» 69 / Hâkka  4:

Kuran Sırası: 69
İniş Sırası: 78
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52

 » 69 / Hâkka  Suresi: 4
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. كَذَّبَتْ (KZ̃BT) = keƶƶebet : yalanladılar
2. ثَمُودُ (S̃MVD̃) = ṧemūdu : Semud
3. وَعَادٌ (VAED̃) = ve ǎādun : ve 'Ad
4. بِالْقَارِعَةِ (BELGERAT) = bil-ḳāriǎti : başa çarpan olayı
yalanladılar | Semud | ve 'Ad | başa çarpan olayı |

[KZ̃B] [] [AVD̃] [GRA]
KZ̃BT S̃MVD̃ VAED̃ BELGERAT

keƶƶebet ṧemūdu ve ǎādun bil-ḳāriǎti
كذبت ثمود وعاد بالقارعة

 » 69 / Hâkka  Suresi: 4
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
كذبت ك ذ ب | KZ̃B KZ̃BT keƶƶebet yalanladılar Denied
ثمود | S̃MVD̃ ṧemūdu Semud Thamud
وعاد ع و د | AVD̃ VAED̃ ve ǎādun ve 'Ad and Aad
بالقارعة ق ر ع | GRA BELGERAT bil-ḳāriǎti başa çarpan olayı the Striking Calamity.

69:4 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

yalanladılar | Semud | ve 'Ad | başa çarpan olayı |

[KZ̃B] [] [AVD̃] [GRA]
KZ̃BT S̃MVD̃ VAED̃ BELGERAT

keƶƶebet ṧemūdu ve ǎādun bil-ḳāriǎti
كذبت ثمود وعاد بالقارعة

[ك ذ ب] [] [ع و د] [ق ر ع]

