» 60 / Mümtehine  11:

Kuran Sırası: 60
İniş Sırası: 91
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13

 » 60 / Mümtehine  Suresi: 11
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَإِنْ (VÎN) = ve in : ve eğer
2. فَاتَكُمْ (FETKM) = fetekum : giderse
3. شَيْءٌ (ŞYÙ) = şey'un : herhangibir şey
4. مِنْ (MN) = min : -den
5. أَزْوَاجِكُمْ (ÊZVECKM) = ezvācikum : eşleriniz-
6. إِلَى (ÎL) = ilā :
7. الْكُفَّارِ (ELKFER) = l-kuffāri : kafirlere
8. فَعَاقَبْتُمْ (FAEGBTM) = feǎāḳabtum : sonra sıra size gelirse
9. فَاتُوا (F ËTVE) = fe ātū : verin
10. الَّذِينَ (ELZ̃YN) = elleƶīne :
11. ذَهَبَتْ (Z̃HBT) = ƶehebet : gidenlere
12. أَزْوَاجُهُمْ (ÊZVECHM) = ezvācuhum : eşleri
13. مِثْلَ (MS̃L) = miṧle : mislini
14. مَا (ME) = mā :
15. أَنْفَقُوا (ÊNFGVE) = enfeḳū : harcadıklarının
16. وَاتَّقُوا (VETGVE) = vetteḳū : ve sakının
17. اللَّهَ (ELLH) = llahe : Allah'a
18. الَّذِي (ELZ̃Y) = lleƶī : ki
19. أَنْتُمْ (ÊNTM) = entum : siz
20. بِهِ (BH) = bihi : ona
21. مُؤْمِنُونَ (MÙMNVN) = mu'minūne : inanıyorsunuz
ve eğer | giderse | herhangibir şey | -den | eşleriniz- | | kafirlere | sonra sıra size gelirse | verin | | gidenlere | eşleri | mislini | | harcadıklarının | ve sakının | Allah'a | ki | siz | ona | inanıyorsunuz |

[] [FVT] [ŞYE] [] [ZVC] [] [KFR] [AGB] [ETY] [] [Z̃HB] [ZVC] [MS̃L] [] [NFG] [VGY] [] [] [] [] [EMN]
VÎN FETKM ŞYÙ MN ÊZVECKM ÎL ELKFER FAEGBTM F ËTVE ELZ̃YN Z̃HBT ÊZVECHM MS̃L ME ÊNFGVE VETGVE ELLH ELZ̃Y ÊNTM BH MÙMNVN

ve in fetekum şey'un min ezvācikum ilā l-kuffāri feǎāḳabtum fe ātū elleƶīne ƶehebet ezvācuhum miṧle enfeḳū vetteḳū llahe lleƶī entum bihi mu'minūne
وإن فاتكم شيء من أزواجكم إلى الكفار فعاقبتم فآتوا الذين ذهبت أزواجهم مثل ما أنفقوا واتقوا الله الذي أنتم به مؤمنون

 » 60 / Mümtehine  Suresi: 11
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإن | VÎN ve in ve eğer And if
فاتكم ف و ت | FVT FETKM fetekum giderse have gone from you
شيء ش ي ا | ŞYE ŞYÙ şey'un herhangibir şey any
من | MN min -den of
أزواجكم ز و ج | ZVC ÊZVECKM ezvācikum eşleriniz- your wives
إلى | ÎL ilā to
الكفار ك ف ر | KFR ELKFER l-kuffāri kafirlere the disbelievers
فعاقبتم ع ق ب | AGB FAEGBTM feǎāḳabtum sonra sıra size gelirse then your turn comes,
فآتوا ا ت ي | ETY F ËTVE fe ātū verin then give
الذين | ELZ̃YN elleƶīne (to) those who
ذهبت ذ ه ب | Z̃HB Z̃HBT ƶehebet gidenlere have gone,
أزواجهم ز و ج | ZVC ÊZVECHM ezvācuhum eşleri their wives,
مثل م ث ل | MS̃L MS̃L miṧle mislini (the) like
ما | ME (of) what
أنفقوا ن ف ق | NFG ÊNFGVE enfeḳū harcadıklarının they had spent.
