Muhammed Esed Meali |
|
Düşün bu (yıldız)ları, batmak üzere yükselen;(79:1) | |
ve (yörüngelerinde) istikrarlı şekilde hareket eden,(79:2) | |
ve (uzayda) sakin sakin yüzen,(79:3) | |
ve hızlı şekilde (birbirini) izleyen,(79:4) | |
böylece (Yaratıcı'nın) buyruğunu yerine getiren!(79:5) | |
(O halde, düşün) şiddetli bir sarsıntının (dünyayı) sarstığı Gün(ü),(79:6) | |
daha büyük (sarsıntı)ların ardından geleceği (Günü)!(79:7) | |
O Gün (insanların) kalpleri titreyerek çarpacak(79:8) | |
(ve) gözleri yere bakacak...(79:9) | |
(Ama hala) bazıları: "Ne yani!" diyorlar, "Biz gerçekten eski halimize mi döndürüleceğiz,(79:10) | |
çürüyen kemik (yığını) olsak bile?"(79:11) | |
(Ve) ilave ediyorlar: "Öyleyse bu, zararlı bir dönüş olur!"(79:12) | |
(Ama) o zaman, (Son Saat), bir tek çığlık (gibi ansızın onların üzerine) kopacak,(79:13) | |
işte o zaman (hakikati) anlayacaklar!(79:14) | |
Musa'nın kıssasından hiç haberin oldu mu?(79:15) | |
Hani kutsal bir vadide Rabbi o'na şöyle seslenmişti:(79:16) | |
"Sen, Firavun'a git -çünkü o hak ve adalet sınırlarını ihlal ediyor-(79:17) | |
ve (ona) söyle: 'Arınmaya istekli misin?(79:18) | |
(Eğer istekliysen) o zaman seni Rabbin(i tanıma mertebesin)e ulaştıracağım ki (bundan sonra) O'nun korkusunu duyasın.'"(79:19) | |
Bunun üzerine (Musa), (Firavun'a gitti ve) ona (Rabbinin rahmetinin eseri olan) büyük mucizeyi anlattı.(79:20) | |
Ama (Firavun) o'nu yalanladı ve (hidayeti) şiddetle reddetti,(79:21) | |
sonra da kaba bir şekilde (Musa'ya) sırtını döndü;(79:22) | |
daha sonra (ileri gelen adamlarını) topladı ve (halkını) çağırdı,(79:23) | |
ve onlara "Ben sizin en yüce rabbinizim!" dedi.(79:24) | |
Bunun üzerine Allah onu yakalayıp hesaba çekti (ve bunu) hem bu dünyada hem de öteki dünyada uyarıcı bir örnek yaptı.(79:25) | |
Bunda, şüphesiz, (Allah'ın) ürperti ve korkusunu duyanlar için bir ibret vardır.(79:26) | |
(Ey insanlar!) Sizi yaratmak, göğü yaratmış olan Allah için daha mı zordur?(79:27) | |
O, gökkubbeyi yükseltmiş ve ona gerektiği gibi biçim vermiştir;(79:28) | |
onun gecesini karanlık yapmış ve gündüzünü aydınlatmıştır.(79:29) | |
Ve ardından yeri düzenleyip yaymıştır,(79:30) | |
yerden suyu ve bitki örtüsünü çıkartmış,(79:31) | |
ve dağları sağlam şekilde yerleştirmiştir:(79:32) | |
(bütün bunlar) sizin ve hayvanlarınızın geçinmesi için(dir).(79:33) | |
Ve böylece, büyük, sarsıcı (yeniden dirilme) olayı gelip çattığında,(79:34) | |
o Gün insan yaptığı her şeyi (açıkça) hatırlayacak;(79:35) | |
ve (cehennemin) yakıcı ateşi, onu gör(meye mahkum edil)en herkesin karşısına getirilecektir.(79:36) | |
Çünkü, hak ve adalet sınırlarını ihlal eden,(79:37) | |
ve bu dünya hayatını (ruh temizliğine) tercih eden(in)(79:38) | |
varacağı yer o yakıcı ateştir!(79:39) | |
Ama Rabbinin huzurunda korku ile duranın ve nefsini kötü arzulardan alıkoyanın(79:40) | |
varacağı yer cennettir!(79:41) | |
(Ey peygamber!) Sana Son Saat'i soruyorlar: "Ne zaman gelip çatacak?"(79:42) | |
Sen onun hakkında ne söyleyebilirsin ki?(79:43) | |
(Çünkü) onun (bilgisinin) başı ve sonu yalnız Rabbinin katındadır!(79:44) | |
Sen ancak ondan korkanları uyar(mak için gönderil)mişsin.(79:45) | |
Onu anladıkları Gün (onlara, bu dünyada) bir akşamdan ya da kuşluğuyla (birlikte sona eren bir gece)den fazla kalmamışlar (gibi gelecek)!(79:46) | |