CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 2nd person masculine singular imperative verb الواو عاطفة فعل أمر
لحكم
ح ك م | ḪKM
LḪKM
liHukmi
hükmüne
for (the) Command
Lam,Ha,Kef,Mim, 30,8,20,40,
P – prefixed preposition lām N – genitive masculine noun جار ومجرور
ربك
ر ب ب | RBB
RBK
rabbike
Rabbinin
(of) your Lord,
Re,Be,Kef, 200,2,20,
N – genitive masculine noun PRON – 2nd person masculine singular possessive pronoun اسم مجرور والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فإنك
|
FÎNK
feinneke
çünkü sen
for indeed, you
Fe,,Nun,Kef, 80,,50,20,
REM – prefixed resumption particle ACC – accusative particle PRON – 2nd person masculine singular object pronoun الفاء استئنافية حرف نصب والكاف ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
بأعيننا
ع ي ن | AYN
BÊAYNNE
bieǎ'yuninā
gözlerimizin önündesin
(are) in Our Eyes.
Be,,Ayn,Ye,Nun,Nun,Elif, 2,,70,10,50,50,1,
"P – prefixed preposition bi N – genitive feminine plural noun → Eye PRON – 1st person plural possessive pronoun" جار ومجرور و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وسبح
س ب ح | SBḪ
VSBḪ
ve sebbiH
ve tesbih et
And glorify
Vav,Sin,Be,Ha, 6,60,2,8,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) V – 2nd person masculine singular (form II) imperative verb الواو عاطفة فعل أمر
بحمد
ح م د | ḪMD̃
BḪMD̃
biHamdi
övgü ile
(the) praise
Be,Ha,Mim,Dal, 2,8,40,4,
P – prefixed preposition bi N – genitive masculine noun جار ومجرور
ربك
ر ب ب | RBB
RBK
rabbike
Rabbini
(of) your Lord
Re,Be,Kef, 200,2,20,
N – genitive masculine noun PRON – 2nd person masculine singular possessive pronoun اسم مجرور والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
حين
ح ي ن | ḪYN
ḪYN
Hīne
zaman
when
Ha,Ye,Nun, 8,10,50,
N – accusative masculine noun اسم منصوب
تقوم
ق و م | GVM
TGVM
teḳūmu
kalktığın
you arise,
Te,Gaf,Vav,Mim, 400,100,6,40,
V – 2nd person masculine singular imperfect verb فعل مضارع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.
Konu Başlığı: -
Kırık Meal (Arapça) : |وَاصْبِرْ: o halde sabret | لِحُكْمِ: hükmüne | رَبِّكَ: Rabbinin | فَإِنَّكَ: çünkü sen | بِأَعْيُنِنَا: gözlerimizin önündesin | وَسَبِّحْ: ve tesbih et | بِحَمْدِ: övgü ile | رَبِّكَ: Rabbini | حِينَ: zaman | تَقُومُ: kalktığın |
Kırık Meal (Harekesiz) : |واصبر WEṦBRo halde sabret | لحكم LḪKMhükmüne | ربك RBKRabbinin | فإنك FÎNKçünkü sen | بأعيننا BÊAYNNEgözlerimizin önündesin | وسبح WSBḪve tesbih et | بحمد BḪMD̃övgü ile | ربك RBKRabbini | حين ḪYNzaman | تقوم TGWMkalktığın |
Kırık Meal (Okunuş) : |veSbir: o halde sabret | liHukmi: hükmüne | rabbike: Rabbinin | feinneke: çünkü sen | bieǎ'yuninā: gözlerimizin önündesin | ve sebbiH: ve tesbih et | biHamdi: övgü ile | rabbike: Rabbini | Hīne: zaman | teḳūmu: kalktığın |
Kırık Meal (Transcript) : |VEṦBR: o halde sabret | LḪKM: hükmüne | RBK: Rabbinin | FÎNK: çünkü sen | BÊAYNNE: gözlerimizin önündesin | VSBḪ: ve tesbih et | BḪMD̃: övgü ile | RBK: Rabbini | ḪYN: zaman | TGVM: kalktığın |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve sabret Rabbinin hükmüne, gerçekten de gözümüzün altındasın sen ve Rabbine hamd ederek tenzîh et onu, kalkınca.
Adem Uğur : Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü sen gözlerimizin önündesin. Kalktığın zaman da Rabbini hamd ile tesbih et.
Ahmed Hulusi : Rabbinin hükmüne sabret! Muhakkak ki sen gözetimimizlesin! (Gece) kalktığında Rabbinin Hamdi olarak tespih et. . .
Ahmet Tekin : Rabbinin vereceği hükmü bekleyerek, sabırla mücadeleye devam et. Çünkü sen, bizim gözetimimizde ve himayemizdesin. Uykudan kalkınca, kıyamda iken, güne başlarken, bir işe girişirken, bir meclisten kalkarken Rabbini hamd ile, överek, şükrederek tesbih et.
Ahmet Varol : Sen Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü sen bizim gözlerimizin önündesin. Kalktığın zaman da Rabbini hamd ile tesbih et.
Ali Bulaç : Artık, Rabbinin hükmüne sabret; çünkü gerçekten sen, Bizim gözlerimizin önündesin. Ve her kalkışında Rabbini hamd ile tesbih et.
Ali Fikri Yavuz : Rabbinin hükmüne sabret; çünkü sen, bizim muhafazamız altındasın. (Uykudan veya herhangi bir yerden) kalktığın sırada Rabbine hamd ile tesbih eyle.
