» 48 / Fetih  24:

Kuran Sırası: 48
İniş Sırası: 111
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29

 » 48 / Fetih  Suresi: 24
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَهُوَ (VHV) = ve huve : ve O'dur
2. الَّذِي (ELZ̃Y) = lleƶī :
3. كَفَّ (KF) = keffe : çeken
4. أَيْدِيَهُمْ (ÊYD̃YHM) = eydiyehum : onların ellerini
5. عَنْكُمْ (ANKM) = ǎnkum : sizden
6. وَأَيْدِيَكُمْ (VÊYD̃YKM) = ve eydiyekum : ve sizin ellerinizi
7. عَنْهُمْ (ANHM) = ǎnhum : onlardan
8. بِبَطْنِ (BBŦN) = bibeTni : göbeğinde
9. مَكَّةَ (MKT) = mekkete : Mekke'nin
10. مِنْ (MN) = min :
11. بَعْدِ (BAD̃) = beǎ'di : sonra
12. أَنْ (ÊN) = en :
13. أَظْفَرَكُمْ (ÊƵFRKM) = eZferakum : sizi galip getirdikten
14. عَلَيْهِمْ (ALYHM) = ǎleyhim : onlara
15. وَكَانَ (VKEN) = ve kāne : ve
16. اللَّهُ (ELLH) = llahu : Allah
17. بِمَا (BME) = bimā :
18. تَعْمَلُونَ (TAMLVN) = teǎ'melūne : yaptıklarınızı
19. بَصِيرًا (BṦYRE) = beSīran : görmektedir
ve O'dur | | çeken | onların ellerini | sizden | ve sizin ellerinizi | onlardan | göbeğinde | Mekke'nin | | sonra | | sizi galip getirdikten | onlara | ve | Allah | | yaptıklarınızı | görmektedir |

[] [] [KFF] [YD̃Y] [] [YD̃Y] [] [BŦN] [] [] [BAD̃] [] [ƵFR] [] [KVN] [] [] [AML] [BṦR]
VHV ELZ̃Y KF ÊYD̃YHM ANKM VÊYD̃YKM ANHM BBŦN MKT MN BAD̃ ÊN ÊƵFRKM ALYHM VKEN ELLH BME TAMLVN BṦYRE

ve huve lleƶī keffe eydiyehum ǎnkum ve eydiyekum ǎnhum bibeTni mekkete min beǎ'di en eZferakum ǎleyhim ve kāne llahu bimā teǎ'melūne beSīran
وهو الذي كف أيديهم عنكم وأيديكم عنهم ببطن مكة من بعد أن أظفركم عليهم وكان الله بما تعملون بصيرا

 » 48 / Fetih  Suresi: 24
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وهو | VHV ve huve ve O'dur And He
الذي | ELZ̃Y lleƶī (is) the One Who
كف ك ف ف | KFF KF keffe çeken withheld
أيديهم ي د ي | YD̃Y ÊYD̃YHM eydiyehum onların ellerini their hands
عنكم | ANKM ǎnkum sizden from you
وأيديكم ي د ي | YD̃Y VÊYD̃YKM ve eydiyekum ve sizin ellerinizi and your hands
عنهم | ANHM ǎnhum onlardan from them
ببطن ب ط ن | BŦN BBŦN bibeTni göbeğinde within
مكة | MKT mekkete Mekke'nin Makkah,
من | MN min after
بعد ب ع د | BAD̃ BAD̃ beǎ'di sonra after
أن | ÊN en that
أظفركم ظ ف ر | ƵFR ÊƵFRKM eZferakum sizi galip getirdikten He gave you victory
عليهم | ALYHM ǎleyhim onlara over them.
وكان ك و ن | KVN VKEN ve kāne ve And is
الله | ELLH llahu Allah Allah
بما | BME bimā of what
تعملون ع م ل | AML TAMLVN teǎ'melūne yaptıklarınızı you do
بصيرا ب ص ر | BṦR BṦYRE beSīran görmektedir All-Seer.

