» 19 / Meryem  21:

Kuran Sırası: 19
İniş Sırası: 44
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98

 » 19 / Meryem  Suresi: 21
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قَالَ (GEL) = ḳāle : dedi
2. كَذَٰلِكِ (KZ̃LK) = keƶāliki : öyledir
3. قَالَ (GEL) = ḳāle : dedi
4. رَبُّكِ (RBK) = rabbuki : Rabbin
5. هُوَ (HV) = huve : O
6. عَلَيَّ (ALY) = ǎleyye : bana
7. هَيِّنٌ (HYN) = heyyinun : kolaydır
8. وَلِنَجْعَلَهُ (VLNCALH) = velinec'ǎlehu : onu kılmak için
9. ايَةً ( ËYT) = āyeten : bir mu'cize
10. لِلنَّاسِ (LLNES) = linnāsi : insanlara
11. وَرَحْمَةً (VRḪMT) = ve raHmeten : ve bir rahmet
12. مِنَّا (MNE) = minnā : bizden
13. وَكَانَ (VKEN) = ve kāne : ve olup
14. أَمْرًا (ÊMRE) = emran :
15. مَقْضِيًّا (MGŽYE) = meḳDiyyen : karara bağlanarak
dedi | öyledir | dedi | Rabbin | O | bana | kolaydır | onu kılmak için | bir mu'cize | insanlara | ve bir rahmet | bizden | ve olup | | karara bağlanarak |

[GVL] [] [GVL] [RBB] [] [] [HVN] [CAL] [EYY] [NVS] [RḪM] [] [KVN] [EMR] [GŽY]
GEL KZ̃LK GEL RBK HV ALY HYN VLNCALH ËYT LLNES VRḪMT MNE VKEN ÊMRE MGŽYE

ḳāle keƶāliki ḳāle rabbuki huve ǎleyye heyyinun velinec'ǎlehu āyeten linnāsi ve raHmeten minnā ve kāne emran meḳDiyyen
قال كذلك قال ربك هو علي هين ولنجعله آية للناس ورحمة منا وكان أمرا مقضيا

 » 19 / Meryem  Suresi: 21
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle dedi He said,
كذلك | KZ̃LK keƶāliki öyledir """Thus;"
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle dedi said
ربك ر ب ب | RBB RBK rabbuki Rabbin your Lord,
هو | HV huve O 'It
علي | ALY ǎleyye bana (is) for Me
هين ه و ن | HVN HYN heyyinun kolaydır easy,
ولنجعله ج ع ل | CAL VLNCALH velinec'ǎlehu onu kılmak için and so that We will make him
آية ا ي ي | EYY ËYT āyeten bir mu'cize a sign
للناس ن و س | NVS LLNES linnāsi insanlara for the mankind
ورحمة ر ح م | RḪM VRḪMT ve raHmeten ve bir rahmet and a Mercy
منا | MNE minnā bizden from Us.
وكان ك و ن | KVN VKEN ve kāne ve olup And (it) is
أمرا ا م ر | EMR ÊMRE emran a matter
مقضيا ق ض ي | GŽY MGŽYE meḳDiyyen karara bağlanarak "decreed.'"""

19:21 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

dedi | öyledir | dedi | Rabbin | O | bana | kolaydır | onu kılmak için | bir mu'cize | insanlara | ve bir rahmet | bizden | ve olup | | karara bağlanarak |

[GVL] [] [GVL] [RBB] [] [] [HVN] [CAL] [EYY] [NVS] [RḪM] [] [KVN] [EMR] [GŽY]
GEL KZ̃LK GEL RBK HV ALY HYN VLNCALH ËYT LLNES VRḪMT MNE VKEN ÊMRE MGŽYE

ḳāle keƶāliki ḳāle rabbuki huve ǎleyye heyyinun velinec'ǎlehu āyeten linnāsi ve raHmeten minnā ve kāne emran meḳDiyyen
قال كذلك قال ربك هو علي هين ولنجعله آية للناس ورحمة منا وكان أمرا مقضيا

[ق و ل] [] [ق و ل] [ر ب ب] [] [] [ه و ن] [ج ع ل] [ا ي ي] [ن و س] [ر ح م] [] [ك و ن] [ا م ر] [ق ض ي]