واتقوا و ق ي | VGY VETGVE vetteḳū ve sakının And fear
الله | ELLH llahe Allah'a Allah
الذي | ELZ̃Y lleƶī ki (in) Whom,
أنتم | ÊNTM entum siz you,
به | BH bihi ona [in Him]
مؤمنون ا م ن | EMN MÙMNVN mu'minūne inanıyorsunuz (are) believers.

60:11 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve eğer | giderse | herhangibir şey | -den | eşleriniz- | | kafirlere | sonra sıra size gelirse | verin | | gidenlere | eşleri | mislini | | harcadıklarının | ve sakının | Allah'a | ki | siz | ona | inanıyorsunuz |

[] [FVT] [ŞYE] [] [ZVC] [] [KFR] [AGB] [ETY] [] [Z̃HB] [ZVC] [MS̃L] [] [NFG] [VGY] [] [] [] [] [EMN]
VÎN FETKM ŞYÙ MN ÊZVECKM ÎL ELKFER FAEGBTM F ËTVE ELZ̃YN Z̃HBT ÊZVECHM MS̃L ME ÊNFGVE VETGVE ELLH ELZ̃Y ÊNTM BH MÙMNVN

ve in fetekum şey'un min ezvācikum ilā l-kuffāri feǎāḳabtum fe ātū elleƶīne ƶehebet ezvācuhum miṧle enfeḳū vetteḳū llahe lleƶī entum bihi mu'minūne
وإن فاتكم شيء من أزواجكم إلى الكفار فعاقبتم فآتوا الذين ذهبت أزواجهم مثل ما أنفقوا واتقوا الله الذي أنتم به مؤمنون

[] [ف و ت] [ش ي ا] [] [ز و ج] [] [ك ف ر] [ع ق ب] [ا ت ي] [] [ذ ه ب] [ز و ج] [م ث ل] [] [ن ف ق] [و ق ي] [] [] [] [] [ا م ن]

 » 60 / Mümtehine  Suresi: 11
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإن | VÎN ve in ve eğer And if
Vav,,Nun,
6,,50,
REM – prefixed resumption particle
COND – conditional particle
الواو استئنافية
حرف شرط
فاتكم ف و ت | FVT FETKM fetekum giderse have gone from you
Fe,Elif,Te,Kef,Mim,
80,1,400,20,40,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
PRON – 2nd person masculine plural object pronoun
فعل ماض والكاف ضمير متصل في محل نصب مفعول به
شيء ش ي ا | ŞYE ŞYÙ şey'un herhangibir şey any
Şın,Ye,,
300,10,,
N – nominative masculine indefinite noun
اسم مرفوع
من | MN min -den of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
أزواجكم ز و ج | ZVC ÊZVECKM ezvācikum eşleriniz- your wives
,Ze,Vav,Elif,Cim,Kef,Mim,
,7,6,1,3,20,40,
N – genitive masculine plural noun
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
اسم مجرور والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
إلى | ÎL ilā to
,Lam,,
,30,,
P – preposition
حرف جر
الكفار ك ف ر | KFR ELKFER l-kuffāri kafirlere the disbelievers
Elif,Lam,Kef,Fe,Elif,Re,
1,30,20,80,1,200,
N – genitive masculine plural noun
اسم مجرور
فعاقبتم ع ق ب | AGB FAEGBTM feǎāḳabtum sonra sıra size gelirse then your turn comes,
Fe,Ayn,Elif,Gaf,Be,Te,Mim,
80,70,1,100,2,400,40,
CONJ – prefixed conjunction fa (and)
V – 2nd person masculine plural (form III) perfect verb
PRON – subject pronoun
الفاء عاطفة
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
فآتوا ا ت ي | ETY F ËTVE fe ātū verin then give
Fe,,Te,Vav,Elif,
80,,400,6,1,
RSLT – prefixed result particle
V – 2nd person masculine plural (form IV) imperative verb
PRON – subject pronoun
الفاء واقعة في جواب الشرط
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الذين | ELZ̃YN elleƶīne (to) those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
ذهبت ذ ه ب | Z̃HB Z̃HBT ƶehebet gidenlere have gone,
Zel,He,Be,Te,
700,5,2,400,
V – 3rd person feminine singular perfect verb
فعل ماض
أزواجهم ز و ج | ZVC ÊZVECHM ezvācuhum eşleri their wives,
,Ze,Vav,Elif,Cim,He,Mim,
,7,6,1,3,5,40,
N – nominative masculine plural noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم مرفوع و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
مثل م ث ل | MS̃L MS̃L miṧle mislini (the) like
Mim,Se,Lam,
40,500,30,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
ما | ME (of) what
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
أنفقوا ن ف ق | NFG ÊNFGVE enfeḳū harcadıklarının they had spent.
