CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 2nd person masculine plural (form VIII) imperative verb PRON – subject pronoun PRON – 3rd person masculine singular object pronoun الواو عاطفة فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
وهو
|
VHV
ve huve
O'dur
And He
Vav,He,Vav, 6,5,6,
REM – prefixed resumption particle PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun الواو استئنافية ضمير منفصل
الذي
|
ELZ̃Y
lleƶī
o kimse ki
(is) the One
Elif,Lam,Zel,Ye, 1,30,700,10,
REL – masculine singular relative pronoun اسم موصول
إليه
|
ÎLYH
ileyhi
huzuruna
to Him
,Lam,Ye,He, ,30,10,5,
P – preposition PRON – 3rd person masculine singular object pronoun جار ومجرور
تحشرون
ح ش ر | ḪŞR
TḪŞRVN
tuHşerūne
varıp toplanacağınız
"you will be gathered."""
Te,Ha,Şın,Re,Vav,Nun, 400,8,300,200,6,50,
V – 2nd person masculine plural passive imperfect verb PRON – subject pronoun فعل مضارع مبني للمجهول والواو ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |وَأَنْ: ve ayrıca | أَقِيمُوا: -doğrulun | الصَّلَاةَ: SaLâTe/Desteğe- | وَاتَّقُوهُ: ve O'ndan korkun | وَهُوَ: O'dur | الَّذِي: o kimse ki | إِلَيْهِ: huzuruna | تُحْشَرُونَ: varıp toplanacağınız |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وأن WÊNve ayrıca | أقيموا ÊGYMWE-doğrulun | الصلاة ELṦLETSaLâTe/Desteğe- | واتقوه WETGWHve O'ndan korkun | وهو WHWO'dur | الذي ELZ̃Yo kimse ki | إليه ÎLYHhuzuruna | تحشرون TḪŞRWNvarıp toplanacağınız |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve en: ve ayrıca | eḳīmū: -doğrulun | S-Salāte: SaLâTe/Desteğe- | vetteḳūhu: ve O'ndan korkun | ve huve: O'dur | lleƶī: o kimse ki | ileyhi: huzuruna | tuHşerūne: varıp toplanacağınız |
Kırık Meal (Transcript) : |VÊN: ve ayrıca | ÊGYMVE: -doğrulun | ELṦLET: SaLâTe/Desteğe- | VETGVH: ve O'ndan korkun | VHV: O'dur | ELZ̃Y: o kimse ki | ÎLYH: huzuruna | TḪŞRVN: varıp toplanacağınız |
Abdulbaki Gölpınarlı : Namaz kılın ve Tanrıdan çekinin dendi ve o, öyle bir Tanrıdır ki varıp toplanacağınız yer, onun tapısıdır.
Adem Uğur : Namazı dosdoğru kılın ve Allah'tan korkun (diye de emredildik). O, huzuruna varıp toplanacağınız Allah'tır.
Ahmed Hulusi : Ve "Salâtı ikame edin ve O'nun azabından korunun; O ki (sizi toplayacak), O'na haşrolunursunuz!
Ahmet Tekin : 'Namazı âdâbına riâyet ederek, aksatmadan kılın. Allah’a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp, azaptan korunun' de. O, toplanıp huzuruna getirilecek, hesap verilecek olan Allah’tır.
Ahmet Varol : Yine namazı kılın, Allah'a karşı gelmekten sakının (diye emredildi). Huzuruna toplanacağınız O'dur.'
Ali Bulaç : Bir de: "Namazı kılın ve O'ndan korkup sakının (diye de emrolunduk.) Huzuruna (götürülüp) toplanacağınız O'dur.
Ali Fikri Yavuz : Yine namaza devamla Allah’dan korkun diye emrolunmuşuz. Huzuruna varıp toplanacağınız O’dur.
Bekir Sadak : (71-72) De ki: «Arkadaslari bize gel diye dogru yola cagirirken, seytanlarin yeryuzunde sasirttiklari bir kimse gibi geriye mi donelim. Allah bizi dogru yola eristirdikten sonra, bize faydasi olmayan, zarar da veremeyen Allah'tan baska seylere mi yalvaralÙm?» De ki, «Doru yol ancak Allah'Ùn yoludur. Alemlerin Rabbine teslim olarak namaz kÙlÙn, Allah'tan sakÙnÙn diye emrolunduk.» Kendisine toplanacaÙnÙz O'dur.
Celal Yıldırım : Ayrıca namazı dosdoğru kılın, Allah'tan korkup kötülüklerden sakının diye emrolunduk. Haşrolunacağımız da ancak O'nadır.
Diyanet İşleri : Bir de, bize, “Namazı dosdoğru kılın ve Allah’a karşı gelmekten sakının” diye emrolundu. O, huzurunda toplanacağınız Allah’tır.
Diyanet İşleri (eski) : (71-72) De ki: 'Arkadaşları bize gel diye doğru yola çağırırken, şeytanların yeryüzünde şaşırttıkları bir kimse gibi geriye mi dönelim. Allah bizi doğru yola eriştirdikten sonra, bize faydası olmayan, zarar da veremeyen Allah'tan başka şeylere mi yalvaralım?' De ki, 'Doğru yol ancak Allah'ın yoludur. Alemlerin Rabbine teslim olarak namaz kılın, Allah'tan sakının diye emrolunduk.' Kendisine toplanacağınız O'dur.
