V – 3rd person masculine plural (form VIII) imperfect verb PRON – subject pronoun فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
القول
ق و ل | GVL
ELGVL
l-ḳavle
sözü
the Word,
Elif,Lam,Gaf,Vav,Lam, 1,30,100,6,30,
N – accusative masculine verbal noun اسم منصوب
فيتبعون
ت ب ع | TBA
FYTBAVN
feyettebiǔne
ve uyarlar
then follow
Fe,Ye,Te,Be,Ayn,Vav,Nun, 80,10,400,2,70,6,50,
REM – prefixed resumption particle V – 3rd person masculine plural (form VIII) imperfect verb PRON – subject pronoun الفاء استئنافية فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أحسنه
ح س ن | ḪSN
ÊḪSNH
eHsenehu
onun en güzeline
the best thereof,
,Ha,Sin,Nun,He, ,8,60,50,5,
N – accusative masculine singular noun PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun اسم منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أولئك
|
ÊVLÙK
ulāike
işte onlar
those
,Vav,Lam,,Kef, ,6,30,,20,
DEM – plural demonstrative pronoun اسم اشارة
الذين
|
ELZ̃YN
elleƶīne
kimselerdir
(are) they whom
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun, 1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun اسم موصول
هداهم
ه د ي | HD̃Y
HD̃EHM
hedāhumu
doğru yola ilettikleri
Allah has guided them,
He,Dal,Elif,He,Mim, 5,4,1,5,40,
V – 3rd person masculine singular perfect verb PRON – 3rd person masculine plural object pronoun فعل ماض و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الله
|
ELLH
llahu
Allah'ın
Allah has guided them,
Elif,Lam,Lam,He, 1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah" لفظ الجلالة مرفوع
وأولئك
|
VÊVLÙK
ve ulāike
ve işte
and those
Vav,,Vav,Lam,,Kef, 6,,6,30,,20,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) DEM – plural demonstrative pronoun الواو عاطفة اسم اشارة
هم
|
HM
hum
onlar
are [they]
He,Mim, 5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun ضمير منفصل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |الَّذِينَ: onlar ki | يَسْتَمِعُونَ: dinlerler | الْقَوْلَ: sözü | فَيَتَّبِعُونَ: ve uyarlar | أَحْسَنَهُ: onun en güzeline | أُولَٰئِكَ: işte onlar | الَّذِينَ: kimselerdir | هَدَاهُمُ: doğru yola ilettikleri | اللَّهُ: Allah'ın | وَأُولَٰئِكَ: ve işte | هُمْ: onlar | أُولُو: sahipleridir | الْأَلْبَابِ: sağduyu |
Kırık Meal (Harekesiz) : |الذين ELZ̃YNonlar ki | يستمعون YSTMAWNdinlerler | القول ELGWLsözü | فيتبعون FYTBAWNve uyarlar | أحسنه ÊḪSNHonun en güzeline | أولئك ÊWLÙKişte onlar | الذين ELZ̃YNkimselerdir | هداهم HD̃EHMdoğru yola ilettikleri | الله ELLHAllah'ın | وأولئك WÊWLÙKve işte | هم HMonlar | أولو ÊWLWsahipleridir | الألباب ELÊLBEBsağduyu |
Kırık Meal (Okunuş) : |elleƶīne: onlar ki | yestemiǔne: dinlerler | l-ḳavle: sözü | feyettebiǔne: ve uyarlar | eHsenehu: onun en güzeline | ulāike: işte onlar | elleƶīne: kimselerdir | hedāhumu: doğru yola ilettikleri | llahu: Allah'ın | ve ulāike: ve işte | hum: onlar | ūlū: sahipleridir | l-elbābi: sağduyu |
Kırık Meal (Transcript) : |ELZ̃YN: onlar ki | YSTMAVN: dinlerler | ELGVL: sözü | FYTBAVN: ve uyarlar | ÊḪSNH: onun en güzeline | ÊVLÙK: işte onlar | ELZ̃YN: kimselerdir | HD̃EHM: doğru yola ilettikleri | ELLH: Allah'ın | VÊVLÙK: ve işte | HM: onlar | ÊVLV: sahipleridir | ELÊLBEB: sağduyu |
Abdulbaki Gölpınarlı : O kullarım ki sözü dinlerler de en güzeline uyarlar, onlar, öyle kişilerdir ki Allah, doğru yola sevk etmiştir onları ve onlardır aklı başında bulunanların ta kendileri.
