» 27 / Neml  88:

Kuran Sırası: 27
İniş Sırası: 48
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93

 » 27 / Neml  Suresi: 88
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَتَرَى (VTR) = ve terā : görürsün
2. الْجِبَالَ (ELCBEL) = l-cibāle : dağları
3. تَحْسَبُهَا (TḪSBHE) = teHsebuhā : sandığın
4. جَامِدَةً (CEMD̃T) = cāmideten : cansız
5. وَهِيَ (VHY) = vehiye : o
6. تَمُرُّ (TMR) = temurru : yürümektedir
7. مَرَّ (MR) = merra : yürümesi gibi
8. السَّحَابِ (ELSḪEB) = s-seHābi : bulutun
9. صُنْعَ (ṦNA) = Sun'ǎ : yapısıdır
10. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'ın
11. الَّذِي (ELZ̃Y) = lleƶī :
12. أَتْقَنَ (ÊTGN) = etḳane : gayet iyi yapan
13. كُلَّ (KL) = kulle : her
14. شَيْءٍ (ŞYÙ) = şey'in : şeyi
15. إِنَّهُ (ÎNH) = innehu : doğrusu O
16. خَبِيرٌ (ḢBYR) = ḣabīrun : haber almaktadır
17. بِمَا (BME) = bimā : şeyleri
18. تَفْعَلُونَ (TFALVN) = tef'ǎlūne : yaptıklarınız
görürsün | dağları | sandığın | cansız | o | yürümektedir | yürümesi gibi | bulutun | yapısıdır | Allah'ın | | gayet iyi yapan | her | şeyi | doğrusu O | haber almaktadır | şeyleri | yaptıklarınız |

[REY] [CBL] [ḪSB] [CMD̃] [] [MRR] [MRR] [SḪB] [ṦNA] [] [] [TGN] [KLL] [ŞYE] [] [ḢBR] [] [FAL]
VTR ELCBEL TḪSBHE CEMD̃T VHY TMR MR ELSḪEB ṦNA ELLH ELZ̃Y ÊTGN KL ŞYÙ ÎNH ḢBYR BME TFALVN

ve terā l-cibāle teHsebuhā cāmideten vehiye temurru merra s-seHābi Sun'ǎ llahi lleƶī etḳane kulle şey'in innehu ḣabīrun bimā tef'ǎlūne
وترى الجبال تحسبها جامدة وهي تمر مر السحاب صنع الله الذي أتقن كل شيء إنه خبير بما تفعلون

 » 27 / Neml  Suresi: 88
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وترى ر ا ي | REY VTR ve terā görürsün And you see
الجبال ج ب ل | CBL ELCBEL l-cibāle dağları the mountains,
تحسبها ح س ب | ḪSB TḪSBHE teHsebuhā sandığın thinking them
جامدة ج م د | CMD̃ CEMD̃T cāmideten cansız firmly fixed,
وهي | VHY vehiye o while they
تمر م ر ر | MRR TMR temurru yürümektedir will pass
مر م ر ر | MRR MR merra yürümesi gibi (as the) passing
السحاب س ح ب | SḪB ELSḪEB s-seHābi bulutun (of) the clouds.
صنع ص ن ع | ṦNA ṦNA Sun'ǎ yapısıdır (The) Work
الله | ELLH llahi Allah'ın (of) Allah
الذي | ELZ̃Y lleƶī Who
أتقن ت ق ن | TGN ÊTGN etḳane gayet iyi yapan perfected
كل ك ل ل | KLL KL kulle her all
شيء ش ي ا | ŞYE ŞYÙ şey'in şeyi things.
إنه | ÎNH innehu doğrusu O Indeed, He
خبير خ ب ر | ḢBR ḢBYR ḣabīrun haber almaktadır (is) All-Aware
بما | BME bimā şeyleri of what
تفعلون ف ع ل | FAL TFALVN tef'ǎlūne yaptıklarınız you do.

27:88 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

görürsün | dağları | sandığın | cansız | o | yürümektedir | yürümesi gibi | bulutun | yapısıdır | Allah'ın | | gayet iyi yapan | her | şeyi | doğrusu O | haber almaktadır | şeyleri | yaptıklarınız |

[REY] [CBL] [ḪSB] [CMD̃] [] [MRR] [MRR] [SḪB] [ṦNA] [] [] [TGN] [KLL] [ŞYE] [] [ḢBR] [] [FAL]
VTR ELCBEL TḪSBHE CEMD̃T VHY TMR MR ELSḪEB ṦNA ELLH ELZ̃Y ÊTGN KL ŞYÙ ÎNH ḢBYR BME TFALVN

ve terā l-cibāle teHsebuhā cāmideten vehiye temurru merra s-seHābi Sun'ǎ llahi lleƶī etḳane kulle şey'in innehu ḣabīrun bimā tef'ǎlūne
وترى الجبال تحسبها جامدة وهي تمر مر السحاب صنع الله الذي أتقن كل شيء إنه خبير بما تفعلون

