» 9 / Tevbe  62:

Kuran Sırası: 9
İniş Sırası: 113
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129

 » 9 / Tevbe  Suresi: 62
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. يَحْلِفُونَ (YḪLFVN) = yeHlifūne : yemin ederler
2. بِاللَّهِ (BELLH) = billahi : Allah'a
3. لَكُمْ (LKM) = lekum : size (gelip)
4. لِيُرْضُوكُمْ (LYRŽVKM) = liyurDūkum : gönlünüzü hoş etmek için
5. وَاللَّهُ (VELLH) = vallahu : ve Allah'ı
6. وَرَسُولُهُ (VRSVLH) = ve rasūluhu : ve Resulünü
7. أَحَقُّ (ÊḪG) = eHaḳḳu : daha uygundu
8. أَنْ (ÊN) = en :
9. يُرْضُوهُ (YRŽVH) = yurDūhu : hoşnud etmeleri
10. إِنْ (ÎN) = in : halbuki
11. كَانُوا (KENVE) = kānū : olsalardı
12. مُؤْمِنِينَ (MÙMNYN) = mu'minīne : inanmış
yemin ederler | Allah'a | size (gelip) | gönlünüzü hoş etmek için | ve Allah'ı | ve Resulünü | daha uygundu | | hoşnud etmeleri | halbuki | olsalardı | inanmış |

[ḪLF] [] [] [RŽV] [] [RSL] [ḪGG] [] [RŽV] [] [KVN] [EMN]
YḪLFVN BELLH LKM LYRŽVKM VELLH VRSVLH ÊḪG ÊN YRŽVH ÎN KENVE MÙMNYN

yeHlifūne billahi lekum liyurDūkum vallahu ve rasūluhu eHaḳḳu en yurDūhu in kānū mu'minīne
يحلفون بالله لكم ليرضوكم والله ورسوله أحق أن يرضوه إن كانوا مؤمنين

 » 9 / Tevbe  Suresi: 62
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يحلفون ح ل ف | ḪLF YḪLFVN yeHlifūne yemin ederler They swear
بالله | BELLH billahi Allah'a by Allah
لكم | LKM lekum size (gelip) to you
ليرضوكم ر ض و | RŽV LYRŽVKM liyurDūkum gönlünüzü hoş etmek için to please you.
والله | VELLH vallahu ve Allah'ı And Allah
ورسوله ر س ل | RSL VRSVLH ve rasūluhu ve Resulünü and His Messenger
أحق ح ق ق | ḪGG ÊḪG eHaḳḳu daha uygundu (have) more right
أن | ÊN en that
يرضوه ر ض و | RŽV YRŽVH yurDūhu hoşnud etmeleri they should please Him,
إن | ÎN in halbuki if
كانوا ك و ن | KVN KENVE kānū olsalardı they are
مؤمنين ا م ن | EMN MÙMNYN mu'minīne inanmış believers.

9:62 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

yemin ederler | Allah'a | size (gelip) | gönlünüzü hoş etmek için | ve Allah'ı | ve Resulünü | daha uygundu | | hoşnud etmeleri | halbuki | olsalardı | inanmış |

[ḪLF] [] [] [RŽV] [] [RSL] [ḪGG] [] [RŽV] [] [KVN] [EMN]
YḪLFVN BELLH LKM LYRŽVKM VELLH VRSVLH ÊḪG ÊN YRŽVH ÎN KENVE MÙMNYN

yeHlifūne billahi lekum liyurDūkum vallahu ve rasūluhu eHaḳḳu en yurDūhu in kānū mu'minīne
يحلفون بالله لكم ليرضوكم والله ورسوله أحق أن يرضوه إن كانوا مؤمنين

[ح ل ف] [] [] [ر ض و] [] [ر س ل] [ح ق ق] [] [ر ض و] [] [ك و ن] [ا م ن]

