» 79 / Nâzi’ât  41:

Kuran Sırası: 79
İniş Sırası: 81
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46

 » 79 / Nâzi’ât  Suresi: 41
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. فَإِنَّ (FÎN) = feinne : Gerçekten
2. الْجَنَّةَ (ELCNT) = l-cennete : cennettir
3. هِيَ (HY) = hiye : onun
4. الْمَأْوَىٰ (ELMÊV) = l-me'vā : barınağı
Gerçekten | cennettir | onun | barınağı |

[] [CNN] [] [EVY]
FÎN ELCNT HY ELMÊV

feinne l-cennete hiye l-me'vā
فإن الجنة هي المأوى

 » 79 / Nâzi’ât  Suresi: 41
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فإن | FÎN feinne Gerçekten Then indeed,
الجنة ج ن ن | CNN ELCNT l-cennete cennettir Paradise -
هي | HY hiye onun it (is)
المأوى ا و ي | EVY ELMÊV l-me'vā barınağı the refuge.

79:41 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

Gerçekten | cennettir | onun | barınağı |

[] [CNN] [] [EVY]
FÎN ELCNT HY ELMÊV

feinne l-cennete hiye l-me'vā
فإن الجنة هي المأوى

[] [ج ن ن] [] [ا و ي]

 » 79 / Nâzi’ât  Suresi: 41
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فإن | FÎN feinne Gerçekten Then indeed,
Fe,,Nun,
80,,50,
RSLT – prefixed result particle
ACC – accusative particle
الفاء واقعة في جواب الشرط
حرف نصب
الجنة ج ن ن | CNN ELCNT l-cennete cennettir Paradise -
Elif,Lam,Cim,Nun,Te merbuta,
1,30,3,50,400,
"PN – accusative feminine proper noun → Paradise"
اسم علم منصوب
هي | HY hiye onun it (is)
He,Ye,
5,10,
PRON – 3rd person feminine singular personal pronoun
ضمير منفصل
المأوى ا و ي | EVY ELMÊV l-me'vā barınağı the refuge.
Elif,Lam,Mim,,Vav,,
1,30,40,,6,,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
FÎN ELCNT HY ELMÊV

فإن الجنة هي المأوى

 » 79 / Nâzi’ât  Suresi: 41

: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |فَإِنَّ: Gerçekten | الْجَنَّةَ: cennettir | هِيَ: onun | الْمَأْوَىٰ: barınağı |
Kırık Meal (Harekesiz) : |فإن FÎN Gerçekten | الجنة ELCNT cennettir | هي HY onun | المأوى ELMÊW barınağı |
Kırık Meal (Okunuş) : |feinne: Gerçekten | l-cennete: cennettir | hiye: onun | l-me'vā: barınağı |
Kırık Meal (Transcript) : |FÎN: Gerçekten | ELCNT: cennettir | HY: onun | ELMÊV: barınağı |
Abdulbaki Gölpınarlı : Şüphe yok ki cennettir onun yeri yurdu.
Adem Uğur : Şüphesiz cennet (onun) yegâne barınağıdır.
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki cennet, barınağın ta kendisidir.
Ahmet Tekin : Cennet, işte o ebedî yurtlarıdır.
Ahmet Varol : Cennet (onun için) barınma yeridir.
Ali Bulaç : Artık şüphesiz cennet, (onun için) bir barınma yeridir.
Ali Fikri Yavuz : Muhakkak cennet onun varacağı yerdir.
Bekir Sadak : (40-41) Ama kim Rabbinin azametinden korkup da kendini kotulukten alikoymussa, varacagi yer suphesiz cennettir.
Celal Yıldırım : (40-41) Kim de Rabbının (yüce) makamından korkmuş da nefsini havaî şeylerden alıkoymuşsa, şüphesiz ki Cennet onun varacağı yerdir.
Diyanet İşleri : (40-41) Kim de, Rabbinin huzurunda duracağından korkar ve nefsini arzularından alıkoyarsa, şüphesiz, cennet onun sığınağıdır.
Diyanet İşleri (eski) : (40-41) Ama kim Rabbinin azametinden korkup da kendini kötülükten alıkoymuşsa, varacağı yer şüphesiz cennettir.
Diyanet Vakfi : (40-41) Rabbinin makamından korkan ve nefsini kötü arzulardan uzaklaştıran için ise şüphesiz cennet yegâne barınaktır.
Edip Yüksel : Gidilecek yer cennet olacaktır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Kuşkusuz onun varacağı yer cennettir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : muhakkak cennettir onun varacağı.
Elmalılı Hamdi Yazır : muhakak Cennettir onun varacağı
Fizilal-il Kuran : Onun barınağı da cennettir.
Gültekin Onan : Artık şüphesiz cennet, (onun için) bir barınma yeridir.
Hakkı Yılmaz : (40,41) "Rabbinin makamından korkan ve kendini boş-iğreti arzudan meneden kimseye gelince; artık, hiç şüphesiz cennet, barınağın ta kendisidir. "
Hasan Basri Çantay : işte muhakkak ki cennet onun varacağı yerin ta kendisidir.
Hayrat Neşriyat : (40-41) Kim de (kıyâmet günü) Rabbisinin makamından (huzûrunda durmaktan)korkmuş ve nefsi(ni), (kötü) arzulardan men' etmişse, artık şübhesiz (o kimse için) varılacak olan yer, ancak Cennettir!
İbni Kesir : Şüphesiz ki onun varacağı yer, cennettir.
İskender Evrenosoğlu : O taktirde, muhakkak ki cennet, o, barınacak yerdir.
Muhammed Esed : varacağı yer cennettir!
Ömer Nasuhi Bilmen : Artık cennette, o da (o kimse için) yurttur.
Ömer Öngüt : Şüphesiz ki cennet onun varacağı yerin tâ kendisi olacaktır.
Şaban Piriş : Cennet de onun varacağı yerdir.
Suat Yıldırım : Onun varacağı yer de olsa olsa cennettir!
Süleyman Ateş : Onun barınağı da cennettir.
Tefhim-ul Kuran : Artık şüphesiz cennet, (onun için) bir barınma yeridir.
Ümit Şimşek : Onun barınacağı yer de Cennettir.
Yaşar Nuri Öztürk : Cennet, barınağın ta kendisidir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}