» 11 / Hûd  46:

Kuran Sırası: 11
İniş Sırası: 52
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123

 » 11 / Hûd  Suresi: 46
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قَالَ (GEL) = ḳāle : (Allah) dedi ki
2. يَا (YE) = yā : EY/HEY/AH
3. نُوحُ (NVḪ) = nūHu : Nuh
4. إِنَّهُ (ÎNH) = innehu : şüphesiz o
5. لَيْسَ (LYS) = leyse : değildir
6. مِنْ (MN) = min : -den
7. أَهْلِكَ (ÊHLK) = ehlike : senin ailen-
8. إِنَّهُ (ÎNH) = innehu : elbette o
9. عَمَلٌ (AML) = ǎmelun : bir iş yapmıştı
10. غَيْرُ (ĞYR) = ğayru : olmayan
11. صَالِحٍ (ṦELḪ) = SāliHin : iyi
12. فَلَا (FLE) = felā :
13. تَسْأَلْنِ (TSÊLN) = teselni : benden isteme
14. مَا (ME) = mā : bir şeyi
15. لَيْسَ (LYS) = leyse : olmayan
16. لَكَ (LK) = leke : senin
17. بِهِ (BH) = bihi : hakkında
18. عِلْمٌ (ALM) = ǐlmun : bilgin
19. إِنِّي (ÎNY) = innī : şüphesiz ben
20. أَعِظُكَ (ÊAƵK) = eǐZuke : seni sakındırıyorum
21. أَنْ (ÊN) = en :
22. تَكُونَ (TKVN) = tekūne : olmanı
23. مِنَ (MN) = mine : -den
24. الْجَاهِلِينَ (ELCEHLYN) = l-cāhilīne : bilgisizler-
(Allah) dedi ki | EY/HEY/AH | Nuh | şüphesiz o | değildir | -den | senin ailen- | elbette o | bir iş yapmıştı | olmayan | iyi | | benden isteme | bir şeyi | olmayan | senin | hakkında | bilgin | şüphesiz ben | seni sakındırıyorum | | olmanı | -den | bilgisizler- |

[GVL] [Y] [NVḪ] [] [LYS] [] [EHL] [] [AML] [ĞYR] [ṦLḪ] [] [SEL] [] [LYS] [] [] [ALM] [] [VAƵ] [] [KVN] [] [CHL]
GEL YE NVḪ ÎNH LYS MN ÊHLK ÎNH AML ĞYR ṦELḪ FLE TSÊLN ME LYS LK BH ALM ÎNY ÊAƵK ÊN TKVN MN ELCEHLYN

ḳāle nūHu innehu leyse min ehlike innehu ǎmelun ğayru SāliHin felā teselni leyse leke bihi ǐlmun innī eǐZuke en tekūne mine l-cāhilīne
قال يا نوح إنه ليس من أهلك إنه عمل غير صالح فلا تسألن ما ليس لك به علم إني أعظك أن تكون من الجاهلين

 » 11 / Hûd  Suresi: 46
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle (Allah) dedi ki He said,
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
نوح ن و ح | NVḪ NVḪ nūHu Nuh Nuh
إنه | ÎNH innehu şüphesiz o Indeed, he
ليس ل ي س | LYS LYS leyse değildir (is) not
من | MN min -den of
أهلك ا ه ل | EHL ÊHLK ehlike senin ailen- "your family;"
إنه | ÎNH innehu elbette o indeed, [he]
عمل ع م ل | AML AML ǎmelun bir iş yapmıştı (his) deed
غير غ ي ر | ĞYR ĞYR ğayru olmayan (is) other than
صالح ص ل ح | ṦLḪ ṦELḪ SāliHin iyi righteous,
فلا | FLE felā so (do) not
تسألن س ا ل | SEL TSÊLN teselni benden isteme ask Me
ما | ME bir şeyi (about) what
ليس ل ي س | LYS LYS leyse olmayan not
لك | LK leke senin you have
به | BH bihi hakkında of it
علم ع ل م | ALM ALM ǐlmun bilgin any knowledge.
إني | ÎNY innī şüphesiz ben Indeed, I
أعظك و ع ظ | VAƵ ÊAƵK eǐZuke seni sakındırıyorum admonish you
أن | ÊN en lest
تكون ك و ن | KVN TKVN tekūne olmanı you be
من | MN mine -den among
الجاهلين ج ه ل | CHL ELCEHLYN l-cāhilīne bilgisizler- "the ignorant."""

