» 52 / Tûr  47:

Kuran Sırası: 52
İniş Sırası: 76
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49

 » 52 / Tûr  Suresi: 47
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَإِنَّ (VÎN) = ve inne : ve şüphesiz
2. لِلَّذِينَ (LLZ̃YN) = lilleƶīne : vardır
3. ظَلَمُوا (ƵLMVE) = Zelemū : zulmedenlere
4. عَذَابًا (AZ̃EBE) = ǎƶāben : bir azab
5. دُونَ (D̃VN) = dūne : başka
6. ذَٰلِكَ (Z̃LK) = ƶālike : bundan
7. وَلَٰكِنَّ (VLKN) = velākinne : fakat
8. أَكْثَرَهُمْ (ÊKS̃RHM) = ekṧerahum : çokları
9. لَا (LE) = lā :
10. يَعْلَمُونَ (YALMVN) = yeǎ'lemūne : bilmezler
ve şüphesiz | vardır | zulmedenlere | bir azab | başka | bundan | fakat | çokları | | bilmezler |

[] [] [ƵLM] [AZ̃B] [D̃VN] [] [] [KS̃R] [] [ALM]
VÎN LLZ̃YN ƵLMVE AZ̃EBE D̃VN Z̃LK VLKN ÊKS̃RHM LE YALMVN

ve inne lilleƶīne Zelemū ǎƶāben dūne ƶālike velākinne ekṧerahum yeǎ'lemūne
وإن للذين ظلموا عذابا دون ذلك ولكن أكثرهم لا يعلمون

 » 52 / Tûr  Suresi: 47
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإن | VÎN ve inne ve şüphesiz And indeed,
للذين | LLZ̃YN lilleƶīne vardır for those who
ظلموا ظ ل م | ƵLM ƵLMVE Zelemū zulmedenlere do wrong,
عذابا ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EBE ǎƶāben bir azab (is) a punishment
دون د و ن | D̃VN D̃VN dūne başka before
ذلك | Z̃LK ƶālike bundan that,
ولكن | VLKN velākinne fakat but
أكثرهم ك ث ر | KS̃R ÊKS̃RHM ekṧerahum çokları most of them
لا | LE (do) not
يعلمون ع ل م | ALM YALMVN yeǎ'lemūne bilmezler know.

52:47 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve şüphesiz | vardır | zulmedenlere | bir azab | başka | bundan | fakat | çokları | | bilmezler |

[] [] [ƵLM] [AZ̃B] [D̃VN] [] [] [KS̃R] [] [ALM]
VÎN LLZ̃YN ƵLMVE AZ̃EBE D̃VN Z̃LK VLKN ÊKS̃RHM LE YALMVN

ve inne lilleƶīne Zelemū ǎƶāben dūne ƶālike velākinne ekṧerahum yeǎ'lemūne
وإن للذين ظلموا عذابا دون ذلك ولكن أكثرهم لا يعلمون

[] [] [ظ ل م] [ع ذ ب] [د و ن] [] [] [ك ث ر] [] [ع ل م]

