Fizilal-il Kuran : Ardından, kabahati birbirlerine yüklemeye başladılar.
Gültekin Onan : Şimdi birbirlerine karşı kendilerini kınamaya başladılar.
Hakkı Yılmaz : (30-32) "Sonra döndüler, birbirlerini kınıyorlardı: “Yazıklar olsun bizlere! Bizler gerçekten kendini firavun gibi gören azgınlarmışız, umarız ki Rabbimiz bize onun yerine daha hayırlısını verir; gerçekten biz bütün ümidimizi Rabbimize çeviriyoruz.” "
Hasan Basri Çantay : Şimdi kabahati birbirlerine yüklemiye başladı (lar).
Hayrat Neşriyat : Sonra bazıları bazılarına dönüp birbirlerini kınamaya başladılar.
İbni Kesir : Şimdi birbirlerini yermeye başladılar.
Muhammed Esed : ve sonra dönüp birbirlerini suçlamaya başladılar.
Ömer Nasuhi Bilmen : (29-30) Dediler ki: «Ey Rabbimiz! Seni tesbih (tenzih) ederiz, muhakkak ki, biz zalim kimseler olduk.» Artık birbirlerine dönerek birbirlerini levme başladılar.
Ömer Öngüt : Dönüp kabahati birbirine yüklemeye başladılar.
Suat Yıldırım : (29-30) Bunun üzerine "Sübhansın ya Rabbenâ, her türlü noksandan uzaksın! Doğrusu biz kendimize zulmetmişiz!" deyip, birbirlerini kınamaya başladılar.
Süleyman Ateş : Dönüp birbirlerini kınamağa başladılar:
Tefhim-ul Kuran : Şimdi birbirlerine karşı kendilerini kınamağa başladılar:
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]