» 69 / Hâkka  7:

Kuran Sırası: 69
İniş Sırası: 78
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52

 » 69 / Hâkka  Suresi: 7
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. سَخَّرَهَا (SḢRHE) = seḣḣarahā : onu saldı
2. عَلَيْهِمْ (ALYHM) = ǎleyhim : onların üzerine
3. سَبْعَ (SBA) = seb'ǎ : yedi
4. لَيَالٍ (LYEL) = leyālin : gece
5. وَثَمَانِيَةَ (VS̃MENYT) = ve ṧemāniyete : ve sekiz
6. أَيَّامٍ (ÊYEM) = eyyāmin : gün
7. حُسُومًا (ḪSVME) = Husūmen : ardı ardına
8. فَتَرَى (FTR) = feterā : görürsün
9. الْقَوْمَ (ELGVM) = l-ḳavme : o kavmi
10. فِيهَا (FYHE) = fīhā : orada
11. صَرْعَىٰ (ṦRA) = Sar'ǎā : serilmiş
12. كَأَنَّهُمْ (KÊNHM) = keennehum : sanki onlar
13. أَعْجَازُ (ÊACEZ) = eǎ'cāzu : kütükleridir
14. نَخْلٍ (NḢL) = neḣlin : hurma
15. خَاوِيَةٍ (ḢEVYT) = ḣāviyetin : içi boş
onu saldı | onların üzerine | yedi | gece | ve sekiz | gün | ardı ardına | görürsün | o kavmi | orada | serilmiş | sanki onlar | kütükleridir | hurma | içi boş |

[SḢR] [] [SBA] [LYL] [S̃MN] [YVM] [ḪSM] [REY] [GVM] [] [ṦRA] [] [ACZ] [NḢL] [ḢVY]
SḢRHE ALYHM SBA LYEL VS̃MENYT ÊYEM ḪSVME FTR ELGVM FYHE ṦRA KÊNHM ÊACEZ NḢL ḢEVYT

seḣḣarahā ǎleyhim seb'ǎ leyālin ve ṧemāniyete eyyāmin Husūmen feterā l-ḳavme fīhā Sar'ǎā keennehum eǎ'cāzu neḣlin ḣāviyetin
سخرها عليهم سبع ليال وثمانية أيام حسوما فترى القوم فيها صرعى كأنهم أعجاز نخل خاوية

 » 69 / Hâkka  Suresi: 7
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
سخرها س خ ر | SḢR SḢRHE seḣḣarahā onu saldı Which He imposed
عليهم | ALYHM ǎleyhim onların üzerine upon them
سبع س ب ع | SBA SBA seb'ǎ yedi (for) seven
ليال ل ي ل | LYL LYEL leyālin gece nights
وثمانية ث م ن | S̃MN VS̃MENYT ve ṧemāniyete ve sekiz and eight
أيام ي و م | YVM ÊYEM eyyāmin gün days
حسوما ح س م | ḪSM ḪSVME Husūmen ardı ardına (in) succession,
فترى ر ا ي | REY FTR feterā görürsün so you would see
القوم ق و م | GVM ELGVM l-ḳavme o kavmi the people
فيها | FYHE fīhā orada therein
صرعى ص ر ع | ṦRA ṦRA Sar'ǎā serilmiş fallen
كأنهم | KÊNHM keennehum sanki onlar as if they were
أعجاز ع ج ز | ACZ ÊACEZ eǎ'cāzu kütükleridir trunks
نخل ن خ ل | NḢL NḢL neḣlin hurma (of) date-palms
خاوية خ و ي | ḢVY ḢEVYT ḣāviyetin içi boş hollow.

69:7 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

onu saldı | onların üzerine | yedi | gece | ve sekiz | gün | ardı ardına | görürsün | o kavmi | orada | serilmiş | sanki onlar | kütükleridir | hurma | içi boş |

[SḢR] [] [SBA] [LYL] [S̃MN] [YVM] [ḪSM] [REY] [GVM] [] [ṦRA] [] [ACZ] [NḢL] [ḢVY]
SḢRHE ALYHM SBA LYEL VS̃MENYT ÊYEM ḪSVME FTR ELGVM FYHE ṦRA KÊNHM ÊACEZ NḢL ḢEVYT

seḣḣarahā ǎleyhim seb'ǎ leyālin ve ṧemāniyete eyyāmin Husūmen feterā l-ḳavme fīhā Sar'ǎā keennehum eǎ'cāzu neḣlin ḣāviyetin
سخرها عليهم سبع ليال وثمانية أيام حسوما فترى القوم فيها صرعى كأنهم أعجاز نخل خاوية