Bekir Sadak : Rabbinin hukmu yerine gelinceye kadar sabret; dogrusu sen, Bizim nezaretimiz altindasin; kalkarken Rabbini overek tesbih et;
Celal Yıldırım : (48-49) Rabbin hükmüne (o gelinceye kadar) sabret. Şüphesiz ki sen, bizim gözetimimizdesin. Kalktığında Rabbini hamd ile tesbîh et; gecenin bir bölümünde ve yıldızların batmasının ardından da tesbîh vam et.
Diyanet İşleri : Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü sen gözlerimizin önündesin, kalktığında Rabbini hamd ile tespih et.
Diyanet İşleri (eski) : Rabbinin hükmü yerine gelinceye kadar sabret; doğrusu sen, Bizim nezaretimiz altındasın; kalkarken Rabbini överek tesbih et;
Diyanet Vakfi : Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü sen gözlerimizin önündesin. Kalktığın zaman da Rabbini hamd ile tesbih et.
Edip Yüksel : Rabbinin hükmü gerçekleşinceye kadar sabret sen gözlerimiz önündesin ve kalktığın zaman Rabbini överek yücelt.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü sen gözlerimizin önündesin. Kalktığın zaman Rabbini hamd ile tesbih et.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü sen bizim gözetimimiz altındasın, kalktığında Rabbini hamd ile tesbih et.
Elmalılı Hamdi Yazır : Hem rabbının hukmüne sabret çünkü sen bizim nezaretimiz altındasın, kalktığın sırada rabbına hamd ile tesbih eyle,
Fizilal-il Kuran : Rabbinin hükmüne sabret, çünkü sen, gözlerimizin önündesin, kalktığın zaman Rabbini övgü ile an.
Gültekin Onan : Artık, rabbinin hükmüne sabret; çünkü gerçekten sen, bizim gözlerimizin önündesin. Ve her kalkışında rabbini hamd ile tesbih et.
Hakkı Yılmaz : (48,49) Ve sen Rabbinin hükmü için sabret. Artık şüphesiz sen Bizim gözlerimizin önündesin. Kalktığın zamanda, gecenin bir kısmında ve yıldızların batışında Rabbinin övgüsü ile birlikte Kendisini noksan sıfatlardan arındır. Hadi O'nu tüm noksan sıfatlardan arındır!
Hasan Basri Çantay : Sen Rabbinin hükmüne (rızaa ile) sabret. Çünkü muhakkak sen bizim gözlerimiz (önün) desin. Kalkacağın zaman da Rabbine hamd ile tesbîh (ve tenzîh) et.
Hayrat Neşriyat : (Ey Resûlüm!) Artık Rabbinin hükmüne sabret; çünki sen gözlerimizin önündesin(muhâfazamız altındasın); (uykudan veya yerinden) kalktığın zaman Rabbine hamd ile (O’nu)tesbîh et!
İbni Kesir : Rabbının hükmüne sabret. Şüphesiz sen, Bizim gözetimimiz altındasın. Kalkacağın zaman da Rabbını hamd ile tesbih et.
İskender Evrenosoğlu : Ve Rabbinin hükmüne sabret. Çünkü muhakkak ki sen gözümüzün önündesin. Ve kalktığın zaman Rabbini hamd ile tesbih et.
Muhammed Esed : O halde Rabbinin hükmünü sabırla bekle, çünkü sen gözümüzün önündesin; ve her ne zaman ayağa kalkarsan Rabbinin sınırsız şanını hamd ile yücelt!
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve Rabbin hükmü için sabret. Çünkü sen, muhakkak Bizim nazar-ı hıfz ve himayemizdesin ve kalkacağın vakit Rabbine hamd ile tesbihte bulun.
Ömer Öngüt : Resulüm! Rabbinin hükmüne sabret. Şüphesiz ki sen bizim hıfz-u himayemizde, gözetimimiz altındasın. Kalkarken Rabbini hamd ile tesbih et.
Şaban Piriş : -Rabbinin hükmüne sabret! Çünkü sen, gözümüzün önündesin. (Ayağa) kalktığı zaman hamd ederek Rabbini tesbih et!
Suat Yıldırım : (48-49) Rabbinin hükmü yerine gelinceye kadar sabret! Çünkü sen Bizim himayemiz altındasın. Namaza kalktığında Rabbini hamd ile tenzih et. Geceleyin de, gecenin sonunda yıldızların batışının ardından da O’na ibadet edip tenzih et.
Süleyman Ateş : Rabbinin hükmüne sabret, çünkü sen, gözlerimizin önündesin (korumamız altındasın), Kalktığın zaman Rabbini övgü ile an.
Tefhim-ul Kuran : Artık sen, Rabbinin hükmüne sabret; çünkü gerçekten sen, bizim gözlerimizin önündesin. Ve her kalkışında da Rabbini hamd ile tesbih et!
Ümit Şimşek : Rabbinin hükmü erişinceye kadar sabret. Sen Bizim gözetimimiz altındasın. Kalktığın zaman Rabbini hamd ile tesbih et.
Yaşar Nuri Öztürk : Rabbinin hükmüne sabret! Kuşkusuz, sen bizim gözlerimizin önündesin. Kalktığında, Rabbinin hamdiyle tespih et!
Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için
TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen
dikkatli olunuz.]