[ر ا ي] [ج ب ل] [ح س ب] [ج م د] [] [م ر ر] [م ر ر] [س ح ب] [ص ن ع] [] [] [ت ق ن] [ك ل ل] [ش ي ا] [] [خ ب ر] [] [ف ع ل]

 » 27 / Neml  Suresi: 88
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وترى ر ا ي | REY VTR ve terā görürsün And you see
Vav,Te,Re,,
6,400,200,,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 2nd person masculine singular imperfect verb
الواو عاطفة
فعل مضارع
الجبال ج ب ل | CBL ELCBEL l-cibāle dağları the mountains,
Elif,Lam,Cim,Be,Elif,Lam,
1,30,3,2,1,30,
N – accusative masculine plural noun
اسم منصوب
تحسبها ح س ب | ḪSB TḪSBHE teHsebuhā sandığın thinking them
Te,Ha,Sin,Be,He,Elif,
400,8,60,2,5,1,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
فعل مضارع و«ها» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
جامدة ج م د | CMD̃ CEMD̃T cāmideten cansız firmly fixed,
Cim,Elif,Mim,Dal,Te merbuta,
3,1,40,4,400,
N – accusative feminine indefinite active participle
اسم منصوب
وهي | VHY vehiye o while they
Vav,He,Ye,
6,5,10,
CIRC – prefixed circumstantial particle
PRON – 3rd person feminine singular personal pronoun
الواو حالية
ضمير منفصل
تمر م ر ر | MRR TMR temurru yürümektedir will pass
Te,Mim,Re,
400,40,200,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb
فعل مضارع
مر م ر ر | MRR MR merra yürümesi gibi (as the) passing
Mim,Re,
40,200,
N – accusative masculine verbal noun
اسم منصوب
السحاب س ح ب | SḪB ELSḪEB s-seHābi bulutun (of) the clouds.
Elif,Lam,Sin,Ha,Elif,Be,
1,30,60,8,1,2,
"N – genitive masculine noun → Cloud"
اسم مجرور
صنع ص ن ع | ṦNA ṦNA Sun'ǎ yapısıdır (The) Work
Sad,Nun,Ayn,
90,50,70,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
الله | ELLH llahi Allah'ın (of) Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
الذي | ELZ̃Y lleƶī Who
Elif,Lam,Zel,Ye,
1,30,700,10,
REL – masculine singular relative pronoun
اسم موصول
أتقن ت ق ن | TGN ÊTGN etḳane gayet iyi yapan perfected
,Te,Gaf,Nun,
,400,100,50,
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
فعل ماض
كل ك ل ل | KLL KL kulle her all
Kef,Lam,
20,30,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
شيء ش ي ا | ŞYE ŞYÙ şey'in şeyi things.
Şın,Ye,,
300,10,,
N – genitive masculine indefinite noun
اسم مجرور
إنه | ÎNH innehu doğrusu O Indeed, He
,Nun,He,
,50,5,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
حرف نصب والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
خبير خ ب ر | ḢBR ḢBYR ḣabīrun haber almaktadır (is) All-Aware
Hı,Be,Ye,Re,
600,2,10,200,
N – nominative masculine singular indefinite noun
اسم مرفوع
بما | BME bimā şeyleri of what
Be,Mim,Elif,
2,40,1,
P – prefixed preposition bi
REL – relative pronoun
جار ومجرور
تفعلون ف ع ل | FAL TFALVN tef'ǎlūne yaptıklarınız you do.
Te,Fe,Ayn,Lam,Vav,Nun,
400,80,70,30,6,50,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَتَرَى: görürsün | الْجِبَالَ: dağları | تَحْسَبُهَا: sandığın | جَامِدَةً: cansız | وَهِيَ: o | تَمُرُّ: yürümektedir | مَرَّ: yürümesi gibi | السَّحَابِ: bulutun | صُنْعَ: yapısıdır | اللَّهِ: Allah'ın | الَّذِي: | أَتْقَنَ: gayet iyi yapan | كُلَّ: her | شَيْءٍ: şeyi | إِنَّهُ: doğrusu O | خَبِيرٌ: haber almaktadır | بِمَا: şeyleri | تَفْعَلُونَ: yaptıklarınız |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وترى WTR görürsün | الجبال ELCBEL dağları | تحسبها TḪSBHE sandığın | جامدة CEMD̃T cansız | وهي WHY o | تمر TMR yürümektedir | مر MR yürümesi gibi | السحاب ELSḪEB bulutun | صنع ṦNA yapısıdır | الله ELLH Allah'ın | الذي ELZ̃Y | أتقن ÊTGN gayet iyi yapan | كل KL her | شيء ŞYÙ şeyi | إنه ÎNH doğrusu O | خبير ḢBYR haber almaktadır | بما BME şeyleri | تفعلون TFALWN yaptıklarınız |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve terā: görürsün | l-cibāle: dağları | teHsebuhā: sandığın | cāmideten: cansız | vehiye: o | temurru: yürümektedir | merra: yürümesi gibi | s-seHābi: bulutun | Sun'ǎ: yapısıdır | llahi: Allah'ın | lleƶī: | etḳane: gayet iyi yapan | kulle: her | şey'in: şeyi | innehu: doğrusu O | ḣabīrun: haber almaktadır | bimā: şeyleri | tef'ǎlūne: yaptıklarınız |
