» 21 / Enbiyâ  9:

Kuran Sırası: 21
İniş Sırası: 73
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 9
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. ثُمَّ (S̃M) = ṧumme : sonra
2. صَدَقْنَاهُمُ (ṦD̃GNEHM) = Sadeḳnāhumu : yerine getirdik
3. الْوَعْدَ (ELVAD̃) = l-veǎ'de : verdiğimiz sözü
4. فَأَنْجَيْنَاهُمْ (FÊNCYNEHM) = fe enceynāhum : onları kurtardık
5. وَمَنْ (VMN) = ve men : ve kimseleri
6. نَشَاءُ (NŞEÙ) = neşā'u : dilediğimiz
7. وَأَهْلَكْنَا (VÊHLKNE) = ve ehleknā : ve helak ettik
8. الْمُسْرِفِينَ (ELMSRFYN) = l-musrifīne : aşırı gidenleri
sonra | yerine getirdik | verdiğimiz sözü | onları kurtardık | ve kimseleri | dilediğimiz | ve helak ettik | aşırı gidenleri |

[] [ṦD̃G] [VAD̃] [NCV] [] [ŞYE] [HLK] [SRF]
S̃M ṦD̃GNEHM ELVAD̃ FÊNCYNEHM VMN NŞEÙ VÊHLKNE ELMSRFYN

ṧumme Sadeḳnāhumu l-veǎ'de fe enceynāhum ve men neşā'u ve ehleknā l-musrifīne
ثم صدقناهم الوعد فأنجيناهم ومن نشاء وأهلكنا المسرفين

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 9
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ثم | S̃M ṧumme sonra Then
صدقناهم ص د ق | ṦD̃G ṦD̃GNEHM Sadeḳnāhumu yerine getirdik We fulfilled (for) them
الوعد و ع د | VAD̃ ELVAD̃ l-veǎ'de verdiğimiz sözü the promise,
فأنجيناهم ن ج و | NCV FÊNCYNEHM fe enceynāhum onları kurtardık and We saved them
ومن | VMN ve men ve kimseleri and whom
نشاء ش ي ا | ŞYE NŞEÙ neşā'u dilediğimiz We willed,
وأهلكنا ه ل ك | HLK VÊHLKNE ve ehleknā ve helak ettik and We destroyed
المسرفين س ر ف | SRF ELMSRFYN l-musrifīne aşırı gidenleri the transgressors.

21:9 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

sonra | yerine getirdik | verdiğimiz sözü | onları kurtardık | ve kimseleri | dilediğimiz | ve helak ettik | aşırı gidenleri |

[] [ṦD̃G] [VAD̃] [NCV] [] [ŞYE] [HLK] [SRF]
S̃M ṦD̃GNEHM ELVAD̃ FÊNCYNEHM VMN NŞEÙ VÊHLKNE ELMSRFYN

ṧumme Sadeḳnāhumu l-veǎ'de fe enceynāhum ve men neşā'u ve ehleknā l-musrifīne
ثم صدقناهم الوعد فأنجيناهم ومن نشاء وأهلكنا المسرفين

[] [ص د ق] [و ع د] [ن ج و] [] [ش ي ا] [ه ل ك] [س ر ف]

