» 3 / Âl-i Imrân  182:

Kuran Sırası: 3
İniş Sırası: 89
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176 177 178 179 180 181 182 183 184 185 186 187 188 189 190 191 192 193 194 195 196 197 198 199 200

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 182
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. ذَٰلِكَ (Z̃LK) = ƶālike : bu
2. بِمَا (BME) = bimā : karşılığıdır
3. قَدَّمَتْ (GD̃MT) = ḳaddemet : yapıp öne sürdürdüğünün
4. أَيْدِيكُمْ (ÊYD̃YKM) = eydīkum : sizin ellerinizin
5. وَأَنَّ (VÊN) = ve enne : ve şüphesiz
6. اللَّهَ (ELLH) = llahe : Allah
7. لَيْسَ (LYS) = leyse : asla değildir
8. بِظَلَّامٍ (BƵLEM) = biZellāmin : zulmedici
9. لِلْعَبِيدِ (LLABYD̃) = lil'ǎbīdi : kullara
bu | karşılığıdır | yapıp öne sürdürdüğünün | sizin ellerinizin | ve şüphesiz | Allah | asla değildir | zulmedici | kullara |

[] [] [GD̃M] [YD̃Y] [] [] [LYS] [ƵLM] [ABD̃]
Z̃LK BME GD̃MT ÊYD̃YKM VÊN ELLH LYS BƵLEM LLABYD̃

ƶālike bimā ḳaddemet eydīkum ve enne llahe leyse biZellāmin lil'ǎbīdi
ذلك بما قدمت أيديكم وأن الله ليس بظلام للعبيد

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 182
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ذلك | Z̃LK ƶālike bu That
بما | BME bimā karşılığıdır (is) because
قدمت ق د م | GD̃M GD̃MT ḳaddemet yapıp öne sürdürdüğünün (of what) sent forth
أيديكم ي د ي | YD̃Y ÊYD̃YKM eydīkum sizin ellerinizin your hands
وأن | VÊN ve enne ve şüphesiz and that
الله | ELLH llahe Allah Allah
ليس ل ي س | LYS LYS leyse asla değildir is not
بظلام ظ ل م | ƵLM BƵLEM biZellāmin zulmedici unjust
للعبيد ع ب د | ABD̃ LLABYD̃ lil'ǎbīdi kullara to (His) slaves.

3:182 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

bu | karşılığıdır | yapıp öne sürdürdüğünün | sizin ellerinizin | ve şüphesiz | Allah | asla değildir | zulmedici | kullara |

[] [] [GD̃M] [YD̃Y] [] [] [LYS] [ƵLM] [ABD̃]
Z̃LK BME GD̃MT ÊYD̃YKM VÊN ELLH LYS BƵLEM LLABYD̃

ƶālike bimā ḳaddemet eydīkum ve enne llahe leyse biZellāmin lil'ǎbīdi
ذلك بما قدمت أيديكم وأن الله ليس بظلام للعبيد

[] [] [ق د م] [ي د ي] [] [] [ل ي س] [ظ ل م] [ع ب د]