Kırık Meal (Transcript) : |VTR: görürsün | ELCBEL: dağları | TḪSBHE: sandığın | CEMD̃T: cansız | VHY: o | TMR: yürümektedir | MR: yürümesi gibi | ELSḪEB: bulutun | ṦNA: yapısıdır | ELLH: Allah'ın | ELZ̃Y: | ÊTGN: gayet iyi yapan | KL: her | ŞYÙ: şeyi | ÎNH: doğrusu O | ḢBYR: haber almaktadır | BME: şeyleri | TFALVN: yaptıklarınız |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve görürsün dağları da yerlerinde duruyor sanırsın, halbuki onlar, kıyâmette bulut gibi geçip gider, dağılır. Her şeyi, adamakıllı ve yerli yerinde halkeden Allah'ın işidir bu; şüphe yok ki o, ne yapıyorsanız hepsinden de haberdardır.
Adem Uğur : Sen dağları görürsün de, onları yerinde durur sanırsın. Oysa onlar bulutların yürümesi gibi yürümektedirler. (Bu,) her şeyi sapasağlam yapan Allah'ın sanatıdır. Şüphesiz ki O, yaptıklarınızdan tamamıyla haberdardır.
Ahmed Hulusi : Dağları (bedenindeki organları) görür de, onları sâbit - değişmez sanırsın; onlar bulutların (fikirlerin) geçip gittiği gibi, geçip gider (çeşitli anlayışlara dönüştüğü) hâlde. . . (Bu nefh-i sur ve o sürece mahsus oluşlar) Allâh'ın sanatıdır ki, her şeyi yaşanası değişmez gerçeklik yapmıştır. . . Muhakkak ki O, yaptıklarınızı (onların yaratanı) Habiyr'dir.
Ahmet Tekin : Dağları görürsün, onlar bulutların akışına benzer bir süratle akıp giderken, yerlerinde duruyor zannedersin. Bu, her şeyi hesaplı, planlı sağlam yapan Allah’ın ortaya koyduğu tekniktir. O gizli-açık yaptıklarınızın tamamından haberdardır.
Ahmet Varol : Dağları görür onları yerinde durur sanırsın. Oysa onlar bulutların yürümesi gibi yürümektedirler. Bu, her şeyi özenle yapan Allah'ın yapısıdır. Şüphesiz O, yaptıklarınızdan haberdardır.
Ali Bulaç : Dağları görürsün de, donmuş sanırsın; oysa onlar bulutların sürüklenmesi gibi sürüklenirler. Her şeyi 'sapasağlam ve yerli yerinde yapan' Allah'ın sanatı (yapısı)dır (bu). Şüphesiz O, işlediklerinizden haberdârdır.
Ali Fikri Yavuz : Bir de dağları görürsün, onları hareketsiz sanırsın. Halbuki onlar, bulut geçer gibi geçer (hareket ederler. Müfessirlerin çoğuna göre, bu hareket kıyamette olacaksa da, bazılarına göre, arzın dönmekte olduğuna işarettir.) Bu, her şeyi muhkem yapan Allah’ın işidir. Şüphesiz ki, O bütün yaptıklarınızdan tamamiyle haberdardır.
Bekir Sadak : Daglari yerinde donmus gibi durur gorursun, oysa onlar bulutlar gibi gecerler. Bu her seyi saglam tutan Allah'in isidir. Dogrusu O, yaptiklarinizdan haberdardir.
Celal Yıldırım : (Ey Peygamber ve ey inananlar !) Dağları yerinde durur görürsün, oysa onlar bulutların geçişi gibi geçmektedirler. Her şeyi sapasağlam yapan Allah'ın sanatıdır bu. Şüphesiz ki O, yaptıklarınızdan haberlidir.
Diyanet İşleri : Dağları görürsün, onları hareketsiz sanırsın. Hâlbuki onlar bulutların geçişi gibi hareket ederler. Bunu, her şeyi sağlam ve yerli yerince yapan Allah yapmıştır. Şüphesiz O, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.
Diyanet İşleri (eski) : Dağları yerinde donmuş gibi durur görürsün, oysa onlar bulutlar gibi geçerler. Bu her şeyi sağlam tutan Allah'ın işidir. Doğrusu O, yaptıklarınızdan haberdardır.
