» 4 / Nisâ  143:

Kuran Sırası: 4
İniş Sırası: 92
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128 129 130 131 132 133 134 135 136 137 138 139 140 141 142 143 144 145 146 147 148 149 150 151 152 153 154 155 156 157 158 159 160 161 162 163 164 165 166 167 168 169 170 171 172 173 174 175 176

 » 4 / Nisâ  Suresi: 143
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. مُذَبْذَبِينَ (MZ̃BZ̃BYN) = muƶebƶebīne : yalpalayıp dururlar
2. بَيْنَ (BYN) = beyne : arada
3. ذَٰلِكَ (Z̃LK) = ƶālike : bu
4. لَا (LE) = lā : ne
5. إِلَىٰ (ÎL) = ilā :
6. هَٰؤُلَاءِ (HÙLEÙ) = hā'ulā'i : bunlara
7. وَلَا (VLE) = ve lā : ne de
8. إِلَىٰ (ÎL) = ilā :
9. هَٰؤُلَاءِ (HÙLEÙ) = hā'ulā'i : onlara
10. وَمَنْ (VMN) = ve men : ve kimseye
11. يُضْلِلِ (YŽLL) = yuDlili : şaşırttığı
12. اللَّهُ (ELLH) = llahu : Allah'ın
13. فَلَنْ (FLN) = felen :
14. تَجِدَ (TCD̃) = tecide : bulamazsın
15. لَهُ (LH) = lehu : ona
16. سَبِيلًا (SBYLE) = sebīlen : bir (çıkar) yol
yalpalayıp dururlar | arada | bu | ne | | bunlara | ne de | | onlara | ve kimseye | şaşırttığı | Allah'ın | | bulamazsın | ona | bir (çıkar) yol |

[Z̃BZ̃B] [BYN] [] [] [] [] [] [] [] [] [ŽLL] [] [] [VCD̃] [] [SBL]
MZ̃BZ̃BYN BYN Z̃LK LE ÎL HÙLEÙ VLE ÎL HÙLEÙ VMN YŽLL ELLH FLN TCD̃ LH SBYLE

muƶebƶebīne beyne ƶālike ilā hā'ulā'i ve lā ilā hā'ulā'i ve men yuDlili llahu felen tecide lehu sebīlen
مذبذبين بين ذلك لا إلى هؤلاء ولا إلى هؤلاء ومن يضلل الله فلن تجد له سبيلا

 » 4 / Nisâ  Suresi: 143
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
مذبذبين ذ ب ذ ب | Z̃BZ̃B MZ̃BZ̃BYN muƶebƶebīne yalpalayıp dururlar Wavering
بين ب ي ن | BYN BYN beyne arada between
ذلك | Z̃LK ƶālike bu that,
لا | LE ne not
إلى | ÎL ilā to
هؤلاء | HÙLEÙ hā'ulā'i bunlara these
ولا | VLE ve lā ne de and not
إلى | ÎL ilā to
هؤلاء | HÙLEÙ hā'ulā'i onlara those.
ومن | VMN ve men ve kimseye And whoever
يضلل ض ل ل | ŽLL YŽLL yuDlili şaşırttığı has been lead astray
الله | ELLH llahu Allah'ın (by) Allah -
فلن | FLN felen then never
تجد و ج د | VCD̃ TCD̃ tecide bulamazsın you will find
له | LH lehu ona for him
سبيلا س ب ل | SBL SBYLE sebīlen bir (çıkar) yol a way.

4:143 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

yalpalayıp dururlar | arada | bu | ne | | bunlara | ne de | | onlara | ve kimseye | şaşırttığı | Allah'ın | | bulamazsın | ona | bir (çıkar) yol |

[Z̃BZ̃B] [BYN] [] [] [] [] [] [] [] [] [ŽLL] [] [] [VCD̃] [] [SBL]
MZ̃BZ̃BYN BYN Z̃LK LE ÎL HÙLEÙ VLE ÎL HÙLEÙ VMN YŽLL ELLH FLN TCD̃ LH SBYLE

muƶebƶebīne beyne ƶālike ilā hā'ulā'i ve lā ilā hā'ulā'i ve men yuDlili llahu felen tecide lehu sebīlen
مذبذبين بين ذلك لا إلى هؤلاء ولا إلى هؤلاء ومن يضلل الله فلن تجد له سبيلا