,Nun,Fe,Gaf,Vav,Elif,
,50,80,100,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
واتقوا و ق ي | VGY VETGVE vetteḳū ve sakının And fear
Vav,Elif,Te,Gaf,Vav,Elif,
6,1,400,100,6,1,
REM – prefixed resumption particle
V – 2nd person masculine plural (form VIII) imperative verb
PRON – subject pronoun
الواو استئنافية
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
الله | ELLH llahe Allah'a Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
الذي | ELZ̃Y lleƶī ki (in) Whom,
Elif,Lam,Zel,Ye,
1,30,700,10,
REL – masculine singular relative pronoun
اسم موصول
أنتم | ÊNTM entum siz you,
,Nun,Te,Mim,
,50,400,40,
PRON – 2nd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
به | BH bihi ona [in Him]
Be,He,
2,5,
P – prefixed preposition bi
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
مؤمنون ا م ن | EMN MÙMNVN mu'minūne inanıyorsunuz (are) believers.
Mim,,Mim,Nun,Vav,Nun,
40,,40,50,6,50,
N – nominative masculine plural (form IV) active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَإِنْ: ve eğer | فَاتَكُمْ: giderse | شَيْءٌ: herhangibir şey | مِنْ: -den | أَزْوَاجِكُمْ: eşleriniz- | إِلَى: | الْكُفَّارِ: kafirlere | فَعَاقَبْتُمْ: sonra sıra size gelirse | فَاتُوا: verin | الَّذِينَ: | ذَهَبَتْ: gidenlere | أَزْوَاجُهُمْ: eşleri | مِثْلَ: mislini | مَا: | أَنْفَقُوا: harcadıklarının | وَاتَّقُوا: ve sakının | اللَّهَ: Allah'a | الَّذِي: ki | أَنْتُمْ: siz | بِهِ: ona | مُؤْمِنُونَ: inanıyorsunuz |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وإن WÎN ve eğer | فاتكم FETKM giderse | شيء ŞYÙ herhangibir şey | من MN -den | أزواجكم ÊZWECKM eşleriniz- | إلى ÎL | الكفار ELKFER kafirlere | فعاقبتم FAEGBTM sonra sıra size gelirse | فآتوا F ËTWE verin | الذين ELZ̃YN | ذهبت Z̃HBT gidenlere | أزواجهم ÊZWECHM eşleri | مثل MS̃L mislini | ما ME | أنفقوا ÊNFGWE harcadıklarının | واتقوا WETGWE ve sakının | الله ELLH Allah'a | الذي ELZ̃Y ki | أنتم ÊNTM siz | به BH ona | مؤمنون MÙMNWN inanıyorsunuz |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve in: ve eğer | fetekum: giderse | şey'un: herhangibir şey | min: -den | ezvācikum: eşleriniz- | ilā: | l-kuffāri: kafirlere | feǎāḳabtum: sonra sıra size gelirse | fe ātū: verin | elleƶīne: | ƶehebet: gidenlere | ezvācuhum: eşleri | miṧle: mislini | : | enfeḳū: harcadıklarının | vetteḳū: ve sakının | llahe: Allah'a | lleƶī: ki | entum: siz | bihi: ona | mu'minūne: inanıyorsunuz |