11:46 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

(Allah) dedi ki | EY/HEY/AH | Nuh | şüphesiz o | değildir | -den | senin ailen- | elbette o | bir iş yapmıştı | olmayan | iyi | | benden isteme | bir şeyi | olmayan | senin | hakkında | bilgin | şüphesiz ben | seni sakındırıyorum | | olmanı | -den | bilgisizler- |

[GVL] [Y] [NVḪ] [] [LYS] [] [EHL] [] [AML] [ĞYR] [ṦLḪ] [] [SEL] [] [LYS] [] [] [ALM] [] [VAƵ] [] [KVN] [] [CHL]
GEL YE NVḪ ÎNH LYS MN ÊHLK ÎNH AML ĞYR ṦELḪ FLE TSÊLN ME LYS LK BH ALM ÎNY ÊAƵK ÊN TKVN MN ELCEHLYN

ḳāle nūHu innehu leyse min ehlike innehu ǎmelun ğayru SāliHin felā teselni leyse leke bihi ǐlmun innī eǐZuke en tekūne mine l-cāhilīne
قال يا نوح إنه ليس من أهلك إنه عمل غير صالح فلا تسألن ما ليس لك به علم إني أعظك أن تكون من الجاهلين

[ق و ل] [ي] [ن و ح] [] [ل ي س] [] [ا ه ل] [] [ع م ل] [غ ي ر] [ص ل ح] [] [س ا ل] [] [ل ي س] [] [] [ع ل م] [] [و ع ظ] [] [ك و ن] [] [ج ه ل]

 » 11 / Hûd  Suresi: 46
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle (Allah) dedi ki He said,
Gaf,Elif,Lam,
100,1,30,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
يا ي | Y YE EY/HEY/AH """O!"
Ye,Elif,
10,1,