 » 69 / Hâkka  Suresi: 4
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
كذبت ك ذ ب | KZ̃B KZ̃BT keƶƶebet yalanladılar Denied
Kef,Zel,Be,Te,
20,700,2,400,
V – 3rd person feminine singular (form II) perfect verb
فعل ماض
ثمود | S̃MVD̃ ṧemūdu Semud Thamud
Se,Mim,Vav,Dal,
500,40,6,4,
"PN – nominative proper noun → Thamud"
اسم علم مرفوع
وعاد ع و د | AVD̃ VAED̃ ve ǎādun ve 'Ad and Aad
Vav,Ayn,Elif,Dal,
6,70,1,4,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PN – nominative proper noun → Aad"
الواو عاطفة
اسم علم مرفوع
بالقارعة ق ر ع | GRA BELGERAT bil-ḳāriǎti başa çarpan olayı the Striking Calamity.
Be,Elif,Lam,Gaf,Elif,Re,Ayn,Te merbuta,
2,1,30,100,1,200,70,400,
P – prefixed preposition bi
N – genitive feminine noun
جار ومجرور
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |كَذَّبَتْ: yalanladılar | ثَمُودُ: Semud | وَعَادٌ: ve 'Ad | بِالْقَارِعَةِ: başa çarpan olayı |
Kırık Meal (Harekesiz) : |كذبت KZ̃BT yalanladılar | ثمود S̃MWD̃ Semud | وعاد WAED̃ ve 'Ad | بالقارعة BELGERAT başa çarpan olayı |
Kırık Meal (Okunuş) : |keƶƶebet: yalanladılar | ṧemūdu: Semud | ve ǎādun: ve 'Ad | bil-ḳāriǎti: başa çarpan olayı |
Kırık Meal (Transcript) : |KZ̃BT: yalanladılar | S̃MVD̃: Semud | VAED̃: ve 'Ad | BELGERAT: başa çarpan olayı |
Abdulbaki Gölpınarlı : Yalanladı Semûd ve Âd, insanların başına kopan, akıllarını dağıtan kıyâmeti.
Adem Uğur : Semûd ve Ad kavimleri, kapılarını çalacak felâketi (kıyameti) yalan saymışlardı.
Ahmed Hulusi : Semud ve Ad, o Karia'yı (ölüm sonrası yaşanacak sonsuz yaşamı) yalanladılar.
Ahmet Tekin : Semûd ve Âd, gülle gibi başlarına düşüp beyinlerini parçalayacak felâketi, âlemdeki düzenin bozularak yıldızların ve gezegenlerin çarpışacağı gündeki felâketi, Kıyamet’i yalanladılar.
Ahmet Varol : Semud ve Ad (kavimleri) o başa çarpacak (kıyamet)i yalanladılar.
Ali Bulaç : Semud ve Ad (toplumları), kâria'yı yalan saydılar.
Ali Fikri Yavuz : (Salih’in kavmi) Semûd ve (Hûd’un kavmi) Âd, o kıyamete inanmadı.
Bekir Sadak : Semud ve Ad milletleri tepelerine inecek bu gercegi yalanladilar.
Celal Yıldırım : Semûd ve Âd (kavimleri), inecek o müthiş felâketi yalan saydılar.
Diyanet İşleri : Semûd ve Âd kavimleri, yüreklerini hoplatacak olan büyük felaketi (Kıyameti) yalanladılar.
Diyanet İşleri (eski) : Semud ve Ad milletleri tepelerine inecek bu gerçeği yalanladılar.
Diyanet Vakfi : Semûd ve Âd kavimleri, kapılarını çalacak felâketi (kıyameti) yalan saymışlardı.
Edip Yüksel : Semud ve Ad (halkı) sarsıcı olayı yalanladı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Semûd ve Âd, kapılarını çalacak olan o felaketi yalan saymışlardı.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Semud ve Ad inanmadı o (beyinlerinde patlayacak) kıyamete!
Elmalılı Hamdi Yazır : İnanmadı Semud-ü Âd o kariaya.
Fizilal-il Kuran : Semûd ve Âd, mutlaka patlak verecek olan kıyameti yalan saydılar.
Gültekin Onan : Semud ve Ad (toplumları), karia'yı yalan saydılar.
Hakkı Yılmaz : Semûd ve Âd, felaket kapısını şiddetli çalanı, şok edeni yalanladılar.
Hasan Basri Çantay : Semuud ile Aad (kavmleri ta yüreklerinde) patlayacak olan o kıyameti tekzîb etdi (ler).
Hayrat Neşriyat : Semûd ve Âd (kavimleri), çarpacak olan o felâketi (kıyâmeti) yalanlamıştı.
İbni Kesir : Semud ve Ad, tepelerine inecek olanı yalanladılar.
İskender Evrenosoğlu : Karia'yı (korkunç olayı) Semud ve Ad (kavmi) yalanladılar.
Muhammed Esed : Semud ve 'Ad (kabileleri), o ani felaket (haberlerin)i yalanladılar!
Ömer Nasuhi Bilmen : Semûd ve Âd kavimleri. O korkunç vak'ayı (yani Kıyameti) yalan saymıştı.
Ömer Öngüt : Semud ve Âd kavimleri Kâria'yı (başlarına çarpacak olan felâketi) yalanlamışlardı.
Şaban Piriş : Semud ve Âd halkı (tepelerine) ansızın inecek olanı yalanlamışlardı.
Suat Yıldırım : İşte Semûd ve Âd milletleri de o kafalara çarpan kıyamet dehşetini yalan saymışlardı.
Süleyman Ateş : Semûd ve 'Âd (kavimleri), başa çarpan olayı yalanladılar.
Tefhim-ul Kuran : Semûd ve Ad (toplumları), 'mutlaka patlak verecek kıyamet'i yalan saydılar.
Ümit Şimşek : Semud ve Âd kavimleri de o çarpacak felâketi yalanlamıştı.
Yaşar Nuri Öztürk : Semûd ve Âd kâriayı/başa çarpan olayı yalanlamıştı.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}