» 6 / En’âm  50:

Kuran Sırası: 6
İniş Sırası: 55
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165

 » 6 / En’âm  Suresi: 50
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قُلْ (GL) = ḳul : de ki
2. لَا (LE) = lā :
3. أَقُولُ (ÊGVL) = eḳūlu : ben demiyorum
4. لَكُمْ (LKM) = lekum : size
5. عِنْدِي (AND̃Y) = ǐndī : yanımdadır
6. خَزَائِنُ (ḢZEÙN) = ḣazāinu : hazineleri
7. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'ın
8. وَلَا (VLE) = ve lā : ve
9. أَعْلَمُ (ÊALM) = eǎ'lemu : bilmem
10. الْغَيْبَ (ELĞYB) = l-ğaybe : gaybı
11. وَلَا (VLE) = ve lā : ve
12. أَقُولُ (ÊGVL) = eḳūlu : demiyorum
13. لَكُمْ (LKM) = lekum : size
14. إِنِّي (ÎNY) = innī : ben
15. مَلَكٌ (MLK) = melekun : meleğim
16. إِنْ (ÎN) = in :
17. أَتَّبِعُ (ÊTBA) = ettebiǔ : ben uyuyorum
18. إِلَّا (ÎLE) = illā : sadece
19. مَا (ME) = mā : şeye
20. يُوحَىٰ (YVḪ) = yūHā : vahyolunan
21. إِلَيَّ (ÎLY) = ileyye : bana
22. قُلْ (GL) = ḳul : de ki
23. هَلْ (HL) = hel : midir?
24. يَسْتَوِي (YSTVY) = yestevī : eşit
25. الْأَعْمَىٰ (ELÊAM) = l-eǎ'mā : kör
26. وَالْبَصِيرُ (VELBṦYR) = velbeSīru : ve gören
27. أَفَلَا (ÊFLE) = efelā :
28. تَتَفَكَّرُونَ (TTFKRVN) = tetefekkerūne : düşünmüyor musunuz?
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قُلْ: de ki | لَا: | أَقُولُ: ben demiyorum | لَكُمْ: size | عِنْدِي: yanımdadır | خَزَائِنُ: hazineleri | اللَّهِ: Allah'ın | وَلَا: ve | أَعْلَمُ: bilmem | الْغَيْبَ: gaybı | وَلَا: ve | أَقُولُ: demiyorum | لَكُمْ: size | إِنِّي: ben | مَلَكٌ: meleğim | إِنْ: | أَتَّبِعُ: ben uyuyorum | إِلَّا: sadece | مَا: şeye | يُوحَىٰ: vahyolunan | إِلَيَّ: bana | قُلْ: de ki | هَلْ: midir? | يَسْتَوِي: eşit | الْأَعْمَىٰ: kör | وَالْبَصِيرُ: ve gören | أَفَلَا: | تَتَفَكَّرُونَ: düşünmüyor musunuz? |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قل GL de ki | لا LE | أقول ÊGWL ben demiyorum | لكم LKM size | عندي AND̃Y yanımdadır | خزائن ḢZEÙN hazineleri | الله ELLH Allah'ın | ولا WLE ve | أعلم ÊALM bilmem | الغيب ELĞYB gaybı | ولا WLE ve | أقول ÊGWL demiyorum | لكم LKM size | إني ÎNY ben | ملك MLK meleğim | إن ÎN | أتبع ÊTBA ben uyuyorum | إلا ÎLE sadece | ما ME şeye | يوحى YWḪ vahyolunan | إلي ÎLY bana | قل GL de ki | هل HL midir? | يستوي YSTWY eşit | الأعمى ELÊAM kör | والبصير WELBṦYR ve gören | أفلا ÊFLE | تتفكرون TTFKRWN düşünmüyor musunuz? |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳul: de ki | : | eḳūlu: ben demiyorum | lekum: size | ǐndī: yanımdadır | ḣazāinu: hazineleri | llahi: Allah'ın | ve lā: ve | eǎ'lemu: bilmem | l-ğaybe: gaybı | ve lā: ve | eḳūlu: demiyorum | lekum: size | innī: ben | melekun: meleğim | in: | ettebiǔ: ben uyuyorum | illā: sadece | : şeye | yūHā: vahyolunan | ileyye: bana | ḳul: de ki | hel: midir? | yestevī: eşit | l-eǎ'mā: kör | velbeSīru: ve gören | efelā: | tetefekkerūne: düşünmüyor musunuz? |
