» 67 / Mülk  16:

Kuran Sırası: 67
İniş Sırası: 77
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30

 » 67 / Mülk  Suresi: 16
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. أَأَمِنْتُمْ (ÊÊMNTM) = eemintum : emin misiniz?
2. مَنْ (MN) = men : olanın
3. فِي (FY) = fī :
4. السَّمَاءِ (ELSMEÙ) = s-semāi : gökte
5. أَنْ (ÊN) = en :
6. يَخْسِفَ (YḢSF) = yeḣsife : batırmayacağından
7. بِكُمُ (BKM) = bikumu : sizi
8. الْأَرْضَ (ELÊRŽ) = l-erDe : yere
9. فَإِذَا (FÎZ̃E) = feiƶā : O zaman
10. هِيَ (HY) = hiye : o (yer)
11. تَمُورُ (TMVR) = temūru : birden sallanır
emin misiniz? | olanın | | gökte | | batırmayacağından | sizi | yere | O zaman | o (yer) | birden sallanır |

[EMN] [] [] [SMV] [] [ḢSF] [] [ERŽ] [] [] [MVR]
ÊÊMNTM MN FY ELSMEÙ ÊN YḢSF BKM ELÊRŽ FÎZ̃E HY TMVR

eemintum men s-semāi en yeḣsife bikumu l-erDe feiƶā hiye temūru
أأمنتم من في السماء أن يخسف بكم الأرض فإذا هي تمور

 » 67 / Mülk  Suresi: 16
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أأمنتم ا م ن | EMN ÊÊMNTM eemintum emin misiniz? Do you feel secure
من | MN men olanın (from Him) Who
في | FY (is) in
السماء س م و | SMV ELSMEÙ s-semāi gökte the heaven
أن | ÊN en not
يخسف خ س ف | ḢSF YḢSF yeḣsife batırmayacağından He will cause to swallow
بكم | BKM bikumu sizi you
الأرض ا ر ض | ERŽ ELÊRŽ l-erDe yere the earth
فإذا | FÎZ̃E feiƶā O zaman when
هي | HY hiye o (yer) it
تمور م و ر | MVR TMVR temūru birden sallanır sways?

67:16 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

emin misiniz? | olanın | | gökte | | batırmayacağından | sizi | yere | O zaman | o (yer) | birden sallanır |

[EMN] [] [] [SMV] [] [ḢSF] [] [ERŽ] [] [] [MVR]
ÊÊMNTM MN FY ELSMEÙ ÊN YḢSF BKM ELÊRŽ FÎZ̃E HY TMVR

eemintum men s-semāi en yeḣsife bikumu l-erDe feiƶā hiye temūru
أأمنتم من في السماء أن يخسف بكم الأرض فإذا هي تمور

[ا م ن] [] [] [س م و] [] [خ س ف] [] [ا ر ض] [] [] [م و ر]