 » 52 / Tûr  Suresi: 47
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإن | VÎN ve inne ve şüphesiz And indeed,
Vav,,Nun,
6,,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
ACC – accusative particle
الواو عاطفة
حرف نصب
للذين | LLZ̃YN lilleƶīne vardır for those who
Lam,Lam,Zel,Ye,Nun,
30,30,700,10,50,
P – prefixed preposition lām
REL – masculine plural relative pronoun
جار ومجرور
ظلموا ظ ل م | ƵLM ƵLMVE Zelemū zulmedenlere do wrong,
Zı,Lam,Mim,Vav,Elif,
900,30,40,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
عذابا ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EBE ǎƶāben bir azab (is) a punishment
Ayn,Zel,Elif,Be,Elif,
70,700,1,2,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
دون د و ن | D̃VN D̃VN dūne başka before
Dal,Vav,Nun,
4,6,50,
LOC – accusative location adverb
ظرف مكان منصوب
ذلك | Z̃LK ƶālike bundan that,
Zel,Lam,Kef,
700,30,20,
DEM – masculine singular demonstrative pronoun
اسم اشارة
ولكن | VLKN velākinne fakat but
Vav,Lam,Kef,Nun,
6,30,20,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
ACC – accusative particle
الواو عاطفة
حرف نصب من اخوات «ان»
أكثرهم ك ث ر | KS̃R ÊKS̃RHM ekṧerahum çokları most of them
,Kef,Se,Re,He,Mim,
,20,500,200,5,40,
N – accusative masculine singular noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم منصوب و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
لا | LE (do) not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يعلمون ع ل م | ALM YALMVN yeǎ'lemūne bilmezler know.
Ye,Ayn,Lam,Mim,Vav,Nun,
10,70,30,40,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَإِنَّ: ve şüphesiz | لِلَّذِينَ: vardır | ظَلَمُوا: zulmedenlere | عَذَابًا: bir azab | دُونَ: başka | ذَٰلِكَ: bundan | وَلَٰكِنَّ: fakat | أَكْثَرَهُمْ: çokları | لَا: | يَعْلَمُونَ: bilmezler |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وإن WÎN ve şüphesiz | للذين LLZ̃YN vardır | ظلموا ƵLMWE zulmedenlere | عذابا AZ̃EBE bir azab | دون D̃WN başka | ذلك Z̃LK bundan | ولكن WLKN fakat | أكثرهم ÊKS̃RHM çokları | لا LE | يعلمون YALMWN bilmezler |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve inne: ve şüphesiz | lilleƶīne: vardır | Zelemū: zulmedenlere | ǎƶāben: bir azab | dūne: başka | ƶālike: bundan | velākinne: fakat | ekṧerahum: çokları | : | yeǎ'lemūne: bilmezler |
Kırık Meal (Transcript) : |VÎN: ve şüphesiz | LLZ̃YN: vardır | ƵLMVE: zulmedenlere | AZ̃EBE: bir azab | D̃VN: başka | Z̃LK: bundan | VLKN: fakat | ÊKS̃RHM: çokları | LE: | YALMVN: bilmezler |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve şüphe yok ki zulmedenlere, bundan başka azap da var ve fakat çoğu bilmez.
Adem Uğur : Şüphesiz zulmedenlere, ondan başka da azap vardır. Fakat çokları bilmezler.
Ahmed Hulusi : Muhakkak ki o zâlim olanlara oradakinden önce de bir azap vardır! Ne var ki onların çoğunluğu bilmezler.
Ahmet Tekin : Baskı, zulüm ve işkence ile temel hak ve hürriyetleri kısıtlayan, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen zalimlere, müşriklere haksızlık edenlere, günahı, isyanı, Kur’ân’daki hükümleri inkârı alışkanlık haline getirenlere, âhiret azâbından önce korku zillet, açlık, hastalık, deprem, âfet gibi bir azap daha vardır. Fakat çokları bunun farkında değil.
Ahmet Varol : Şüphesiz zalimler için bundan önce de bir azap var. Ancak onların çoğu bilmiyorlar.
Ali Bulaç : Şüphesiz zulmedenlere bundan önce de bir azab vardır; ancak onların çoğu bilmiyorlar.
Ali Fikri Yavuz : Muhakkak ki o zalimlere (kâfirlere), bundan (ahiret azabından) önce de (kabirde veya Bedir savaşında) bir azab var; fakat pek çokları bilmezler.
Bekir Sadak : Zulmedenlere, suphesiz, bundan baska da azap vardir; fakat onlarin cogu bilmezler.
Celal Yıldırım : Şüphesiz ki, zâlimler için bundan başka da azâb vardır. Ama çoğu bunu bilmezler.
Diyanet İşleri : Şüphesiz zulmedenlere bundan başka bir azap daha var. Fakat onların çoğu bilmezler.
Diyanet İşleri (eski) : Zulmedenlere, şüphesiz, bundan başka da azap vardır; fakat onların çoğu bilmezler.
Diyanet Vakfi : Şüphesiz zulmedenlere, ondan başka da azap vardır. Fakat çokları bilmezler.
Edip Yüksel : Zulmedenlere bunun dışında bir ceza daha vardır, fakat çokları bilmezler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Şüphesiz o zulmedenlere ondan başka da azab vardır. Fakat çokları bilmezler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O zulmedenlere bundan başka da bir azap vardır. Fakat pek çokları bilmezler.
Elmalılı Hamdi Yazır : O zulmedenlere ondan beride de bir azâb vardır velâkin pek çokları bilmezler
Fizilal-il Kuran : Zulmedenlere, şüphesiz bundan başka da azab vardır; fakat onların çoğu bilmezler.
Gültekin Onan : Şüphesiz zulmedenlere bundan önce de bir azab vardır; ancak onların çoğu bilmiyorlar.
Hakkı Yılmaz : "Evet, şüphesiz şirk koşarak yanlış; kendi zararlarına iş yapan kimselere, bundan aşağı bir azap var, ama onların çoğu bilmiyor. "
Hasan Basri Çantay : Muhakkak ki o zulmedenlere bundan evvel de bir azâb var. Fakat onların çoğu (bunu) bilmezler.
Hayrat Neşriyat : Ve şübhesiz ki o zulmedenlere, bundan başka (dünyada da) bir azab vardır; fakat onların çoğu bilmezler.
İbni Kesir : Muhakkak ki o zulmedenlere; bundan başka da azab vardır. Ne var ki onların çoğu bilmezler.
İskender Evrenosoğlu : Ve muhakkak ki zulmedenler için, bundan başka bir azap daha vardır ve lâkin onların çoğu bilmezler.
Muhammed Esed : Gerçek şu ki zulüm işlemeye şartlanmış olanları, (öteki dünyadaki korkunç azaptan) daha yakın bir azap beklemektedir ama çoğu bunun farkında değil.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve şüphe yok ki, zulmedenler için ondan mukaddem bir azab da vardır. Velâkin onların birçokları bilmezler.
Ömer Öngüt : Ve o zulmedenlere şüphe yok ki bundan başka da azap vardır. Ne var ki onların çoğu bilmezler.
Şaban Piriş : Zalimler için bundan başka da azap vardır, fakat onların çoğu bilmezler.
Suat Yıldırım : Muhakkak ki o zalimlere bundan başka azap da vardır; fakat onların çoğu bunu bilmezler.
Süleyman Ateş : Zulmedenlere, bundan başka bir azâb da vardır. Fakat çokları bilmezler.
Tefhim-ul Kuran : Hiç şüphe yok, zulmetmekte olanlara, bundan önce de bir azab vardır; ancak onların çoğu bilmiyorlar.
Ümit Şimşek : Zulmedenler için ondan önce bir azap daha vardır; lâkin çoğu bilmiyor.
Yaşar Nuri Öztürk : Zulmedenler için bundan başka bir azap da vardır. Fakat onların çokları bilmiyorlar.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}