» 6 / En’âm  147:

Kuran Sırası: 6
İniş Sırası: 55
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165

 » 6 / En’âm  Suresi: 147
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَإِنْ (FÎN) = fein : eğer
2. كَذَّبُوكَ (KZ̃BVK) = keƶƶebūke : seni yalanladılarsa
3. فَقُلْ (FGL) = feḳul : de ki
4. رَبُّكُمْ (RBKM) = rabbukum : Rabbiniz
5. ذُو (Z̃V) = ƶū : sahibidir
6. رَحْمَةٍ (RḪMT) = raHmetin : rahmet
7. وَاسِعَةٍ (VESAT) = vāsiǎtin : bol
8. وَلَا (VLE) = velā : (fakat)
9. يُرَدُّ (YRD̃) = yuraddu : geri çevrilmez
10. بَأْسُهُ (BÊSH) = be'suhu : O'nun azabı
11. عَنِ (AN) = ǎni : -dan
12. الْقَوْمِ (ELGVM) = l-ḳavmi : toplum-
13. الْمُجْرِمِينَ (ELMCRMYN) = l-mucrimīne : suçlu
eğer | seni yalanladılarsa | de ki | Rabbiniz | sahibidir | rahmet | bol | (fakat) | geri çevrilmez | O'nun azabı | -dan | toplum- | suçlu |

[] [KZ̃B] [GVL] [RBB] [] [RḪM] [VSA] [] [RD̃D̃] [BES] [] [GVM] [CRM]
FÎN KZ̃BVK FGL RBKM Z̃V RḪMT VESAT VLE YRD̃ BÊSH AN ELGVM ELMCRMYN

fein keƶƶebūke feḳul rabbukum ƶū raHmetin vāsiǎtin velā yuraddu be'suhu ǎni l-ḳavmi l-mucrimīne
فإن كذبوك فقل ربكم ذو رحمة واسعة ولا يرد بأسه عن القوم المجرمين

 » 6 / En’âm  Suresi: 147
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فإن | FÎN fein eğer But if
كذبوك ك ذ ب | KZ̃B KZ̃BVK keƶƶebūke seni yalanladılarsa they deny you
فقل ق و ل | GVL FGL feḳul de ki then say,
ربكم ر ب ب | RBB RBKM rabbukum Rabbiniz """Your Lord"
ذو | Z̃V ƶū sahibidir (is the) Possessor
رحمة ر ح م | RḪM RḪMT raHmetin rahmet (of) Mercy
واسعة و س ع | VSA VESAT vāsiǎtin bol Vast,
ولا | VLE velā (fakat) but not
يرد ر د د | RD̃D̃ YRD̃ yuraddu geri çevrilmez will be turned back
بأسه ب ا س | BES BÊSH be'suhu O'nun azabı His wrath
عن | AN ǎni -dan from
القوم ق و م | GVM ELGVM l-ḳavmi toplum- the people
المجرمين ج ر م | CRM ELMCRMYN l-mucrimīne suçlu "(who are) criminals."""

6:147 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

eğer | seni yalanladılarsa | de ki | Rabbiniz | sahibidir | rahmet | bol | (fakat) | geri çevrilmez | O'nun azabı | -dan | toplum- | suçlu |

[] [KZ̃B] [GVL] [RBB] [] [RḪM] [VSA] [] [RD̃D̃] [BES] [] [GVM] [CRM]
FÎN KZ̃BVK FGL RBKM Z̃V RḪMT VESAT VLE YRD̃ BÊSH AN ELGVM ELMCRMYN

fein keƶƶebūke feḳul rabbukum ƶū raHmetin vāsiǎtin velā yuraddu be'suhu ǎni l-ḳavmi l-mucrimīne
فإن كذبوك فقل ربكم ذو رحمة واسعة ولا يرد بأسه عن القوم المجرمين

[] [ك ذ ب] [ق و ل] [ر ب ب] [] [ر ح م] [و س ع] [] [ر د د] [ب ا س] [] [ق و م] [ج ر م]

