ACC – accusative particle PRON – 1st person singular object pronoun حرف نصب والياء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
أعلنت
ع ل ن | ALN
ÊALNT
eǎ'lentu
açıktan söyledim
announced
,Ayn,Lam,Nun,Te, ,70,30,50,400,
V – 1st person singular (form IV) perfect verb PRON – subject pronoun فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
لهم
|
LHM
lehum
onlara
to them
Lam,He,Mim, 30,5,40,
P – prefixed preposition lām PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun جار ومجرور
وأسررت
س ر ر | SRR
VÊSRRT
ve esrartu
ve gizli söyledim
and I confided
Vav,,Sin,Re,Re,Te, 6,,60,200,200,400,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 1st person singular (form IV) perfect verb PRON – subject pronoun الواو عاطفة فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
لهم
|
LHM
lehum
onlara
to them
Lam,He,Mim, 30,5,40,
P – prefixed preposition lām PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun جار ومجرور
إسرارا
س ر ر | SRR
ÎSRERE
isrāran
sır olarak
secretly,
,Sin,Re,Elif,Re,Elif, ,60,200,1,200,1,
N – accusative masculine indefinite (form IV) verbal noun اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |ثُمَّ: sonra | إِنِّي: şüphesiz ben | أَعْلَنْتُ: açıktan söyledim | لَهُمْ: onlara | وَأَسْرَرْتُ: ve gizli söyledim | لَهُمْ: onlara | إِسْرَارًا: sır olarak |
Kırık Meal (Harekesiz) : |ثم S̃Msonra | إني ÎNYşüphesiz ben | أعلنت ÊALNTaçıktan söyledim | لهم LHMonlara | وأسررت WÊSRRTve gizli söyledim | لهم LHMonlara | إسرارا ÎSREREsır olarak |
Kırık Meal (Okunuş) : |ṧumme: sonra | innī: şüphesiz ben | eǎ'lentu: açıktan söyledim | lehum: onlara | ve esrartu: ve gizli söyledim | lehum: onlara | isrāran: sır olarak |
Kırık Meal (Transcript) : |S̃M: sonra | ÎNY: şüphesiz ben | ÊALNT: açıktan söyledim | LHM: onlara | VÊSRRT: ve gizli söyledim | LHM: onlara | ÎSRERE: sır olarak |
Abdulbaki Gölpınarlı : Sonra açığa vurup yaydım onlara ve gizlice konuştum, davet ettim onları da.
Adem Uğur : Sonra, onlarla hem açıktan açığa hem de gizli gizli konuştum.
Ahmed Hulusi : "Sonra, muhakkak ki ben onlara aleni davette bulundum ve ayrıca da kendilerine özel olarak anlattım. "
Ahmet Tekin : 'Üstelik ben, onlara ilân ederek söyledim. Onlarla gizli gizli konuştum.'
Ahmet Varol : Sonra onlara (davetimi) açıktan da ilan ettim, gizli gizli de söyledim.
Ali Bulaç : "Daha sonra (davamı) onlara açıkça ilan ettim ve kendilerine gizli gizli yollarla yanaşmak istedim."
Ali Fikri Yavuz : Sonra, hem ilân ederek onlara söyledim, hem gizliden gizliye söyledim onlara...
Bekir Sadak : «Sonra onlara aciktan aciga, gizliden gizliye de soyledim.»
Celal Yıldırım : Sonra yine ben, açıktan duyuruda bulundum ve gizli gizli görüşmeler de yaptım ;
Diyanet İşleri : “Sonra, onlarla hem açıktan açığa, hem de gizli gizli konuştum.”
Elmalılı Hamdi Yazır : Sonra hem i'lâm ederek söyledim onlara hem gizli gizli söyledim
Fizilal-il Kuran : Sonra onlara açıktan açığa, gizliden gizliye de söyledim.
Gültekin Onan : "Daha sonra (davamı) onlara açıkça ilan ettim ve kendilerine gizli gizli yollarla yanaşmak istedim."
Hakkı Yılmaz : (5-12) Nûh dedi ki: “Rabbim! Şüphesiz ben, toplumumu gece-gündüz/sürekli olarak davet ettim. Fakat benim çağırmam, onların sadece kaçmalarını artırdı. Ve şüphesiz ben, onları, Senin onları bağışlaman için her davet ettiğimde, onlar parmaklarını kulaklarına tıkadılar, elbiselerine büründüler, ısrar ettiler, kibirlendikçe de kibirlendiler. Sonra şüphesiz ben onları yüksek sesle çağırdım. Sonra şüphesiz onlar için ilan ettim. Onlar için gizli gizli de söyledim. Sonra dedim ki”: “Rabbinizin sizi bağışlamasını isteyin. Kesinlikle O, çok bağışlayıcıdır. Üzerinize gökten bol yağmur yağdırsın. Size mallar ve oğullar ile yardımda bulunsun, sizin için bahçeler kılsın, ırmaklar kılsın.
Hasan Basri Çantay : «Sonra da onları hem i'lân ederek da'vet etdim, hem kendilerine gizli gizli söyledim».
Hayrat Neşriyat : 'Sonra doğrusu ben, onlara (hem) i'lân ettim, (hem) kendilerine gizli gizli de söyledim.'
İbni Kesir : Sonra onlara; açıktan açığa ve gizliden gizliye söyledim.
İskender Evrenosoğlu : Daha sonra da muhakkak ki ben onlara alenî olarak ilân ettim ve onlara sır olarak (tek tek çağırarak) gizli gizli de bildirdim.
Muhammed Esed : onlara açıktan tebliğde bulundum; (ayrıca) onlarla gizlice, özel olarak da konuştum;
Ömer Nasuhi Bilmen : (9-10) «Sonra şüphesiz ki, ben onlar için ilan ettim ve onlara gizliden gizliye de bildirdim. Artık dedim ki, Rabinizden mağrifet dileyiniz, şüphe yok ki O, çok mağfiret buyurucudur.»
Ömer Öngüt : "Üstelik onlarla hem açıktan açığa, hem de gizliden gizliye görüşmeler de yaptım. "
Şaban Piriş : Sonra onlara açıktan açığa da; gizli gizli de söyledim.
Suat Yıldırım : Daha sonra onları gâh açıkça çağırdım, gâh iyice gizli bir dâvet yönelttim, her türlü yolu denedim.
Süleyman Ateş : "Sonra onlara açıktan söyledim, gizli gizli söyledim:
Tefhim-ul Kuran : «Daha sonra (davamı) onlara açıkça ilan ettim ve kendilerine gizli gizli yollarla yanaşmak istedim.»
Ümit Şimşek : 'Sonra hem açıkça, hem de gizliden gizliye çağırdım.
Yaşar Nuri Öztürk : "Daha sonra bir başka duyuru yönelttim. Ve onları gizli gizli de çağırdım."
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]