Diyanet Vakfi :
Edip Yüksel : Dağları durgun sanırsın, halbuki bulutlar hareket ettiği gibi hareket etmektedir. Her şeyi sapasağlam yaratan ALLAH'ın sanatıdır. O, yaptıklarınızı bilendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) :
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bir de o dağları görür, onları sabit sanırsın; oysa onlar, bulut geçer gibi geçip gider. Bu, herşeyi sapasağlam yaratmış olan Allah'ın sanatıdır. O, şüphesiz bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Elmalılı Hamdi Yazır :
Fizilal-il Kuran :
Gültekin Onan : Dağları görürsün de donmuş sanırsın; oysa onlar bulutların sürüklenmesi gibi sürüklenirler. Her şeyi 'sapasağlam ve yerli yerinde yapan' Tanrı'nın sanatı (yapısı)dır (bu). Şüphesiz O, işlediklerinizden haberdardır.
Hakkı Yılmaz : "Ve sen dağları görürsün; sen onları donuk, durgun sanırsın. Oysa onlar her şeyi sapasağlam yapan Allah'ın yapımı olarak bulutun yürümesi gibi yürümektedirler. Şüphesiz ki O, yaptıklarınıza tamamıyla haberdardır: "
Hasan Basri Çantay : Sen dağları görür, onları yerinde durur sanırsın. Halbuki onlar bulut geçer gibi geçer gider. (Bu) her şey'i sapasağlam yapan Allahın san'atıdır. Şübhesiz ki O, ne yaparsanız hakkıyle haberdârdır.
Hayrat Neşriyat :
İbni Kesir :
İskender Evrenosoğlu : Ve dağı görürsün, onu hareketsiz sanırsın. O, bulut gibi hareket eder. Herşeyi sağlam yapan Allah'ın yaratmasıdır. Muhakkak ki O, yaptıklarınızdan haberdardır.
Muhammed Esed : Ve o kadar yerinden oynatılmaz sandığın dağların, (o Gün) bulutlar gibi geçip gittiğini görürsün: her şeyi şaşmaz bir düzene bağlayan Allah'ın işidir bu! İşin doğrusu, O edip eylediğiniz her şeyden haberdardır!
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve dağları görürsün, onları yerlerinde sabit sanırsın, halbuki onlar bulutların geçişi gibi geçer gider. Her şeyi muhkem kılmış olan, Allah'ın sun'udur. Şüphe yok ki o, yapar olduklarınız şeyden haberdardır.
Ömer Öngüt : Dağları yerinde durur görürsün. Oysa onlar bulutların yürüdüğü gibi yürümektedirler. Bu, her şeyi sapasağlam yapan Allah'ın sanatıdır. Şüphesiz ki O, yaptıklarınızdan haberdardır.
Şaban Piriş : Dağları görürsün de yerlerinde durduğunu sanırsın. Oysa onlar bulutlar gibi geçip giderler. Bu, her şeyi sapasağlam yapan Allah’ın yapısıdır. O, yaptıklarınızdan haberdardır.
Suat Yıldırım : Bir de o dağları görür, donuk ve hareketsiz sanırsın; Oysa onlar bulutların yürüdüğü gibi yürümektedirler. İşte bu, her şeyi muhkem ve mükemmel yapan Allah’ın sanatıdır. Muhakkak ki O, sizin yaptığınız her şeyden haberdardır.
Süleyman Ateş : Görüp de donuk sandığın dağlar, bulutun yürümesi gibi yürümektedir. (Bu,) Her şeyi gâyet iyi yapan Allâh'ın yapısıdır. Doğrusu O, yaptıklarınızı haber almaktadır.
Tefhim-ul Kuran : Dağları görürsün de, onları donmuş sanırsın; oysa onlar bulutların sürüklenmesi gibi sürüklenirler. Her şeyi 'sapasağlam ve yerli yerinde yapan' Allah'ın sanatı (yapısı)dır (bu). Hiç şüphe yok O, işlemekte olduklarınızdan haberi olandır.
Ümit Şimşek : Dağları görür, onları hareketsiz sanırsın. Oysa onlar bulutların geçişi gibi geçip gitmektedirler. İşte bu Allah'ın sanatıdır ki herşeyi sapasağlam yaratmıştır. Hiç şüphesiz, O, sizin işlediklerinizden de haberdardır.
Yaşar Nuri Öztürk : Sen dağlara bakar da onları donuk, durgun görürsün. Oysaki onlar, bulutların dolaştığı gibi dolaşmaktadır. Herşeyi güzel ve mükemmel yapan Allah'ın sanatıdır bu. Yaptıklarınızdan gereğince haberdardır O.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}