نوح ن و ح | NVḪ NVḪ nūHu Nuh Nuh
Nun,Vav,Ha,
50,6,8,
"VOC – prefixed vocative particle ya
PN – nominative masculine proper noun → Nuh"
أداة نداء
اسم علم مرفوع
إنه | ÎNH innehu şüphesiz o Indeed, he
,Nun,He,
,50,5,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
حرف نصب والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
ليس ل ي س | LYS LYS leyse değildir (is) not
Lam,Ye,Sin,
30,10,60,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض من اخوات «كان»
من | MN min -den of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
أهلك ا ه ل | EHL ÊHLK ehlike senin ailen- "your family;"
,He,Lam,Kef,
,5,30,20,
N – genitive masculine noun
PRON – 2nd person masculine singular possessive pronoun
اسم مجرور والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
إنه | ÎNH innehu elbette o indeed, [he]
,Nun,He,
,50,5,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
حرف نصب والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
عمل ع م ل | AML AML ǎmelun bir iş yapmıştı (his) deed
Ayn,Mim,Lam,
70,40,30,
N – nominative masculine indefinite noun
اسم مرفوع
غير غ ي ر | ĞYR ĞYR ğayru olmayan (is) other than
Ğayn,Ye,Re,
1000,10,200,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
صالح ص ل ح | ṦLḪ ṦELḪ SāliHin iyi righteous,
Sad,Elif,Lam,Ha,
90,1,30,8,
N – genitive masculine indefinite active participle
اسم مجرور
فلا | FLE felā so (do) not
Fe,Lam,Elif,
80,30,1,
REM – prefixed resumption particle
NEG – negative particle
الفاء استئنافية
حرف نفي
تسألن س ا ل | SEL TSÊLN teselni benden isteme ask Me
Te,Sin,,Lam,Nun,
400,60,,30,50,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb, jussive mood
PRON – 1st person singular object pronoun
فعل مضارع مجزوم والياء المحذوفة ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ما | ME bir şeyi (about) what
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
ليس ل ي س | LYS LYS leyse olmayan not
Lam,Ye,Sin,
30,10,60,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض من اخوات «كان»
لك | LK leke senin you have
Lam,Kef,
30,20,
P – prefixed preposition lām
PRON – 2nd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
به | BH bihi hakkında of it
Be,He,
2,5,
P – prefixed preposition bi
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
علم ع ل م | ALM ALM ǐlmun bilgin any knowledge.
Ayn,Lam,Mim,
70,30,40,
N – nominative masculine indefinite noun
اسم مرفوع
إني | ÎNY innī şüphesiz ben Indeed, I
,Nun,Ye,
,50,10,
ACC – accusative particle
PRON – 1st person singular object pronoun
حرف نصب والياء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
أعظك و ع ظ | VAƵ ÊAƵK eǐZuke seni sakındırıyorum admonish you
,Ayn,Zı,Kef,
,70,900,20,
V – 1st person singular imperfect verb
PRON – 2nd person masculine singular object pronoun
فعل مضارع والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
أن | ÊN en lest
,Nun,
,50,
SUB – subordinating conjunction
حرف مصدري
تكون ك و ن | KVN TKVN tekūne olmanı you be
Te,Kef,Vav,Nun,
400,20,6,50,
V – 2nd person masculine singular imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
من | MN mine -den among
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
الجاهلين ج ه ل | CHL ELCEHLYN l-cāhilīne bilgisizler- "the ignorant."""
Elif,Lam,Cim,Elif,He,Lam,Ye,Nun,
1,30,3,1,5,30,10,50,
N – genitive masculine plural active participle
اسم مجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قَالَ: (Allah) dedi ki | يَا: EY/HEY/AH | نُوحُ: Nuh | إِنَّهُ: şüphesiz o | لَيْسَ: değildir | مِنْ: -den | أَهْلِكَ: senin ailen- | إِنَّهُ: elbette o | عَمَلٌ: bir iş yapmıştı | غَيْرُ: olmayan | صَالِحٍ: iyi | فَلَا: | تَسْأَلْنِ: benden isteme | مَا: bir şeyi | لَيْسَ: olmayan | لَكَ: senin | بِهِ: hakkında | عِلْمٌ: bilgin | إِنِّي: şüphesiz ben | أَعِظُكَ: seni sakındırıyorum | أَنْ: | تَكُونَ: olmanı | مِنَ: -den | الْجَاهِلِينَ: bilgisizler- |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قال GEL (Allah) dedi ki | يا YE EY/HEY/AH | نوح NWḪ Nuh | إنه ÎNH şüphesiz o | ليس LYS değildir | من MN -den | أهلك ÊHLK senin ailen- | إنه ÎNH elbette o | عمل AML bir iş yapmıştı | غير ĞYR olmayan | صالح ṦELḪ iyi | فلا FLE | تسألن TSÊLN benden isteme | ما ME bir şeyi | ليس