 » 6 / En’âm  Suresi: 147
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فإن | FÎN fein eğer But if
Fe,,Nun,
80,,50,
REM – prefixed resumption particle
COND – conditional particle
الفاء استئنافية
حرف شرط
كذبوك ك ذ ب | KZ̃B KZ̃BVK keƶƶebūke seni yalanladılarsa they deny you
Kef,Zel,Be,Vav,Kef,
20,700,2,6,20,
V – 3rd person masculine plural (form II) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 2nd person masculine singular object pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
فقل ق و ل | GVL FGL feḳul de ki then say,
Fe,Gaf,Lam,
80,100,30,
RSLT – prefixed result particle
V – 2nd person masculine singular imperative verb
الفاء واقعة في جواب الشرط
فعل أمر
ربكم ر ب ب | RBB RBKM rabbukum Rabbiniz """Your Lord"
Re,Be,Kef,Mim,
200,2,20,40,
N – nominative masculine noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم مرفوع والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
ذو | Z̃V ƶū sahibidir (is the) Possessor
Zel,Vav,
700,6,
N – nominative masculine singular noun
اسم مرفوع
رحمة ر ح م | RḪM RḪMT raHmetin rahmet (of) Mercy
Re,Ha,Mim,Te merbuta,
200,8,40,400,
N – genitive feminine indefinite noun
اسم مجرور
واسعة و س ع | VSA VESAT vāsiǎtin bol Vast,
Vav,Elif,Sin,Ayn,Te merbuta,
6,1,60,70,400,
ADJ – genitive feminine indefinite active participle
صفة مجرورة
ولا | VLE velā (fakat) but not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
REM – prefixed resumption particle
NEG – negative particle
الواو استئنافية
حرف نفي
يرد ر د د | RD̃D̃ YRD̃ yuraddu geri çevrilmez will be turned back
Ye,Re,Dal,
10,200,4,
V – 3rd person masculine singular passive imperfect verb
فعل مضارع مبني للمجهول
بأسه ب ا س | BES BÊSH be'suhu O'nun azabı His wrath
Be,,Sin,He,
2,,60,5,
N – nominative masculine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مرفوع والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
عن | AN ǎni -dan from
Ayn,Nun,
70,50,
P – preposition
حرف جر
القوم ق و م | GVM ELGVM l-ḳavmi toplum- the people
Elif,Lam,Gaf,Vav,Mim,
1,30,100,6,40,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
المجرمين ج ر م | CRM ELMCRMYN l-mucrimīne suçlu "(who are) criminals."""
Elif,Lam,Mim,Cim,Re,Mim,Ye,Nun,
1,30,40,3,200,40,10,50,
ADJ – genitive masculine plural (form IV) active participle
صفة مجرورة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَإِنْ: eğer | كَذَّبُوكَ: seni yalanladılarsa | فَقُلْ: de ki | رَبُّكُمْ: Rabbiniz | ذُو: sahibidir | رَحْمَةٍ: rahmet | وَاسِعَةٍ: bol | وَلَا: (fakat) | يُرَدُّ: geri çevrilmez | بَأْسُهُ: O'nun azabı | عَنِ: -dan | الْقَوْمِ: toplum- | الْمُجْرِمِينَ: suçlu |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فإن FÎN eğer | كذبوك KZ̃BWK seni yalanladılarsa | فقل FGL de ki | ربكم RBKM Rabbiniz | ذو Z̃W sahibidir | رحمة RḪMT rahmet | واسعة WESAT bol | ولا WLE (fakat) | يرد YRD̃ geri çevrilmez | بأسه BÊSH O'nun azabı | عن AN -dan | القوم ELGWM toplum- | المجرمين ELMCRMYN suçlu |