48:24 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve O'dur | | çeken | onların ellerini | sizden | ve sizin ellerinizi | onlardan | göbeğinde | Mekke'nin | | sonra | | sizi galip getirdikten | onlara | ve | Allah | | yaptıklarınızı | görmektedir |

[] [] [KFF] [YD̃Y] [] [YD̃Y] [] [BŦN] [] [] [BAD̃] [] [ƵFR] [] [KVN] [] [] [AML] [BṦR]
VHV ELZ̃Y KF ÊYD̃YHM ANKM VÊYD̃YKM ANHM BBŦN MKT MN BAD̃ ÊN ÊƵFRKM ALYHM VKEN ELLH BME TAMLVN BṦYRE

ve huve lleƶī keffe eydiyehum ǎnkum ve eydiyekum ǎnhum bibeTni mekkete min beǎ'di en eZferakum ǎleyhim ve kāne llahu bimā teǎ'melūne beSīran
وهو الذي كف أيديهم عنكم وأيديكم عنهم ببطن مكة من بعد أن أظفركم عليهم وكان الله بما تعملون بصيرا

[] [] [ك ف ف] [ي د ي] [] [ي د ي] [] [ب ط ن] [] [] [ب ع د] [] [ظ ف ر] [] [ك و ن] [] [] [ع م ل] [ب ص ر]