LYS olmayan | لك LK senin | به BH hakkında | علم ALM bilgin | إني ÎNY şüphesiz ben | أعظك ÊAƵK seni sakındırıyorum | أن ÊN | تكون TKWN olmanı | من MN -den | الجاهلين ELCEHLYN bilgisizler- |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳāle: (Allah) dedi ki | : EY/HEY/AH | nūHu: Nuh | innehu: şüphesiz o | leyse: değildir | min: -den | ehlike: senin ailen- | innehu: elbette o | ǎmelun: bir iş yapmıştı | ğayru: olmayan | SāliHin: iyi | felā: | teselni: benden isteme | : bir şeyi | leyse: olmayan | leke: senin | bihi: hakkında | ǐlmun: bilgin | innī: şüphesiz ben | eǐZuke: seni sakındırıyorum | en: | tekūne: olmanı | mine: -den | l-cāhilīne: bilgisizler- |
Kırık Meal (Transcript) : |GEL: (Allah) dedi ki | YE: EY/HEY/AH | NVḪ: Nuh | ÎNH: şüphesiz o | LYS: değildir | MN: -den | ÊHLK: senin ailen- | ÎNH: elbette o | AML: bir iş yapmıştı | ĞYR: olmayan | ṦELḪ: iyi | FLE: | TSÊLN: benden isteme | ME: bir şeyi | LYS: olmayan | LK: senin | BH: hakkında | ALM: bilgin | ÎNY: şüphesiz ben | ÊAƵK: seni sakındırıyorum | ÊN: | TKVN: olmanı | MN: -den | ELCEHLYN: bilgisizler- |
Abdulbaki Gölpınarlı : Dedi ki: Yâ Nûh, o, kesin olarak senin âilenden değil, çünkü o, kötü bir iş işledi. Artık bilmediğin şeyi isteme benden şüphe yok ki bilgisizlerden olmaman için öğüt vermedeyim sana.
Adem Uğur : Allah buyurdu ki: Ey Nuh! O asla senin ailenden değildir. Çünkü onun yaptığı kötü bir iştir. O halde hakkında bilgin olmayan bir şeyi benden isteme! Ben sana cahillerden olmamanı tavsiye ederim.
Ahmed Hulusi : Buyurdu ki: "Ey Nuh! Muhakkak ki o senin ailenden değildir! Muhakkak ki o (hükmüme karşı oğlun konusunda ısrarlı olman) imanın gereği olmayan bir fiildir! Hakkında bilgin olmayan şeyi benden isteme! Muhakkak ki Ben sana cahillerden olmamanı öğütlerim. "
Ahmet Tekin : Allah: 'Ey Nuh, oğlun ailenden, iman edenlerden, kurtarılacaklardan değildi. İtirazın yerinde olmadığı gibi, doğru bir davranış da değil. O, sâlih amel işleyen biri de değil. O halde, hakkında bilgin olmayan bir konuda benden bir şey isteme. Ben sana, bilgiden muhakemeden uzak, tutarsız davranan cahillerden olmamanı tavsiye ediyorum, seni uyarıyorum.' dedi.
Ahmet Varol : (Allah): 'Ey Nuh! O, senin ailenden değildir. O iyi olmayan bir iş üzereydi. Hakkında bilgin olmayan bir şeyi benden isteme. Sana bilgisizlerden olmamanı öğütlerim' dedi.
Ali Bulaç : Dedi ki: "Ey Nuh, kesinlikle o senin ailenden değildir. Çünkü o, salih olmayan bir iş (yapmıştır). Öyleyse hakkında bilgin olmayan şeyi benden isteme. Gerçekten ben, cahillerden olmayasın diye sana öğüt veriyorum."
Ali Fikri Yavuz : Allah şöyle buyurdu: “-Ey Nûh! O, senin ailenden değildir. Çünkü o, sâlih olmıyan bir amel sahibidir (kâfirdir). O halde bilmediğin bir şeyi benden isteme. Seni, cahillerden olmaktan menederim.”
Bekir Sadak : Allah: «Ey Nuh! O senin ailenden sayilmaz; cunku kotu bir is islemistir; oyleyse bilmedigin seyi Benden isteme. Iste sana ogut, bilgisizlerden olma» dedi.
Celal Yıldırım : Allah Ona : «Ey Nûh ! Şüphesiz ki, o senin ailenden değildir; çünkü onun (yaptığı) cidden sâlih (İyi-yararlı) bir âmel değildi. Artık (içyüzünü) bilmediğin bir şeyi benden isteme. Bilgisizlerden olmayasın diye gerçekten sana öğüt veriyorum» buyurdu.
Diyanet İşleri : Allah, “Ey Nûh! O, asla senin âilenden değildir. Onun yaptığı, iyi olmayan bir iştir. O hâlde, hakkında hiçbir bilgin olmayan şeyi benden isteme. Ben, sana cahillerden olmamanı öğütlerim” dedi.
Diyanet İşleri (eski) : Allah: 'Ey Nuh! O senin ailenden sayılmaz; çünkü kötü bir iş işlemiştir; öyleyse bilmediğin şeyi Benden isteme. İşte sana öğüt, bilgisizlerden olma' dedi.
Diyanet Vakfi : Allah buyurdu ki: Ey Nuh! O asla senin ailenden değildir. Çünkü onun yaptığı kötü bir iştir. O halde hakkında bilgin olmayan bir şeyi benden isteme! Ben sana cahillerden olmamanı tavsiye ederim.
