» 24 / Nûr  25:

Kuran Sırası: 24
İniş Sırası: 102
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64

 » 24 / Nûr  Suresi: 25
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. يَوْمَئِذٍ (YVMÙZ̃) = yevmeiƶin : o gün
2. يُوَفِّيهِمُ (YVFYHM) = yuveffīhimu : onlara tam verir
3. اللَّهُ (ELLH) = llahu : Allah
4. دِينَهُمُ (D̃YNHM) = dīnehumu : cezalarını
5. الْحَقَّ (ELḪG) = l-Haḳḳa : hak ettikleri
6. وَيَعْلَمُونَ (VYALMVN) = ve yeǎ'lemūne : ve onlar bilirler
7. أَنَّ (ÊN) = enne : şüphesiz
8. اللَّهَ (ELLH) = llahe : Allah
9. هُوَ (HV) = huve : O
10. الْحَقُّ (ELḪG) = l-Haḳḳu : Hak'tır
11. الْمُبِينُ (ELMBYN) = l-mubīnu : apaçık
o gün | onlara tam verir | Allah | cezalarını | hak ettikleri | ve onlar bilirler | şüphesiz | Allah | O | Hak'tır | apaçık |

[] [VFY] [] [D̃YN] [ḪGG] [ALM] [] [] [] [ḪGG] [BYN]
YVMÙZ̃ YVFYHM ELLH D̃YNHM ELḪG VYALMVN ÊN ELLH HV ELḪG ELMBYN

yevmeiƶin yuveffīhimu llahu dīnehumu l-Haḳḳa ve yeǎ'lemūne enne llahe huve l-Haḳḳu l-mubīnu
يومئذ يوفيهم الله دينهم الحق ويعلمون أن الله هو الحق المبين

 » 24 / Nûr  Suresi: 25
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يومئذ | YVMÙZ̃ yevmeiƶin o gün That Day,
يوفيهم و ف ي | VFY YVFYHM yuveffīhimu onlara tam verir Allah will pay them in full
الله | ELLH llahu Allah Allah will pay them in full
دينهم د ي ن | D̃YN D̃YNHM dīnehumu cezalarını their recompense,
الحق ح ق ق | ḪGG ELḪG l-Haḳḳa hak ettikleri the due,
ويعلمون ع ل م | ALM VYALMVN ve yeǎ'lemūne ve onlar bilirler and they will know
أن | ÊN enne şüphesiz that
الله | ELLH llahe Allah Allah,
هو | HV huve O He
الحق ح ق ق | ḪGG ELḪG l-Haḳḳu Hak'tır (is) the Truth
المبين ب ي ن | BYN ELMBYN l-mubīnu apaçık the Manifest.

24:25 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

o gün | onlara tam verir | Allah | cezalarını | hak ettikleri | ve onlar bilirler | şüphesiz | Allah | O | Hak'tır | apaçık |

[] [VFY] [] [D̃YN] [ḪGG] [ALM] [] [] [] [ḪGG] [BYN]
YVMÙZ̃ YVFYHM ELLH D̃YNHM ELḪG VYALMVN ÊN ELLH HV ELḪG ELMBYN

yevmeiƶin yuveffīhimu llahu dīnehumu l-Haḳḳa ve yeǎ'lemūne enne llahe huve l-Haḳḳu l-mubīnu
يومئذ يوفيهم الله دينهم الحق ويعلمون أن الله هو الحق المبين

[] [و ف ي] [] [د ي ن] [ح ق ق] [ع ل م] [] [] [] [ح ق ق] [ب ي ن]

