» 17 / Isrâ  42:

Kuran Sırası: 17
İniş Sırası: 50
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111

 » 17 / Isrâ  Suresi: 42
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قُلْ (GL) = ḳul : de ki
2. لَوْ (LV) = lev : eğer
3. كَانَ (KEN) = kāne : olsaydı
4. مَعَهُ (MAH) = meǎhu : O'nunla beraber
5. الِهَةٌ ( ËLHT) = ālihetun : tanrılar
6. كَمَا (KME) = kemā : gibi
7. يَقُولُونَ (YGVLVN) = yeḳūlūne : dedikleri
8. إِذًا (ÎZ̃E) = iƶen : o zaman
9. لَابْتَغَوْا (LEBTĞVE) = lābteğav : onlar da ararlardı
10. إِلَىٰ (ÎL) = ilā :
11. ذِي (Z̃Y) = ƶī : sahibine
12. الْعَرْشِ (ELARŞ) = l-ǎrşi : Arşın
13. سَبِيلًا (SBYLE) = sebīlen : bir yol
de ki | eğer | olsaydı | O'nunla beraber | tanrılar | gibi | dedikleri | o zaman | onlar da ararlardı | | sahibine | Arşın | bir yol |

[GVL] [] [KVN] [] [ELH] [] [GVL] [] [BĞY] [] [] [ARŞ] [SBL]
GL LV KEN MAH ËLHT KME YGVLVN ÎZ̃E LEBTĞVE ÎL Z̃Y ELARŞ SBYLE

ḳul lev kāne meǎhu ālihetun kemā yeḳūlūne iƶen lābteğav ilā ƶī l-ǎrşi sebīlen
قل لو كان معه آلهة كما يقولون إذا لابتغوا إلى ذي العرش سبيلا

 » 17 / Isrâ  Suresi: 42
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GVL GL ḳul de ki Say,
لو | LV lev eğer """If"
كان ك و ن | KVN KEN kāne olsaydı (there) were
معه | MAH meǎhu O'nunla beraber with Him
آلهة ا ل ه | ELH ËLHT ālihetun tanrılar gods
كما | KME kemā gibi as
يقولون ق و ل | GVL YGVLVN yeḳūlūne dedikleri they say,
إذا | ÎZ̃E iƶen o zaman then
لابتغوا ب غ ي | BĞY LEBTĞVE lābteğav onlar da ararlardı surely they (would) have sought
إلى | ÎL ilā to
ذي | Z̃Y ƶī sahibine (the) Owner
العرش ع ر ش | ARŞ ELARŞ l-ǎrşi Arşın (of) the Throne
سبيلا س ب ل | SBL SBYLE sebīlen bir yol "a way."""

17:42 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

de ki | eğer | olsaydı | O'nunla beraber | tanrılar | gibi | dedikleri | o zaman | onlar da ararlardı | | sahibine | Arşın | bir yol |

[GVL] [] [KVN] [] [ELH] [] [GVL] [] [BĞY] [] [] [ARŞ] [SBL]
GL LV KEN MAH ËLHT KME YGVLVN ÎZ̃E LEBTĞVE ÎL Z̃Y ELARŞ SBYLE

ḳul lev kāne meǎhu ālihetun kemā yeḳūlūne iƶen lābteğav ilā ƶī l-ǎrşi sebīlen
قل لو كان معه آلهة كما يقولون إذا لابتغوا إلى ذي العرش سبيلا

[ق و ل] [] [ك و ن] [] [ا ل ه] [] [ق و ل] [] [ب غ ي] [] [] [ع ر ش] [س ب ل]