 » 21 / Enbiyâ  Suresi: 9
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ثم | S̃M ṧumme sonra Then
Se,Mim,
500,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
صدقناهم ص د ق | ṦD̃G ṦD̃GNEHM Sadeḳnāhumu yerine getirdik We fulfilled (for) them
Sad,Dal,Gaf,Nun,Elif,He,Mim,
90,4,100,50,1,5,40,
V – 1st person plural perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الوعد و ع د | VAD̃ ELVAD̃ l-veǎ'de verdiğimiz sözü the promise,
Elif,Lam,Vav,Ayn,Dal,
1,30,6,70,4,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
فأنجيناهم ن ج و | NCV FÊNCYNEHM fe enceynāhum onları kurtardık and We saved them
Fe,,Nun,Cim,Ye,Nun,Elif,He,Mim,
80,,50,3,10,50,1,5,40,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
V – 1st person plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
الفاء عاطفة
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ومن | VMN ve men ve kimseleri and whom
Vav,Mim,Nun,
6,40,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
REL – relative pronoun
الواو عاطفة
اسم موصول
نشاء ش ي ا | ŞYE NŞEÙ neşā'u dilediğimiz We willed,
Nun,Şın,Elif,,
50,300,1,,
V – 1st person plural imperfect verb
فعل مضارع
وأهلكنا ه ل ك | HLK VÊHLKNE ve ehleknā ve helak ettik and We destroyed
Vav,,He,Lam,Kef,Nun,Elif,
6,,5,30,20,50,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 1st person plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
المسرفين س ر ف | SRF ELMSRFYN l-musrifīne aşırı gidenleri the transgressors.
Elif,Lam,Mim,Sin,Re,Fe,Ye,Nun,
1,30,40,60,200,80,10,50,
N – accusative masculine plural (form IV) active participle
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |ثُمَّ: sonra | صَدَقْنَاهُمُ: yerine getirdik | الْوَعْدَ: verdiğimiz sözü | فَأَنْجَيْنَاهُمْ: onları kurtardık | وَمَنْ: ve kimseleri | نَشَاءُ: dilediğimiz | وَأَهْلَكْنَا: ve helak ettik | الْمُسْرِفِينَ: aşırı gidenleri |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ثم S̃M sonra | صدقناهم ṦD̃GNEHM yerine getirdik | الوعد ELWAD̃ verdiğimiz sözü | فأنجيناهم FÊNCYNEHM onları kurtardık | ومن WMN ve kimseleri | نشاء NŞEÙ dilediğimiz | وأهلكنا WÊHLKNE ve helak ettik | المسرفين ELMSRFYN aşırı gidenleri |
Kırık Meal (Okunuş) : |ṧumme: sonra | Sadeḳnāhumu: yerine getirdik | l-veǎ'de: verdiğimiz sözü | fe enceynāhum: onları kurtardık | ve men: ve kimseleri | neşā'u: dilediğimiz | ve ehleknā: ve helak ettik | l-musrifīne: aşırı gidenleri |
Kırık Meal (Transcript) : |S̃M: sonra | ṦD̃GNEHM: yerine getirdik | ELVAD̃: verdiğimiz sözü | FÊNCYNEHM: onları kurtardık | VMN: ve kimseleri | NŞEÙ: dilediğimiz | VÊHLKNE: ve helak ettik | ELMSRFYN: aşırı gidenleri |
Abdulbaki Gölpınarlı : Sonra vaadimizi gerçekleştirmiştik onlara da onları da kurtarmıştık, dilediklerimizi de ve imansızlıkta ileri gidenleri helâk etmiştik.
Adem Uğur : Sonra onlara (verdiğimiz) sözü yerine getirdik; böylece, hem onları hem de dilediğimiz (başka) kimseleri kurtuluşa erdirdik; müsrifleri de helâk ettik.
Ahmed Hulusi : Sonra Onlara bildirimimizi gerçekleştirdik; Onları ve dilediğimiz kimseleri kurtarıp, müsrifleri helâk ettik.
Ahmet Tekin : Sonra biz onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik. Peygamberleri, sünnetimize, düzenimizin yasalarına uygun olarak, irademizin tecellisine tâbi, akıllı ve sorumlu kimselerle, mü’minlerle birlikte kurtardık. Allah’ın emirlerine cahilce davranarak âsi olanları, koyduğu kuralları tanımayanları, ağır-adaletsiz hükümler içeren kurallar koyanları, azgınları da yokettik.
Ahmet Varol : Sonra onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik. Böylece onları ve dilediklerimizi kurtardık. Aşırı gidenleri ise helak ettik.
Ali Bulaç : Sonra onlara verdiğimiz söze sadık kaldık, böylece onları ve dilediklerimizi kurtardık da ölçüsüz davrananları yıkıma uğrattık.
Ali Fikri Yavuz : Sonra onlara olan vadimizi doğruya çıkardık da hem onları, hem de dilediğimiz kimseleri kurtardık. Müşrikleri ise helak ettik.
