» 20 / Tâ-Hâ  15:

Kuran Sırası: 20
İniş Sırası: 45
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 15
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. إِنَّ (ÎN) = inne :
2. السَّاعَةَ (ELSEAT) = s-sāǎte : Sa'at
3. اتِيَةٌ ( ËTYT) = ātiyetun : gelecektir
4. أَكَادُ (ÊKED̃) = ekādu : neredeyse
5. أُخْفِيهَا (ÊḢFYHE) = uḣfīhā : onu gizleyeceğim
6. لِتُجْزَىٰ (LTCZ) = lituczā : cezalanması için
7. كُلُّ (KL) = kullu : her
8. نَفْسٍ (NFS) = nefsin : nefsin
9. بِمَا (BME) = bimā : şeylerle
10. تَسْعَىٰ (TSA) = tes'ǎā : peşinde koştuğu
| Sa'at | gelecektir | neredeyse | onu gizleyeceğim | cezalanması için | her | nefsin | şeylerle | peşinde koştuğu |

[] [SVA] [ETY] [KVD̃] [ḢFY] [CZY] [KLL] [NFS] [] [SAY]
ÎN ELSEAT ËTYT ÊKED̃ ÊḢFYHE LTCZ KL NFS BME TSA

inne s-sāǎte ātiyetun ekādu uḣfīhā lituczā kullu nefsin bimā tes'ǎā
إن الساعة آتية أكاد أخفيها لتجزى كل نفس بما تسعى

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 15
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إن | ÎN inne Indeed,
الساعة س و ع | SVA ELSEAT s-sāǎte Sa'at the Hour
آتية ا ت ي | ETY ËTYT ātiyetun gelecektir (will be) coming.
أكاد ك و د | KVD̃ ÊKED̃ ekādu neredeyse I almost
أخفيها خ ف ي | ḢFY ÊḢFYHE uḣfīhā onu gizleyeceğim [I] hide it
لتجزى ج ز ي | CZY LTCZ lituczā cezalanması için that may be recompensed
كل ك ل ل | KLL KL kullu her every
نفس ن ف س | NFS NFS nefsin nefsin soul
بما | BME bimā şeylerle for what
تسعى س ع ي | SAY TSA tes'ǎā peşinde koştuğu it strives.

20:15 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

| Sa'at | gelecektir | neredeyse | onu gizleyeceğim | cezalanması için | her | nefsin | şeylerle | peşinde koştuğu |

[] [SVA] [ETY] [KVD̃] [ḢFY] [CZY] [KLL] [NFS] [] [SAY]
ÎN ELSEAT ËTYT ÊKED̃ ÊḢFYHE LTCZ KL NFS BME TSA

inne s-sāǎte ātiyetun ekādu uḣfīhā lituczā kullu nefsin bimā tes'ǎā
إن الساعة آتية أكاد أخفيها لتجزى كل نفس بما تسعى

[] [س و ع] [ا ت ي] [ك و د] [خ ف ي] [ج ز ي] [ك ل ل] [ن ف س] [] [س ع ي]