 » 24 / Nûr  Suresi: 25
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يومئذ | YVMÙZ̃ yevmeiƶin o gün That Day,
Ye,Vav,Mim,,Zel,
10,6,40,,700,
T – time adverb
ظرف زمان
يوفيهم و ف ي | VFY YVFYHM yuveffīhimu onlara tam verir Allah will pay them in full
Ye,Vav,Fe,Ye,He,Mim,
10,6,80,10,5,40,
V – 3rd person masculine singular (form II) imperfect verb
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
فعل مضارع و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الله | ELLH llahu Allah Allah will pay them in full
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
دينهم د ي ن | D̃YN D̃YNHM dīnehumu cezalarını their recompense,
Dal,Ye,Nun,He,Mim,
4,10,50,5,40,
N – accusative masculine noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم منصوب و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
الحق ح ق ق | ḪGG ELḪG l-Haḳḳa hak ettikleri the due,
Elif,Lam,Ha,Gaf,
1,30,8,100,
ADJ – accusative masculine adjective
صفة منصوبة
ويعلمون ع ل م | ALM VYALMVN ve yeǎ'lemūne ve onlar bilirler and they will know
Vav,Ye,Ayn,Lam,Mim,Vav,Nun,
6,10,70,30,40,6,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أن | ÊN enne şüphesiz that
,Nun,
,50,
ACC – accusative particle
حرف نصب من اخوات «ان»
الله | ELLH llahe Allah Allah,
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
هو | HV huve O He
He,Vav,
5,6,
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
ضمير منفصل
الحق ح ق ق | ḪGG ELḪG l-Haḳḳu Hak'tır (is) the Truth
Elif,Lam,Ha,Gaf,
1,30,8,100,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
المبين ب ي ن | BYN ELMBYN l-mubīnu apaçık the Manifest.
Elif,Lam,Mim,Be,Ye,Nun,
1,30,40,2,10,50,
ADJ – nominative masculine (form IV) active participle
صفة مرفوعة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |يَوْمَئِذٍ: o gün | يُوَفِّيهِمُ: onlara tam verir | اللَّهُ: Allah | دِينَهُمُ: cezalarını | الْحَقَّ: hak ettikleri | وَيَعْلَمُونَ: ve onlar bilirler | أَنَّ: şüphesiz | اللَّهَ: Allah | هُوَ: O | الْحَقُّ: Hak'tır | الْمُبِينُ: apaçık |
Kırık Meal (Harekesiz) : |يومئذ YWMÙZ̃ o gün | يوفيهم YWFYHM onlara tam verir | الله ELLH Allah | دينهم D̃YNHM cezalarını | الحق ELḪG hak ettikleri | ويعلمون WYALMWN ve onlar bilirler | أن ÊN şüphesiz | الله ELLH Allah | هو HW O | الحق ELḪG Hak'tır | المبين ELMBYN apaçık |
Kırık Meal (Okunuş) : |yevmeiƶin: o gün | yuveffīhimu: onlara tam verir | llahu: Allah | dīnehumu: cezalarını | l-Haḳḳa: hak ettikleri | ve yeǎ'lemūne: ve onlar bilirler | enne: şüphesiz | llahe: Allah | huve: O | l-Haḳḳu: Hak'tır | l-mubīnu: apaçık |
Kırık Meal (Transcript) : |YVMÙZ̃: o gün | YVFYHM: onlara tam verir | ELLH: Allah | D̃YNHM: cezalarını | ELḪG: hak ettikleri | VYALMVN: ve onlar bilirler | ÊN: şüphesiz | ELLH: Allah | HV: O | ELḪG: Hak'tır | ELMBYN: apaçık |
Abdulbaki Gölpınarlı : O gün Allah, onların gerçek cezâlarını tam olarak verir ve bilirler ki Allah, şüphesiz olarak apaçık gerçek mâbuttur.
Adem Uğur : O gün Allah onlara gerçek cezalarını tastamam verecek ve onlar Allah'ın apaçık gerçek olduğunu anlayacaklardır.
Ahmed Hulusi : O süreçte Allâh kendilerine (Sünnetullah gereği) yaptıklarının sonucunu tamamıyla yaşatacaktır; bilecekler ki Allâh, apaçık Hakk'ın ta kendisidir.
Ahmet Tekin : O gün, Allah onların hesaplarının, hayırlı amellerinin ve itaatlerinin, günahlarının ve isyanlarının karşılığını adâletle hakkaniyetle tamı tamına verecektir. Onlar da, Allah’ın bizâtihî varlığında şüphe olmayan, apaçık Hak, gerçek ve âdil bir ilâh olduğunu anlayacaklar.
Ahmet Varol : O gün Allah onlara hak olan cezalarını eksiksiz verir ve onlar da Allah'ın apaçık hak olduğunu bilirler.
Ali Bulaç : O gün, Allah hak ettikleri cezayı eksiksiz verecektir ve onlar da Allah'ın hiç şüphesiz hak olduğunu bileceklerdir.