Kırık Meal (Transcript) : |VÎN: ve eğer | FETKM: giderse | ŞYÙ: herhangibir şey | MN: -den | ÊZVECKM: eşleriniz- | ÎL: | ELKFER: kafirlere | FAEGBTM: sonra sıra size gelirse | F ËTVE: verin | ELZ̃YN: | Z̃HBT: gidenlere | ÊZVECHM: eşleri | MS̃L: mislini | ME: | ÊNFGVE: harcadıklarının | VETGVE: ve sakının | ELLH: Allah'a | ELZ̃Y: ki | ÊNTM: siz | BH: ona | MÙMNVN: inanıyorsunuz |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve eşlerinizin nikâh paralarından bir miktârı, onlar gider de, elinizden çıkarsa nöbet size gelince, kâfir kadınlarından inanıp size göçen bulununca eşleri gitmiş olanlara, ettikleri masraf kadar para verin ve çekinin o Allah'tan ki siz, ona inanmışsınız.
Adem Uğur : Eğer eşlerinizden biri, sizi bırakıp kâfirlere kaçar, siz de (onlarla savaşıp) galip gelirseniz, eşleri gitmiş olanlara (ganimetten), harcadıkları kadar verin. İnandığınız Allah'a karşı gelmekten sakının.
Ahmed Hulusi : Kadınlarınızdan biri ayrılıp kâfirlere giderse, sonra da bir şekilde onların eşlerinden size kaçan olur ya da ganimet olarak size kalırlarsa, eşleri gitmiş olanlara mehrlerinin mislini veriniz. O Allâh'tan korunun ki, siz O'na iman etmişlersiniz.
Ahmet Tekin : Eğer kâfirlere kaçan eşleriniz yüzünden herhangi bir kayba uğrarsanız, kâfirleri savaşarak yendiğiniz takdirde, eşleri gitmiş olanlara, harcadıkları kadar ganimetten pay verin. İnandığınız Allah’a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp, azaptan korunun.
Ahmet Varol : Eğer eşlerinizden kâfirlere bir şey gider; siz de (savaşta) ganimet elde ederseniz eşleri gidenlere sarfettikleri (mehirler) kadarını verin. Kendisine iman ettiğiniz Allah'tan da sakının.
Ali Bulaç : Ve eğer eşlerinizden (kafirlere kaçmalarından dolayı) herhangi bir şey kafirlere geçer, böylece siz de (savaşta onları yenip) ganimete kavuşursanız, eşleri (kaçıp) gidenlere (mehir olarak) harcama yaptıklarının bir mislini verin. Kendisine iman ettiğiniz Allah'tan sakının.
Ali Fikri Yavuz : Eğer zevcelerinizden biri (dininden çıkıb) sizden kâfirlere kaçar da, sonra siz (o kâfirlerle savaşarak) ganimet alırsanız, zevceleri (kâfirlere) gitmiş olanlara (önceden bu zevcelerine) sarf etmiş oldukları mehir kadar, (bu ganimetten) verin; ve kendisine iman ettiğiniz Allah’dan korkun.
Bekir Sadak : Ey mumin erkekler! Eger inkar eden eslerinize sarfettiklerinizden inkarcilara bir sey gececek olursa ve siz de ust durumda olursaniz, ganimetten, esleri giden mumin erkeklere sarfettikleri miktar kadarini verin. Inandiginiz Allah'a karsi gelmekten sakinin.
Celal Yıldırım : Eğer eşlerinizden (biri küfre dönüp) sizden aldığı mehirle kâfirlere kaçarsa ve siz de (onlara üstün gelip) onları cezalandırırsanız, eşleri kaçıp gidenlere, harcadıkları miktarını (ganimetten) verin. İmân ettiğiniz Allah'tan korkun (haksızlıktan) sakının.