 » 48 / Fetih  Suresi: 24
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وهو | VHV ve huve ve O'dur And He
Vav,He,Vav,
6,5,6,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
الواو عاطفة
ضمير منفصل
الذي | ELZ̃Y lleƶī (is) the One Who
Elif,Lam,Zel,Ye,
1,30,700,10,
REL – masculine singular relative pronoun
اسم موصول
كف ك ف ف | KFF KF keffe çeken withheld
Kef,Fe,
20,80,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
أيديهم ي د ي | YD̃Y ÊYD̃YHM eydiyehum onların ellerini their hands
,Ye,Dal,Ye,He,Mim,
,10,4,10,5,40,
N – accusative feminine plural noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم منصوب و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
عنكم | ANKM ǎnkum sizden from you
Ayn,Nun,Kef,Mim,
70,50,20,40,
P – preposition
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
وأيديكم ي د ي | YD̃Y VÊYD̃YKM ve eydiyekum ve sizin ellerinizi and your hands
Vav,,Ye,Dal,Ye,Kef,Mim,
6,,10,4,10,20,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – accusative feminine plural noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
الواو عاطفة
اسم منصوب والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
عنهم | ANHM ǎnhum onlardan from them
Ayn,Nun,He,Mim,
70,50,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
ببطن ب ط ن | BŦN BBŦN bibeTni göbeğinde within
Be,Be,Tı,Nun,
2,2,9,50,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine noun
جار ومجرور
مكة | MKT mekkete Mekke'nin Makkah,
Mim,Kef,Te merbuta,
40,20,400,
"PN – genitive proper noun → Makkah"
اسم علم مجرور بالفتحة بدلاً من الكسرة لأنه ممنوع من الصرف
من | MN min after
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
بعد ب ع د | BAD̃ BAD̃ beǎ'di sonra after
Be,Ayn,Dal,
2,70,4,
N – genitive noun
اسم مجرور
أن | ÊN en that
,Nun,
,50,
SUB – subordinating conjunction
حرف مصدري
أظفركم ظ ف ر | ƵFR ÊƵFRKM eZferakum sizi galip getirdikten He gave you victory
,Zı,Fe,Re,Kef,Mim,
,900,80,200,20,40,
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل ماض والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
عليهم | ALYHM ǎleyhim onlara over them.
Ayn,Lam,Ye,He,Mim,
70,30,10,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
وكان ك و ن | KVN VKEN ve kāne ve And is
Vav,Kef,Elif,Nun,
6,20,1,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
الله | ELLH llahu Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
بما | BME bimā of what
Be,Mim,Elif,
2,40,1,
P – prefixed preposition bi
REL – relative pronoun
جار ومجرور
تعملون ع م ل | AML TAMLVN teǎ'melūne yaptıklarınızı you do
Te,Ayn,Mim,Lam,Vav,Nun,
400,70,40,30,6,50,
V – 2nd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بصيرا ب ص ر | BṦR BṦYRE beSīran görmektedir All-Seer.
Be,Sad,Ye,Re,Elif,
2,90,10,200,1,
N – accusative masculine singular indefinite noun
اسم منصوب
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَهُوَ: ve O'dur | الَّذِي: | كَفَّ: çeken | أَيْدِيَهُمْ: onların ellerini | عَنْكُمْ: sizden | وَأَيْدِيَكُمْ: ve sizin ellerinizi | عَنْهُمْ: onlardan | بِبَطْنِ: göbeğinde | مَكَّةَ: Mekke'nin | مِنْ: | بَعْدِ: sonra | أَنْ: | أَظْفَرَكُمْ: sizi galip getirdikten | عَلَيْهِمْ: onlara | وَكَانَ: ve | اللَّهُ: Allah | بِمَا: | تَعْمَلُونَ: yaptıklarınızı | بَصِيرًا: görmektedir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وهو WHW ve O'dur | الذي ELZ̃Y | كف KF çeken | أيديهم ÊYD̃YHM onların ellerini | عنكم ANKM sizden | وأيديكم WÊYD̃YKM ve sizin ellerinizi | عنهم ANHM onlardan | ببطن BBŦN göbeğinde | مكة MKT Mekke'nin | من MN | بعد BAD̃ sonra | أن ÊN | أظفركم ÊƵFRKM sizi galip getirdikten | عليهم ALYHM onlara | وكان WKEN ve | الله ELLH Allah | بما BME | تعملون TAMLWN yaptıklarınızı | بصيرا BṦYRE görmektedir |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve huve: ve O'dur | lleƶī: | keffe: çeken | eydiyehum: onların ellerini | ǎnkum: sizden | ve eydiyekum: ve sizin ellerinizi | ǎnhum: onlardan | bibeTni: göbeğinde | mekkete: Mekke'nin | min: | beǎ'di: sonra | en: | eZferakum: sizi galip getirdikten | ǎleyhim: onlara | ve kāne: ve | llahu: Allah | bimā: | teǎ'melūne: yaptıklarınızı | beSīran: görmektedir |
Kırık Meal (Transcript) : |VHV: ve O'dur | ELZ̃Y: | KF: çeken | ÊYD̃YHM: onların ellerini | ANKM: sizden | VÊYD̃YKM: ve sizin ellerinizi | ANHM: onlardan | BBŦN: göbeğinde | MKT: Mekke'nin | MN: | BAD̃: sonra | ÊN: | ÊƵFRKM: sizi galip getirdikten | ALYHM: onlara | VKEN: ve | ELLH: Allah | BME: | TAMLVN: yaptıklarınızı | BṦYRE: görmektedir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve o, bir mâbuttur ki, onlara karşı zafer kazandınız da ondan sonra Mekke vâdîsinde onların ellerini sizden çekti, sizin ellerinizi de onlardan ve Allah, ne yaparsanız hepsini görür.
Adem Uğur : O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra, Mekke'nin içinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
Ahmed Hulusi : Sizi onlara muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan uzak tutan "HÛ"dur! Allâh yaptıklarınızı (yaratanı olarak) Basıyr'dir.
Ahmet Tekin : Allah sizi, onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra, Hudeybiye-Mekke vâdisinde, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çektirendir. Allah işlediğiniz amelleri biliyor, görüyor.
Ahmet Varol : Onlara karşı size zafer verdikten sonra, Mekke yakınında onların ellerini sizden sizin ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allah yaptıklarınızı görendir.
Ali Bulaç : Onlara karşı size zafer verdikten sonra, Mekke'nin göbeğinde ellerini sizden ve sizin de ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allah, yaptıklarınızı hakkıyla görendir.
