175
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إنما | ÎNME innemā şüphesiz (It is) only
,Nun,Mim,Elif,
,50,40,1,
ACC – accusative particle
PREV – preventive particle
كافة ومكفوفة
ذلكم | Z̃LKM ƶālikumu işte o that
Zel,Lam,Kef,Mim,
700,30,20,40,
DEM – 2nd person masculine plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
الشيطان ش ط ن | ŞŦN ELŞYŦEN ş-şeyTānu şeytan the Shaitaan
Elif,Lam,Şın,Ye,Tı,Elif,Nun,
1,30,300,10,9,1,50,
"PN – nominative masculine proper noun → Satan"
اسم علم مرفوع
يخوف خ و ف | ḢVF YḢVF yuḣavvifu sizi korkutuyor frightens (you)
Ye,Hı,Vav,Fe,
10,600,6,80,
V – 3rd person masculine singular (form II) imperfect verb
فعل مضارع
أولياءه و ل ي | VLY ÊVLYEÙH evliyā'ehu kendi dostlarından (of) his allies.
,Vav,Lam,Ye,Elif,,He,
,6,30,10,1,,5,
N – accusative masculine plural noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فلا | FLE felā So (do) not
Fe,Lam,Elif,
80,30,1,
REM – prefixed resumption particle
PRO – prohibition particle
الفاء استئنافية
حرف نهي
تخافوهم خ و ف | ḢVF TḢEFVHM teḣāfūhum onlardan korkmayın fear them,
Te,Hı,Elif,Fe,Vav,He,Mim,
400,600,1,80,6,5,40,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
وخافون خ و ف | ḢVF VḢEFVN veḣāfūni benden korkun but fear Me,
Vav,Hı,Elif,Fe,Vav,Nun,
6,600,1,80,6,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine plural imperative verb
PRON – subject pronoun
PRON – 1st person singular object pronoun
الواو عاطفة
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل والياء المحذوفة ضمير متصل في محل نصب مفعول به
إن | ÎN in eğer if
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum iseniz you are
Kef,Nun,Te,Mim,
20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
مؤمنين ا م ن | EMN MÙMNYN mu'minīne inanmış believers.
Mim,,Mim,Nun,Ye,Nun,
40,,40,50,10,50,
N – accusative masculine plural (form IV) active participle
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |إِنَّمَا: şüphesiz | ذَٰلِكُمُ: işte o | الشَّيْطَانُ: şeytan | يُخَوِّفُ: sizi korkutuyor | أَوْلِيَاءَهُ: kendi dostlarından | فَلَا: | تَخَافُوهُمْ: onlardan korkmayın | وَخَافُونِ: benden korkun | إِنْ: eğer | كُنْتُمْ: iseniz | مُؤْمِنِينَ: inanmış |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إنما ÎNME şüphesiz | ذلكم Z̃LKM işte o | الشيطان ELŞYŦEN şeytan | يخوف YḢWF sizi korkutuyor | أولياءه ÊWLYEÙH kendi dostlarından | فلا FLE | تخافوهم TḢEFWHM onlardan korkmayın | وخافون WḢEFWN benden korkun | إن ÎN eğer | كنتم KNTM iseniz | مؤمنين MÙMNYN inanmış |
Kırık Meal (Okunuş) : |innemā: şüphesiz | ƶālikumu: işte o | ş-şeyTānu: şeytan | yuḣavvifu: sizi korkutuyor | evliyā'ehu: kendi dostlarından | felā: | teḣāfūhum: onlardan korkmayın | veḣāfūni: benden korkun | in: eğer | kuntum: iseniz | mu'minīne: inanmış |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎNME: şüphesiz | Z̃LKM: işte o | ELŞYŦEN: şeytan | YḢVF: sizi korkutuyor | ÊVLYEÙH: kendi dostlarından | FLE: | TḢEFVHM: onlardan korkmayın | VḢEFVN: benden korkun | ÎN: eğer | KNTM: iseniz | MÙMNYN: inanmış |
Abdulbaki Gölpınarlı : Şüphe yok ki Tanrı dostlarını korkutan ancak ve ancak Şeytan'dır. Onlardan korkmayın, benden korkun inanmışsanız.
Adem Uğur : İşte o şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Şu halde, eğer iman etmiş kimseler iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.
Ahmed Hulusi : O şeytan (haberi getiren), ancak kendi dostlarını korkutur. . . O hâlde onlardan korkmayın; benden korkun, eğer iman ehliyseniz.
Ahmet Tekin : Size o haberi getiren kesinlikle şeytandır, şeytan tıynetli ahlâksız azgınların takımıdır. Kendisini veli-otorite edinenleri korkutabilir; dostlarını grup grup üstünüze salar. Onların velayeti-otoritesi altına, kontrolüne girmeyin. Onlardan korkmayın, eğer mü’minseniz bana isyandan korkun.
