» 38 / Sâd  80:

Kuran Sırası: 38
İniş Sırası: 38
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88

 » 38 / Sâd  Suresi: 80
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. قَالَ (GEL) = ḳāle : buyurdu
2. فَإِنَّكَ (FÎNK) = feinneke : elbette sen
3. مِنَ (MN) = mine : -densin
4. الْمُنْظَرِينَ (ELMNƵRYN) = l-munZerīne : süre verilenler-
buyurdu | elbette sen | -densin | süre verilenler- |

[GVL] [] [] [NƵR]
GEL FÎNK MN ELMNƵRYN

ḳāle feinneke mine l-munZerīne
قال فإنك من المنظرين

 » 38 / Sâd  Suresi: 80
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle buyurdu He said,
فإنك | FÎNK feinneke elbette sen """Then indeed, you"
من | MN mine -densin (are) of
المنظرين ن ظ ر | NƵR ELMNƵRYN l-munZerīne süre verilenler- those given respite,

38:80 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

buyurdu | elbette sen | -densin | süre verilenler- |

[GVL] [] [] [NƵR]
GEL FÎNK MN ELMNƵRYN

ḳāle feinneke mine l-munZerīne
قال فإنك من المنظرين

[ق و ل] [] [] [ن ظ ر]

 » 38 / Sâd  Suresi: 80
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GVL GEL ḳāle buyurdu He said,
Gaf,Elif,Lam,
100,1,30,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
فإنك | FÎNK feinneke elbette sen """Then indeed, you"
Fe,,Nun,Kef,
80,,50,20,
REM – prefixed resumption particle
ACC – accusative particle
PRON – 2nd person masculine singular object pronoun
الفاء استئنافية
حرف نصب والكاف ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
من | MN mine -densin (are) of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
المنظرين ن ظ ر | NƵR ELMNƵRYN l-munZerīne süre verilenler- those given respite,
Elif,Lam,Mim,Nun,Zı,Re,Ye,Nun,
1,30,40,50,900,200,10,50,
N – genitive masculine plural (form IV) passive participle
اسم مجرور
GEL FÎNK MN ELMNƵRYN

قال فإنك من المنظرين

 » 38 / Sâd  Suresi: 80

: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |قَالَ: buyurdu | فَإِنَّكَ: elbette sen | مِنَ: -densin | الْمُنْظَرِينَ: süre verilenler- |
Kırık Meal (Harekesiz) : |قال GEL buyurdu | فإنك FÎNK elbette sen | من MN -densin | المنظرين ELMNƵRYN süre verilenler- |
Kırık Meal (Okunuş) : |ḳāle: buyurdu | feinneke: elbette sen | mine: -densin | l-munZerīne: süre verilenler- |
Kırık Meal (Transcript) : |GEL: buyurdu | FÎNK: elbette sen | MN: -densin | ELMNƵRYN: süre verilenler- |
Abdulbaki Gölpınarlı : Gerçekten de demişti, sen, ölmeyenlere katıl.
Adem Uğur : Allah: "Haydi, sen mühlet verilenlerdensin.''
Ahmed Hulusi : (Allâh) buyurdu: "Muhakkak ki sen süre tanınanlardansın!"
Ahmet Tekin : 'Sen mühlet verilenlerdensin' buyurdu.
Ahmet Varol : (Allah) dedi ki: 'O halde sen süre tanınanlardansın.
Ali Bulaç : Dedi ki: "O halde, süre tanınanlardansın."
Ali Fikri Yavuz : (Allah şöyle) buyurdu: “- Haydi geri bırakılanlardansın,
Bekir Sadak : (80-81) Allah: «Sen bilinen gune kadar erteye birakilanlardansin» dedi.
Celal Yıldırım : (80-81) Allah : Gerçekten bilinen vakte (Kıyamete) kadar sen mühlet verilenlerdensin, dedi.
Diyanet İşleri : (80-81) Allah, şöyle dedi: “Sen o bilinen vakte (kıyamet gününe) kadar mühlet verilenlerdensin.”
Diyanet İşleri (eski) : (80-81) Allah: 'Sen bilinen güne kadar erteye bırakılanlardansın' dedi.
Diyanet Vakfi : (80-81) Allah: Haydi, sen bilinen güne kadar mühlet verilenlerdensin, buyurdu.
Edip Yüksel : Dedi ki, 'Sana süre verilmiştir;'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (80-81) Allah: «Haydi belirli bir vakte kadar mühlet verilenlerdensin» buyurdu.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : (80-81) (Allah): «Haydi belirli bir vakte kadar geri bırakılanlardansın.» buyurdu.
Elmalılı Hamdi Yazır : Haydi buyurdu: geri bırakılanlardansın
Fizilal-il Kuran : Allah: «Haydi sana mühlet verildi.
Gültekin Onan : Dedi ki: "O halde süre tanınanlardansın."
Hakkı Yılmaz : (80,81) Allah, “Haydi, sen belirli bir vakte kadar süre verilenlerdensin” dedi.
Hasan Basri Çantay : Buyurdu: «Haydi sen mühlet verilenlerdensin».
Hayrat Neşriyat : (80-81) (Allah:) 'Haydi, doğrusu sen ma'lûm vaktin gününe kadar mühlet verilenlerdensin!' buyurdu.
İbni Kesir : Buyurdu ki: Sen, şüphesiz ertelenensin,
İskender Evrenosoğlu : (Allahû Tealâ): "Öyleyse muhakkak ki sen, tehir edilenlerdensin." dedi.
Muhammed Esed : (Allah) "Peki, (öyle olsun)!" dedi, "Sen mühlet verilenlerden oldun,
Ömer Nasuhi Bilmen : (Cenâb-ı Hak da) Buyurdu ki: «Haydi, sen muhakkak ki, mühlet verilenlerdensin.»
Ömer Öngüt : Allah dedi ki: "Sen mühlet verilenlerdensin. "
Şaban Piriş : -Sen, süre verilenlerdensin, dedi.
Suat Yıldırım : Allah: "Haydi sana mühlet verildi!"
Süleyman Ateş : Buyurdu: "Haydi sen süre verilenlerdensin."
Tefhim-ul Kuran : Dedi ki: «O halde sen, (kendilerine) süre tanınanlardansın.»
Ümit Şimşek : Allah buyurdu ki: 'Sana süre tanındı.
Yaşar Nuri Öztürk : Buyurdu: "Peki, süre verilenlerdensin."


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}