Kırık Meal (Okunuş) : |fein: eğer | keƶƶebūke: seni yalanladılarsa | feḳul: de ki | rabbukum: Rabbiniz | ƶū: sahibidir | raHmetin: rahmet | vāsiǎtin: bol | velā: (fakat) | yuraddu: geri çevrilmez | be'suhu: O'nun azabı | ǎni: -dan | l-ḳavmi: toplum- | l-mucrimīne: suçlu |
Kırık Meal (Transcript) : |FÎN: eğer | KZ̃BVK: seni yalanladılarsa | FGL: de ki | RBKM: Rabbiniz | Z̃V: sahibidir | RḪMT: rahmet | VESAT: bol | VLE: (fakat) | YRD̃: geri çevrilmez | BÊSH: O'nun azabı | AN: -dan | ELGVM: toplum- | ELMCRMYN: suçlu |
Abdulbaki Gölpınarlı : Seni yalanlarlarsa hemen de ki: Rabbiniz geniş, engin bir rahmete sâhiptir, fakat azâbını da suçlu kavimden reddetmeye imkân yok.
Adem Uğur : Eğer seni yalanlarlarsa de ki: Rabbiniz geniş bir rahmet sahibidir. Bununla beraber O'nun azabı, suçlular topluluğundan uzaklaştırılamaz.
Ahmed Hulusi : (Rasûlüm) eğer seni yalanladılar ise de ki: "Rabbiniz, Vasi' rahmet sahibidir. . . O'nun azabı suçlu toplumdan geri çevrilmez. "
Ahmet Tekin : Eğer seni yalanlarlarsa: 'Rabbiniz sonsuz rahmet ve merhamet sahibidir. Allah’ın verdiği cezanın, İslâm’a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsi, suçlu, günahkâr bir kavimden geri çevrilmesi de mümkün değildir.' de.
Ahmet Varol : Eğer seni yalanlarsa de ki: 'Rabbiniz geniş rahmet sahibidir. Ancak O'nun şiddetli azabı da suçlular topluluğundan geri çevrilmez.'
Ali Bulaç : Şayet seni yalanlayacak olurlarsa, de ki: "Rabbiniz geniş rahmet sahibidir. O'nun şiddetli çarpması, suçlu günahkarlar topluluğundan geri çevrilemez."
Ali Fikri Yavuz : Eğer getirdiğin hükümlerde seni tekzib ederlerse şöyle de:”-Rabbiniz geniş rahmet sahibidir; fakat mücrimler (günahkârlar) topluluğundan onun şiddet ve kudreti geri çevrilemez.”
Bekir Sadak : Seni yalanlarlarsa, «Rabbinizin rahmeti genistir; O'nun azabi suclu milletten geri cevrilemez» de.
Celal Yıldırım : Eğer seni yalanlarlarsa, de ki: Rabbınız geniş rahmet sahibidir; O'nun saltanat kahrı, suçlu günahkâr topluluktan geri çevrilemez.
Diyanet İşleri : Eğer seni yalanlarlarsa, de ki: “Rabbiniz geniş rahmet sahibidir. (Bununla beraber) suçlu bir toplumdan O’nun azabı geri çevrilmez.”
Diyanet İşleri (eski) : Seni yalanlarlarsa, 'Rabbinizin rahmeti geniştir; O'nun azabı suçlu milletten geri çevrilemez' de.
Diyanet Vakfi : Eğer seni yalanlarlarsa de ki: Rabbiniz geniş bir rahmet sahibidir. Bununla beraber O'nun azabı, suçlular topluluğundan uzaklaştırılamaz.
Edip Yüksel : Seni yalanlarlarsa: 'Rabbiniz geniş rahmet sahibidir ve O'nun cezası suçlu toplumlardan geri çevrilemez,' de.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Eğer seni yalanladılarsa, de ki: «Rabbiniz geniş rahmet sahibidir. Bununla beraber O'nun azabı da suçlu toplumdan geri çevrilmez.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Eğer seni yalanlamaya yeltenirlerse, de ki: «Rabbiniz bitmez tükenmez bir rahmet sahibidir, fakat O'nun kahrı günahkarlar topluluğundan geri çevrilemez.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bunun üzerine seni tekzibe yeltenirlerse, de ki rabbınız bitmez tükenmez bir rahmet sahibi, fakat mücrimler güruhundan be'si de reddedilemez