 » 20 / Tâ-Hâ  Suresi: 15
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
إن | ÎN inne Indeed,
,Nun,
,50,
ACC – accusative particle
حرف نصب
الساعة س و ع | SVA ELSEAT s-sāǎte Sa'at the Hour
Elif,Lam,Sin,Elif,Ayn,Te merbuta,
1,30,60,1,70,400,
N – accusative feminine noun
اسم منصوب
آتية ا ت ي | ETY ËTYT ātiyetun gelecektir (will be) coming.
,Te,Ye,Te merbuta,
,400,10,400,
N – nominative feminine indefinite active participle
اسم مرفوع
أكاد ك و د | KVD̃ ÊKED̃ ekādu neredeyse I almost
,Kef,Elif,Dal,
,20,1,4,
V – 1st person singular imperfect verb
فعل مضارع
أخفيها خ ف ي | ḢFY ÊḢFYHE uḣfīhā onu gizleyeceğim [I] hide it
,Hı,Fe,Ye,He,Elif,
,600,80,10,5,1,
V – 1st person singular (form IV) imperfect verb
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
فعل مضارع و«ها» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
لتجزى ج ز ي | CZY LTCZ lituczā cezalanması için that may be recompensed
Lam,Te,Cim,Ze,,
30,400,3,7,,
PRP – prefixed particle of purpose lām
V – 3rd person feminine singular passive imperfect verb, subjunctive mood
اللام لام التعليل
فعل مضارع مبني للمجهول منصوب
كل ك ل ل | KLL KL kullu her every
Kef,Lam,
20,30,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
نفس ن ف س | NFS NFS nefsin nefsin soul
Nun,Fe,Sin,
50,80,60,
N – genitive feminine singular indefinite noun
اسم مجرور
بما | BME bimā şeylerle for what
Be,Mim,Elif,
2,40,1,
P – prefixed preposition bi
REL – relative pronoun
جار ومجرور
تسعى س ع ي | SAY TSA tes'ǎā peşinde koştuğu it strives.
Te,Sin,Ayn,,
400,60,70,,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb
فعل مضارع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |إِنَّ: | السَّاعَةَ: Sa'at | اتِيَةٌ: gelecektir | أَكَادُ: neredeyse | أُخْفِيهَا: onu gizleyeceğim | لِتُجْزَىٰ: cezalanması için | كُلُّ: her | نَفْسٍ: nefsin | بِمَا: şeylerle | تَسْعَىٰ: peşinde koştuğu |
Kırık Meal (Harekesiz) : |إن ÎN | الساعة ELSEAT Sa'at | آتية ËTYT gelecektir | أكاد ÊKED̃ neredeyse | أخفيها ÊḢFYHE onu gizleyeceğim | لتجزى LTCZ cezalanması için | كل KL her | نفس NFS nefsin | بما BME şeylerle | تسعى TSA peşinde koştuğu |
Kırık Meal (Okunuş) : |inne: | s-sāǎte: Sa'at | ātiyetun: gelecektir | ekādu: neredeyse | uḣfīhā: onu gizleyeceğim | lituczā: cezalanması için | kullu: her | nefsin: nefsin | bimā: şeylerle | tes'ǎā: peşinde koştuğu |
Kırık Meal (Transcript) : |ÎN: | ELSEAT: Sa'at | ËTYT: gelecektir | ÊKED̃: neredeyse | ÊḢFYHE: onu gizleyeceğim | LTCZ: cezalanması için | KL: her | NFS: nefsin | BME: şeylerle | TSA: peşinde koştuğu |
Abdulbaki Gölpınarlı : Kıyâmet gelip çatmada gerçekten de; herkes, yaptığının karşılığını bulsun diye gizlemekteyim vaktini.
Adem Uğur : Kıyamet günü mutlaka gelecektir. Herkes peşine koştuğu şeyin karşılığını bulsun diye neredeyse onu (kendimden) gizleyeceğim.
Ahmed Hulusi : Muhakkak o saat (ölüm) gelecektir. . . Her nefsin, kendisinden açığa çıkanların sonucunu görüp yaşaması için, onun zamanını gizleyeceğim.
Ahmet Tekin : 'Herkes, peşinde koştuğu şeye göre, hak ettiği karşılığı bulsun diye, vaktini gizlemekte titizlik gösterdiğim kıyametin kopacağı an kesinlikle gelecektir..'
Ahmet Varol : Muhakkak kıyamet gelecektir. Her canın gösterdiği çabanın karşılığını görmesi için onu gizlemekteyim.
Ali Bulaç : "Şüphesiz, kıyamet saati yaklaşarak gelmektedir. Herkesin harcadığı çabanın karşılığını alması için, onun (koşup haberini) neredeyse gizleyeceğim."
Ali Fikri Yavuz : Çünkü kıyamet muhakkak gelecektir. Onun vaktini kullardan gizliyorum ki, herkes yaptığı iş karşılığında cezalansın (iyi ise mükafat, kötü ise azap görsün).
