: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |الَّذِينَ: onlar | يَخْشَوْنَ: korkarlar | رَبَّهُمْ: Rablerinden | بِالْغَيْبِ: görmeden | وَهُمْ: ve onlar | مِنَ: -nden | السَّاعَةِ: (Duruşma) saati- | مُشْفِقُونَ: titrerler |
Kırık Meal (Harekesiz) : |الذين ELZ̃YNonlar | يخشون YḢŞWNkorkarlar | ربهم RBHMRablerinden | بالغيب BELĞYBgörmeden | وهم WHMve onlar | من MN-nden | الساعة ELSEAT(Duruşma) saati- | مشفقون MŞFGWNtitrerler |
Kırık Meal (Okunuş) : |elleƶīne: onlar | yeḣşevne: korkarlar | rabbehum: Rablerinden | bil-ğaybi: görmeden | ve hum: ve onlar | mine: -nden | s-sāǎti: (Duruşma) saati- | muşfiḳūne: titrerler |
Kırık Meal (Transcript) : |ELZ̃YN: onlar | YḢŞVN: korkarlar | RBHM: Rablerinden | BELĞYB: görmeden | VHM: ve onlar | MN: -nden | ELSEAT: (Duruşma) saati- | MŞFGVN: titrerler |
Abdulbaki Gölpınarlı : O çekinenler, görmedikleri halde Rablerinden korkarlar ve kıyâmetten ürküp titrerler.
Adem Uğur : (O takvâ sahipleri ki) onlar, görmedikleri halde Rablerine candan saygı gösterirler. Yine onlar, kıyametten korkan kimselerdir.
Ahmed Hulusi : Onlar ki gaybları olarak Rablerinden haşyet ederler. . . Onlar o Saat'ten de titrerler.
Ahmet Tekin : Allah’a sığınanlar, saklı-gizli hallerinde, görmedikleri halde, gıyaben Rablerinden korkanlardır, O’na saygı duyanlardır. Onlar Kıyamet’in kopacağı ânın dehşeti dolayısıyla korku içinde Allah’ın emirlerine itina gösterenlerdir.
Ahmet Varol : Onlar [10] Rablerinden gıyaben korkarlar ve onların kıyamet saatinden içleri titrer.
Ali Bulaç : Onlar, Rablerine karşı gayb ile (O'nu görmedikleri halde) bir haşyet içindedirler ve onlar, kıyamet saatinden 'içleri titremekte olanlardır.'
Ali Fikri Yavuz : Onlar, o takva sahibleridir ki, yalnızlıkta Rablerinden titrerler ve onlar, kıyamet azabından da korkarlar.
Bekir Sadak : Onlar gormedikleri halde Rablerinden korkarlar; kiyamet saatinden de titrerler.
Celal Yıldırım : O sakınanlar ki Rablarından gıyabında saygı ile korkarlar ve Kıyametin meydana geliş saatinden endişe içinde titreyip dururlar.
Diyanet İşleri : Onlar, görmedikleri hâlde Rablerinden içten içe korkarlar. Onlar kıyamet gününden de korkarlar.
Diyanet İşleri (eski) : Onlar görmedikleri halde Rablerinden korkarlar; kıyamet saatinden de titrerler.
Diyanet Vakfi : (O takvâ sahipleri ki) onlar, görmedikleri halde Rablerine candan saygı gösterirler. Yine onlar, kıyametten korkan kimselerdir.
Edip Yüksel : Onlar ki kimse kendilerini görmezken bile Rab'lerini sayarlar ve Saatin dehşetini duyarlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O takva sahipleri için ki, gıyabında Rablerinden korkarlar ve kıyamet endişesiyle titrer dururlar.
Elmalılı Hamdi Yazır : O müttekıler için ki rablarına gıyabda haşyet beslerler ve o saatten titrer dururlar
Fizilal-il Kuran : Onlar Rabb'lerinden görmeden korkarlar ve kıyamet gününün dehşetinden ürkerler.
Gültekin Onan : Onlar rablerine karşı gayb ile (O'nu görmedikleri halde) bir haşyet içindedirler ve onlar, kıyamet saatinden 'içleri titremekte olanlardır.'
Hakkı Yılmaz : (48,49) Ve andolsun ki Mûsâ ve Hârûn'a Furkân'ı ve görülmeyen, duyulmayan, sezilmeyen ıssız yerde Rablerine saygıyla, sevgiyle, bilgiyle ürperti duyan, kıyâmetin kopmasından içleri titreyen, Allah'ın koruması altına girmiş kişiler için bir ışığı ve öğüdü verdik.
Hasan Basri Çantay : (Öyle takvaa saahibleri) ki onlar tenhâda da Rablerine candan saygı gösterirler. Onlar kıyâmetden korkanlardır.
Hayrat Neşriyat : (Takvâ sâhibleri) o kimselerdir ki, yalnızken (de) Rablerinden korkarlar, onlar kıyâmetten de korkan kimselerdir.
İbni Kesir : Onlar ki görmedikleri halde, Rabblarından korkarlar ve kıyamet saatından titrerler.
İskender Evrenosoğlu : Onlar, gaybde (görmedikleri halde) Rab'lerine huşû duyarlar. Ve onlar, o saatten (kıyâmet saatinden) korkanlardır.
Muhammed Esed : o (bilinçli, duyarlı) kimseler ki, algı ve tasavvurlarının ötesinde olsa da, Rablerinden korkar ve Son Saat'in kaygısıyla titrerler.
Ömer Nasuhi Bilmen : O muttakîler ki Rablerinden tenhada da büyük bir korku ile korkarlar ve onlar Kıyametten de titreyicilerdir.
Ömer Öngüt : O takvâ sahipleri ki görmedikleri halde Rablerinden korkarlar ve kıyametten de titrerler.
Şaban Piriş : Onlar, görmedikleri halde Rablerinden korkan ve kıyamet saatinden de sakınan kimselerdir.
Suat Yıldırım : O müttakiler, görmedikleri halde Rab’lerini gıyabında tazim eder ve hem de kıyametten, o duruşma saatinden korkup titrerler.
Süleyman Ateş : Korunanlar görmeden Rablerinden korkarlar ve (Duruşma) sâ'at(in)den de titrerler.
Tefhim-ul Kuran : Onlar, Rablerine karşı gayb ile (O'nu görmedikleri halde) bir haşyet içindedirler ve onlar, kıyamet saatinden 'içleri titremekte olanlardır.'
Ümit Şimşek : O takvâ sahipleri ki, görmedikleri halde Rablerinden korkarlar. Onlar, kıyamet gününün de korkusu içindedirler.
Yaşar Nuri Öztürk : O korunanlar ki, hiç görmeden Rablerinden korkarlar. Kıyamet saatinden de ürperirler onlar.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]