[ذ ب ذ ب] [ب ي ن] [] [] [] [] [] [] [] [] [ض ل ل] [] [] [و ج د] [] [س ب ل]

 » 4 / Nisâ  Suresi: 143
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
مذبذبين ذ ب ذ ب | Z̃BZ̃B MZ̃BZ̃BYN muƶebƶebīne yalpalayıp dururlar Wavering
Mim,Zel,Be,Zel,Be,Ye,Nun,
40,700,2,700,2,10,50,
N – accusative masculine plural (form II) passive participle
اسم منصوب
بين ب ي ن | BYN BYN beyne arada between
Be,Ye,Nun,
2,10,50,
LOC – accusative location adverb
ظرف مكان منصوب
ذلك | Z̃LK ƶālike bu that,
Zel,Lam,Kef,
700,30,20,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
اسم اشارة
لا | LE ne not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
إلى | ÎL ilā to
,Lam,,
,30,,
P – preposition
حرف جر
هؤلاء | HÙLEÙ hā'ulā'i bunlara these
He,,Lam,Elif,,
5,,30,1,,
DEM – plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
ولا | VLE ve lā ne de and not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
NEG – negative particle
الواو عاطفة
حرف نفي
إلى | ÎL ilā to
,Lam,,
,30,,
P – preposition
حرف جر
هؤلاء | HÙLEÙ hā'ulā'i onlara those.
He,,Lam,Elif,,
5,,30,1,,
DEM – plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
ومن | VMN ve men ve kimseye And whoever
Vav,Mim,Nun,
6,40,50,
REM – prefixed resumption particle
COND – conditional noun
الواو استئنافية
اسم شرط
يضلل ض ل ل | ŽLL YŽLL yuDlili şaşırttığı has been lead astray
Ye,Dad,Lam,Lam,
10,800,30,30,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb, jussive mood
فعل مضارع مجزوم
الله | ELLH llahu Allah'ın (by) Allah -
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
فلن | FLN felen then never
Fe,Lam,Nun,
80,30,50,
RSLT – prefixed result particle
NEG – negative particle
الفاء واقعة في جواب الشرط
حرف نفي
تجد و ج د | VCD̃ TCD̃ tecide bulamazsın you will find
Te,Cim,Dal,
400,3,4,
V – 2nd person masculine singular imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
له | LH lehu ona for him
Lam,He,
30,5,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
سبيلا س ب ل | SBL SBYLE sebīlen bir (çıkar) yol a way.
Sin,Be,Ye,Lam,Elif,
60,2,10,30,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |مُذَبْذَبِينَ: yalpalayıp dururlar | بَيْنَ: arada | ذَٰلِكَ: bu | لَا: ne | إِلَىٰ: | هَٰؤُلَاءِ: bunlara | وَلَا: ne de | إِلَىٰ: | هَٰؤُلَاءِ: onlara | وَمَنْ: ve kimseye | يُضْلِلِ: şaşırttığı | اللَّهُ: Allah'ın | فَلَنْ: | تَجِدَ: bulamazsın | لَهُ: ona | سَبِيلًا: bir (çıkar) yol |
Kırık Meal (Harekesiz) : |مذبذبين MZ̃BZ̃BYN yalpalayıp dururlar | بين BYN arada | ذلك Z̃LK bu | لا LE ne | إلى ÎL | هؤلاء HÙLEÙ bunlara | ولا WLE ne de | إلى ÎL | هؤلاء HÙLEÙ onlara | ومن WMN ve kimseye | يضلل YŽLL şaşırttığı | الله ELLH Allah'ın | فلن FLN | تجد TCD̃ bulamazsın | له LH ona | سبيلا SBYLE bir (çıkar) yol |
Kırık Meal (Okunuş) : |muƶebƶebīne: yalpalayıp dururlar | beyne: arada | ƶālike: bu | : ne | ilā: | hā'ulā'i: bunlara | ve lā: ne de | ilā: | hā'ulā'i: onlara | ve men: ve kimseye | yuDlili: şaşırttığı | llahu: Allah'ın | felen: | tecide: bulamazsın | lehu: ona | sebīlen: bir (çıkar) yol |