Edip Yüksel : Dedi ki: 'Ey Nuh, o senin ailenden olamaz. Bilmediğin bir konuda benden istekte bulunman erdemli bir tavır değildir. Cahillerden olmamanı sana öğütlerim.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Allah: «Ey Nuh! O kesinlikle senin ehlin (âilen)'den değildir. Çünkü o salih olmayan bir amelin sahibidir. Hakkında bilgin olmayan bir şeyi benden isteme! Ben, seni, cahillerden olmaktan sakındırırım.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Allah: «Ey Nuh, O, asla senin ailenden değildir. O, doğru olmayan bir iştir. O halde bilmediğin birşeyi benden isteme! Ben, seni cahillerden olmaktan men ederim.» buyurdu.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ya Nuh! buyurdu: o senin ehlinden değil, o gayri salih bir amel, binaenaleyh bilmediğin şeyi benden isteme ben seni câhillerden olmaktan tahzir ederim
Fizilal-il Kuran : Allah dedi ki; «Ey Nuh, o oğlun senin ailenden değildi. Çünkü o kötü işler yaptı. İçyüzünü bilmediğin bir şeyi yapmamı benden isteme. Sana cahillerden olmamanı öğütlerim.»
Gültekin Onan : Dedi ki: "Ey Nuh, kesinlikle o senin ehlinden (ailenden) değildir. Çünkü o, salih olmayan bir iş (yapmıştır). Öyleyse hakkında bilgin olmayan şeyi benden isteme. Gerçekten ben, cahillerden olmayasın diye sana öğüt veriyorum."
Hakkı Yılmaz : Allah: “Ey Nûh! Şüphesiz o senin ehlinden değildir. Şüphesiz o, sâlih olmayan bir iştir/o, sâlih olmayan bir iş işlemiştir. Hakkında bilgin olmayan bir şeyi Benden isteme! Şüphesiz Ben, seni, cahillerden olmaktan sakındırırım” dedi.
Hasan Basri Çantay : (Allah da şöyle) buyurdu: «Ey Nuh, o kat'iyyen senin ailenden değildir. Çünkü o (nun işlediği) Saalih olmayan (kötü) bir işdir. O halde bilgin olmadığı bir şey'i benden isteme. Seni bilmezlerden olmakdan bihakkın men ederim».
Hayrat Neşriyat : (Allah) buyurdu ki: 'Ey Nûh! Şübhesiz o, senin âilenden değildir! Çünki o(nun yaptığı), sâlih olmayan bir ameldir. Öyleyse hakkında bilgi sâhibi olmadığın bir şeyi benden isteme! Muhakkak ki ben seni câhillerden olmaktan sakındırırım!'
İbni Kesir : Buyurdu ki: Ey Nuh; o senin ailenden değildir. Çünkü kötü bir iş işlemiştir. Öyleyse bilmediğin şeyi Benden isteme. Cahillerden olmaman için sana öğüt veriyorum.
İskender Evrenosoğlu : (Allahû Tealâ) şöyle buyurdu: “Ey Nuh! Muhakkak ki o, senin ailenden değildir. Muhakkak ki onun yaptığı salih olmayan bir ameldir. Öyleyse senin hakkında bir ilmin (bilgin) olmayan şeyi, Benden isteme. Muhakkak ki Ben, cahillerden olursun diye sana öğüt veriyorum.”
Muhammed Esed : (Allah:) "Ey Nuh!" dedi, "O senin ailenden sayılmazdı; çünkü iyi ve doğru olmayan bir şey yaptı o. Ayrıca hakkında bilgi sahibi olmadığın bir şey isteme Benden: böylece, sana cahillerden olmamanı öğütlüyorum".
Ömer Nasuhi Bilmen : Buyurdu ki: «Ey Nûh! O muhakkak senin ehlinden değildir. Şüphesiz ki o gayrı sâlih bir iştir. Artık kendisine senin için bilgi olmayan bir şeyi Benden sorma. Muhakkak ki, Ben sana cahillerden olmayasın diye öğüt veririm.»
Ömer Öngüt : Allah: “Ey Nuh! O senin âilenden değildir. Çünkü o sâlih olmayan (kötü) bir iş işlemişti. Hakkında bilgin olmayan bir şeyi bizden isteme. Bilgisizlerden olmayasın diye sana öğüt veriyorum. ” buyurdu.
Şaban Piriş : Allah: -Ey Nuh, kesinlikle o senin ailenden değildi, çünkü doğru olmayanı yaptı. Öyleyse, bilmediğin şeyi benden isteme. Cahillerden olma diye sana öğüt veriyorum, dedi
Suat Yıldırım : "Ey Nuh!" buyurdu Allah, "O senin ailenden değil. Çünkü o, dürüst iş yapan, temiz bir insan değildi. O halde, hakkında kesin bilgin olmayan bir şeyi Benden isteme. Cahilce bir davranışta bulunmayasın diye sana öğüt veriyorum."
Süleyman Ateş : (Rabbi): "Ey Nûh, dedi, o senin âilenden değildir. O, yaramaz iş yaptı. Bilmediğin bir şeyi benden isteme. Sana câhillerden olmamanı öğütlerim!"
Tefhim-ul Kuran : Dedi ki: «Ey Nuh, kesinlikle o senin ailenden değildir. Çünkü o, salih olmayan bir iş (yapmıştır) . Öyleyse hakkında bilgin olmayan şeyi benden isteme. Gerçekten ben, cahillerden olmayasın diye sana öğüt veriyorum.»
Ümit Şimşek : Allah buyurdu ki: 'Ey Nuh, o senin ailenden değildir. O kötü bir iş yaptı. Bilmediğin şeyi Benden isteme. Cahillik etmeyesin diye Ben sana öğüt veriyorum.'
Yaşar Nuri Öztürk : Allah buyurdu: "Ey Nûh! O, senin ailenden değildi. Yaptığı, iyi olmayan bir işti. Hakkında bilgin olmayan şeyi benden isteme. Cahillerden olmaman hususunda seni uyarırım."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}