Diyanet İşleri : Eğer eşlerinizden biri kâfirlere kaçar ve siz de onlarla çarpışıp ganimet alırsanız, eşleri gidenlere sarf ettikleri (mehir) kadarını verin ve inandığınız Allah’a karşı gelmekten sakının.
Diyanet İşleri (eski) : Ey mümin erkekler! Eğer inkar eden (kafir olan) eşlerinize sarfettiklerinizden inkarcılara bir şey geçecek olursa ganimetten, eşleri giden mümin erkeklere sarfettikleri miktar kadarını verin. İnandığınız Allah'a karşı gelmekten sakının.
Diyanet Vakfi : Eğer eşlerinizden biri, sizi bırakıp kâfirlere kaçar, siz de (onlarla savaşıp) galip gelirseniz, eşleri gitmiş olanlara (ganimetten), harcadıkları kadar verin. İnandığınız Allah'a karşı gelmekten sakının.
Edip Yüksel : Kafirlere katılan eşleriniz yoluyla bir şeyler yitirdikten sonra (ganimet veya size katılanlar yoluyla bir şeyler kazanıp) üstün gelirseniz, eşlerini yitirmiş olanlara, onların harcamış oldukları mehir kadar verin. İnandığınız ALLAH'ı sayıp dinleyin.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Eğer eşlerinizden biri, sizden kâfirlere kaçar da siz de savaşta galip durumda olursanız, eşleri gitmiş olanlara ganimetten, harcadıkları kadar verin. İnandığınız Allah'a karşı gelmekten sakının.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Eğer karılarınızdan biri kafirlere kaçar, siz de onlardan bunun acısını çıkarırsanız, karıları gitmiş olanlara harcadıkları kadarını ganimetten veriniz ve iman etmiş olduğunuz Allah'tan korkunuz!
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve eğer zevcelerinizden bir şey sizden küffara kaçar, siz de acısını alırsanız zevceleri gitmiş olanlara sarfettiklerinin mislini veriniz ve Allahdan korkunuz, eğer siz ona iyman etmiş mü'minlerseniz
Fizilal-il Kuran : Eğer eşlerinizden biri, sizden kafirlere kaçar da siz de savaşta galip durumda olursanız, eşleri gitmiş olanlara ganimetten, harcadıkları kadar verin. İnandığınız Allah'a karşı gelmekten sakının.
Gültekin Onan : Ve eğer eşlerinizden (kafirlere kaçmalarından dolayı) herhangi bir şey kafirlere geçer, böylece siz de (savaşta onları yenip) ganimete kavuşursanız, eşleri (kaçıp) gidenlere (mehir olarak) harcama yaptıklarının bir mislini verin. Kendisine inançlı olduğunuz Tanrı'dan sakının.
Hakkı Yılmaz : "Eğer eşlerinizden biri, sizden, kâfirlere; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddedenlere kaçar da siz de misillemede bulunursanız, eşleri gitmiş olanlara, harcadıkları kadar verin. Ve siz, kendisine inandığınız Allah'ın koruması altına girin. "
Hasan Basri Çantay : Eğer zevcelerinizden bir şey sizden kâfirlere kaçar da siz de muhaarebede ganîmete kavuşursanız zevceleri gitmiş olan (müslüman) lara harcadıkları (mehir) kadar verin. O Allahdan korkun ki siz (hepiniz) Ona inananlarsınız.
Hayrat Neşriyat : Ve eğer (dinden çıkarak sizi terk eden) zevceleriniz(in mehrin)den kâfirlere bir şey geçer (ve onlar mehirlerini size geri vermezler) de (onları savaşta) ta'kib eder (ve onlardan ganîmet alır)sanız, o takdirde zevceleri gitmiş olanlara (ganîmetten), sarf ettikleri (mehir)kadar verin! Ve (O) Allah’dan sakının ki, siz ona îmân eden kimselersiniz!