 » 19 / Meryem  Suresi: 21
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle dedi He said,
Gaf,Elif,Lam,
100,1,30,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
كذلك | KZ̃LK keƶāliki öyledir """Thus;"
Kef,Zel,Lam,Kef,
20,700,30,20,
P – prefixed preposition ka
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
جار ومجرور
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle dedi said
Gaf,Elif,Lam,
100,1,30,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
ربك ر ب ب | RBB RBK rabbuki Rabbin your Lord,
Re,Be,Kef,
200,2,20,
N – nominative masculine noun
PRON – 2nd person feminine singular possessive pronoun
اسم مرفوع والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
هو | HV huve O 'It
He,Vav,
5,6,
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
ضمير منفصل
علي | ALY ǎleyye bana (is) for Me
Ayn,Lam,Ye,
70,30,10,
P – preposition
PRON – 1st person singular object pronoun
جار ومجرور
هين ه و ن | HVN HYN heyyinun kolaydır easy,
He,Ye,Nun,
5,10,50,
N – nominative masculine singular indefinite noun
اسم مرفوع
ولنجعله ج ع ل | CAL VLNCALH velinec'ǎlehu onu kılmak için and so that We will make him
Vav,Lam,Nun,Cim,Ayn,Lam,He,
6,30,50,3,70,30,5,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PRP – prefixed particle of purpose lām
V – 1st person plural imperfect verb, subjunctive mood
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
الواو عاطفة
اللام لام التعليل
فعل مضارع منصوب والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
آية ا ي ي | EYY ËYT āyeten bir mu'cize a sign
,Ye,Te merbuta,
,10,400,
N – accusative feminine singular indefinite noun
اسم منصوب
للناس ن و س | NVS LLNES linnāsi insanlara for the mankind
Lam,Lam,Nun,Elif,Sin,
30,30,50,1,60,
P – prefixed preposition lām
N – genitive masculine plural noun
جار ومجرور
ورحمة ر ح م | RḪM VRḪMT ve raHmeten ve bir rahmet and a Mercy
Vav,Re,Ha,Mim,Te merbuta,
6,200,8,40,400,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – accusative feminine indefinite noun
الواو عاطفة
اسم منصوب
منا | MNE minnā bizden from Us.
Mim,Nun,Elif,
40,50,1,
P – preposition
PRON – 1st person plural object pronoun
جار ومجرور
وكان ك و ن | KVN VKEN ve kāne ve olup And (it) is
Vav,Kef,Elif,Nun,
6,20,1,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
أمرا ا م ر | EMR ÊMRE emran a matter
,Mim,Re,Elif,
,40,200,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
مقضيا ق ض ي | GŽY MGŽYE meḳDiyyen karara bağlanarak "decreed.'"""
Mim,Gaf,Dad,Ye,Elif,
40,100,800,10,1,
ADJ – accusative masculine indefinite passive participle
صفة منصوبة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قَالَ: dedi | كَذَٰلِكِ: öyledir | قَالَ: dedi | رَبُّكِ: Rabbin | هُوَ: O | عَلَيَّ: bana | هَيِّنٌ: kolaydır | وَلِنَجْعَلَهُ: onu kılmak için | ايَةً: bir mu'cize | لِلنَّاسِ: insanlara | وَرَحْمَةً: ve bir rahmet | مِنَّا: bizden | وَكَانَ: ve olup | أَمْرًا: | مَقْضِيًّا: karara bağlanarak |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قال GEL dedi | كذلك KZ̃LK öyledir | قال GEL dedi | ربك RBK Rabbin | هو HW O | علي ALY bana | هين HYN kolaydır | ولنجعله WLNCALH onu kılmak için | آية ËYT bir mu'cize | للناس LLNES insanlara | ورحمة WRḪMT ve bir rahmet | منا MNE bizden | وكان WKEN ve olup | أمرا ÊMRE | مقضيا MGŽYE karara bağlanarak |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳāle: dedi | keƶāliki: öyledir | ḳāle: dedi | rabbuki: Rabbin | huve: O | ǎleyye: bana | heyyinun: kolaydır | velinec'ǎlehu: onu kılmak için | āyeten: bir mu'cize | linnāsi: insanlara | ve raHmeten: ve bir rahmet | minnā: bizden | ve kāne: ve olup | emran: | meḳDiyyen: karara bağlanarak |