Abdullah Aydın : (17-18) Put ve şeytana tapmaktan kaçınıp da Allah yoluna yönelenlere güzel müjde vardır. Ey Muhammed! Dileyip de en iyi söze uyan kullarımı müjdele. İşte Allah'ın doğru yola eriştirdikleri bunlardır. İşte onlar aklı başında bulunanlardır.
Adem Uğur : O kullarımı ki, onlar sözü dinlerler, sonra da en güzeline uyarlar. İşte onlar, Allah'ın doğru yola ilettiği kimselerdir. Gerçek akıl sahipleri de onlardır.
Ahmed Hulusi : Onlar (o kullarım) ki, Hak sözü işitip, onun en güzeline (en koruyucu olanına) tâbi olurlar. . . İşte onlar kendilerini Allâh'ın hakikate erdirdiği kimselerdir ve işte onlar derin düşünen akıl sahiplerinin ta kendileridirler!
Ahmet Davudoğlu : O kullarım ki, sözü dinlerler. Sonra da onun en güzeline uyarlar. İşte Allah'ın hidayet verdiği kimseler onlardır ve işte kâmil akıl sahipleri onların tâ kendileridir.
Ahmet Tekin : Sözü Kur’ân’ı ve sünneti dinleyip, kendilerine emredilenlerin en güzelini, en faziletlisini tercih edip uygulayanları, konuşmaları, hikmetli sözleri dinleyip en iyisini, en doğrusunu benimseyenleri müjdele. İşte onlar, Allah’ın kendilerini doğru yola ilettiği kimselerdir. Onlar, işte onlar akıl ve vicdan sahibi kimselerdir.
Ahmet Varol : Onlar ki, sözü dinler ve en güzeline uyarlar. İşte onlar Allah'ın kendilerini hidayete erdirdikleridir ve onlar akıl sahipleridir.
Ali Arslan : O kullarım ki sözü dinlerler, sonra onun en güzelini tatbik ederler. İşte onlar Allah'ın kendilerine hidayet verdiği kimselerdir. Onlar gerçek akıl sahipleridir.
Ali Bulaç : Ki onlar, sözü işitirler ve en güzeline uyarlar. İşte onlar, Allah'ın kendilerini hidayete erdirdiği kimselerdir ve onlar, temiz akıl sahipleridir.
Ali Fikri Yavuz : O kullarım ki, (Kur’an’ı) dinlerler sonra da onun en güzelini (en açığını ve kuvvetlisini) tatbik ederler. İşte bunlar Allah’ın kendilerine hidayet verdiği kimselerdir ve bunlar gerçek akıl sahibleridir.
Arif Pamuk : Onlar ki, sözü dinlerler de, en güzeline uyarlar. İşte onlar Allah'ın kendilerini doğru yola ilettiği kimselerdir ve onlar, selim akıl sahipleridir.
Ayntabî Mehmet Efendi : (Ya Muhammed)! Onlar, Allahû Tealâ'nın kendilerine hidayet ettiği kimselerdir. Kâmil akıl sahipleri de bunlardır.
Bahaeddin Sağlam : Öyle kullarım ki sözü dinlerler, en güzeline uyarlar, işte Allah, onları doğru yola iletmiştir. Ve işte akıl ve öz sahipleri onlardır.
Bekir Sadak : (17-18) seytana ve putlara kulluk etmekten kacinip, Allah'a yonelenlere, onlara, mujde vardir. Dinleyip de, en guzel soze uyan kullarimi mujdele. Iste Allah'in dogru yola eristirdigi onlardir. Iste onlar akil sahipleridir.
Bir Heyet : Dinleyip de sözün en güzeline uyan kullarımı müjdele. İşte Allah'ın hidayet edip doğru yola ilettiği kimseler onlardır. İşte onlar akıl sahipleridir.
Celal Yıldırım : Onlar ki, sözü dinlerler, onun en güzeline uyarlar. İşte Allah'ın doğru yola eriştirdiği bunlardır. Ve işte akıl sahipleri de bunlardır.