[س خ ر] [] [س ب ع] [ل ي ل] [ث م ن] [ي و م] [ح س م] [ر ا ي] [ق و م] [] [ص ر ع] [] [ع ج ز] [ن خ ل] [خ و ي]

 » 69 / Hâkka  Suresi: 7
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
سخرها س خ ر | SḢR SḢRHE seḣḣarahā onu saldı Which He imposed
Sin,Hı,Re,He,Elif,
60,600,200,5,1,
V – 3rd person masculine singular (form II) perfect verb
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
فعل ماض و«ها» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
عليهم | ALYHM ǎleyhim onların üzerine upon them
Ayn,Lam,Ye,He,Mim,
70,30,10,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
سبع س ب ع | SBA SBA seb'ǎ yedi (for) seven
Sin,Be,Ayn,
60,2,70,
T – accusative masculine time adverb
ظرف زمان منصوب
ليال ل ي ل | LYL LYEL leyālin gece nights
Lam,Ye,Elif,Lam,
30,10,1,30,
N – genitive plural indefinite noun
اسم مجرور
وثمانية ث م ن | S̃MN VS̃MENYT ve ṧemāniyete ve sekiz and eight
Vav,Se,Mim,Elif,Nun,Ye,Te merbuta,
6,500,40,1,50,10,400,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
T – accusative feminine time adverb
الواو عاطفة
ظرف زمان منصوب
أيام ي و م | YVM ÊYEM eyyāmin gün days
,Ye,Elif,Mim,
,10,1,40,
N – genitive masculine plural indefinite noun
اسم مجرور
حسوما ح س م | ḪSM ḪSVME Husūmen ardı ardına (in) succession,
Ha,Sin,Vav,Mim,Elif,
8,60,6,40,1,
ADJ – accusative feminine indefinite adjective
صفة منصوبة
فترى ر ا ي | REY FTR feterā görürsün so you would see
Fe,Te,Re,,
80,400,200,,
REM – prefixed resumption particle
V – 2nd person masculine singular imperfect verb
الفاء استئنافية
فعل مضارع
القوم ق و م | GVM ELGVM l-ḳavme o kavmi the people
Elif,Lam,Gaf,Vav,Mim,
1,30,100,6,40,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
فيها | FYHE fīhā orada therein
Fe,Ye,He,Elif,
80,10,5,1,
P – preposition
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
جار ومجرور
صرعى ص ر ع | ṦRA ṦRA Sar'ǎā serilmiş fallen
Sad,Re,Ayn,,
90,200,70,,
N – accusative plural noun
اسم منصوب
كأنهم | KÊNHM keennehum sanki onlar as if they were
Kef,,Nun,He,Mim,
20,,50,5,40,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
حرف نصب من اخوات «ان» و«هم» ضمير متصل في محل نصب اسم «كأن»
أعجاز ع ج ز | ACZ ÊACEZ eǎ'cāzu kütükleridir trunks
,Ayn,Cim,Elif,Ze,
,70,3,1,7,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع
نخل ن خ ل | NḢL NḢL neḣlin hurma (of) date-palms
Nun,Hı,Lam,
50,600,30,
"N – genitive masculine plural indefinite noun → Date Palm"
اسم مجرور
خاوية خ و ي | ḢVY ḢEVYT ḣāviyetin içi boş hollow.
Hı,Elif,Vav,Ye,Te merbuta,
600,1,6,10,400,
ADJ – genitive feminine indefinite active participle
صفة مجرورة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |سَخَّرَهَا: onu saldı | عَلَيْهِمْ: onların üzerine | سَبْعَ: yedi | لَيَالٍ: gece | وَثَمَانِيَةَ: ve sekiz | أَيَّامٍ: gün | حُسُومًا: ardı ardına | فَتَرَى: görürsün | الْقَوْمَ: o kavmi | فِيهَا: orada | صَرْعَىٰ: serilmiş | كَأَنَّهُمْ: sanki onlar | أَعْجَازُ: kütükleridir | نَخْلٍ: hurma | خَاوِيَةٍ: içi boş |
Kırık Meal (Harekesiz) : |سخرها SḢRHE onu saldı | عليهم ALYHM onların üzerine | سبع SBA yedi | ليال LYEL gece | وثمانية WS̃MENYT ve sekiz | أيام ÊYEM gün | حسوما ḪSWME ardı ardına | فترى FTR görürsün | القوم ELGWM o kavmi | فيها FYHE orada | صرعى ṦRA serilmiş | كأنهم KÊNHM sanki onlar | أعجاز ÊACEZ kütükleridir | نخل NḢL hurma | خاوية ḢEWYT içi boş |
Kırık Meal (Okunuş) : |seḣḣarahā: onu saldı | ǎleyhim: onların üzerine | seb'ǎ: yedi | leyālin: gece | ve ṧemāniyete: ve sekiz | eyyāmin: gün | Husūmen: ardı ardına | feterā: görürsün | l-ḳavme: o kavmi | fīhā: orada | Sar'ǎā: serilmiş | keennehum: sanki onlar | eǎ'cāzu: kütükleridir | neḣlin: hurma | ḣāviyetin: içi boş |