Kırık Meal (Transcript) : |GEL: dedi | KZ̃LK: öyledir | GEL: dedi | RBK: Rabbin | HV: O | ALY: bana | HYN: kolaydır | VLNCALH: onu kılmak için | ËYT: bir mu'cize | LLNES: insanlara | VRḪMT: ve bir rahmet | MNE: bizden | VKEN: ve olup | ÊMRE: | MGŽYE: karara bağlanarak |
Abdulbaki Gölpınarlı : Böyledir bu demişti ruh, bu iş, Rabbin için pek kolay demişti. Çünkü biz, onu insanlara bir delil ve katımızdan bir rahmet olarak halkedecektik ve bu iş, zâten de mukadderdi, olup bitti.
Adem Uğur : Melek: Öyledir, dedi; (zira) Rabbin buyurdu ki: Bu bana kolaydır. Çünkü biz, onu insanlara bir delil ve kendimizden bir rahmet kılacağız. Bu, hüküm ve karara bağlanmış (ezelde olup bitmiş) bir iş idi.
Ahmed Hulusi : "Orası öyle! (Ancak) Rabbin dedi ki: "O, bana kolaydır! Onu insanlar için bir mucize ve bizden bir rahmet olarak açığa çıkaracağız. Bu hükmedilmiş (olup bitmiş) bir iştir!"
Ahmet Tekin : Melek: 'Öyledir, doğrudur. Rabbin, bu bana kolaydır. Biz, onu, insanların iyiliği, kurtuluşu için sınırsız kudretimize bir işaret, tarafımızdan bir rahmet kılacağız. Bu icraya karar verilmiş bir plandır, buyurdu.' dedi.
Ahmet Varol : (Ruh) dedi ki: 'Böyledir. Rabbin: 'Bu bana kolaydır. Onu insanlar için bir ayet (mucize) ve tarafımızdan bir rahmet kılmak için (bunu yapacağız). Hem bu önceden kararlaştırılmış bir iştir' dedi.'
Ali Bulaç : "İşte böyle" dedi. "Rabbin, dedi ki: -Bu benim için kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve bizden bir rahmet kılmak için (bu çocuk olacaktır)." Ve iş de olup bitmişti.
Ali Fikri Yavuz : Cebrail şöyle dedi: “- Evet, iş dediğin gibidir. Ancak Rabbin buyurdu ki, bu (baba olmaksızın çocuk vermek), bana çok kolaydır. Hem bunu, insanlara, kudretimize delâlet eden bir alâmet ve (İsa’yı da insanları hidayete götüren) tarafımızdan bir nimet yapacağız. Zaten (ezeldeki takdirimizde) bu iş olup bitmiştir.
Bekir Sadak : Cebrail: «Bu boyledir, cunku Rabbin, 'Bu bana kolaydir, onu insanlar icin bir mucize ve katimizdan da bir rahmet kilacagiz; hem bu onceden kararlastirilmis bir istir' diyor» dedi.
Celal Yıldırım : Cibril ona : «Öyle de olsa, Rabbin buyurdu: Bu bana göre pek kolaydır; hem onu insanlara (kudretimizin yüceliğine delâlet eden müstesna) bir belge ve bizden bir rahmet olarak sunacağız. Ve artık bu hükmedilmiş bir iştir ki olup bitmiştir.» demişti.
Diyanet İşleri : Cebrail, “Evet, öyle. Rabbin diyor ki: O benim için çok kolaydır. Onu insanlara bir mucize, katımızdan bir rahmet kılmak için böyle takdir ettik. Bu, zaten (ezelde) hükme bağlanmış bir iştir” dedi.
Diyanet İşleri (eski) : Cebrail: 'Bu böyledir, çünkü Rabbin, 'Bu bana kolaydır, onu insanlar için bir mucize ve katımızdan da bir rahmet kılacağız; hem bu önceden kararlaştırılmış bir iştir' diyor' dedi.
Diyanet Vakfi : Melek: Öyledir, dedi; (zira) Rabbin buyurdu ki: Bu bana kolaydır. Çünkü biz, onu insanlara bir delil ve kendimizden bir rahmet kılacağız. Bu, hüküm ve karara bağlanmış (ezelde olup bitmiş) bir iş idi.
Edip Yüksel : 'Öyledir,' dedi, 'Rabbin, 'O iş bana kolaydır. Onu halk için bir işaret ve bizden bir rahmet kılacağız. Bu, artık kararlaştırılmış bir iştir' diyor.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Melek: «Bu, dediğin gibidir. Ancak Rabbin buyurdu ki: Bu (babasız çocuk vermek), bana pek kolaydır. Hem biz onu nezdimizden insanlara bir mucize ve rahmet kılacağız. Hem, bu önceden (ezelde) kararlaştırılmış bir iştir.» dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Cebrail: «Öyle! Fakat Rabbin buyurdu ki, o Bana göre kolaydır. Ayrıca onu insanlara gücümüzün bir delili ve tarafımızdan bir rahmet kılacağımız için böyle yapacağız. Hem de o, karara bağlanmış bir iştir.» dedi.