 » 17 / Isrâ  Suresi: 42
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GVL GL ḳul de ki Say,
Gaf,Lam,
100,30,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
لو | LV lev eğer """If"
Lam,Vav,
30,6,
COND – conditional particle
حرف شرط
كان ك و ن | KVN KEN kāne olsaydı (there) were
Kef,Elif,Nun,
20,1,50,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
معه | MAH meǎhu O'nunla beraber with Him
Mim,Ayn,He,
40,70,5,
LOC – accusative location adverb
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
ظرف مكان منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
آلهة ا ل ه | ELH ËLHT ālihetun tanrılar gods
,Lam,He,Te merbuta,
,30,5,400,
N – nominative masculine plural indefinite noun
اسم مرفوع
كما | KME kemā gibi as
Kef,Mim,Elif,
20,40,1,
P – prefixed preposition ka
REL – relative pronoun
جار ومجرور
يقولون ق و ل | GVL YGVLVN yeḳūlūne dedikleri they say,
Ye,Gaf,Vav,Lam,Vav,Nun,
10,100,6,30,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
إذا | ÎZ̃E iƶen o zaman then
,Zel,Elif,
,700,1,
SUR – surprise particle
حرف فجاءة
لابتغوا ب غ ي | BĞY LEBTĞVE lābteğav onlar da ararlardı surely they (would) have sought
Lam,Elif,Be,Te,Ğayn,Vav,Elif,
30,1,2,400,1000,6,1,
EMPH – emphatic prefix lām
V – 3rd person masculine plural (form VIII) perfect verb
PRON – subject pronoun
اللام لام التوكيد
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
إلى | ÎL ilā to
,Lam,,
,30,,
P – preposition
حرف جر
ذي | Z̃Y ƶī sahibine (the) Owner
Zel,Ye,
700,10,
N – genitive masculine singular noun
اسم مجرور
العرش ع ر ش | ARŞ ELARŞ l-ǎrşi Arşın (of) the Throne
Elif,Lam,Ayn,Re,Şın,
1,30,70,200,300,
"N – genitive masculine noun → Allah's Throne"
اسم مجرور
سبيلا س ب ل | SBL SBYLE sebīlen bir yol "a way."""
Sin,Be,Ye,Lam,Elif,
60,2,10,30,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قُلْ: de ki | لَوْ: eğer | كَانَ: olsaydı | مَعَهُ: O'nunla beraber | الِهَةٌ: tanrılar | كَمَا: gibi | يَقُولُونَ: dedikleri | إِذًا: o zaman | لَابْتَغَوْا: onlar da ararlardı | إِلَىٰ: | ذِي: sahibine | الْعَرْشِ: Arşın | سَبِيلًا: bir yol |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قل GL de ki | لو LW eğer | كان KEN olsaydı | معه MAH O'nunla beraber | آلهة ËLHT tanrılar | كما KME gibi | يقولون YGWLWN dedikleri | إذا ÎZ̃E o zaman | لابتغوا LEBTĞWE onlar da ararlardı | إلى ÎL | ذي Z̃Y sahibine | العرش ELARŞ Arşın | سبيلا SBYLE bir yol |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳul: de ki | lev: eğer | kāne: olsaydı | meǎhu: O'nunla beraber | ālihetun: tanrılar | kemā: gibi | yeḳūlūne: dedikleri | iƶen: o zaman | lābteğav: onlar da ararlardı | ilā: | ƶī: sahibine | l-ǎrşi: Arşın | sebīlen: bir yol |
Kırık Meal (Transcript) : |GL: de ki | LV: eğer | KEN: olsaydı | MAH: O'nunla beraber | ËLHT: tanrılar | KME: gibi | YGVLVN: dedikleri | ÎZ̃E: o zaman | LEBTĞVE: onlar da ararlardı | ÎL: | Z̃Y: sahibine | ELARŞ: Arşın | SBYLE: bir yol |
Abdulbaki Gölpınarlı : De ki: Onların dedikleri gibi Allah'la berâber başka mabutlar da olsaydı o zaman elbette arş sâhibine ulaşmak için bir yol, bir sebep araştırırlardı.
Adem Uğur : De ki: Eğer söyledikleri gibi Allah ile birlikte başka ilâhlar da bulunsaydı, o takdirde bu ilâhlar, Arş'ın sahibi olan Allah'a ulaşmak için çareler arayacaklardı.
Ahmed Hulusi : De ki: "Eğer onların dedikleri üzere O'nunla beraber tanrılar olsaydı, o vakit elbette Arş sahibine bir yol ararlardı. "
Ahmet Tekin : 'Eğer, söyledikleri gibi Allah ile birlikte başka ilâhlar da bulunsaydı, o takdirde bu ilâhlar Arş’ın, sınırsız kudret ve iktidar makamının sahibiyle hükümranlık mücadelesi için bir yol arayacaklardı.' de.
Ahmet Varol : De ki: 'Eğer söyledikleri gibi O'nunla beraber başka ilahlar olsaydı o zaman onlar mutlaka Arş'ın sahibine bir yol ararlardı.'
Ali Bulaç : De ki: "Eğer söyledikleri gibi O'nunla beraber ilahlar olsaydı, onlar arşın sahibine mutlaka bir yol ararlardı."
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasûlüm, müşrikler hakkında) de ki: “-Allah’la beraber, dedikleri gibi ilâhlar olaydı, o takdirde bu ilâhlar Arş’ın sahibine (Allah’a üstün gelmek için) muhakkak ki bir yol ararlardı. (onunla çarpışırlardı).”