Kırık Meal (Transcript) : |SḢRHE: onu saldı | ALYHM: onların üzerine | SBA: yedi | LYEL: gece | VS̃MENYT: ve sekiz | ÊYEM: gün | ḪSVME: ardı ardına | FTR: görürsün | ELGVM: o kavmi | FYHE: orada | ṦRA: serilmiş | KÊNHM: sanki onlar | ÊACEZ: kütükleridir | NḢL: hurma | ḢEVYT: içi boş |
Abdulbaki Gölpınarlı : Onu, yedi gece ve sekiz gün, birbiri ardınca mûsâllat etti onlara, o topluluğa baksaydın görürdün ki bu kadar zamân içinde yıkılıvermişler yerlere, sanki içleri kof hurma kütükleriymiş onlar.
Adem Uğur : Allah onu, ardarda yedi gece, sekiz gün onların üzerine musallat etti. Öyle ki (eğer orada olsaydın), o kavmi, içi boş hurma kütükleri gibi oracıkta yere serilmiş halde görürdün.
Ahmed Hulusi : Onu (kasırgayı) onlara, yedi gece ve sekiz gün musallat etti! O toplumu orada içi boş hurma kütükleri gibi yere yıkılmış görürsün!
Ahmet Tekin : Allah o fırtınayı, kasırgayı üzerlerine yedi gece sekiz gündüz musallat etmişti. O kavmin, orada, içi boş hurma kütükleri gibi yere serilmiş olduğunu gözünde canlandırabilirsin.
Ahmet Varol : (Allah) onu yedi gece sekiz gün ardarda onların üzerlerine musallat etti. O kavmi orada, içi boş hurma kütükleri gibi yere yıkılmış bir halde görürsün.
Ali Bulaç : (Allah) Onu, yedi gece ve sekiz gün, aralık vermeksizin üzerlerine musallat etti. Öyle ki, o kavmin, orada sanki içi kof hurma kütükleriymiş gibi çarpılıp yere yıkıldığını görürsün.
Ali Fikri Yavuz : Allah o fırtınayı, üzerlerine yedi gece ve sekiz gün arka arkaya musallat etti. (Orada bulunaydın) bu kavmin o fırtınada yıkılıp kaldığını görürdün; sanki onlar, içleri kof hurma kütükleri idiler.
Bekir Sadak : Allah onlarin kokunu kesmek uzere, uzerlerine o ruzgari yedi gece sekiz gun, estirdi. Halkin, kokunden cikarilmis hurma kutukleri gibi yere yikildiklarini gorursun.
Celal Yıldırım : (7-8) O kasırgayı onların üzerine aralıksız olarak yedi gece, sekiz gündüz musallat edip estirdi; o kavmi, içleri kof hurma kütükleri gibi yere serilmiş görürsün. Onlardan geriye kalan bir şey görebilir misin ?
Diyanet İşleri : Allah, onu kesintisiz olarak yedi gece, sekiz gün onların üzerine musallat etti. Öyle ki (eğer orada olsaydın), o kavmi, içi boş hurma kütükleri gibi oracıkta yere serilmiş hâlde görürdün.
Diyanet İşleri (eski) : Allah onların kökünü kesmek üzere, üzerlerine o rüzgarı yedi gece sekiz gün, estirdi. Halkın, kökünden çıkarılmış hurma kütükleri gibi yere yıkıldıklarını görürsün.
Diyanet Vakfi : Allah onu, ardarda yedi gece, sekiz gün onların üzerine musallat etti. Öyle ki (eğer orada olsaydın), o kavmi, içi boş hurma kütükleri gibi oracıkta yere serilmiş halde görürdün.
Edip Yüksel : Onu, yedi gece ve sekiz gün boyunca üzerlerine bir bela olarak saldı. Halkın, çürümüş hurma gövdeleri gibi yere yıkıldıklarını görürsün.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Allah o fırtınayı üzerlerine yedi gece sekiz gündüz musallat etmişti. Öyle ki, o kavmi içi boş hurma kütükleri gibi oracıkta yere serilmiş halde görürdün.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Allah, köklerini kesmek için onu yedi gece, sekiz gündüz aralıksız onların üzerine musallat etti. Bir de görürsün o topluluğu ki, o süre zarfında içleri kof hurma kütükleri gibi yıkılıp kalmışlar.