Fizilal-il Kuran : Eğer onlar seni yalanlarlarsa de ki; «Rabbim, yaygın rahmet sahibidir. Ama O'nun günahkârlara yönelik azabını hiç kimse geri savamaz.»
Gültekin Onan : Şayet seni yalanlayacak olurlarsa, de ki: "Rabbiniz geniş rahmet sahibidir. O'nun şiddetli çarpması, suçlu-günahkarlar topluluğundan geri çevrilemez."
Hakkı Yılmaz : Artık eğer seni yalanladılarsa, hemen de ki: “Rabbiniz geniş rahmet sahibidir. Ve O'nun azabı suçlular toplumundan geri çevrilmez.”
Hasan Basri Çantay : Eğer (bunun üzerine) seni tekzîb ederlerse de ki: «Rabbiniz geniş bir rahmet saahibidir. Onun satvet (-ü kudret) i ise günahkârlar güruhundan (uzaklaşdırılıb) döndürülemez».
Hayrat Neşriyat : Buna rağmen seni yalanlarlarsa artık de ki: 'Rabbiniz pek geniş bir rahmet sâhibidir. Fakat O’nun azâbı günahkârlar topluluğundan geri çevrilemez.'
İbni Kesir : Seni yalanlarlarsa; de ki: Rabbımız geniş rahmet sahibidir. O'nun gücü günahkarlar güruhundan döndürülemez.
İskender Evrenosoğlu : Artık seni yalanlarlarsa, o zaman de ki: “Sizin Rabbiniz geniş bir rahmetin sahibidir ve O'nun azabı, mücrimler (suçlular) kavminden geri çevrilemez.”
Muhammed Esed : Ve eğer senin yalan söylediğini iddia ederlerse onlara de ki: "Rabbinizin rahmeti sonsuzdur; ama günaha batmış insanları cezalandırması da kaçınılmazdır".
Ömer Nasuhi Bilmen : İmdi seni tekzîp ederlerse de ki: «Rabbiniz geniş bir rahmet sahibidir. Fakat onun ikâbı da günahkâr olan bir gürûhtan reddedilemez.»
Ömer Öngüt : Eğer seni yalanlarlarsa de ki: “Rabbiniz geniş rahmet sahibidir. Fakat O'nun azabı da günahkârlar güruhundan geri çevrilmez. ”
Şaban Piriş : Seni yalanlarlarsa: -Rabbiniz, geniş rahmet sahibidir; O’nun azabı ise günahkar toplumdan geri çevrilemez, de!
Suat Yıldırım : Eğer onlar seni yalancı sayarsa de ki: "Rabbinizin merhameti geniştir; fakat dilediği zaman O’nun satveti ve azabı, suçlu toplumdan geri çevrilemez."
Süleyman Ateş : Eğer seni yalanladılarsa, de ki: "Rabbiniz bol rahmet sâhibidir. Fakat O'nun azâbı da suçlu toplumdan geri çevrilmez (gazabı suçluların üzerine bir indi mi, onu kimse geri çeviremez)."
Tefhim-ul Kuran : Şayet seni yalanlayacak olurlarsa, de ki: «Rabbiniz geniş rahmet sahibidir. Onun şiddetli çarpması, suçlu günahkârlar topluluğundan geri çevrilemez.
Ümit Şimşek : Onlar seni yalanlayacak olurlarsa, sen de ki: Rabbiniz geniş rahmet sahibidir; ama azabı da mücrimlerden geri çevrilmez.
Yaşar Nuri Öztürk : Artık seni yalanlarlarsa şunu söyle: "Rabbiniz çok geniş bir rahmetin sahibidir. Ancak, O'nun azabı günaha batmışlar topluluğundan uzak tutulamaz."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}