Bekir Sadak : De ki: «Eger dedikleri gibi Allah'la beraber tanrilar bulunsaydi, o takdirde hepsi arsin sahibiyle savasmaya bir yol ararlardi.»
Celal Yıldırım : De ki: Eğer O'nunla beraber —dedikleri gibi— başka ilâhlar olsaydı, elbette onlar Arş'ın sahibine bir yol ararlardı.
Diyanet İşleri : De ki: “Eğer onların iddia ettiği gibi, Allah’la beraber (başka) ilâhlar olsaydı, o zaman o ilâhlar da Arş’ın sahibine ulaşmak için elbette bir yol ararlardı.
Diyanet İşleri (eski) : De ki: 'Eğer dedikleri gibi Allah'la beraber tanrılar bulunsaydı, o takdirde hepsi arşın sahibiyle savaşmaya bir yol ararlardı.'
Diyanet Vakfi : De ki: Eğer söyledikleri gibi Allah ile birlikte başka ilâhlar da bulunsaydı, o takdirde bu ilâhlar, Arş'ın sahibi olan Allah'a ulaşmak için çareler arayacaklardı.
Edip Yüksel : De ki: 'İleri sürüdükleri gibi beraberinde başka tanrılar olsaydı, onlar da Egemenliğin Sahibine doğru yol ararlardı.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (Ey Muhammed!) De ki: «Eğer dedikleri gibi Allah ile birlikte ilâhlar olsaydı, o zaman bu ilâhlar Arş'ın sahibine bir yol ararlardı.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : De ki: «Allah ile birlikte dedikleri gibi ilahlar olsaydı, o takdirde onlar Arş'ın sahibine bir yol ararlardı.
Elmalılı Hamdi Yazır : De ki: Allah ile beraber dedikleri gibi ilâhlar olsa idi o takdirde onlar o Arşın sahibine elbet bir yol ararlardı
Fizilal-il Kuran : Ey Muhammed de ki; «Eğer müşriklerin dedikleri gibi evrende Allah'ın yanısıra başka ilahlar olsaydı, bu ilahlar Arş'ın ve kesin egemenliğin sahibi olan Allah ile boy ölçüşmenin yolunu ararlardı.»
Gültekin Onan : De ki: "Eğer söyledikleri gibi O'nunla beraber tanrılar olsaydı, onlar arşın sahibine mutlaka bir yol ararlardı."
Hakkı Yılmaz : "De ki: “Eğer dedikleri gibi Allah ile birlikte birtakım ilâhlar olsaydı, o zaman o ilâhlar en büyük tahtın sahibine; Allah'a bir yol ararlardı.” "
Hasan Basri Çantay : De ki: Allah ile beraber, söyleyegeldikleri gibi, (başkaca) Tanrılar da olsaydı onlar arşın saahibine elbet bir yol ararlardı.
Hayrat Neşriyat : (Habîbim, yâ Muhammed!) De ki: 'Eğer O’nun ile berâber, söyleyip durdukları gibi ilâhlar olsaydı, o takdirde (onlar) arşın sâhibine (üstün gelmek için) bir yol ararlardı.'
İbni Kesir : De ki: Onların dedikleri gibi Allah ile beraber tanrılar bulunsaydı; o zaman, hepsi Arş'ın sahibi olmaya bir yol ararlardı.
İskender Evrenosoğlu : De ki: “Eğer onların söyledikleri gibi onunla beraber (başka) ilâhlar olsaydı, o zaman onlar da (başka ilâhlar da) mutlaka arşın sahibine (ulaşmak için) bir yol ibtiga ederlerdi (ararlardı).”
Muhammed Esed : De ki: "Eğer -onların iddia ettikleri gibi- O'nunla beraber (başka) tanrılar olmuş olsaydı, o zaman bunlar topyekün egemenliği elinde tutan (Allah')la kavgaya tutuşmak için fırsat kollarlardı".
Ömer Nasuhi Bilmen : De ki: «Eğer onunla beraber, dedikleri gibi tanrılar olacak olsa idi, o takdirde Arş'ın sahibine elbette (galebe etmek için) bir yol ararlardı.»
Ömer Öngüt : De ki: “Eğer onların dedikleri gibi, Allah ile beraber başka ilâhlar da bulunsaydı, o takdirde bu ilâhlar Arş'ın sahibine ulaşmak için yol ararlardı.
Şaban Piriş : De ki: Eğer O’nunla birlikte, dedikleri gibi başka bir ilah olsaydı, O zaman Arşın sahibine savaşmak için bir yol ararlardı.
Suat Yıldırım : De ki: Faraza müşriklerin iddia ettikleri gibi Allah’tan başka tanrılar bulunsaydı, elbette onlar Arş’ın ve kâinat hakimiyetinin sahibi Yüce Allah’a üstün gelmek için çareler arayacaklardı! (Ama besbelli ki böyle bir şey asla vaki değildir).
Süleyman Ateş : De ki: "Eğer dedikleri gibi O'nunla beraber (başka) tanrılar olsaydı o zaman onlar da Arşın sâhibine gitmenin yolunu ararlardı.
Tefhim-ul Kuran : De ki: «Eğer söyledikleri gibi O'nunla beraber ilahlar olsaydı, onlar arşın sahibine mutlaka bir yol ararlardı.»
Ümit Şimşek : De ki: Eğer Allah ile beraber, onların söylediği gibi, başka tanrılar da bulunsaydı, o zaman Arş'ın Sahibine ulaşmak için bir yol ararlardı.
Yaşar Nuri Öztürk : De ki: "Eğer onların dediği gibi Allah'la beraber ilahlar olsaydı, o zaman onlar arşın sahibine varmak için elbette bir yol ararlardı."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}