» 53 / Necm  7:

Kuran Sırası: 53
İniş Sırası: 23
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62

 » 53 / Necm  Suresi: 7
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَهُوَ (VHV) = vehuve : o iken
2. بِالْأُفُقِ (BELÊFG) = bil-ufuḳi : ufukta
3. الْأَعْلَىٰ (ELÊAL) = l-eǎ'lā : yüksek
o iken | ufukta | yüksek |

[] [EFG] [ALV]
VHV BELÊFG ELÊAL

vehuve bil-ufuḳi l-eǎ'lā
وهو بالأفق الأعلى

 » 53 / Necm  Suresi: 7
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وهو | VHV vehuve o iken While he
بالأفق ا ف ق | EFG BELÊFG bil-ufuḳi ufukta (was) in the horizon -
الأعلى ع ل و | ALV ELÊAL l-eǎ'lā yüksek the highest.

53:7 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

o iken | ufukta | yüksek |

[] [EFG] [ALV]
VHV BELÊFG ELÊAL

vehuve bil-ufuḳi l-eǎ'lā
وهو بالأفق الأعلى

[] [ا ف ق] [ع ل و]

 » 53 / Necm  Suresi: 7
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وهو | VHV vehuve o iken While he
Vav,He,Vav,
6,5,6,
CIRC – prefixed circumstantial particle
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
الواو حالية
ضمير منفصل
بالأفق ا ف ق | EFG BELÊFG bil-ufuḳi ufukta (was) in the horizon -
Be,Elif,Lam,,Fe,Gaf,
2,1,30,,80,100,
"P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine noun → Horizon"
جار ومجرور
الأعلى ع ل و | ALV ELÊAL l-eǎ'lā yüksek the highest.
Elif,Lam,,Ayn,Lam,,
1,30,,70,30,,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
VHV BELÊFG ELÊAL

وهو بالأفق الأعلى

 » 53 / Necm  Suresi: 7

: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَهُوَ: o iken | بِالْأُفُقِ: ufukta | الْأَعْلَىٰ: yüksek |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وهو WHW o iken | بالأفق BELÊFG ufukta | الأعلى ELÊAL yüksek |
Kırık Meal (Okunuş) : |vehuve: o iken | bil-ufuḳi: ufukta | l-eǎ'lā: yüksek |
Kırık Meal (Transcript) : |VHV: o iken | BELÊFG: ufukta | ELÊAL: yüksek |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve o, en yüce tanyerindeydi.
Adem Uğur : Kendisi en yüksek ufukta iken.
Ahmed Hulusi : O, Ufuk-u Âlâ (tüm dışsallığı kaplamış - âfakta) olduğu hâlde!
Ahmet Tekin : O, en yüksek ufukta idi.
Ahmet Varol : O, en yüksek ufuktaydı.
Ali Bulaç : O, en yüksek bir ufuktaydı.
Ali Fikri Yavuz : Ve o (Cebrâil) yüksek ufukta idi.
Bekir Sadak : (5-7) Ona, cetin kuvvetlere sahip ve guclu olan Cebrail ogretmistir; en yuksek ufukta iken dogruluvermis.
Celal Yıldırım : (5-6-7) Onu O'na, çok çetin güce sahip olan Melek (Cebrail) öğretti ki, o güzel bir görünümdedir ve en yüksek ufukta iken doğruldu.
Diyanet İşleri : (5-7) (Kur’an’ı) ona, üstün güçlere sahip, muhteşem görünümlü (Cebrail) öğretti. O, en yüksek ufukta bulunuyorken (aslî sûretine girip) doğruldu.
Diyanet İşleri (eski) : (5-7) Ona, çetin kuvvetlere sahip ve güçlü olan Cebrail öğretmiştir; en yüksek ufukta iken doğruluvermiş.
Diyanet Vakfi : (5-7) Çünkü onu güçlü kuvvetli ve üstün yaratılışlı biri (Cebrail) öğretti. Sonra en yüksek ufukta iken asıl şekliyle doğruldu.
Edip Yüksel : En yüksek ufukta.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O, en yüksek ufukta idi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O en yüksek ufukta idi.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve o en yüksek ufukta idi
Fizilal-il Kuran : Yüce ufuktayken.
Gültekin Onan : O, en yüksek bir ufuktaydı.
Hasan Basri Çantay : O, en yüksek ufukda idi.
Hayrat Neşriyat : Ve o, (bu mi'râcında) en yüksek ufukta idi.
İbni Kesir : Ve o; en yüce ufukta idi.
İskender Evrenosoğlu : Ve o, ufkun en yüksek yerinde (gözüktü).
Muhammed Esed : ufkun en uç noktasında görünerek,
Mustafa İslamoğlu : (önce) en uzak ufukta belirmişti;
Ömer Nasuhi Bilmen : (6-7) Bir kuvvet sahibi ki, hemen dosdoğru göründü. Ve o, en yüksek bir sema kıyısında idi.
Ömer Öngüt : Ve o, en yüksek bir ufukta idi.
Şaban Piriş : O, en yüksek ufukta idi.
Suat Yıldırım : (5-7) Onu kendisine pek güçlü ve kuvvetli, o üstün akıl ve kemal sahibi olan (melek Cebrail) öğretti. Melek kendi aslî sûretine girip doğruldu. İşte o zaman kendisi en yüce ufukta idi.
Süleyman Ateş : Kendisi yüksek ufukta iken.
Tefhim-ul Kuran : O, en yüksek bir ufuktaydı.
Ümit Şimşek : O zaman ufkun en yukarısında idi.
Yaşar Nuri Öztürk : En yüksek ufuktadır o.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}