» 34 / Sebe’  29:

Kuran Sırası: 34
İniş Sırası: 58
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54

 » 34 / Sebe’  Suresi: 29
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَيَقُولُونَ (VYGVLVN) = ve yeḳūlūne : diyorlar ki
2. مَتَىٰ (MT) = metā : ne zaman
3. هَٰذَا (HZ̃E) = hāƶā : bu
4. الْوَعْدُ (ELVAD̃) = l-veǎ'du : tehdid(ettiğiniz azap)
5. إِنْ (ÎN) = in : eğer
6. كُنْتُمْ (KNTM) = kuntum : iseniz
7. صَادِقِينَ (ṦED̃GYN) = Sādiḳīne : doğru
diyorlar ki | ne zaman | bu | tehdid(ettiğiniz azap) | eğer | iseniz | doğru |

[GVL] [] [] [VAD̃] [] [KVN] [ṦD̃G]
VYGVLVN MT HZ̃E ELVAD̃ ÎN KNTM ṦED̃GYN

ve yeḳūlūne metā hāƶā l-veǎ'du in kuntum Sādiḳīne
ويقولون متى هذا الوعد إن كنتم صادقين

 » 34 / Sebe’  Suresi: 29
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويقولون ق و ل | GVL VYGVLVN ve yeḳūlūne diyorlar ki And they say,
متى | MT metā ne zaman """When"
هذا | HZ̃E hāƶā bu (is) this
الوعد و ع د | VAD̃ ELVAD̃ l-veǎ'du tehdid(ettiğiniz azap) promise,
إن | ÎN in eğer if
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum iseniz you are
صادقين ص د ق | ṦD̃G ṦED̃GYN Sādiḳīne doğru "truthful?"""

34:29 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

diyorlar ki | ne zaman | bu | tehdid(ettiğiniz azap) | eğer | iseniz | doğru |

[GVL] [] [] [VAD̃] [] [KVN] [ṦD̃G]
VYGVLVN MT HZ̃E ELVAD̃ ÎN KNTM ṦED̃GYN

ve yeḳūlūne metā hāƶā l-veǎ'du in kuntum Sādiḳīne
ويقولون متى هذا الوعد إن كنتم صادقين

[ق و ل] [] [] [و ع د] [] [ك و ن] [ص د ق]