 » 67 / Mülk  Suresi: 16
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أأمنتم ا م ن | EMN ÊÊMNTM eemintum emin misiniz? Do you feel secure
,,Mim,Nun,Te,Mim,
,,40,50,400,40,
INTG – prefixed interrogative alif
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
الهمزة همزة استفهام
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
من | MN men olanın (from Him) Who
Mim,Nun,
40,50,
REL – relative pronoun
اسم موصول
في | FY (is) in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
السماء س م و | SMV ELSMEÙ s-semāi gökte the heaven
Elif,Lam,Sin,Mim,Elif,,
1,30,60,40,1,,
N – genitive feminine noun
اسم مجرور
أن | ÊN en not
,Nun,
,50,
SUB – subordinating conjunction
حرف مصدري
يخسف خ س ف | ḢSF YḢSF yeḣsife batırmayacağından He will cause to swallow
Ye,Hı,Sin,Fe,
10,600,60,80,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
بكم | BKM bikumu sizi you
Be,Kef,Mim,
2,20,40,
P – prefixed preposition bi
PRON – 2nd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
الأرض ا ر ض | ERŽ ELÊRŽ l-erDe yere the earth
Elif,Lam,,Re,Dad,
1,30,,200,800,
"N – accusative feminine noun → Earth"
اسم منصوب
فإذا | FÎZ̃E feiƶā O zaman when
Fe,,Zel,Elif,
80,,700,1,
REM – prefixed resumption particle
SUR – surprise particle
الفاء استئنافية
حرف فجاءة
هي | HY hiye o (yer) it
He,Ye,
5,10,
PRON – 3rd person feminine singular personal pronoun
ضمير منفصل
تمور م و ر | MVR TMVR temūru birden sallanır sways?
Te,Mim,Vav,Re,
400,40,6,200,
V – 3rd person feminine singular imperfect verb
فعل مضارع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |أَأَمِنْتُمْ: emin misiniz? | مَنْ: olanın | فِي: | السَّمَاءِ: gökte | أَنْ: | يَخْسِفَ: batırmayacağından | بِكُمُ: sizi | الْأَرْضَ: yere | فَإِذَا: O zaman | هِيَ: o (yer) | تَمُورُ: birden sallanır |
Kırık Meal (Harekesiz) : |أأمنتم ÊÊMNTM emin misiniz? | من MN olanın | في FY | السماء ELSMEÙ gökte | أن ÊN | يخسف YḢSF batırmayacağından | بكم BKM sizi | الأرض ELÊRŽ yere | فإذا FÎZ̃E O zaman | هي HY o (yer) | تمور TMWR birden sallanır |
Kırık Meal (Okunuş) : |eemintum: emin misiniz? | men: olanın | : | s-semāi: gökte | en: | yeḣsife: batırmayacağından | bikumu: sizi | l-erDe: yere | feiƶā: O zaman | hiye: o (yer) | temūru: birden sallanır |
Kırık Meal (Transcript) : |ÊÊMNTM: emin misiniz? | MN: olanın | FY: | ELSMEÙ: gökte | ÊN: | YḢSF: batırmayacağından | BKM: sizi | ELÊRŽ: yere | FÎZ̃E: O zaman | HY: o (yer) | TMVR: birden sallanır |
Abdulbaki Gölpınarlı : Kudreti ve emri, gökte bulunan, yüce olan mâbûdun, sizi yerle berâber batırmayacağından emin misiniz? O vakit görürsün ki o sâkin yeryüzü, çalkanıp durmada, titreyip kıvranmada.
Adem Uğur : Gökte olanın, sizi yere batırıvermeyeceğinden emin misiniz? O zaman yer sarsıldıkça sarsılır.
Ahmed Hulusi : Semâdakinin sizi arzınıza geçirmesinden güvencede misiniz? Birden o harekete geçip çalkalanmaya başlar!
Ahmet Tekin : Gökte olanın, sizi yerin dibine batırmayacağından emin misiniz? İşte o zaman, o boyun eğen yer, ıstırapla sarsılır, çalkalanır.
Ahmet Varol : Gökte olanın sizi yere geçirmeyeceğinden emin mi oldunuz? O zaman yer birden çalkalanmaya başlar.
Ali Bulaç : Gökte olanın sizi yere geçirmeyeceğinden emin misiniz? Bir bakmışsınız ki, o (yeryüzü) sallanıp çalkalanmaktadır.
Ali Fikri Yavuz : Göklerde olan (ve âlemin idaresine memur bulunan) meleklerin, sizi yerin dibine geçirmesinden emin mi oldunuz? (Ey Mekke’liler!) O vakit bir de bakarsınız, arz çalkalanıp duruyor.
