| Süleyman Ateş Meali |
|
 Ölçü ve tartıda hile yapanların vay haline!(83:1) | |
| Onlar insanlardan bir şey ölçüp aldıkları zaman ölçüyü tam yaparlar.(83:2) | |
| Kendileri onlara bir şey ölçtükleri veya tarttıkları zaman (ölçü ve tartıyı) eksik yaparlar.(83:3) | |
| Onlar, tekrar diriltileceklerini sanmıyorlar mı?(83:4) | |
| Büyük bir gün için,(83:5) | |
| Ki o gün insanlar, âlemlerin Rabbinin divânında dururlar.(83:6) | |
| Hayır, (ölçü ve tartıda hile yapılamaz), doğrusu sapanların yazıcısı Siccin (aşağı zindan)dadır.(83:7) | |
| Siccin'in ne olduğunu sen nereden bileceksin?(83:8) | |
| Yazılmış bir Kitâptır.(83:9) | |
| Yalanlayanların vay haline o gün!(83:10) | |
| Onlar cezâ gününü yalanlamaktadırlar.(83:11) | |
| Onu, saldırgan, günâhkârdan başkası yalanlamaz.(83:12) | |
| Ona âyetlerimiz okunduğu zaman: "Eskilerin masalları" der.(83:13) | |
| Hayır, doğrusu, onların işleyip kazandıkları şeyler, kalblerinin üzerine pas olmuştur.(83:14) | |
| Hayır, doğrusu onlar, o gün Rablerinden perdelenmişlerdir.(83:15) | |
| Sonra onlar, elbette cehenneme gireceklerdir.(83:16) | |
| Sonra da: "İşte yalanlamakta olduğunuz şey budur!" denilecektir.(83:17) | |
| Hayır, iyilerin yazısı İlliyyin (yüceler)dedir.(83:18) | |
| İlliyyin (yüceler)in ne olduğunu sen nereden bileceksin?(83:19) | |
| (Allah'a) Yaklaştırılmış olanlar, ona tanık olurlar.(83:21) | |
| İyiler elbette ni'met içindedirler.(83:22) | |
| Divânlar üzerinde oturup bakarlar.(83:23) | |
| Yüzlerinde ni'metin sevinç ve parıltısını sezersin.(83:24) | |
| Onlara, mühürlü, hâlis bir şaraptan içirilir,(83:25) | |
| Ki sonu misktir (içildikten sonra misk gibi kokar). İşte yarışanlar, bunun için yarışsınlar.(83:26) | |
| Karışımı tesnimdendir.(83:27) | |
| Bir çeşme ki (Allah'a) yaklaştırılanlar ondan içerler.(83:28) | |
| Suç işleyenler, inananların üstüne gülerlerdi.(83:29) | |
| Onların yanından geçtikleri zaman birbirlerine kaş göz eder(ek onları küçümser)lerdi.(83:30) | |
| Âilelerine döndükleri zaman da (yaptıklarıyle övünüp) eğlenmeye başlarlardı.(83:31) | |
| İnananları gördüklerinde: "Şunlar sapık insanlar" derlerdi.(83:32) | |
| Oysa kendileri, onların üzerine bekçi gönderilmemişlerdi.(83:33) | |
| İşte bugün de inananlar kâfirlerin üstüne gülerler.(83:34) | |
| Divânlar üzerinde (oturup) bakarlar:(83:35) | |
| "Kâfirler, yaptıklarıyle cezâlandılar mı?" diye.(83:36) | |