Kırık Meal (Transcript) : |MZ̃BZ̃BYN: yalpalayıp dururlar | BYN: arada | Z̃LK: bu | LE: ne | ÎL: | HÙLEÙ: bunlara | VLE: ne de | ÎL: | HÙLEÙ: onlara | VMN: ve kimseye | YŽLL: şaşırttığı | ELLH: Allah'ın | FLN: | TCD̃: bulamazsın | LH: ona | SBYLE: bir (çıkar) yol |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onlar, imanla küfür arasında bocalayıp dururlar, ne onlara mal olurlar, ne bunlara ve Allah, kimi doğru yolundan saptırdıysa onu yola getiremezsin artık.
Adem Uğur : Bunların arasında bocalayıp durmaktalar, ne onlara (bağlanıyorlar) ne bunlara. Allah'ın şaşırttığı kimseye asla bir (çıkar) yol bulamazsın.
Ahmed Hulusi : (İkiyüzlüler) iki arada yalpalayıp dururlar! Ne bunlara (iman ehli) ne de onlara (inkârcılar)! Allâh'ın (bozuk inanca) saptırdıkları için çıkış yolu bulamazsın!
Ahmet Tekin : Küfür ile iman arasında bocalamaktadırlar. Ne mü’minlere bağlanırlar, ne de şu kâfirlere. Allah kimin haktan uzaklaşmasına, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercihine özgürlük tanırsa, sen ona bir kurtuluş yolu, bir çıkış yolu bulamazsın.
Ahmet Varol : Arada bocalayıp dururlar. Ne onların ne de bunların tarafına geçerler. Allah kimi saptırırsa onun için bir yol bulamazsın.
Ali Bulaç : Arada bocalayıp dururlar. Ne onlarla, ne bunlarla. Allah kimi saptırırsa, artık sen ona yol bulamazsın.
Ali Fikri Yavuz : O münafıklar küfürle iman arasında tereddütdedirler: Ne mü’minlere, ne de kâfirlere bağlıdırlar. Allah kimi şaşırtırsa artık ona bir yol (kurtuluş) bulamazsın.
Bekir Sadak : (142-14) 3 Dogrusu munafiklar Allah'i aldatmaga calisirlar, oysa O, onlara aldatmanin ne oldugunu gosterecektir. Onlar namaza tembel tembel kalkarlar, insanlara gosteris yaparlar, ne onlarla, ne de bunlarla olur, ikisi arasinda bocalayarak Allah'i pek az anarlar. Allah'in saptirdigi kimseye yol bulamayacaksin.
Celal Yıldırım : Onlar (küfürle İmân) arasında bocalayıp dururlar; ne bunlara, ne onlara (bağlanırlar). Allah kimi doğru yoldan saptırıp şaşırtırsa, artık sen ona elbette bir yol bulamazsın.
Diyanet İşleri : Onlar küfür ile iman arasında bocalayıp dururlar. Ne bunlara (mü’minlere) ne de şunlara (kâfirlere) bağlanırlar. Allah, kimi saptırırsa ona asla bir çıkar yol bulamazsın.
Diyanet İşleri (eski) : (142-143) Doğrusu münafıklar Allah'ı aldatmağa çalışırlar, oysa O, onlara aldatmanın ne olduğunu gösterecektir. Onlar namaza tembel tembel kalkarlar, insanlara gösteriş yaparlar, ne onlarla, ne de bunlarla olur, ikisi arasında bocalayarak Allah'ı pek az anarlar. Allah'ın saptırdığı kimseye yol bulamayacaksın.
Diyanet Vakfi : Bunların arasında bocalayıp durmaktalar; ne onlara (bağlanıyorlar) ne bunlara. Allah'ın şaşırttığı kimseye asla bir (çıkar) yol bulamazsın.
Edip Yüksel : Arada bocalayıp dururlar; ne bunlara ne de onlara katılırlar. ALLAH'ın şaşırttığına bir yol bulamazsın.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Münafıklar, küfür ile iman arasında bocalamaktadırlar. Ne bu müminlere bağlanırlar, ne de şu kâfirlere. Allah kimi doğru yoldan saptırırsa, sen artık ona kurtuluş yolu bulamazsın.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Arada (iman ile küfür arasında) bocalayıp duruyorlar; ne onlardan yana oluyorlar, ne de bunlardan. Kimi de Allah şaşırtırsa artık ona sen bir yol bulamazsın.