Bekir Sadak : Sonra Biz onlara verdigimiz sozu yerine getirdik, kendilerini ve dilediklerimizi kurtardik; asiri gidenleri ise yok ettik.
Celal Yıldırım : Sonra da onlara verdiğimiz sözü doğrulukla yerine getirdik. Onları ve dilediğimiz kimseleri kurtardık, (inkârda, sapıklık ve azgınlıkta) aşırı gidenleri ise yok ettik.
Diyanet İşleri : Sonra onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik. Kendilerini ve dilediğimiz kimseleri kurtardık. Haddi aşanları ise helâk ettik.
Diyanet İşleri (eski) : Sonra Biz onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik, kendilerini ve dilediklerimizi kurtardık; aşırı gidenleri ise yok ettik.
Diyanet Vakfi : Sonra onlara (verdiğimiz) sözü yerine getirdik; böylece, hem onları hem de dilediğimiz (başka) kimseleri kurtuluşa erdirdik; müsrifleri de helâk ettik.
Edip Yüksel : Sonra onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik; onları dilediklerimizle birlikte kurtardık; aşırı gidenleri de helak ettik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Sonra biz onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik; hem onları, hem de dilediğimiz kimseleri kurtardık, aşırı gidenleri yok ettik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Sonra onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik, kendilerini ve dilediklerimizi kurtardık; aşırı gidenleri helak ettik.
Elmalılı Hamdi Yazır : Sonra onlara olan va'de sadık olduk da kendilerini ve dilediklerimizi necata çıkarıp müsrifleri helâk ettik
Fizilal-il Kuran : Sonra sözümüzü tutarak onları ve dilediğimiz kimseleri kurtararak ölçülerimizi çiğneyen azgınları yokettik.
Gültekin Onan : Sonra onlara verdiğimiz söze sadık kaldık, böylece onları ve dilediklerimizi kurtardık da ölçüsüz davrananları yıkıma uğrattık.
Hakkı Yılmaz : Sonra Biz onlara, verdiğimiz o sözü yerine getirdik. Böylece onları ve dilediğimiz kimseleri kurtardık. Aşırı gidenleri de değişime/yıkıma uğrattık.
Hasan Basri Çantay : Sonra biz onlara olan va'd (imiz) in doğruluğunu gösterdik de hem kendilerini, hem kimleri diliyorsak onları kurtardık. İftiracıları ise helak etdik.
Hayrat Neşriyat : Sonra onlara (verdiğimiz) sözü yerine getirdik de kendilerini ve dilediğimizkimseleri kurtardık; haddi aşanları ise helâk ettik.
İbni Kesir : Nihayet onlara verdiğimiz sözün doğruluğunu gösterdik. Kendilerini ve dilediklerimizi kurtardık, aşırı gidenleri de yok ettik.
İskender Evrenosoğlu : Sonra onlara olan vaade, sadık kaldık. Böylece onları ve dilediklerimizi kurtardık. Ve müsrifleri (haddi aşanları) helâk ettik.
Muhammed Esed : Sonuç olarak, Biz onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik ve bunun için kendilerini ve dilediğimiz kimseleri kurtardık; ama kendi kendilerini ziyan edenleri ise yok ettik.
Ömer Nasuhi Bilmen : Sonra onlara olan vaadi gerçekleştirdik de onları ve dilediğimiz kimseleri kurtardık ve müsrif olanları da helâk ettik.
Ömer Öngüt : Sonra onlara verdiğimiz sözü dosdoğru yerine getirdik. Hem kendilerini hem de dilediğimiz kimseleri kurtardık. Haddi aşanları da yok ettik.
Şaban Piriş : Onlara verdiğimiz sözü tuttuk, onları ve dilediklerimizi kurtardık, gaflet ve cehalette diretenleri de helak ettik.
Suat Yıldırım : Sonra onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik. Onları ve beraberlerinde bulunan dilediğimiz kullarımızı kurtardık, haddi aşanları ise helâk ettik.
Süleyman Ateş : Sonra onlara verdiğimiz sözü yerine getirdik, onları ve dilediklerimizi kurtardık, aşırı gidenleri helâk ettik.
Tefhim-ul Kuran : Sonra onlara verdiğimiz söze sadık kaldık, böylece onları ve dilediklerimizi kurtardık da ölçüsüz davrananları yıkıma uğrattık.
Ümit Şimşek : Sonra kendilerine verdiğimiz sözü yerine getirdik; onları ve daha başka dilediklerimizi kurtarıp inkârla haddini aşanları helâk ettik.
Yaşar Nuri Öztürk : Sonra onlara verilen söze sadık kaldık da onları ve dilediklerimizi kurtardık. Ve israfa saplanıp haddi aşanları helâk ettik.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}