Kırık Meal (Transcript) : |GL: de ki | LE: | ÊGVL: ben demiyorum | LKM: size | AND̃Y: yanımdadır | ḢZEÙN: hazineleri | ELLH: Allah'ın | VLE: ve | ÊALM: bilmem | ELĞYB: gaybı | VLE: ve | ÊGVL: demiyorum | LKM: size | ÎNY: ben | MLK: meleğim | ÎN: | ÊTBA: ben uyuyorum | ÎLE: sadece | ME: şeye | YVḪ: vahyolunan | ÎLY: bana | GL: de ki | HL: midir? | YSTVY: eşit | ELÊAM: kör | VELBṦYR: ve gören | ÊFLE: | TTFKRVN: düşünmüyor musunuz? |
Abdulbaki Gölpınarlı : De ki: Ben size, Allah'ın hazineleri yanımda da demiyorum, gaibi bilirim, ben bir meleğim de demiyorum. Ben, yalnız bana vahyedilen şeye uymadayım. De ki: Körle gözü açık kişi bir olur mu hiç? Ne diye hâlâ düşünmezsiniz?
Adem Uğur : De ki: Ben size, Allah'ın hazineleri benim yanımdadır, demiyorum. Ben gaybı da bilmem. Size, ben bir meleğim de demiyorum. Ben, sadece bana vahyolunana uyarım. De ki: Kör ile gören hiç bir olur mu? Hiç düşünmez misiniz?
Ahmed Hulusi : De ki: "Size, Allâh'ın hazineleri benim yanımdadır, demiyorum. . . Gaybı da bilmem! Size 'Muhakkak ki ben bir meleğim' de demiyorum. . . Ben, sadece bana vahyolunana tâbi olurum". . . De ki: "Hiç âmâ ile gören eşit olur mu? Hâlâ tefekkür etmiyor musunuz?"
Ahmet Tekin : Onlara: 'Size Allah’ın hazineleri benim yanımdadır, demiyorum. Fizik ve bilgi alanı ötesini, gayb âlemini de bilmiyorum. Size, ben bir meleğim de demiyorum. Ben sadece bana vahy olunana, Kur’ân’a tâbi oluyorum' de. Yine onlara: 'Hiç önünü görmeyen kâfir ile doğruları ve ilerisini gören mü’min bir olur mu? Düşünmeyecek misiniz?' de.
Ahmet Varol : De ki: 'Ben size 'Allah'ın hazineleri yanımdadır' demiyorum. Gaybı da bilmiyorum. Size benim melek olduğumu da söylemiyorum. Sadece bana vahyedilene uyuyorum.' De ki: 'Görmeyenle gören bir olur mu? Düşünmüyor musunuz?'
Ali Bulaç : De ki: "Size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum, gaybı da bilmiyorum ve ben size bir meleğim de demiyorum. Ben, bana vahyedilenden başkasına uymam." De ki: "Kör olanla, gören bir olur mu? Yine de düşünmeyecek misiniz?"
Ali Fikri Yavuz : De ki: “- Ben, Allah’ın hazineleri yanımdadır, diye size söylemiyorum, gaybı da bilmem. Size, “Melek’im” de demiyorum. Ben, ancak bana vahyolunan Kur’an’a uyarım. De ki:”- Gözü kör olanla gören, bir olur mu? Artık düşünmez misiniz?
Bekir Sadak : De ki: «Size Allah'in hazineleri elimdedir, demiyorum; gaybi da bilmiyorum; size, ben melegim demiyorum, ben ancak bana vahyolunana uyuyorum.» De ki: «Gorenle gormeyen bir midir? Dusunmuyor musunuz?» *
Celal Yıldırım : De ki: Ben size Allah'ın hazineleri benim yanımdadır, demiyorum. Gaybı da bilmem. Size, elbette ben bir meleğim de demiyorum. Ben ancak bana vahyedilene uyarım. De ki: Görmeyenle gören bir midir ? Artık düşünmez misiniz ?