Bekir Sadak : Gokte olanin sizi yerin dibine gecirmesinden guvende misiniz? O zaman, yer, sarsildikca sarsilir.
Celal Yıldırım : Göktekilerin sizi yere göçürüvermesinden emin misiniz ? O takdirde bakarsınız ki, ansızın yer sallanıp çalkalanır.
Diyanet İşleri : Göktekinin sizi yere geçirivermeyeceğinden emin mi oldunuz? (O zaman) bir de bakarsınız yeryüzü şiddetle çalkalanıyor.
Diyanet İşleri (eski) : Gökte olanın sizi yerin dibine geçirmesinden güvende misiniz? O zaman, yer, sarsıldıkça sarsılır.
Diyanet Vakfi : Gökte olanın, sizi yere batırıvermeyeceğinden emin misiniz? O zaman yer sarsıldıkça sarsılır.
Edip Yüksel : Yoksa, aniden sallanmaya başlayacak olan yerin dibine sizi batırmayacağına dair göktekinden güvence mi aldınız?
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Her şeyi kuşatmış olan Allah'ın yeri sizinle birlikte göçürüvermesinden emin misiniz? O zaman yer çalkalanıyordur.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Emin misiniz o göktekinden; sizinle yeri göçürüvermesinden? O zaman bakarsın ki, o yer çalkalanıyor!
Elmalılı Hamdi Yazır : Emîn misiniz o Semâdekinden; sizinle Arzı göçürüvermesinden? O vakıt bakarsınız ki o Arz çalkalanıyordur.
Fizilal-il Kuran : Gökte olanın sizi yere batırmayacağından emin misiniz? O zaman yer sarsıldıkça sarsılır.
Gültekin Onan : Gökte olanın sizi yere geçirmeyeceğinden güvencede (emin) misiniz? Bir bakmışsınız ki, o (yeryüzü) sallanıp çalkalanmaktadır.
Hakkı Yılmaz : Yüceler yücesi olan Allah'ın sizi yere batırmasından güvende misiniz? Bir de bakarsın ki çalkalanıvermiştir.
Hasan Basri Çantay : (Bu âlemin tedbîrine müvekkel olan) gökdeki (melek) lerden, (Allahdan), sizi yere batırıvermesinden emîn mi olduunz? O vakit bakarsınız ki o (arz durmayıb) çalkanmakdadır.
Hayrat Neşriyat : Gökte olanın (kâinâtın tedbir ve idâresine vekil kılınan meleklerin) sizi yere batırmasından emin mi oldunuz? Bir de bakarsınız ki o (yer) sarsılıyordur!
İbni Kesir : Gökte olanın; sizi yerin dibine geçirmesinden emin mi oldunuz? O zaman yer, sarsıldıkça sarsılır.
İskender Evrenosoğlu : Gökyüzündeki Kişinin (Allah'ın), o (yer) sallandığı zaman sizi, yere geçirmesinden (geçirmeyeceğinden) emin mi oldunuz?
Muhammed Esed : O Gökteki'nin, yeryüzünün bir gün gelip sarsılmaya başladığında sizi yutmasına izin vermeyeceğine emin olabilir misiniz?
Ömer Nasuhi Bilmen : Emin mi oldunuz, gökte olanın sizi yerin dibine geçirivermesinden? O vakit o yer, çalkanıverir.
Ömer Öngüt : Gökte olanın sizi yere batırıvermeyeceğinden emin mi oldunuz? O zaman yer sarsıldıkça sarsılır.
Şaban Piriş : Gökte olanın sizi yere batırmayacağından güvende misiniz, O sarsıldığı zaman?
Suat Yıldırım : Yüceler yücesi olan Allah’ın sizi yerin dibine geçirmesinden emin mi oldunuz? O zaman bir de bakarsınız yer çalkalanıp duruyor.
Süleyman Ateş : Gökte olanın, sizi yere batırmayacağından emin misiniz? O zaman yer, birden sallanmağa başlar (ve siz yerin dibine geçersiniz).
Tefhim-ul Kuran : Gökte olanın sizi yere geçirmeyeceğinden emin misiniz? Bir bakmışsınız ki, o (yeryüzü) sallanıp çalkalanmaktadır.
Ümit Şimşek : Yoksa semâdakinin, sizi yerin dibine geçirmeyeceğinden emin mi oldunuz? Bir de bakarsınız, yer sallanıp duruyor...
Yaşar Nuri Öztürk : O göktekinin, sizi yere batırmayacağından emin misiniz? O zaman yer aniden çalkalanmaya başlar.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}