 » 9 / Tevbe  Suresi: 62
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يحلفون ح ل ف | ḪLF YḪLFVN yeHlifūne yemin ederler They swear
Ye,Ha,Lam,Fe,Vav,Nun,
10,8,30,80,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بالله | BELLH billahi Allah'a by Allah
Be,Elif,Lam,Lam,He,
2,1,30,30,5,
"P – prefixed preposition bi
PN – genitive proper noun → Allah"
جار ومجرور
لكم | LKM lekum size (gelip) to you
Lam,Kef,Mim,
30,20,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 2nd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
ليرضوكم ر ض و | RŽV LYRŽVKM liyurDūkum gönlünüzü hoş etmek için to please you.
Lam,Ye,Re,Dad,Vav,Kef,Mim,
30,10,200,800,6,20,40,
PRP – prefixed particle of purpose lām
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb, subjunctive mood
PRON – subject pronoun
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
اللام لام التعليل
فعل مضارع منصوب والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
والله | VELLH vallahu ve Allah'ı And Allah
Vav,Elif,Lam,Lam,He,
6,1,30,30,5,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PN – nominative proper noun → Allah"
الواو عاطفة
لفظ الجلالة مرفوع
ورسوله ر س ل | RSL VRSVLH ve rasūluhu ve Resulünü and His Messenger
Vav,Re,Sin,Vav,Lam,He,
6,200,60,6,30,5,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – nominative masculine noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
الواو عاطفة
اسم مرفوع والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أحق ح ق ق | ḪGG ÊḪG eHaḳḳu daha uygundu (have) more right
,Ha,Gaf,
,8,100,
ADJ – nominative masculine singular adjective
صفة مرفوعة
أن | ÊN en that
,Nun,
,50,
SUB – subordinating conjunction
حرف مصدري
يرضوه ر ض و | RŽV YRŽVH yurDūhu hoşnud etmeleri they should please Him,
Ye,Re,Dad,Vav,He,
10,200,800,6,5,
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb, subjunctive mood
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل مضارع منصوب والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
إن | ÎN in halbuki if
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
كانوا ك و ن | KVN KENVE kānū olsalardı they are
Kef,Elif,Nun,Vav,Elif,
20,1,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
مؤمنين ا م ن | EMN MÙMNYN mu'minīne inanmış believers.
Mim,,Mim,Nun,Ye,Nun,
40,,40,50,10,50,
N – accusative masculine plural (form IV) active participle
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |يَحْلِفُونَ: yemin ederler | بِاللَّهِ: Allah'a | لَكُمْ: size (gelip) | لِيُرْضُوكُمْ: gönlünüzü hoş etmek için | وَاللَّهُ: ve Allah'ı | وَرَسُولُهُ: ve Resulünü | أَحَقُّ: daha uygundu | أَنْ: | يُرْضُوهُ: hoşnud etmeleri | إِنْ: halbuki | كَانُوا: olsalardı | مُؤْمِنِينَ: inanmış |
Kırık Meal (Harekesiz) : |يحلفون YḪLFWN yemin ederler | بالله BELLH Allah'a | لكم LKM size (gelip) | ليرضوكم LYRŽWKM gönlünüzü hoş etmek için | والله WELLH ve Allah'ı | ورسوله WRSWLH ve Resulünü | أحق ÊḪG daha uygundu | أن ÊN | يرضوه YRŽWH hoşnud etmeleri | إن ÎN halbuki | كانوا KENWE olsalardı | مؤمنين MÙMNYN inanmış |