Diyanet İşleri : De ki: “Ben size, ‘Allah’ın hazineleri benim yanımdadır’ demiyorum. Ben gaybı da bilmem. Size ‘Ben bir meleğim’ de demiyorum. Ben sadece, bana gönderilen vahye uyuyorum.” De ki: “Görmeyenle gören bir olur mu? Siz hiç düşünmez misiniz?”
Diyanet İşleri (eski) : De ki: 'Size Allah'ın hazineleri elimdedir, demiyorum; gaybı da bilmiyorum; size, ben meleğim demiyorum, ben ancak bana vahyolunana uyuyorum.' De ki: 'Görenle görmeyen bir midir? Düşünmüyor musunuz?'
Diyanet Vakfi : De ki: Ben size, Allah'ın hazineleri benim yanımdadır, demiyorum. Ben gaybı da bilmem. Size, ben bir meleğim de demiyorum. Ben, sadece bana vahyolunana uyarım. De ki: Kör ile gören hiç bir olur mu? Hiç düşünmez misiniz?
Edip Yüksel : De: 'ALLAH'ın hazineleri benim yanımda demiyorum size. Gizlilikleri de bilmiyorum. Size, bir melek olduğumu da söylemiyorum. Sadece bana vahyedileni izliyorum.' Şunu da söyle: 'Kör ile gören bir mi?'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : De ki: «Size Allah'ın hazineleri benim yanımdadır, demiyorum. Gaybı da bilmiyorum. Ve size, ben bir meleğim de demiyorum. Ben sadece bana vahyolunana uyuyorum.» De ki: «Kör ile gören bir olur mu? Hiç düşünmez misiniz?»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : De ki: «Ben size «Allah'ın hazineleri benim yanımdadır.» demiyorum; gaybı da bilmem, size «Ben meleğim.» de demiyorum; ben ancak bana verilen vahye uyarım.» De ki: «Kör ile gören bir olur mu? Artık biraz düşünmez misiniz?
Elmalılı Hamdi Yazır : De ki «ben size Allahın hazineleri benim yanımdadır demem gaybı da bilmem, size ben melekim de demem, ben ancak bana verilen vahye ittiba' ederim»; de ki: «Kör, görenle bir olur mu? Artık bir düşünmez misiniz?»
Fizilal-il Kuran : De ki; «Ben size Allah'ın hazineleri elimin altındadır» demiyorum. Size meleğim de demiyorum. Sadece bana indirilen vahye uyuyorum. Hiç kör ile gören bir olur mu? Düşünmüyor musunuz?»
Gültekin Onan : De ki: "Size Tanrı'nın hazineleri yanımdadır demiyorum, gaybı da bilmiyorum ve ben size bir meleğim de demiyorum. Ben, bana vahyedilenden başkasına uymam." De ki: "Kör olanla gören bir olur mu? Yine de düşünmüyor musunuz (tetefekkerun)?"
Hakkı Yılmaz : De ki: “Ben size ‘Allah'ın hazineleri benim yanımdadır’ demiyorum. Görülmeyeni, duyulmayanı, geçmişi, geleceği de bilmem ben. Size ‘Ben bir meleğim’ de demiyorum. Ben yalnızca bana vahyedilene uyuyorum.” De ki: “Kör ile gören eşit olur mu? Hâlâ düşünmüyor musunuz?”
Hasan Basri Çantay : De ki: «Size benim yanımda Allahın hazîneleri var demiyorum. Ben gaybı bilmem. Size hakıykat ben bir meleğim de demiyorum. Ben, bana vahyolunmakda olan (Kur'an) dan başkasına uymam. De ki: «Görmeyenle gören bir olur mu? Hiç düşünmüyor musunuz»?
Hayrat Neşriyat : De ki: 'Size, 'Allah’ın hazîneleri benim yanımdadır!’ demiyorum; gaybı da bilmem; size, 'Şübhesiz ben bir meleğim’ de demiyorum! (Ben) ancak bana vahyolunana tâbi' olurum.' De ki: 'Kör ile gören (kâfir ile mü’min) bir olur mu?' Hiç düşünmez misiniz?