Diyanet İşleri : Sözü dinleyip de onun en güzeline uyanlar var ya, işte onlar Allah’ın hidayete erdirdiği kimselerdir. İşte onlar akıl sahiplerinin ta kendileridir.
Diyanet İşleri (eski) : (17-18) Şeytana ve putlara kulluk etmekten kaçınıp, Allah'a yönelenlere, onlara, müjde vardır. Dinleyip de, en güzel söze uyan kullarımı müjdele. İşte Allah'ın doğru yola eriştirdiği onlardır. İşte onlar akıl sahipleridir.
Diyanet Vakfi : (17-18) Tâğut'a kulluk etmekten kaçınıp, Allah'a yönelenlere müjde vardır. (Ey Muhammed!) Dinleyip de sözün en güzeline uyan kullarımı müjdele. İşte Allah'ın doğru yola ilettiği kimseler onlardır. Gerçek akıl sahipleri de onlardır.
Diyanet Vakfı (1993) : (Ey Muhammed!) dinleyip de sözün en güzeline uyan kullarımı müjdele. İşte Allah'ın doğru yola ilettiği kimseler onlardır. Gerçek akıl sahipleri de onlardır.
Edip Yüksel : Onlar ki sözü (kavl) dinlerler ve en güzeline uyarlar. Onlar, ALLAH'ın yol gösterdiği kimselerdir. Onlar akıl sahipleridir
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O kullarımı ki, onlar sözü dinlerler, sonra da en güzeline uyarlar. İşte onlar, Allah'ın kendilerine hidayet verdiği kimselerdir. İşte temiz akıllılar da onlardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : onlara ki, sözü dinler, sonra da en güzelini uygularlar. İşte onlar Allah'ın kendilerine hidayet verdiği kimselerdir, işte temiz akıllılar da onlardır.
Elmalılı Hamdi Yazır : Onlar ki sözü dinlerler, sonra da en güzelini tatbık ederler, işte onlar Allahın kendilerine hidayet verdiği kimselerdir ve işte onlardır o temiz akıllılar
Fizilal-il Kuran : Onlar ki, sözü dinler ve onun en güzeline uyarlar. İşte onlar, Allah'ın kendilerini doğru yola ilettiği kimselerdir. İşte onlar akıl sahipleridir.
Gültekin Onan : Ki onlar, sözü işitirler ve en güzeline uyarlar. İşte onlar, Tanrı'nın kendilerini hidayete erdirdiği kimselerdir ve onlar, temiz akıl sahipleridir.
Hakkı Yılmaz : (17,18) Ve tağuta kulluk etmekten kaçınan ve Allah'a yönelen kimseler, kendileri için müjde olanlardır. Haydi, müjdele, sözü dinleyip de en güzeline uyan kullarımı! İşte onlar, Allah'ın kendilerine doğru yol kılavuzu verdiği kimselerdir. Ve işte onlar, kavrama yeteneği/temiz akıl sahibi olanların ta kendileridir.
Hasan Basri Çantay : (O kullarım ki) onlar söze (dikkatle) kulak verirler de onun en güzeline uyarlar. İşte bunlar Allahın kendilerine hidâyet etdiği kimselerdir, işte bunlar temiz akıl saahibleri olanların ta kendileridir.
Hasan Tahsin Feyizli : Onlar ki, sözü dinlerler ve onun en güzeline uyarlar. İşte bunlar Allah'ın kendilerini doğru yola ilettiği kimselerdir. Ve işte bunlar temiz akıl sahiplerinin ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat : Onlar ki, sözü dinlerler de onun en güzeline uyarlar. İşte onlar, Allah’ın kendilerine hidâyet verdiği kimselerdir ve işte onlar, (gerçek) akıl sâhiblerinin ta kendileridir.
Hüseyin Kaleli : (17-18) “Tâğuta tapmalarından çekinen ve Allâh’a yönelenler ise, onlara müjde vardır. Hemen sözü dinleyen ve en güzeline uyan kullarımı müjdele. Allâh’ın hidâyet ettikleri işte bunlardır. Akıllı olanlar da işte bunlardır.”
İbni Kesir : Onlar ki; sözü dinlerler de, en güzeline uyarlar. İşte bunlar; Allah'ın kendilerini hidayete eriştirdiği kimselerdir. Ve işte bunlar; akıl sahiblerinin kendileridir.