Kırık Meal (Okunuş) : |yeHlifūne: yemin ederler | billahi: Allah'a | lekum: size (gelip) | liyurDūkum: gönlünüzü hoş etmek için | vallahu: ve Allah'ı | ve rasūluhu: ve Resulünü | eHaḳḳu: daha uygundu | en: | yurDūhu: hoşnud etmeleri | in: halbuki | kānū: olsalardı | mu'minīne: inanmış |
Kırık Meal (Transcript) : |YḪLFVN: yemin ederler | BELLH: Allah'a | LKM: size (gelip) | LYRŽVKM: gönlünüzü hoş etmek için | VELLH: ve Allah'ı | VRSVLH: ve Resulünü | ÊḪG: daha uygundu | ÊN: | YRŽVH: hoşnud etmeleri | ÎN: halbuki | KENVE: olsalardı | MÙMNYN: inanmış |
Abdulbaki Gölpınarlı : Sizi hoşnut etmek için gelirler de Allah'a and ederler, halbuki inanmışsalar Allah'ı ve Resûlünü hoşnût etmeleri daha doğrudur.
Adem Uğur : Rızanızı almak için size (gelip) Allah'a and içerler. Eğer mümin iseler Allah ve Resûlünü razı etmeleri daha doğrudur.
Ahmed Hulusi : Gönlünüzü hoş etmek için, Esmâ'sıyla onların hakikati olan Allâh namına yemin ederler. . . Eğer iman edenler olsalardı, (bilirlerdi ki) razı edilmesi gereken (Esmâ'sıyla hakikatleri olan) Allâh ve Rasûlü'dür!
Ahmet Tekin : Gönlünüzü hoş etmek için gelip, size yeminler ederler. Bunlar eğer mü’min iseler, Allah’ın ve Rasulünün rızasını kazanmaları daha doğrudur.
Ahmet Varol : Sizi hoşnut etmek için size karşı Allah'a yemin ederler. Eğer mü'min iseler Allah'ı ve Peygamberini hoşnud etmeleri daha uygundur.
Ali Bulaç : Sizi hoşnut kılmak için Allah'a yemin ederler; oysa mü'min iseler, hoşnut kılınmaya Allah ve elçisi daha layıktır.
Ali Fikri Yavuz : Ey müminler, münafıklar, rızânızı kazanmak için: “- Biz münafık değiliz, “ diye Allah’a yemin ederler. Eğer bunlar mümin iseler, daha önce Allah’ı ve Rasûlünü razı etmeleri daha doğrudur.
Bekir Sadak : Sizi hosnut etmek icin Allah'a yemin ederler. Eger inaniyorlarsa Allah'i ve peygamberini hosnut etmeleri daha gereklidir.
Celal Yıldırım : Onlar sizi hoşnut etmek için gelip Allah ile yemin ederler. Eğer (cidden) inanıyorlarsa, Allah ve Peygamberini hoşnut etmeleri daha doğru ve daha uygundur.
Diyanet İşleri : Sizi razı etmek için, Allah’a yemin ederler. Eğer gerçekten mü’min iseler (bilsinler ki), Allah ve Resûlü’nü razı etmeleri daha önceliklidir.
Diyanet İşleri (eski) : Sizi hoşnut etmek için Allah'a yemin ederler. Eğer inanıyorlarsa Allah'ı ve Peygamberini hoşnut etmeleri daha gereklidir.
Diyanet Vakfi : Rızanızı almak için size (gelip) Allah'a and içerler. Eğer mümin iseler Allah ve Resûlünü razı etmeleri daha doğrudur.
Edip Yüksel : Sizi hoşnud etmek için ALLAH'a yemin edip dururlar. Gerçekten inanıyorlarsa bilmelidirler ki ALLAH ve elçisi hoşnud edilmeye daha layıktır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Gönlünüzü hoş etmek için gelir size yemin ederler. Bunlar eğer mümin iseler Allah'ı ve Resulünü razı etmeleri daha doğrudur.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Size gelir hoşnutluğunuzu kazanmak için Allah'a yemin ederler, oysa eğer bunlar mü'minseler, daha önce Allah'ın ve peygamberinin rızasını düşünmeleri gerekir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Size gelirler rızanızı celbetmek için Allaha yemin ederler, eğer bunlar mü'min iseler daha evvel Allahın ve Resulünün rızasını düşünmeleri iycab eder