 » 3 / Âl-i Imrân  Suresi: 182
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ذلك | Z̃LK ƶālike bu That
Zel,Lam,Kef,
700,30,20,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
اسم اشارة
بما | BME bimā karşılığıdır (is) because
Be,Mim,Elif,
2,40,1,
P – prefixed preposition bi
REL – relative pronoun
جار ومجرور
قدمت ق د م | GD̃M GD̃MT ḳaddemet yapıp öne sürdürdüğünün (of what) sent forth
Gaf,Dal,Mim,Te,
100,4,40,400,
V – 3rd person feminine singular (form II) perfect verb
فعل ماض
أيديكم ي د ي | YD̃Y ÊYD̃YKM eydīkum sizin ellerinizin your hands
,Ye,Dal,Ye,Kef,Mim,
,10,4,10,20,40,
N – nominative feminine plural noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم مرفوع والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وأن | VÊN ve enne ve şüphesiz and that
Vav,,Nun,
6,,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
ACC – accusative particle
الواو عاطفة
حرف نصب من اخوات «ان»
الله | ELLH llahe Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
ليس ل ي س | LYS LYS leyse asla değildir is not
Lam,Ye,Sin,
30,10,60,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض من اخوات «كان»
بظلام ظ ل م | ƵLM BƵLEM biZellāmin zulmedici unjust
Be,Zı,Lam,Elif,Mim,
2,900,30,1,40,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine singular indefinite noun
جار ومجرور
للعبيد ع ب د | ABD̃ LLABYD̃ lil'ǎbīdi kullara to (His) slaves.
Lam,Lam,Ayn,Be,Ye,Dal,
30,30,70,2,10,4,
P – prefixed preposition lām
N – genitive masculine plural noun
جار ومجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |ذَٰلِكَ: bu | بِمَا: karşılığıdır | قَدَّمَتْ: yapıp öne sürdürdüğünün | أَيْدِيكُمْ: sizin ellerinizin | وَأَنَّ: ve şüphesiz | اللَّهَ: Allah | لَيْسَ: asla değildir | بِظَلَّامٍ: zulmedici | لِلْعَبِيدِ: kullara |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ذلك Z̃LK bu | بما BME karşılığıdır | قدمت GD̃MT yapıp öne sürdürdüğünün | أيديكم ÊYD̃YKM sizin ellerinizin | وأن WÊN ve şüphesiz | الله ELLH Allah | ليس LYS asla değildir | بظلام BƵLEM zulmedici | للعبيد LLABYD̃ kullara |
Kırık Meal (Okunuş) : |ƶālike: bu | bimā: karşılığıdır | ḳaddemet: yapıp öne sürdürdüğünün | eydīkum: sizin ellerinizin | ve enne: ve şüphesiz | llahe: Allah | leyse: asla değildir | biZellāmin: zulmedici | lil'ǎbīdi: kullara |
Kırık Meal (Transcript) : |Z̃LK: bu | BME: karşılığıdır | GD̃MT: yapıp öne sürdürdüğünün | ÊYD̃YKM: sizin ellerinizin | VÊN: ve şüphesiz | ELLH: Allah | LYS: asla değildir | BƵLEM: zulmedici | LLABYD̃: kullara |
Abdulbaki Gölpınarlı : Bu da, ancak elleriyle kazandıklarının cezası ve Allah, şüphe yok ki kullarına zulmetmez.
Adem Uğur : Bu, dünyada iken kendi ellerinizle yapmış olduğunuzun karşılığıdır. Yoksa Allah kullarına zulmetmez.
Ahmed Hulusi : Bu (azap) kendi ellerinizle oluşturduklarınızın sonucudur. Allâh, kullarında hak etmediklerini açığa çıkarmak suretiyle zulümde bulunmaz!
Ahmet Tekin : Bütün bunlar, dünyada ellerinizle, bizzat yapmış olduğunuz şeyler, kötülükler sebebiyledir. Allah kullarına zâlimce davranmaz.
Ahmet Varol : 'Bu sizin kendi ellerinizle işlediklerinizin karşılığıdır. Yoksa Allah kullara haksızlık edici değildir.'
Ali Bulaç : Bu, ellerinizin önden sunduklarıdır. Allah, gerçekten kullara zulmedici değildir.
Ali Fikri Yavuz : Size bu azap, yaptığınız günahların karşılığıdır; ve Allah kullarına zulmedici değildir.