İskender Evrenosoğlu : Onlar, sözü işitirler, böylece onun ahsen olanına tâbî olurlar. İşte onlar, Allah'ın hidayete erdirdikleridir. Ve işte onlar; onlar ulûl'elbabtır (daimî zikrin sahipleri).
İsmail Mutlu, Şaban Döğen : (17-18) Taguttan ve ona kulluk etmekten kaçınarak Allah'a yönelenlere gelince, müjde onlar içindir. Kullarımı müjdele. O kullarım ki söze kulak verirler ve onun en güzeline uyarlar. Onlar, Allah'ın hidayet nasip ettiği kimselerdir. Akl-ı selim sahibi olanlarda onlardır.
Muhammed Esed : (şu) söylenen her sözü (dikkatle) dinleyen ve onların en güzeline uyan (kullarım)a: (çünkü) Allah'ın hidayetine mazhar olanlar onlardır ve onlar (gerçek) akıl iz'an sahipleridir!
Mustafa İslamoğlu : O kullar ki, sözün tamamını dinlerler ve en güzeline uyarlar: İşte Allah’ın kendilerine doğru yolu gösterdiği kimseler bunlardır; ve işte onlar, akletme yetilerini kamil mânada kullananlardır.
Nedim Yılmaz : Sözü dinleyip de onun en güzeline uyan kullarım. İşte onlar Allah’ın doğru yola ilettiği kimselerdir. Onlar temiz akıl sahipleridir.
Ömer Nasuhi Bilmen : O kimseler ki sözü dikkatle dinlerler, sonra onun en güzeline tâbi olurlar. İşte onlar o kimselerdir ki, onları Allah hidâyete erdirmiştir. Ve işte selim akıllara sahip olanlar da ancak onlardır.
Ömer Öngüt : O kullarım ki, sözü işitip de onun en güzeline uyarlar. İşte bunlar Allah'ın kendilerine hidayet ettiği kimselerdir. İşte bunlar öz akıl sahiplerinin tâ kendileridir.
Ömer Rıza Doğrul : (O kullarımı müjdele ki) Sözü dinlerler ve onun en güzeline uyarlar. Allah'ın hidayet ilettikleri bunlardır. Adam??? akıllı insanlar da bunlardır.
Şaban Piriş : Onlar, sözü dinleyip en güzeline uyarlar. Onlar, Allah’ın kendilerine doğru yolu gösterdiği kimselerdir. Onlar, sağduyu sahibi olanlar onlardır.
Suat Yıldırım : (17-18) Tağuta ibadet etmekten kaçınıp gönülden Allah’a yönelenlere müjdeler var! O halde sözü dinleyip sonra da en güzelini tatbik eden kullarımı müjdele! İşte onlardır Allah’ın hidâyetine mazhar olanlar ve işte onlardır akl-ı selim sahibi olanlar.
Süleyman Ateş : Onlar ki, sözü dinlerler ve onun en güzeline uyarlar. İşte onlar Allâh'ın kendilerini doğru yola ilettiği kimselerdir ve onlar sağduyu sâhipleridir.
Talat Koçyiğit : (Ey muhammed!) Sözü dinleyip de en güzeline uyan kullarımı müjdele. Bunlar Allah'ın kendilerine hidayet ettiği kimselerdir; akıl sahipleri de bunlardır.
Tefhim-ul Kuran : Ki onlar, sözü işitirler ve en güzeline uyarlar. İşte onlar, Allah'ın kendilerini hidayete eriştirdikleridir ve onlar, temiz akıl sahipleridir.
Ümit Şimşek : Onlar sözü dinlerler ve en güzeline uyarlar. İşte onlar Allah'ın doğru yola eriştirdiği kimselerdir. Onlar, aklıselim sahiplerinin tâ kendileridir.
Yaşar Nuri Öztürk : Onlar ki, sözü dinler de en güzeline uyarlar. İşte bunlardır, Allah'ın kılavuzladıkları; işte bunlardır, akıl ve gönül sahipleri.
Ziya Kazıcı, Necip Taylan : O kullar ki, söze kulak verip onun en iyisine tâbî olurlar. İşte Allah'ın hidayet ettikleri bunlardır. Ve bunlar, kâmil akıl sahipleridir.
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]