Bekir Sadak : Herkes islediginin karsiligini gorsun diye, zamanini gizli tuttugum kiyamet mutlaka gelecektir.
Celal Yıldırım : Kıyâmet(in kopuş saati) elbette gelecektir. Herkes işlediğinin karşılığını görsün diye, onu neredeyse (açıklar gibi oluyorum, ama yine de) gizliyorum.
Diyanet İşleri : “Kıyamet mutlaka gelecektir. Herkes işlediğinin karşılığını görsün diye, neredeyse onu gizleyecek (geleceğinden hiç söz etmeyecek)tim.”
Diyanet İşleri (eski) : Herkes işlediğinin karşılığını görsün diye, zamanını gizli tuttuğum kıyamet mutlaka gelecektir.
Diyanet Vakfi : Kıyamet günü mutlaka gelecektir. Herkes peşine koştuğu şeyin karşılığını bulsun diye neredeyse onu (kendimden) gizleyeceğim.
Edip Yüksel : Dünyanın sonu elbette gelecektir. Herkes yaptığının karşılığını görsün diye Ben nerdeyse onu gizleyeceğim.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Çünkü kıyamet muhakkak gelecektir. Onun vaktini gizli tutuyorum ki, herkes yaptığının karşılığını görsün.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Çünkü Kıyamet mutlaka gelecektir; Ben hemen hemen onu gizliyorum ki, herkes yaptığının karşılığını görsün.
Elmalılı Hamdi Yazır : Çünkü saat muhakkak gelecek, ben, hemen hemen onu gizliyorum ki her nefis sa'yiyle cezalansın,
Fizilal-il Kuran : Herkes yaptıklarının karşılığını görsün diye kıyamet anı kesinlikle gelecektir. Ben o anı neredeyse gizli tuttum.
Gültekin Onan : "Şüphesiz, kıyamet saati yaklaşarak gelmektedir. Herkesin harcadığı çabanın karşılığını alması için, onun (koşup haberini) neredeyse gizleyeceğim."
Hakkı Yılmaz : Şüphesiz ki o saat/kıyâmet gelecektir. Onu Ben herkes emeğinin karşılığını alsın diye neredeyse gizleyeceğim.
Hasan Basri Çantay : Çünkü o saat şübhesiz gelecekdir. Ben onu (n vaktini) hemen açıklayacağım geliyor ki herkes neye çalışıyorsa kendisine onunla mukaabele edilmiş olsun.
Hayrat Neşriyat : 'Kıyâmet günü, mutlaka gelicidir. Neredeyse onu gizleyeceğim (de hiç haber vermeyeceğim); tâ ki herkes yapmakta olduğu ile karşılık bulsun!'
İbni Kesir : Çünkü kıyamet muhakkak gelecektir. Her nefis işlediğinin karşılığını görsün diye onu neredeyse gizliyorum.
İskender Evrenosoğlu : Muhakkak ki o saat (kıyâmet saati), gelecektir. Bütün nefslere (herkese), çalışmalarının karşılığının (ceza veya mükâfatlarının) verilmesi için neredeyse onu, Kendimden bile gizleyeceğim.
Muhammed Esed : "Çünkü, zamanını gizli tutmuş olsam da, herkese, (hayattayken) peşinden koştuğu şeylere göre hak ettiği karşılık verilebilsin diye, Son Saat mutlaka gelecektir.
Ömer Nasuhi Bilmen : «Şüphe yok ki, Kıyamet gelecektir, az kalıyor ki, onu gizleyeyim. Tâ ki, her nefis çalıştığı şey ile cezalandırılsın.»
Ömer Öngüt : “Kıyamet muhakkak gelecektir. Herkes işlediğinin karşılığını görsün diye, zamanını gizli tutuyorum. ”
Şaban Piriş : Kıyamet gelmektedir. Herkes kendi işlediğinin karşılığını alsın diye neredeyse onu gizleyeceğim.
Suat Yıldırım : Elbet gelecek kıyamet saati. Nerdeyse açıklayasım geliyor onun vaktini. Ta ki her kişi bulsun orada bütün yapıp ettiğini, işlerinin karşılığını.
Süleyman Ateş : "(Kıyâmet) Sâ'at(i) mutlaka gelecektir. Herkesin, peşinde koştuğu işlerle cezâlanması için, neredeyse onu gizleyeceğim."
Tefhim-ul Kuran : «Şüphesiz, kıyamet saati yaklaşarak gelmektedir. Herkesin harcadığı çabanın karşılığını alması için, onun (koşup haberini) neredeyse gizleyeceğim.»
Ümit Şimşek : 'Kıyamet vakti gelecektir. Herkes çalışmasının karşılığını görsün diye onu gizliyorum.
Yaşar Nuri Öztürk : "Kuşku duyma ki o saat gelecektir. Onu neredeyse gizleyeceğim ki, her benlik gayretinin karşılığını elde etsin."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}