Fizilal-il Kuran : Sizin hoşnutluğunuzu kazanmak için Allah'a yemin ederler. Oysa eğer mü'min olsalardı, Allah'ın ve peygamberin hoşnutluğunu kazanmayı daha gerekli görürlerdi.
Gültekin Onan : Sizi hoşnut kılmak için Tanrı'ya yemin ederler; oysa inançlı iseler, hoşnut kılınmaya Tanrı ve elçisi daha layıktır.
Hakkı Yılmaz : Sizi hoşnut etmek için, sizin için Allah'a yemin ederler. Bunlar, eğer mü’min iseler Allah'ı ve Elçisi'ni razı etmeleri daha doğrudur.
Hasan Basri Çantay : Size (gelirler) gönlünüzü hoş etmek için Allaha andederler. Eğer bunlar mü'min iseler Allâhı ve Resulünü raazî etmeleri daha doğrudur.
Hayrat Neşriyat : (Münâfıklar) sizi hoşnûd etmek için size Allah’ın üzerine yemîn ederler. Eğer mü’min kimseler iseler, kendisini râzı etmelerine Allah ve Resûlü daha lâyıktır.
İbni Kesir : Sizi hoşnud etmek için Allah'a yemin ederler. Halbuki Allah ve Rasulü hoşnud etmeye daha layıktır. Eğer mü'min idiyseler.
İskender Evrenosoğlu : Sizi razı etmek için Allah'a yemin ederler ve eğer mü'minlerse (mü'min olsalardı), Allah ve resûlü, razı edilmeleri için daha çok hak sahibidir.
Muhammed Esed : (O ikiyüzlüler) sizi hoşnut bırakmak için (iyi niyetle edip eyledikleri konusunda) yüzünüze karşı Allaha yemin ederler. Oysa, eğer gerçekten inanmış olsalardı, başka herkesten önce Allahı ve Onun Elçisini hoşnut etmeye çalışmaları gerekirdi!
Ömer Nasuhi Bilmen : Sizin için Allah Teâlâ'ya and içerler ki, sizi (kendilerinden) razı kılsınlar. Halbuki, kendisini razı kılmaya en haklı olan Allah Teâlâ ile Peygamberidir. Eğer mü'min kimseler iseler onların rızasını tahsile çalışsınlar.
Ömer Öngüt : Münafıklar, sizi memnun etmek için Allah'a yemin ederler. Eğer iman etmiş iseler, Allah'ı ve Peygamber'i memnun etmeleri daha uygundur.
Şaban Piriş : Sizi hoşnut etmek için Allah’a yemin ederler. Eğer mümin iseler Allah’ı ve resulünü hoşnut etmeleri daha gereklidir.
Suat Yıldırım : Sizin yanınıza gelir, gönlünüzü hoş etmek için Allah’a yeminler ederler. Halbuki eğer bunlar mümin iseler, her şeyden önce Allah’ın ve Resûlünün rızasını düşünmeleri gerekirdi.
Süleyman Ateş : Gönlünüzü hoş etmek için size (gelip) Allah'a yemin ederler. Halbuki inanmış olsalardı, Allâh'ı ve Resulünü hoşnud etmeleri daha uygundu.
Tefhim-ul Kuran : Sizi hoşnut kılmak için Allah'a yemin ederler; oysa mü'min iseler, hoşnut kılınmaya Allah ve Resulü daha layıktır.
Ümit Şimşek : Sizi hoşnut etmek için Allah adına yemin ederler. Eğer gerçekten mü'min iseler, hoşnut edilmeye Allah ve Resulü daha lâyıktır.
Yaşar Nuri Öztürk : Sizin gönlünüzü hoş etmek için Allah'a yemin ederler. Eğer bunlar inanmış iseler Allah'ın ve resulünün hoşnutluğunu öne almaları daha uygun düşer.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}