Ali Fikri Yavuz : Allah O’dur ki, sizi, Mekke vadisinde kâfirlere karşı sizi zafere erdirdikten sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekti (birbirinizle savaşmadınız). Allah bütün yaptıklarınızı görendir.
Bekir Sadak : Sizi onlara ustun kildiktan sonra, Mekke bolgesinde, onlarin ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan geri tutan, savasi onleyen O'dur. Allah yaptiklarinizi gorendir.
Celal Yıldırım : Size, onlara karşı zafer sağladıktan sonra Mekke sınırları içinde onların ellerini sizden çeken, sizin de ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allah yaptıklarınızı görüp bilendir.
Diyanet İşleri : O, Mekke’nin göbeğinde, sizi onlara karşı üstün kıldıktan sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı hakkıyla görmektedir.
Diyanet İşleri (eski) : Sizi onlara üstün kıldıktan sonra, Mekke bölgesinde, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan geri tutan, savaşı önleyen O'dur. Allah yaptıklarınızı görendir.
Diyanet Vakfi : O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra, Mekke'nin içinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
Edip Yüksel : Sizi onlara karşı üstün getirdikten sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini yakanızdan sizin de ellerinizi onların yakasından çeken odur. ALLAH yaptıklarınızı görendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Allah, yaptıklarınızı görendir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O, Mekke deresinde, onlara karşı size zafer vermişken onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendi. Allah, yaptıklarınızı görendir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve O'dur ki onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekti. Mekke deresinde onlara karşı size zafer vermişken, hem Allah, her ne yaparsanız basîr bulunuyor.
Fizilal-il Kuran : Mekke'nin ortasında, sizi onlara galip getirdikten sonra onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allah, yaptıklarınızı görmektedir.
Gültekin Onan : Onlara karşı size zafer verdikten sonra, Mekke'nin göbeğinde ellerini sizden ve sizin de ellerinizi onlardan çeken O'dur. Tanrı, yaptıklarınızı hakkıyla görendir.
Hakkı Yılmaz : (24,25) "Ve Allah, sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin vadisinde; Hudeybiye'de, Allah'ın dilediği kimseyi rahmetine girdirmesi için, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Ve Allah, yaptıklarınızı en iyi görendir. Onlar, Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini kabul etmeyen ve sizi Mescid-i Haram'dan ve ayarlanmış hedylerin/ hac yapanlara gönderilen yiyeceklerin yerlerine ulaşmasını engelleyen kimselerdir. Eğer kendilerini henüz tanımadığınız, bilmeyerek ezmek sûretiyle kendilerinden sorumluluğunuz olacak mü’min erkekler, mü’min kadınlar olmasaydı, eğer onlar, birbirinden ayrılmış olsalardı kesinlikle onlardan Allah'ın ilâhlığına ve rabliğine inanmayan kimseleri acıklı bir azapla azaplandırırdık. "
Hasan Basri Çantay : O, sizi Mekkenin karnında onlara karşı muzaffer kıldıkdan sonra onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çekendi. Allah ne yaparsanız hakkıyle görücüdür.
Hayrat Neşriyat : O, Mekke’nin (sınırlarının) ortasında (Hudeybiye’de) onlara karşı size zafer verdikten sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çekendir. Çünki Allah, ne yaparsanız hakkıyla görendir.
İbni Kesir : Mekke'nin göbeğinde sizi onlara muzaffer kıldıktan sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çeken O'dur. Allah; yaptıklarınızı görmekte olandır.
İskender Evrenosoğlu : Ve sizi, Mekke'nin ortasında onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra, onların ellerini sizden ve sizin ellerinizi onlardan çeken O'dur. Ve Allah, yaptıklarınızı görendir.
Muhammed Esed : Sizi onlara muzaffer kıldıktan sonra Mekke vadisinde onların ellerini sizin üzerinizden, sizin ellerinizi de onların üzerinden çeken O'dur; ve Allah yapmış olduğunuz her şeyi görmektedir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve O, o (Hâlık-i Azîm)dir ki onların ellerini sizden ve sizin ellerinizi de onlardan Mekke vadisinde çektirdi, sizi onların üzerlerine muzaffer kıldıktan sonra ve Allah, sizin bütün işlediklerinizi görücüdür.
Ömer Öngüt : O size onlara karşı zafer verdikten sonra Mekke'nin ortasında, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çekmiştir. Allah yaptıklarınızı görmektedir.
Şaban Piriş : Sizi onlara karşı zafere ulaştırdıktan sonra, Mekke’nin göbeğinde, onların ellerini sizden, sizin elinizi de onlardan çeken O’dur. Allah, yaptıklarınızı görmektedir.
Suat Yıldırım : Mekke vâdisinde size kâfirlere karşı zafer nasib ettikten sonra, onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan çeken Odur. Allah bütün yaptıklarınızı görür.
Süleyman Ateş : Mekke'nin göbeğinde, sizi onlara gâlip getirdikten sonra onların ellerini sizden, sizin ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allâh, yaptıklarınızı görmektedir.
Tefhim-ul Kuran : Onlara karşı size zafer verdikten sonra, Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden ve sizin de ellerinizi onlardan çeken O'dur. Allah, yapmakta olduklarınızı hakkıyla görmekte olandır.
Ümit Şimşek : Sizi onlara karşı muzaffer kıldıktan sonra Mekke'nin ortasında onların elini sizden, sizin elinizi onlardan çeken de Odur. Allah bütün yaptıklarınızı görmektedir.
Yaşar Nuri Öztürk : O odur ki, sizi onlarla galip getirdikten sonra Mekke'nin göbeğinde onların ellerini sizden, sizin ellerinizi de onlardan uzak tuttu. Allah, yapmakta olduklarınızı iyice görmektedir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}