Diyanet Vakfi : «Namazı dosdoğru kılın ve Allah'tan korkun» (diye de emredildik). O, huzuruna varıp toplanacağınız Allah'tır.
Edip Yüksel : 'Namazı gözetmeli ve O'nu sayıp dinlemelisiniz. Huzurunda toplanacağınız O'dur.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bize: «Namazı dosdoğru kılın, Allah'a karşı gelmekten sakının» (diye emredildi), toplanacağınız yer O'nun huzurudur.
Elmalılı Hamdi Yazır : Hem namazı kılın ve ondan korkun, haşrolunub varacağınız o.
Fizilal-il Kuran : Ayrıca bize «namazı kılınız ve Allah'dan korkunuz» diye emredildi. Huzurunda toplanacağınız O'dur.
Gültekin Onan : Bir de: "Namazı kılın ve O'ndan korkup sakının (diye de emrolunduk.) Huzuruna (götürülüp) toplanacağınız O'dur."
Hakkı Yılmaz : (71,72) "De ki: “Allah'ın astlarından bize yarar sağlamayan ve zarar vermeyen şeylere mi yakaralım? Ve Allah bizi doğru yola ilettikten sonra, kendisinin ‘Bize gel!’ diye doğruya ve güzele çağıran arkadaşları varken şeytanların kendisini ayartıp yeryüzünde şaşkın dolaşır hâle getirdiği kimseler gibi gerisin geri mi döndürülelim?” De ki: “Şüphesiz Allah'ın doğru yolu, gerçek doğru yolun ta kendisidir. Ve biz âlemlerin Rabbine teslim olmakla ve salâtı; mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olma; toplumu aydınlatma kurumlarını oluşturunuz-ayakta tutunuz ve O'nun koruması altına giriniz’ diye emrolunduk. Ve Allah, sadece Kendisine toplanacağımız kimsedir.” "
Hasan Basri Çantay : Bir de «Namaz kılın, Ondan (Allahdan) korkun» (diye emrolunmuşuzdur). Huzuruna varıb toplanacağınız (Zât-i kibriyâ) Odur.
Hayrat Neşriyat : Bir de: 'Namazı hakkıyla edâ edin ve O’ndan (Allah’dan) sakının!' diye(emredildi). Zîrâ (kıyâmet günü) huzûruna toplanacağınız ancak O’dur.
İbni Kesir : Ve bir de namaz kılın ve O'ndan korkun diye. O'dur kendisine varıp toplanacağınız.
İskender Evrenosoğlu : Ve namazı ikame etmek (ile de emrolunduk). Ve ona karşı takva sahibi olun. Ve Zat'ına haşrolunacağınız, O'dur.
Muhammed Esed : namazlarımızda dikkatli ve devamlı olmakla ve kendimizi Ona karşı sorumluluk bilinci içinde tutmakla: Çünkü hepimiz sonunda Onun huzurunda toplanacağız".
Ömer Nasuhi Bilmen : «Ve namaz kılın, ve O'ndan korkunuz ve O, o (Hâlik-ı Azîm) dir ki, O'na haşrolunacaksınızdır diye de emrolunduk.»
Ömer Öngüt : Ve bir de: “Namaz kılın ve O'ndan korkun!” diye. Huzuruna varıp toplanacağınız yalnız O'dur.
Şaban Piriş : (71-72). De ki: -Allah, bize hidayet verdikten sonra, şeytanların yeryüzünde ayartıp, şaşkın bir vaziyette bıraktıkları, dostlarının ise “bize gel” diyerek doğru yola davet ettikleri kimse gibi, topuklarımız üzerinde geri dönelim de bize faydası da zararı da dokunmayan Allah’tan başka şeylere mi yalvaralım? Yine de ki: -Allah’ın hidayeti, işte asıl hidayet odur. Biz, alemlerin Rabbine teslim olmakla, namaz kılmak ve Allah’tan korkmakla emrolunduk. Huzurunda toplanacağınız O’dur.
Suat Yıldırım : "Bir de namazı hakkıyla ifa edin ve Allah’a karşı gelmekten sakının." diye de emrolundu. Hepinizin sonunda toplanacağı yer, O’nun huzurudur.
Süleyman Ateş : "Namazı kılın ve O'ndan korkun (diye emredilmiştir)!" Varıp huzûruna toplanacağınız O'dur.
Tefhim-ul Kuran : Bir de: «Namazı kılın ve O'ndan korkup sakının (diye de emrolunduk.)» Huzuruna (götürülüp) toplanacağınız O'dur.
Ümit Şimşek : Bir de namazı dosdoğru kılmamız, Allah'a karşı gelmekten sakınmamız emredildi. Çünkü sonunda toplanacağımız yer Onun huzurudur.
Yaşar Nuri Öztürk : Ve "Namazı kılın, O'ndan sakının!" diye emrolunduk. Huzurunda haşrolunacağınız O'dur.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]