İbni Kesir : Eğer eşlerinizden kafirlere bir şey geçecek olursa ve siz de galib durumda bulunursanız; eşleri gidenlere sarfettikleri kadarını verin. İnandığınız Allah'tan sakının.
İskender Evrenosoğlu : Ve eğer sizin zevcelerinizden dolayı bir şey (mehir) sizin elinizden çıkıp kâfirlere geçtiyse (kâfirler, sizden kendilerine gelen kadınların mehirlerini, bıraktıkları eşlerine geri ödemezlerse), sonra da (kâfirlerden size gelip îmân eden kadınların bıraktıkları eşlerine mehirlerini geri) ödeme sırası size gelince, o zaman eşleri (kâfir erkeklere) gitmiş olanlara, infâk ettikleri kadar (mehri) siz (elinize geçen ganimetten) verin ve siz, kendisine îmân etmiş olduğunuz Allah'a karşı takva sahibi olun!
Muhammed Esed : Eğer hanımlarınızdan biri (sizi bırakıp) hakikati inkar edenlere giderse ve siz de buna üzülürseniz o zaman hanımları bırakıp giden (koca)lara (hanımlarına mehir olarak) harcadıklarına eşit bir şey verin ve inandığınız Allah'a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun!
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve eğer sizin zevcelerinizden bir şey sizden fevt olup kâfirlere geçerse sonra da siz bir ganîmet malı elde etmiş olursanız, artık zevceleri gitmiş olanlara mehr olarak vermiş oldukları şeyin mislini (o ganîmet malından) veriniz ve kendisine imân etmiş olduğunuz Allah'tan korkunuz.
Ömer Öngüt : Eğer eşlerinizden biri kâfirlere katılır ve onlar da mehirinizi geri vermezlerse, siz onlardan bir ganimet elde ettiğinizde, eşleri gitmiş olanlara mehirlerinin karşılığını verin. İnandığınız Allah'tan korkun.
Şaban Piriş : Eşlerinizden kafirlere bir şey geçer de siz de onlara galip gelirseniz, eşleri gidenlere harcadıkları kadar verin. İman ettiğiniz Allah’tan korkun!
Suat Yıldırım : Eğer eşlerinizden biri dinden dönüp kâfirlere kaçar da, sonra yaptığınız savaşta siz galip gelirseniz, eşleri gitmiş olan kocalara ganimet malından, harcadıkları mehir kadar verin. İnandığınız Allah’a karşı gelmekten sakının.
Süleyman Ateş : Eğer eşleriniz(e sarfettiğiniz mehirler)den herhangi bir şey kâfirlere gider de, sonra (onlardan da size kaçan kadınlar çıkar ve bu kez mehir ödeme) sıra(sı) size gelirse eşleri giden (mü'minlere) harcadıklarının mislini verin. İnandığınız Allah'a karşı gelmekten sakının.
Tefhim-ul Kuran : Ve eğer eşlerinizden (kâfirlere kaçmalarından dolayı) herhangi bir şey kâfirlere geçer, böylece siz de (savaşta onları yenip) ganimete kavuşursanız, eşleri (kaçıp) gidenlere (mehir olarak) harcama yaptıklarının bir mislini verin. Kendisine iman etmekte olduğunuz Allah'tan korkup sakının.
Ümit Şimşek : Eğer sizden birinin eşi kâfirlere katılır da onun mehri size geri verilmezse, size onlardan bir ganimet geldiği zaman, eşleri gitmiş olanlara, verdikleri mehrin mislini o ganimetten verin. Kendisine iman ettiğiniz Allah'a karşı gelmekten sakının.
Yaşar Nuri Öztürk : Eğer, kâfirler tarafına geçmiş eşleriniz yüzünden birşeyleriniz inkârcılara gider, sonra da onlardan size kaçan kadınlar yüzünden ödeme sırası size gelirse, eşleri gitmiş olan müminlere, harcadıkları miktarı verin. Kendisine inandığınız Allah'tan korkun.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}