Elmalılı Hamdi Yazır : müsellat etmişti Allah onun üzerlerine yedi gece sekiz gün husûm halinde, köklerini kesmek üzere müstemirren. Bir de görürsün ki o kavmı o müddet zarfında yıkıla kalmışlar. Ve sanki içleri kof hurma kütükleri imişler
Fizilal-il Kuran : Onu, yedi gece ve sekiz gün, aralık vermeksizin onların üzerine musallat etti. Öyle ki, o kavmi, orada içi kof hurma kütükleriymiş gibi onların çarpılıp yere yıkıldığını görürsün.
Gültekin Onan : (Tanrı) Onu, yedi gece ve sekiz gün, aralık vermeksizin üzerlerine musallat etti. Öyle ki, o kavmin, orada sanki içi kof hurma kütükleriymiş gibi çarpılıp yere yıkıldığını görürsün.
Hakkı Yılmaz : "Allah, o fırtınayı üzerlerine yedi gece ve sekiz gün; geceli gündüzlü peşpeşe musallat etmişti. Öyle ki, o toplumu, fırtınanın içinde, içi boş hurma kütükleri gibi yere serilmiş hâlde görürsün. "
Hasan Basri Çantay : (Allah) onu yedi gece, sekiz gün ardı ardınca üzerlerine musallat etdi, öyle ki (eğer sen de haazır olsaydın) o kavmin (bu müddet) içinde (nasıl) olub yıkıldığını görürdün. Sanki onlar, içleri bomboş hurma kütükleri idiler.
Hayrat Neşriyat : Onu (o kasırgayı, Allah) yedi gece sekiz gündüz ardı ardına (köklerini kazırcasına)onların üzerine musallat etti; nitekim (orada olsaydın) o kavmi orada yere yıkılmış bir hâlde görürdün; sanki onlar, içi boş hurma kütükleri gibi olmuşlardı!
İbni Kesir : Onların kökünü kesmek için, üzerlerine yedi gece sekiz gün, rüzgarı estirdi. Halkın, kökünden sökülmüş hurma kütükleri gibi yere yıkıldığını görürdün.
İskender Evrenosoğlu : (Allah), onu (fırtınayı) ardarda, 7 gece, 8 gün onların üzerine musallat etti. Bundan sonra o kavmi orada, içi boş hurma ağacı kütükleri gibi yerlere serilmiş görürsün.
Muhammed Esed : Allah, onların (kökünü kurutmak üzre,) üzerlerinde o kasırgayı yedi gece sekiz gün estirdi; öyle ki insanların (kökünden çıkarılmış) hurma kütükleri gibi yere yıkıldıklarını gözünde canlandırabilirsin.
Ömer Nasuhi Bilmen : (5-7) Artık Semûd (kavmi) hadden aşırı bir hadise ile helâk edildiler. Âd (kavmi) ise onlar da son derece kuvvetli bir rüzgar ile helâk edildiler. (Cenâb-ı Hak) Onu (o rüzgarı) yedi gece ve sekiz gün ardı ardına onların üzerlerine musallat etti. Artık o kavmi görürsün ki, onlar sanki içleri bomboş hurma kökleriymiş gibi yere yıkılmışlardır.
Ömer Öngüt : Allah onu, yedi gece sekiz gün ardarda onların üzerine musallat etti. Öyle ki, sen o kavmi oracıkta içi boş hurma kütükleri gibi yere serilmiş bir halde görürsün!
Şaban Piriş : Allah, onu yedi gece sekiz gün kesintisiz onların üzerine estirmişti. Halkın orada içi boş hurma kütükleri gibi yere serildiğini görürdün.
Suat Yıldırım : Allah o kasırgayı üzerlerine yedi gece, sekiz gün kesintisiz olarak salıverdi. Öyle ki sen, o halkı içi boş hurma kütükleri gibi yerlere serilmiş görürdün.
Süleyman Ateş : (Allâh) Onu, yedi gece, sekiz gün ardı ardına onların üzerine saldı. O kavmi orada, içi boş hurma kütükleri gibi serilmiş görürsün.
Tefhim-ul Kuran : (Allah) Onu, yedi gece ve sekiz gün, aralık vermeksizin onların üzerine musallat etti. Öyle ki, o kavmi, orada sanki içi kof hurma kütükleriymiş gibi onların çarpılıp yere yıkıldığını görürsün.
Ümit Şimşek : Allah o fırtınayı onlara yedi gece, sekiz gün boyunca musallat etti. Öyle ki, o kavmi, içi boş hurma kütükleri gibi serilmiş görürdün.
Yaşar Nuri Öztürk : Onu, onların üzerine yedi gece, sekiz gün hiç ara vermeden saldı. Topluluğu orada yerlere serilmiş görürsün. İçleri boşaltılmış hurma kütükleri gibidirler.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}