» 10 / Yûnus  48:

Kuran Sırası: 10
İniş Sırası: 51
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109

 » 10 / Yûnus  Suresi: 48
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَيَقُولُونَ (VYGVLVN) = ve yeḳūlūne : ve diyorlar ki
2. مَتَىٰ (MT) = metā : ne zamandır?
3. هَٰذَا (HZ̃E) = hāƶā : bu
4. الْوَعْدُ (ELVAD̃) = l-veǎ'du : vaad edilen
5. إِنْ (ÎN) = in : eğer
6. كُنْتُمْ (KNTM) = kuntum : iseniz
7. صَادِقِينَ (ṦED̃GYN) = Sādiḳīne : doğru sözlü
ve diyorlar ki | ne zamandır? | bu | vaad edilen | eğer | iseniz | doğru sözlü |

[GVL] [] [] [VAD̃] [] [KVN] [ṦD̃G]
VYGVLVN MT HZ̃E ELVAD̃ ÎN KNTM ṦED̃GYN

ve yeḳūlūne metā hāƶā l-veǎ'du in kuntum Sādiḳīne
ويقولون متى هذا الوعد إن كنتم صادقين

 » 10 / Yûnus  Suresi: 48
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويقولون ق و ل | GVL VYGVLVN ve yeḳūlūne ve diyorlar ki And they say,
متى | MT metā ne zamandır? """When"
هذا | HZ̃E hāƶā bu (will) this,
الوعد و ع د | VAD̃ ELVAD̃ l-veǎ'du vaad edilen the promise (be fulfilled),
إن | ÎN in eğer if
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum iseniz you are
صادقين ص د ق | ṦD̃G ṦED̃GYN Sādiḳīne doğru sözlü "truthful?"""

10:48 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve diyorlar ki | ne zamandır? | bu | vaad edilen | eğer | iseniz | doğru sözlü |

[GVL] [] [] [VAD̃] [] [KVN] [ṦD̃G]
VYGVLVN MT HZ̃E ELVAD̃ ÎN KNTM ṦED̃GYN

ve yeḳūlūne metā hāƶā l-veǎ'du in kuntum Sādiḳīne
ويقولون متى هذا الوعد إن كنتم صادقين

[ق و ل] [] [] [و ع د] [] [ك و ن] [ص د ق]