Elmalılı Hamdi Yazır : Dedi öyle, fakat rabbın buyurdu ki o bana göre kolay hem onu nasa kudretimizin bir bürhanı ve tarafımızdan bir rahmet kılacağımız için, hem de o, bir kaza edilmiş emir bulunuyor
Fizilal-il Kuran : Cebrail dedi ki; «Allah ,söyle diyor: Bu iş benim için kolaydır. Bu olayı insanlara gücümüzü kanıtlayan bir mucize ve oğlunu da onlara rahmet kaynağı olarak sunmak istiyoruz. Bu olay kesinleşmiş bir hükümdür.''
Gültekin Onan : "İşte böyle" dedi. Rabbin dedi ki: "Bu benim için kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve bizden bir rahmet kılmak için (bu çocuk olacaktır)." Ve buyruk da yerine getirilmişti (kaza).
Hakkı Yılmaz : Elçi: “Öyledir! Rabbin buyurdu ki: Babasız çocuk vermek, Bana pek kolaydır. Hem Biz, onu nezdimizden insanlara bir alâmet/gösterge ve rahmet yapacağız.” Ve o gerçekleştirilmiş bir iş oldu.
Hasan Basri Çantay : (Ruuh) dedi: (Evet) öyledir. (Fakat) Rabbin buyurdu ki: — O, bana göre pek kolay. Çünkü biz onu insanlara bir âyet ve bizden bir rahmet kılacağız. Zâten iş olub bitmişdir.
Hayrat Neşriyat : (Cebrâîl) dedi ki: '(Allah’ın hükmü) böyledir! (Çünki) Rabbin: 'Bu bana pek kolaydır. Hem (biz) onu insanlar için (kudretimize) bir delil ve tarafımızdan bir rahmet kılacağız! Ve (bu, ezelde) hükme bağlanmış (takdîr edilmiş) bir iştir’ buyurdu.'
İbni Kesir : Bu böyledir, zira Rabbın; bu, Bana kolaydır, onu insanlar için bir ayet ve katımızdan bir rahmet kılacağız, buyuruyor, dedi. Ve iş, olup bitti.
İskender Evrenosoğlu : (Ruh'ûl Kudüs): “İşte böyle” dedi. Senin Rabbin: “O, Bana kolaydır ve onu, insanlara bir âyet (mucize) ve Bizden bir rahmet kılacağız.” buyurdu. Ve emir kaza edilmiştir (yerine getirilmiştir).
Muhammed Esed : (Melek:) "Bu doğru" dedi, "(Ancak) Rabbin diyor ki: 'Bu Benim için kolay; ve (böyle olduğu için de, senin bir oğlun olacak) ve Biz o'nu insanlar için katımızdan bir sembol ve aydınlatıcı bir bağış kılacağız!" Ve bu (Allah tarafından) önceden hükme bağlanmış bir şeydi:
Ömer Nasuhi Bilmen : Cibril de dedi ki: «Öyledir. Rabbin buyurdu ki, o Bana göre pek kolaydır ve onu nâsa bir alâmet ve Bizden bir rahmet kılacağız. Ve (O) hükme mukterin bir emirden ibaret olmuştur.»
Ömer Öngüt : Cebrail: “Bu böyledir. ” dedi. Rabbin buyurdu ki: “Bu bana kolaydır. Biz onu insanlar için bir mucize ve katımızdan da bir rahmet kılacağız. Bu, önceden kararlaştırılmış bir iştir. ”
Şaban Piriş : -Bu, işte böyle, Rabbin dedi ki: “O bana çok kolaydır. Onu insanlar için bir ayet ve bizden bir rahmet kılacağız” dedi. Ve iş olup bitti.
Suat Yıldırım : Ruh: "Öyledir, ama Rabbin: "Bu iş bana pek kolaydır. Çünkü biz onu insanlara kudretimimzin bir alâmeti ve tarafımızdan bir rahmet kılacağız ve artık bu, hükme bağlanmış, olup bitmiş bir iştir." dedi.
Süleyman Ateş : (Ruh): "Öyledir, dedi, Rabbin: 'O bana kolaydır. Onu insanlara bir mu'cize ve bizden bir rahmet kılmak için (bunu yapacağız)' dedi" ve iş olup bitti.
Tefhim-ul Kuran : «İşte böyle» dedi. «Rabbin, dedi ki: -Bu benim için kolaydır. Onu insanlara bir ayet ve bizden bir rahmet kılmak için (bu çocuk olacaktır) .» Ve iş de olup bitmişti.
Ümit Şimşek : 'Orası öyle,' dedi Cebrail. 'Fakat Rabbin buyurdu ki: Bu Benim için kolaydır. Biz onu insanlara tarafımızdan bir âyet ve bir rahmet yapacağız. Bu ise hükme bağlanmış bir iştir.'
Yaşar Nuri Öztürk : Dedi: "İşte böyle! Rabbin buyurdu ki: 'O benim için çok kolaydır. Böyle olması onu, insanlara bir mucize ve bizden bir rahmet yapmamız içindir. Hükme bağlanmış bir iştir bu."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}