Abdulbaki Gölpınarlı Meali |
|
Andolsun kıyâmet gününe.(75:1) | |
Ve andolsun kendini kınayıp duran nefse.(75:2) | |
Sanıyor mu insan, kemiklerini hiç mi toplayamayız?(75:3) | |
Evet, değil kemiklerini, parmak uçlarını bile düzüp koymaya gücümüz yeter.(75:4) | |
Hayır, insan, ilerde olanı yalanlamak ister.(75:5) | |
Ve kıyâmet günü ne vakit diye sorar.(75:6) | |
Ve şaşırıp gözler dikilince.(75:7) | |
Ve ay tutulunca.(75:8) | |
Ve güneşle ay birleştirilince.(75:9) | |
İnsan der ki o gün, nerede kaçacak yer?(75:10) | |
Hayır, yok kaçacak, sığınacak yer.(75:11) | |
O gün Rabbinin katındadır karâr edilecek yer.(75:12) | |
O gün önce yaptığı da haber verilir insana, sonra yaptığı da.(75:13) | |
Hayır, insanın âzası, aleyhine tanıklık eder.(75:14) | |
Özürlerini ortaya dökse de.(75:15) | |
Vahyi, acele edip okumak için dilini oynatıp durma.(75:16) | |
Şüphe yok ki onu toplayıp unutturmamak da bize düşer, okumak ve tertîb etmek de.(75:17) | |
Onu okuduk mu, uy okuyuşuna.(75:18) | |
Onu anlatıp bildirmek de şüphesiz, bize düşer.(75:19) | |
Hayır, siz geçip gideni seversiniz.(75:20) | |
Ve âhireti bırakırsınız.(75:21) | |
O gün yüzler parlar, güzelleşir.(75:22) | |
Ve Rablerine bakar.(75:23) | |
Ve yüzler, asılır, kararır.(75:24) | |
Bellerini kıracak bir felâketi bekler.(75:25) | |
Hayır; can, köprücük kemiklerine gelince.(75:26) | |
Ve bir okuyup üfleyen yok mu denince.(75:27) | |
Ve şüphe yok ki bu çağın, bir ayrılık çağı olduğunu anlayınca.(75:28) | |
Ve baldır, baldıra dolaşınca.(75:29) | |
O gün, Rabbinin tapısına götürülür.(75:30) | |
O, ne birşeyi vermiştir sadaka olarak, ne namaz kılmıştır.(75:31) | |
Ve fakat yalanlamıştır, yüz çevirmiştir.(75:32) | |
Sonra da salına salına yakınlarının yanına gitmiştir.(75:33) | |
Kötülük sana gerek, gene de kötülük sana.(75:34) | |
Sonra da kötülük sana gerek de gene kötülük sana.(75:35) | |
Yoksa insan, sanır mı ki kendi keyfine bırakılır?(75:36) | |
Erlik suyundan dökülen bir katre değil miydi?(75:37) | |
Sonra bir kan pıhtısı oldu da onu yarattı, âzasını düzüp koştu.(75:38) | |
Derken ondan da erkek, dişi, çiftler yarattı.(75:39) | |
Bunları yapanın, ölüyü diriltmeye gücü mü yetmez?(75:40) | |