Ahmet Varol : Şüphesiz şu şeytan, kendi dostlarını korkutur. Eğer mü'minler iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.
Ali Bulaç : İşte bu şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın, eğer mü'minlerseniz, Ben'den korkun.
Ali Fikri Yavuz : (Ebû Süfyan sizin için ordu toplamıştır, diye) sizi kendi dostlarından korkutmakta olan o şeytandır. Siz, onlardan korkmayın da bana isyan etmekten korkun, eğer müminlerseniz.
Bekir Sadak : Iste o seytan ancak kendi dostlarini korkutur, inanmissaniz onlardan korkmayin, Benden korkun.
Celal Yıldırım : (Size o haberi getiren) ancak şeytandır; kendi dostlarını (savaş ve ölümle) korkutur. Mü'min iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.
Diyanet İşleri : O şeytan sizi ancak kendi dostlarından korkutuyor. Onlardan korkmayın, eğer mü’min iseniz, benden korkun.
Diyanet İşleri (eski) : İşte o şeytan ancak kendi dostlarını korkutur, inanmışsanız onlardan korkmayın, Benden korkun.
Diyanet Vakfi : İşte o şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Şu halde, eğer iman etmiş kimseler iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.
Edip Yüksel : Şeytan ancak kendi dostlarına korku verir. Onlardan korkmayın, benden korkun; gerçekten inanmışsanız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (Size o haberi getiren) ancak şeytandır, (sadece) kendi dostlarını korkutabilir. Onlardan korkmayın, eğer mümin iseniz benden korkun.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Size o haberi getiren şeytan, yalnızca kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın, bana isyandan korkun, eğer inanıyorsanız!
Elmalılı Hamdi Yazır : size o haberi getiren Şeytan sade kendi dostlarını korkutur, siz ondan korkmayın da bana ısyandan korkun eğer mü'minlerseniz
Fizilal-il Kuran : O şeytan sizi yardakçıları ile korkutur, o halde eğer gerçekten mümin iseniz onlardan değil, benden korkunuz.
Gültekin Onan : İşte bu şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın, eğer inançlılarsanız benden korkun.
Hakkı Yılmaz : Şüphesiz ki o şeytan/kötü niyetli insan, kendi yakınlarını korkutur. Onlardan korkmayın, eğer mü’min iseniz Benden korkun.
Hasan Basri Çantay : (Size o haberi getiren adam) mutlakaa (sizi) kendi dostlarından korkutmakda olan o şeytandır. Öyle ise siz onlardan (onun dostlarından) korkmayın, benden korkun, eğer îman etmiş (kimse) lerseniz.
Hayrat Neşriyat : İşte (size haber getiren) o şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Eğer îmân eden kimseler iseniz, artık onlardan korkmayın da (ancak) benden korkun!
İbni Kesir : O şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Mü'min iseniz onlardan korkmayın, Benden korkun.
İskender Evrenosoğlu : Fakat şeytan, böylece ancak kendi dostlarını (onu dost edinenleri) korkutur. Artık onlardan korkmayın ve eğer sizler mü'min iseniz, (sadece) Ben'den korkun.
Muhammed Esed : Kendi dostlarından korkmayı (içinize) yerleştiren Şeytandan başkası değildir: Öyleyse onlardan değil, yalnızca Benden korkun, eğer gerçek müminler iseniz!
Ömer Nasuhi Bilmen : O şeytan, sizi mutlaka dostlarından korkutuyor. Binaenaleyh onlardan korkmayınız Benden korkunuz eğer mü'min kimseler iseniz.
Ömer Öngüt : O şeytan ancak kendi dostlarını korkutur. O halde mümin iseniz onlardan korkmayın, benden korkun.
Şaban Piriş : Şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Eğer müminseniz onlardan korkmayın, benden korkun.
Suat Yıldırım : Size o haberi getiren adam şeytanın tekidir. O sizi kendi dostları ile korkutmak ister. Fakat siz mümin iseniz onlardan korkmayın, Ben’den korkun!
Süleyman Ateş : O şeytân sizi kendi dostlarından korkutuyor, eğer inanmış iseniz, onlardan korkmayın, benden korkun!
Tefhim-ul Kuran : İşte bu şeytan, ancak kendi dostlarını korkutur. Siz onlardan korkmayın, eğer mü'minlerseniz, Ben'den korkun.
Ümit Şimşek : İşte bu ancak şeytandır ki, dostlarını böylece korkutur. Siz ondan korkmayın; eğer mü'min iseniz Benden korkun.
Yaşar Nuri Öztürk : İşte size şeytan. O yalnız kendi dostlarını korkutur. Eğer inananlarsanız onlardan korkmayın, benden korkun.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}