Ali Fikri Yavuz : O gün Allah, onlara, cezalarını adaletle tastamam verecek ve Allah’ın aşikâr Hak olduğunu bileceklerdir.
Bekir Sadak : O gun, Allah onlara kesinlesmis cezalarini verecektir. Allah'in apacik hak oldugunu bileceklerdir.
Celal Yıldırım : O gün Allah, onlara hakkettikleri hesap ve cezayı tastamam verecek ve onlar da Allah'ın apaçık hakk olduğunu (her şeyi açıklayıp ortaya koyduğunu) bilecekler.
Diyanet İşleri : O gün Allah, onlara kesinleşmiş cezalarını tastamam verecek ve onlar Allah’ın apaçık bir gerçek olduğunu bileceklerdir.
Diyanet İşleri (eski) : O gün, Allah onlara kesinleşmiş cezalarını verecektir. Allah'ın apaçık hak olduğunu bileceklerdir.
Diyanet Vakfi : O gün Allah onlara gerçek cezalarını tastamam verecek ve onlar Allah'ın apaçık gerçek olduğunu anlayacaklardır.
Edip Yüksel : ALLAH o gün, hakettiklerini tam olarak ödeyecek ve ALLAH'ın apaçık bir gerçek olduğunu öğreneceklerdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O gün Allah onlara gerçek cezalarını tastamam verecek ve onlar Allah'ın gerçek olduğunu anlayacaklar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O gün Allah, onlara gerçek cezalarını tamamen verecek ve onlar, Allah'ın apaçık Hak olduğunu bileceklerdir.
Elmalılı Hamdi Yazır : O gün Allah, onlara hak cezalarını temamen verecek ve Allahın aşikâr hakk olduğunu bileceklerdir
Fizilal-il Kuran : O gün Allah onlara hakettikleri cezayı tam olarak verecek ve onlar Allah'ın, apaçık «gerçek» olduğunu anlayacaklardır.
Gültekin Onan : O gün, Tanrı hak ettikleri cezayı eksiksiz verecektir ve onlar da Tanrı'nın hiç şüphesiz hak olduğunu bileceklerdir.
Hakkı Yılmaz : O gün Allah, onlara gerçek karşılıklarını tastamam verecektir. Onlar da Allah'ın, apaçık hakkın ta kendisi olduğunu bileceklerdir.
Hasan Basri Çantay : O gün Allah onlara hak olan cezalarını tastamam verecek, şübhesiz onlar da Allahın apâşikâr Hakkın ta kendisi olduğunu bileceklerdir.
Hayrat Neşriyat : O gün, Allah onlara hak ettikleri cezâlarını tam olarak verecektir ve (onlar)mutlaka Allah’ın apaçık hak olduğunu bileceklerdir.
İbni Kesir : O gün; Allah onlara hak olan cezalarını verecektir. Şüphesiz onlar da Allah'ın apaçık hakkın ta kendisi olduğunu bileceklerdir.
İskender Evrenosoğlu : İzin günü Allah onlara dînlerini (negatif ve pozitif derecelerin karşılığını) hakkıyla ödeyecektir. Ve Allah'ın, Hakk Mübin (hakkı açıklayan, yerine getiren) olduğunu bilecekler.
Muhammed Esed : O Gün Allah, onlara hak ettikleri karşılığı tam olarak ödeyecek ve onlar da (yapılıp edilenlerin gerçek mahiyetini) açığa vuran apaçık ve Nihai Gerçek'in yalnızca Allah olduğunu (böylece) öğrenecekler.
Ömer Nasuhi Bilmen : O gün Allah onlara müstahik oldukları cezalarını tamamen verecektir. Ve bileceklerdir ki, şüphe yok Allah, apaçık haktır.
Ömer Öngüt : Allah hak ettikleri cezayı o gün onlara tam olarak verir ve onlar Allah'ın apaçık bir hak olduğunu bilirler.
Şaban Piriş : O gün, Allah onlara hak ettikleri cezayı verir. Onlar, Allah’ın hakkın ta kendisi olduğunu bilecekler.
Suat Yıldırım : O gün Allah onlara hak ettikleri karşılığı tam tamına verecek ve onlar da Allah’ın, gerçeği açıklayan, hakkın ta kendisi olduğunu anlayacaklardır.
Süleyman Ateş : O gün Allâh, onlara hak ettikleri cezâlarını tam verir ve onlar da bilirler ki Allâh, apaçık Hak'tır.
Tefhim-ul Kuran : O gün, Allah onlara hak ettikleri cezayı eksiksiz verecektir ve onlar da Allah'ın hiç şüphesiz hak olduğunu bileceklerdir.
Ümit Şimşek : O gün Allah onlara hak ettikleri cezayı tastamam verir; onlar da Allah'ın hakkı ortaya çıkaran ve adaletle hükmeden gerçek tanrı olduğunu anlarlar.
Yaşar Nuri Öztürk : O gün Allah, onlara hak ettikleri cezayı tam verecek ve Allah'ın apaçık Hak olduğunu bilecekler.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}