 » 34 / Sebe’  Suresi: 29
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويقولون ق و ل | GVL VYGVLVN ve yeḳūlūne diyorlar ki And they say,
Vav,Ye,Gaf,Vav,Lam,Vav,Nun,
6,10,100,6,30,6,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
متى | MT metā ne zaman """When"
Mim,Te,,
40,400,,
INTG – interrogative noun
اسم استفهام
هذا | HZ̃E hāƶā bu (is) this
He,Zel,Elif,
5,700,1,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
اسم اشارة
الوعد و ع د | VAD̃ ELVAD̃ l-veǎ'du tehdid(ettiğiniz azap) promise,
Elif,Lam,Vav,Ayn,Dal,
1,30,6,70,4,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
إن | ÎN in eğer if
,Nun,
,50,
COND – conditional particle
حرف شرط
كنتم ك و ن | KVN KNTM kuntum iseniz you are
Kef,Nun,Te,Mim,
20,50,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
صادقين ص د ق | ṦD̃G ṦED̃GYN Sādiḳīne doğru "truthful?"""
Sad,Elif,Dal,Gaf,Ye,Nun,
90,1,4,100,10,50,
N – accusative masculine plural active participle
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَيَقُولُونَ: diyorlar ki | مَتَىٰ: ne zaman | هَٰذَا: bu | الْوَعْدُ: tehdid(ettiğiniz azap) | إِنْ: eğer | كُنْتُمْ: iseniz | صَادِقِينَ: doğru |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ويقولون WYGWLWN diyorlar ki | متى MT ne zaman | هذا HZ̃E bu | الوعد ELWAD̃ tehdid(ettiğiniz azap) | إن ÎN eğer | كنتم KNTM iseniz | صادقين ṦED̃GYN doğru |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve yeḳūlūne: diyorlar ki | metā: ne zaman | hāƶā: bu | l-veǎ'du: tehdid(ettiğiniz azap) | in: eğer | kuntum: iseniz | Sādiḳīne: doğru |
Kırık Meal (Transcript) : |VYGVLVN: diyorlar ki | MT: ne zaman | HZ̃E: bu | ELVAD̃: tehdid(ettiğiniz azap) | ÎN: eğer | KNTM: iseniz | ṦED̃GYN: doğru |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve derler ki: Ne vakit yerine gelecek bu vait, doğru söylüyorsanız.
Adem Uğur : Eğer sözünüzde doğru iseniz bu vâdettiğiniz (kıyamet) ne zaman kopacak? derler.
Ahmed Hulusi : "Eğer sözünüzde sadıksanız, bu vaat (ölümü tadarak söylenenleri yaşamak) ne zaman?" derler.
Ahmet Tekin : 'Eğer sözünüzde doğru iseniz, bu va’dettiğiniz, tehdit ettiğiniz kıyamet ne zaman kopacak?' diyorlar.
Ahmet Varol : 'Eğer doğru söyleyenlerseniz bu vaad ne zamandır?' diyorlar.
Ali Bulaç : Onlar: "Eğer doğru sözlü iseniz, bu va'd(ettiğiniz azab) ne zamanmış?" derler.
Ali Fikri Yavuz : Onlar (Mekke, kâfirleri) diyorlar ki: “-Eğer doğru söyleyenlerseniz, bu vukuu vaad edilen kıyamet ne zaman?”
Bekir Sadak : «Dogru sozlu iseniz soyleyin bu vaad ne zamandir?» derler.
Celal Yıldırım : Ve dediler ki: Doğrulardan iseniz (söyleyin) bu va'd ne zaman ?
Diyanet İşleri : “Eğer doğru söyleyenler iseniz, bu tehdit ne zaman gerçekleşecek” diyorlar.
Diyanet İşleri (eski) : 'Doğru sözlü iseniz söyleyin bu vaad ne zamandır?' derler.
Diyanet Vakfi : Eğer sözünüzde doğru iseniz bu vâdettiğiniz (kıyamet) ne zaman kopacak? derler.
Edip Yüksel : 'Doğru söylüyorsanız o söz ne zaman gerçekleşecek?' diyerek meydan okuyorlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ve: «Eğer gerçekçiyseniz bu vaad ne zaman olacak?» diyorlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ve: «Eğer doğru söylüyorsanız, ne zaman bu va'd?» diyorlar.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve «ne vakıt bu va'd eğer gerçekseniz?» diyorlar
Fizilal-il Kuran : Onlar «Eğer doğru söylüyorsanız, şu tehdit ne zaman gerçekleşecek?» derler.
Gültekin Onan : Onlar: "Eğer doğru sözlü iseniz, bu vaad (ettiğiniz azab) ne zamanmış?" derler.
Hakkı Yılmaz : Ve onlar, “Eğer siz doğrulardan iseniz bu vaat ettiğiniz ne zaman?” derler.
Hasan Basri Çantay : Onlar: «Eğer (sözünüzde) gerçek söyleyenlerseniz bu va'd (in tehakkuku) ne zaman»? derler.
Hayrat Neşriyat : Bir de 'Eğer (iddiânızda) doğru kimseler iseniz, bu va'd (edilen kıyâmet) ne zaman?' diyorlar.
İbni Kesir : Derler ki: Doğru sözlüler iseniz, bu vaad ne zamandır.
İskender Evrenosoğlu : Ve: "Eğer sadıklar (doğru söyleyenler) iseniz bu vaad (kıyâmet) ne zaman?" derler.
Muhammed Esed : ve bu sebeple sorarlar: "Bu (yeniden dirilme ve yargılanma) vaadi ne zaman gerçekleşecek? Eğer doğruyu söylüyorsanız (ey müminler, buna cevap verin!)"
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve derler ki: «Eğer siz doğru sözlü kimseler iseniz ne vakit bu vaad?»
Ömer Öngüt : Onlar: "Eğer doğru sözlü iseniz bu vaad ne zaman gerçekleşecek?" derler.
Şaban Piriş : Ve diyorlar ki: -Eğer doğru söylüyorsanız, Bu söz ne zaman gerçekleşecek?
Suat Yıldırım : (29-30) Bir de: "Eğer doğru söylüyorsanız vâd ettiğiniz kıyamet ne zaman gerçekleşecek?" derler. De ki: "Sizinle öyle bir buluşma günümüz var ki ondan ne bir saat ileri geçebilirsiniz, ne de bir saat geri kalabilirsiniz.!"
Süleyman Ateş : Diyorlar ki: "Doğru iseniz bu tehdid (ettiğiniz azâp) ne zaman (olacak)?"
Tefhim-ul Kuran : Onlar: «Eğer doğru söyleyenler iseniz, bu va'd (ettiğiniz azab) ne zamanmış?» derler.
Ümit Şimşek : Diyorlar ki: 'Doğru söylüyorsanız, vaad ettiğiniz bu şey ne zaman?'
Yaşar Nuri Öztürk : Diyorlar: "Doğru sözlülerseniz, bu tehdit ne zaman?"


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}