Kırık Meal (Arapça) : |اذْهَبْ : sen git | إِلَىٰ : | فِرْعَوْنَ : Fir'avn'e | إِنَّهُ : çünkü o | طَغَىٰ : azdı | Kırık Meal (Harekesiz) : |اذهب EZ̃HB sen git | إلى ÎL | فرعون FRAWN Fir'avn'e | إنه ÎNH çünkü o | طغى ŦĞ azdı | Kırık Meal (Okunuş) : |İƶheb : sen git | ilā : | fir'ǎvne : Fir'avn'e | innehu : çünkü o | Tağā : azdı | Kırık Meal (Transcript) : |EZ̃HB : sen git | ÎL : | FRAVN : Fir'avn'e | ÎNH : çünkü o | ŦĞ : azdı | Abdulbaki Gölpınarlı : Git Firavun'a şüphe yok ki pek azdı o. Adem Uğur : Firavun'a git. Çünkü o iyice azdı. Ahmed Hulusi : "Git Firavun'a! Muhakkak ki o iyice azdı!" Ahmet Tekin : 'Firavun’a git. O iyice azdı.' Ahmet Varol : Firavun'a git. Çünkü o gerçekten azdı.' Ali Bulaç : "Firavun'a git, çünkü o azmış bulunuyor." Ali Fikri Yavuz : Firavun’a git, çünkü o hakikaten azdı. Bekir Sadak : «Firavun'a git, dogrusu o azmistir.» Celal Yıldırım : Artık Fir'avn'a git, çünkü o iyice azıtmıştır. Diyanet İşleri : “Firavun’a git, çünkü o azmıştır.” Diyanet İşleri (eski) : 'Firavun'a git, doğrusu o azmıştır.' Diyanet Vakfi : Firavun'a git. Çünkü o iyice azdı. Edip Yüksel : 'Firavun'a git, çünkü o azdı.' Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : «Firavun'a git, çünkü o hakikaten azdı.» Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Firavuna git, çünkü o pek azıttı.» Elmalılı Hamdi Yazır : Git Fir'avna zira o pek azdı Fizilal-il Kuran : Şimdi sen Firavun'a git. Çünkü o gerçekten azıttı.» Gültekin Onan : "Firavun'a git, çünkü o azmış bulunuyor." Hakkı Yılmaz : Firavun'a git, şüphesiz o azdı” dedi. *** Hasan Basri Çantay : «Fir'avna git. Çünkü o, hakıykaten azdı». Hayrat Neşriyat : 'Fir'avun’a git; şübhesiz o iyice azdı.' İbni Kesir : Firavun'a git, doğrusu o, azmıştır. İskender Evrenosoğlu : Firavuna git! Çünkü o, azdı. Muhammed Esed : (Ve şimdi artık) o Firavun'a git; çünkü o, gerçekten her türlü ölçüyü çiğneyip geçti." Ömer Nasuhi Bilmen : «Fir'avun'a git. Muhakkak ki, o haddi aşıvermiştir.» Ömer Öngüt : “Firavun'a git, doğrusu o azmıştır. ” Şaban Piriş : Firavuna git, çünkü o azdı. Suat Yıldırım : Firavun’a git! Çünkü o, iyice azdı." Süleyman Ateş : "İmdi sen Fir'avn'e git: çünkü o azdı." Tefhim-ul Kuran : «Firavun'a git, çünkü o azmış bulunmaktadır.» Ümit Şimşek : 'Firavun'a git; çünkü o iyice azıttı.' Yaşar Nuri Öztürk : "Firavun'a git; çünkü o, azdı."