İbni Kesir : De ki: Size, Allah'ın hazineleri benim yanımdadır, demiyorum. Ben, gaybı da bilmem. Ve size bir melek olduğumu da söylemiyorum. Ben; bana vahyolunandan başkasına uymam. De ki: Hiç görenle görmeyen bir olur mu? Hiç düşünmüyor musunuz?
İskender Evrenosoğlu : De ki: “Ben size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum. Ve gaybı bilmiyorum. Size, muhakkak ki ben bir meleğim demiyorum. Ancak bana vahyedilene tâbî olurum.” “Basiretle gören ve görmeyen bir olur mu, hâlâ tefekkür etmiyor musunuz?” de.
Muhammed Esed : De ki (ey Peygamber:) "Ben size 'Allahın hazineleri bendedir! demiyorum; ne insan idrakini aşan şeyleri bildiğimi söylüyorum ve ne de size 'Ben bir meleğim! diyorum: Ben sadece bana vahyedileni yerine getiriyorum". De ki: "Hiç gören ile görmeyen bir olur mu? Siz düşünmez misiniz?"
Ömer Nasuhi Bilmen : De ki: «Ben size demiyorum ki, benim yanımda Allah Teâlâ'nın hazineleri vardır. Ve ben gaybı da bilmem ve size 'Ben hakikaten meleğim' de demiyorum. Ben bana vahyolunandan başkasına tâbi olmam.» De ki: «Kör ile görür kimse müsavî olur mu? Hiç düşünmez misiniz?»
Ömer Öngüt : De ki: “Ben size 'Allah'ın hazineleri benim yanımdadır. ' demiyorum. Gaybı da bilmem. Ve size bir melek olduğumu da söylemiyorum. Ben sadece bana vahyedilene uyarım. ” De ki: “Hiç kör ile gören bir olur mu? Hiç düşünmez misiniz?”
Şaban Piriş : De ki: -Size, yanımda Allah’ın hazinelerinin olduğunu söylemiyorum. Gaybı bilmem; size, bir melek olduğumu da söylemiyorum. Ben, ancak bana vahyedilene tabi oluyorum. De ki: “Hiç görmeyen ile gören bir olur mu? Hiç düşünmüyor musunuz?
Suat Yıldırım : De ki: "Ben, size Allah’ın hazîneleri benim yanımdadır" demiyorum. Yok, "Ben gaybı bilirim." Yok, "Ben meleğim." de demiyorum. Bana ne vahyediliyorsa, ben ancak ona tabi olurum" De ki: "Kör, görenle bir olur mu? Hiç düşünmüyor musunuz?"
Süleyman Ateş : De ki: "Ben size, Allâh'ın hazineleri yanımdadır, demiyorum. Gaybı da bilmem. Size 'Ben meleğim' de demiyorum. Ben sadece bana vahyolunana uyuyorum." De ki: "Körle, gören bir olur mu? Düşünmüyor musunuz?"
Tefhim-ul Kuran : De ki: «Size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum, gaybı da bilmiyorum ve ben size bir meleğim de demiyorum. Ben, bana vahyedilenden başkasına uymam.» De ki: «Kör olanla, gören bir olur mu? Yine de düşünmeyecek misiniz?»
Ümit Şimşek : De ki: Ben size 'Allah'ın hazineleri benim yanımda' veya 'Ben gaybı bilirim' demiyorum. 'Ben bir meleğim' de demiyorum. Ben ancak bana vahyolunana uyarım. 'Kör ile gören bir olur mu?' de. Hiç düşünmüyor musunuz?
Yaşar Nuri Öztürk : Onlara şunu söyle: "Ben size Allah'ın hazineleri yanımdadır demiyorum. Gaybı da bilmem ben! Size ben bir meleğim de demiyorum. Yalnız bana vahyedilene uyarım ben!" Sor onlara: "Körle gören bir olur mu? Hâlâ düşünmüyor musunuz?"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}