Bekir Sadak : «Bu, yaptiginizin karsiligidir". Yoksa Allah kullara asla zulmetmez.
Celal Yıldırım : İşte ellerinizle önden gönderdiğinizin karşılığıdır bu ! Çünkü Allah elbette kullarına haksızlık edici değildir.
Diyanet İşleri : “Bu, kendi ellerinizin (önceden yapıp) gönderdiklerinin karşılığıdır.” Allah, kullara asla zulmedici değildir.
Diyanet İşleri (eski) : 'Bu, yaptığınızın karşılığıdır'. Yoksa Allah kullara asla zulmetmez.
Diyanet Vakfi : Bu, dünyada iken kendi ellerinizle yapmış olduğunuzun karşılığıdır. Yoksa Allah kullarına zulmetmez.
Edip Yüksel : 'Bu, kendi yaptıklarınızın bir sonucudur.' Kuşkusuz ALLAH kullara karşı zalim değildir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : «Bu, kendi ellerinizin yapıp öne sürdüğünün karşılığıdır». Allah kullar(ın)a asla zulmetmez.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bu, sizin ellerinizle yaptığınızın karşılığıdır ve Allah kullarına haksızlık yapan değildir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bu sizin ellerinizin takdim ettiği ve Allahın zulümkâr olmaması yüzündendir o kullara
Fizilal-il Kuran : Bu kendi elleriniz ile yaptıklarınız yüzündendir. Yoksa Allah'ın, kullara haksızlık etmesi kesinlikle söz konusu değildir.
Gültekin Onan : Bu, ellerinizin önden sunduklarıdır. Tanrı, gerçekten kullara zulmedici değildir.
Hakkı Yılmaz : (181,182) Allah, “Şüphesiz Allah fakirdir, biz zenginiz” diyen kimselerin sözünü kesinlikle duydu. Onların söyledikleri şeyleri ve peygamberleri haksız yere öldürmelerini yazacağız. Ve Biz: “Tadın o yakıcının azabını! Bu, kendi ellerinizin önden gönderdiklerinin karşılığıdır” diyeceğiz. Ve şüphesiz Allah, kullara asla haksızlık eden biri değildir. “
Hasan Basri Çantay : Bu, ellerinizin öne sürdüğünün (yapdığınız günâhların) karşılığıdır. Şüphesiz ki Allah kullarına haksızlık edici değildir.
Hayrat Neşriyat : Bu (azab), ellerinizin işlediği (günahlar) yüzündendir; yoksa muhakkak ki Allah, kullar(ın)a zulümkâr değildir.
İbni Kesir : Bu, yaptığınızın karşılığıdır. Allah kullarına asla zulmedici değildir.
İskender Evrenosoğlu : İşte bu (azap), Allah kullara zulmedici olduğundan değil, ellerinizle takdim ettiğiniz (yaptığınız) şeyler sebebiyledir.
Muhammed Esed : ellerinizle işlediklerinizin karşılığı olarak; zira Allah, kullarına en ufak bir haksızlık yapmaz!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Bu, sizin ellerinizin takdim ettiği şey sebebiyledir. Ve şüphe yok ki, Allah Teâlâ kullarına zulümkar değildir.
Ömer Öngüt : Bu, kendi ellerinizle yapmış olduğunuz şeylerin karşılığıdır. Allah kullarına aslâ zulmedici değildir.
Şaban Piriş : Bu sizin ellerinizle hazırladığınızdır. Allah kullarına zulmedici değildir.
Suat Yıldırım : İşte bu, sizin ellerinizle işlediğiniz günahların karşılığıdır. Çünkü Allah kullarına haksızlık edecek değildir.
Süleyman Ateş : "Bu, sizin ellerinizin yapıp öne sürdürdüğünün karşılığıdır." Allâh, kullara asla zulmedici değildir.
Tefhim-ul Kuran : Bu, sizin ellerinizin önden sunduklarıdır. Allah, gerçekten kullara zulmedici değildir.
Ümit Şimşek : Bu sizin kendi elinizde hazırlamış olduğunuz şeydir; yoksa Allah asla kullarına haksızlık etmez.
Yaşar Nuri Öztürk : Bu, kendi, ellerinizin üretip önden gönderdiği yüzündendir. Allah, kullara asla zulmedici değildir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}