Elmalılı Hamdi Yazır : Arada müzebzeb bir haldedirler: ne onlara, ne onlara, her kimi de Allah şaşırtırsa artık ona sen yol bulamazsın
Fizilal-il Kuran : İki taraf arasında yalpalarlar. Ne bu tarafa ve ne de o tarafa yar olurlar. Allah'ın şaşırttığı kimseye sen çıkış yolu bulamazsın.
Gültekin Onan : Arada bocalayıp dururlar. Ne onlarla, ne bunlarla. Tanrı kimi saptırırsa, artık sen ona yol bulamazsın.
Hakkı Yılmaz : (142,143) "Şüphesiz ki münâfıklar, Allah'ı aldatmaya çalışırlar. Hâlbuki O, onların aldatıcısıdır. Ve onlar, salâta [mâlî yönden ve zihinsel açıdan destek olmaya; toplumu aydınlatmaya] kalktıkları/toplum içine çıktıkları zaman, ikisi arasında gidip gelen kararsızlar olarak, tembel tembel kalkarlar, mü’minlerle ve kâfirlerle olmazlar, insanlara gösteriş yaparlar. Ve Allah'ı ancak, pek az olarak anarlar. Ve Allah, kimi saptırırsa, sen artık ona bir yol bulamazsın. "
Hasan Basri Çantay : Onlar (küfr ile îman) arasında bucalayan bir süre kararsızlardır. Ne onlara, ne bunlara (mal olurlar). Allah kimi şaşırtırsa artık ona bir yol bulamazsın, asla.
Hayrat Neşriyat : (O münâfıklar) bunun (îmanla küfrün) arasında bocalayıp duranlardır. Ne onlara(mü’minlere), ne de bunlara (kâfirlere mensubdurlar)! Artık Allah kimi (kendi küfrü sebebiyle) dalâlete atarsa, o takdirde onun (kurtulması) için aslâ bir yol bulamazsın!
İbni Kesir : Ne onlarladırlar, ne de bunlarla. İkisi arasında bocalayıp dururlar. Allah' ın saptırdığı kimseye yol bulamazsın.
İskender Evrenosoğlu : Onlar, bunların (küfürle îmânın) arasında bocalayıp duranlardır. Ne bunlarla ve ne de onlarla olurlar. Ve Allah, kimi dalâlette bırakırsa, artık sen onun için asla bir yol bulamazsın (onları asla Allah'a ulaştıracak olan Sıratı Mustakîm'e ulaştıramazsın).
Muhammed Esed : bu taraftakilerle diğerleri arasında bocalayıp dururlar, ne o tarafa ne de bu tarafa (sadık) kalırlar. Allahın saptırdıkları için asla bir çıkış yolu bulamazsın.
Ömer Nasuhi Bilmen : Onun arasında mütereddittirler. Ne onlara ne de bunlara mensup ve her kimi ki Allah Teâlâ saptırırsa artık ona elbette bir yol bulamazsın.
Ömer Öngüt : Ne onlarla olurlar, ne de bunlarla olurlar. İkisinin arasında bocalayıp dururlar. Allah'ın saptırdığı kimseye aslâ bir yol bulamayacaksın.
Şaban Piriş : (İman ile küfür) arasında tereddüttedirler ne müminlere ne de kafirlere (bağlıdırlar.) Allah, kimi sapıklıkta bırakırsa artık ona bir yol bulamazsın.
Suat Yıldırım : Onlar müminlerle kâfirler arasında bocalayıp dururlar: Ne onlara bağlanırlar, ne de bunlara. Her kimi de Allah şaşırtırsa sen ona hiçbir yol bulamazsın.
Süleyman Ateş : Arada yalpalayıp dururlar. Ne bunlara (bağlanırlar), ne de onlara. Allâh'ın şaşırttığı kimseye bir (çıkar) yol bulamazsın!
Tefhim-ul Kuran : Arada bocalayıp dururlar. Ne onlarla, ne bunlarla. Allah kimi saptırırsa, artık sen ona yol bulamazsın.
Ümit Şimşek : Arada bocalar dururlar. Ne onlara yâr olurlar, ne bunlara. Sen Allah'ın saptırdığı kimseyi kurtaracak bir yol bulamazsın.
Yaşar Nuri Öztürk : Arada bocalayıp dururlar. Ne şunlardan yanadırlar ne bunlardan yana. Allah'ın şaşırttığına sen asla yol sağlayamazsın.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}