Kırık Meal (Okunuş) : |efeneDribu: bırakalım mı? | ǎnkumu: sizi | ƶ-ƶikra: uyarmaktan | SafHen: vazgeçip | en: diye | kuntum: oldunuz | ḳavmen: bir kavim | musrifīne: aşırı giden |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊFNŽRB: bırakalım mı? | ANKM: sizi | ELZ̃KR: uyarmaktan | ṦFḪE: vazgeçip | ÊN: diye | KNTM: oldunuz | GVME: bir kavim | MSRFYN: aşırı giden |
Abdulbaki Gölpınarlı : Haddi aşmış bir topluluk olduğunuzdan dolayı size Kur'ân'ı bildirmekten vaz mı geçelim?
Adem Uğur : Siz, haddi aşan kimseler oldunuz diye, sizi Kur'an'la uyarmaktan vaz mı geçelim?
Ahmed Hulusi : Siz (hakikatinizdeki kuvveleri) israf eden bir topluluksunuz diye, sizi uyarmaktan vaz mı geçelim?
Ahmet Tekin : Siz cahilce davranarak günah işleyen, isyanı alışkanlık haline getiren, haddi aşan, ağır-adaletsiz hükümler içeren kurallar koyan bir kavim haline geldiniz diye, sizi, övünç kaynağı Kur’ân ile uyarmaktan vaz mı geçelim?
Ahmet Varol : Aşırıya giden bir topluluksunuz diye size zikri (Kur'anı) göndermekten vaz mı geçelim?
Ali Bulaç : Siz ölçüyü taşıran bir kavimsiniz diye, şimdi o zikri (öğüt ve hatırlatma dolu Kur'an'ı) sizden (uzaklaştırıp) bir yana mı bırakalım?
Ali Fikri Yavuz : Siz (ey Mekke halkı) haddi aşan bir kavim oldunuz diye, sizden o öğüdü kaldıracak mıyız?
Bekir Sadak : Ey inkarcilar! Asiri giden kimselersiniz diye sizi Kuran'la uyarmaktan vaz mi gecelim?
Celal Yıldırım : Ölçüyü aşan, aşırı giden bir millet olmanızdan dolayı, öğüt ve hikmet dolu o Kitab'ı size açıklamaktan vaz mı geçelim ?
Diyanet İşleri : Haddi aşan bir topluluk oldunuz, diye vazgeçip Zikir’le (Kur’an’la) sizi uyarmaktan geri mi duralım?
Diyanet İşleri (eski) : Ey inkarcılar! Aşırı giden kimselersiniz diye sizi Kuran'la uyarmaktan vaz mı geçelim?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Siz haddi aşan bir kavim olduğunuz için, şimdi sizden o öğüdü bertaraf mı edeceğiz (bir kenara mı atacağız).
Elmalılı Hamdi Yazır : Siz müsrif bir kavm olduğunuz için şimdi sizden o öğüdü bertaraf mı edeceğiz?
Fizilal-il Kuran : Siz, haddi aşan kimseler oldunuz diye, sizi Kur'an'la uyarmaktan vaz mı geçelim?
Gültekin Onan : Siz ölçüyü taşıran bir kavimsiniz diye, şimdi o zikri sizden (uzaklaştırıp) bir yana mı bırakalım?
Hakkı Yılmaz : Peki, Biz, siz sınırı aşan bir toplum oldunuz diye o Öğüt'ü/ Kur’ân'ı size göndermekten vaz mı geçelim?
Hasan Basri Çantay : Siz haddi aşan bir kavmsinizdir diye artık o Kur'ânı sizden (uzaklaşdırıb, inzalinde) vaz geçib bırakı mı verelim?
Hayrat Neşriyat : Artık bir haddi aşanlar topluluğu oldunuz diye, Zikri sizden (uzaklaştırıp size Kur’ân’ı indirmeyi) terk mi edelim?
İbni Kesir : Haddi aşan bir kavimsiniz diye, sizi o Kur'an'la uyarmaktan vaz mı geçelim?
İskender Evrenosoğlu : Öyleyse zikri size (beyandan) vazgeçip bırakalım mı? Siz müsrif (haddi aşan) bir kavim oldunuz diye.
Muhammed Esed : (Siz ey hakikati inkar edenler!) Kendi kişiliğinizi harcayan insanlar olduğunuzu göre göre bu hatırlatma ve uyarıyı sizden tamamen geri mi çekelim?
Ömer Nasuhi Bilmen : Eğer siz müsrifler olan bir kavim oldu iseniz, sizden Kur'an'ı vazgeçip bertaraf eder miyiz?
Ömer Öngüt : Haddi aşan bir kavimsiniz diye, sizi o Kur'an'la uyarmaktan vaz mı geçelim?
Şaban Piriş : -Siz azgınlık eden bir toplumsunuz diye sizi Kur’an ile uyarmaktan vaz mı geçelim?
Suat Yıldırım : Siz haddi aşan bir topluluksunuz diye bu hakikatli mesajla sizi uyarmaktan vaz mı geçeceğiz? Bu mümkün değil!
Süleyman Ateş : Siz, aşırı giden bir kavim oldunuz diye, sizi uyarmaktan vaz mı geçelim?
Tefhim-ul Kuran : Siz ölçüyü taşıran bir kavimsiniz diye, şimdi o zikri (öğüt ve hatırlatma dolu Kur'an'ı) sizden (uzaklaştırıp) bir yana mı bırakalım?
Ümit Şimşek : Siz haddini aşan bir topluluk olup çıktınız diye size öğüt vermekten vaz mı geçelim?
Yaşar Nuri Öztürk : Siz, haddi aşanlardan/zulme sapanlardan oluşan bir toplumsunuz diye, o zikri/Kur'an'ı sizden uzak mı tutalım?
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]