 » 10 / Yûnus  Suresi: 48
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويقولون ق و ل | GVL VYGVLVN ve yeḳūlūne ve diyorlar ki And they say,
Vav,Ye,Gaf,Vav,Lam,Vav,Nun,
6,10,100,6,30,6,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
متى | MT metā ne zamandır? """When"
Mim,Te,,
40,400,,
INTG – interrogative noun
اسم استفهام
هذا | HZ̃E hāƶā bu (will) this,
He,Zel,Elif,
5,700,1,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
اسم اشارة
الوعد و ع د | VAD̃ ELVAD̃ l-veǎ'du vaad edilen the promise (be fulfilled),
Elif,Lam,Vav,Ayn,Dal,
1,30,6,70,4,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
إن | ÎN in eğer if
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum iseniz you are
Kef,Nun,Te,Mim,
20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
صادقين ص د ق | ṦD̃G ṦED̃GYN Sādiḳīne doğru sözlü "truthful?"""
Sad,Elif,Dal,Gaf,Ye,Nun,
90,1,4,100,10,50,
N – accusative masculine plural active participle
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَيَقُولُونَ: ve diyorlar ki | مَتَىٰ: ne zamandır? | هَٰذَا: bu | الْوَعْدُ: vaad edilen | إِنْ: eğer | كُنْتُمْ: iseniz | صَادِقِينَ: doğru sözlü |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ويقولون WYGWLWN ve diyorlar ki | متى MT ne zamandır? | هذا HZ̃E bu | الوعد ELWAD̃ vaad edilen | إن ÎN eğer | كنتم KNTM iseniz | صادقين ṦED̃GYN doğru sözlü |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve yeḳūlūne: ve diyorlar ki | metā: ne zamandır? | hāƶā: bu | l-veǎ'du: vaad edilen | in: eğer | kuntum: iseniz | Sādiḳīne: doğru sözlü |
Kırık Meal (Transcript) : |VYGVLVN: ve diyorlar ki | MT: ne zamandır? | HZ̃E: bu | ELVAD̃: vaad edilen | ÎN: eğer | KNTM: iseniz | ṦED̃GYN: doğru sözlü |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve derler ki: Gerçekseniz bu vait ne zaman yerine gelecek
Adem Uğur : Doğru iseniz bu vaad (azap) ne zamandır? diyorlar.
Ahmed Hulusi : "Eğer doğru söyleyenler iseniz, bu vaat (haşr) ne zaman?" derler.
Ahmet Tekin : Onlar: 'Eğer doğru söylüyorsanız, bu tehdit, bu nihaî yargı ne zaman gerçekleşecek?' diyorlar.
Ahmet Varol : 'Eğer doğru sözlü iseniz bu vaad edilen şey ne zaman gelecek?' diyorlar.
Ali Bulaç : Derler ki: "Eğer doğru sözlüyseniz, bu belirttiğiniz süre (va'd) ne zamanmış?"
Ali Fikri Yavuz : Kâfirler, alay yollu şöyle derler: “Eğer sadık kimselerseniz, bu azabın veya kıyametin vâdi ne zaman?”
Bekir Sadak : «Bu iddiada samimi iseniz, bu azabin gerceklesmesi ne zamandir? soyle» derler.
Celal Yıldırım : Bu va'd(edilen azâb) ne zaman ? Eğer doğrulardan iseniz (bize haber verin) derler.
Diyanet İşleri : “Eğer doğru söyleyenler iseniz, (söyleyin) bu tehdit ne zaman (gerçekleşecek)?” diyorlar.
Diyanet İşleri (eski) : 'Bu iddiada samimi iseniz, bu azabın gerçekleşmesi ne zamandır? söyle' derler.
Diyanet Vakfi : Doğru iseniz bu vaad (azap) ne zamandır? diyorlar.
Edip Yüksel : 'Bu söz ne zaman gerçekleşecek,' diyorlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar, «Eğer doğru söylüyorsanız bu vaad ne zaman yerine gelecek?» diyorlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : (48-49) «Ne zamandır bu va'dedilen (azap); eğer doğru söylüyorsanız?» diyorlar. De ki: «Ben Allah'ın dilediğinin dışında kendi kendime ne bir yarar, ne de bir zarara malikim!» Her ümmetin bir eceli vardır; ecelleri gelince artık bir an geride kalamazlar, ileri de gidemezler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ne zaman bu va'd? Sadıksanız diyorlar
Fizilal-il Kuran : Onlar, «Eğer doğru söylüyorsanız vadettiğiniz bu ceza ne zaman gerçekleşecek?» derler.
Gültekin Onan : Derler ki: "Eğer doğru sözlüyseniz, bu belirttiğiniz süre (va'd) ne zamanmış?"
Hakkı Yılmaz : "Ve onlar; “Eğer doğrular iseniz bu vaat ne zamandır?” diyorlar. "
Hasan Basri Çantay : «Eğer (İddianızda) doğrucu iseniz bu va'd (ve tehdîdin tehakkuku) ne zaman? (Söyleyin)» derler.
Hayrat Neşriyat : 'Eğer (iddiânızda) doğru kimseler iseniz, bu va'd (edilen azab) ne zaman?' diyorlar.
İbni Kesir : Derler ki: Doğru sözlülerden iseniz bu vaad ne zamanmış?
İskender Evrenosoğlu : Ve: “Eğer siz, sözünüzde sadıklarsanız bu vaad, ne zaman?” derler.
Muhammed Esed : Buna rağmen yine de (hakkı inkar edenler:) "(kıyamet ve (nihai) yargı hakkındaki) bu söz ne zaman gerçekleşecek? Eğer doğru sözlü kimselerseniz (buna cevap verin, ey siz inananlar)!" diye sorup duruyorlar.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve derler ki: «Eğer siz sâdık kimseler iseniz bu vaad ne zamandır?»
Ömer Öngüt : Onlar: “Eğer doğru sözlü iseniz bu vaad ne zaman gerçekleşecek?” derler.
Şaban Piriş : -Doğru söylüyorsanız bu vaat ne zaman gerçekleşecektir? derler.
Suat Yıldırım : Onlar: "Eğer dediğiniz doğru ise, peki bu vaadin ne zaman gerçekleşeceğini söyleyin!" derler.
Süleyman Ateş : "Doğru iseniz bu bizi tehdid(ettiğiniz) azâb ne zaman?" diyorlar.
Tefhim-ul Kuran : Derler ki: «Eğer doğru sözlüler iseniz, bu belirttiğiniz süre (va'd) ne zamanmış?»
Ümit Şimşek : Bir de diyorlar ki: Doğru söylüyorsanız, bu vaad ne zaman gerçekleşecek?
Yaşar Nuri Öztürk : Diyorlar ki: "Doğru sözlülerseniz bu vaat ne zaman?"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}