» 58 / Mücâdele  19:

Kuran Sırası: 58
İniş Sırası: 105
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22

 » 58 / Mücâdele  Suresi: 19
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. اسْتَحْوَذَ (ESTḪVZ̃) = İsteHveƶe : kuşatmıştır
2. عَلَيْهِمُ (ALYHM) = ǎleyhimu : onları
3. الشَّيْطَانُ (ELŞYŦEN) = ş-şeyTānu : şeytan
4. فَأَنْسَاهُمْ (FÊNSEHM) = feensāhum : ve onlara unutturmuştur
5. ذِكْرَ (Z̃KR) = ƶikra : anmayı
6. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'ı
7. أُولَٰئِكَ (ÊVLÙK) = ulāike : onlar
8. حِزْبُ (ḪZB) = Hizbu : hizbidir
9. الشَّيْطَانِ (ELŞYŦEN) = ş-şeyTāni : şeytanın
10. أَلَا (ÊLE) = elā : dikkat edin
11. إِنَّ (ÎN) = inne : muhakkak ki
12. حِزْبَ (ḪZB) = Hizbe : hizbi
13. الشَّيْطَانِ (ELŞYŦEN) = ş-şeyTāni : şeytanın
14. هُمُ (HM) = humu : onlar
15. الْخَاسِرُونَ (ELḢESRVN) = l-ḣāsirūne : kaybedecektir
kuşatmıştır | onları | şeytan | ve onlara unutturmuştur | anmayı | Allah'ı | onlar | hizbidir | şeytanın | dikkat edin | muhakkak ki | hizbi | şeytanın | onlar | kaybedecektir |

[ḪVZ̃] [] [ŞŦN] [NSY] [Z̃KR] [] [] [ḪZB] [ŞŦN] [] [] [ḪZB] [ŞŦN] [] [ḢSR]
ESTḪVZ̃ ALYHM ELŞYŦEN FÊNSEHM Z̃KR ELLH ÊVLÙK ḪZB ELŞYŦEN ÊLE ÎN ḪZB ELŞYŦEN HM ELḢESRVN

İsteHveƶe ǎleyhimu ş-şeyTānu feensāhum ƶikra llahi ulāike Hizbu ş-şeyTāni elā inne Hizbe ş-şeyTāni humu l-ḣāsirūne
استحوذ عليهم الشيطان فأنساهم ذكر الله أولئك حزب الشيطان ألا إن حزب الشيطان هم الخاسرون

 » 58 / Mücâdele  Suresi: 19
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
استحوذ ح و ذ | ḪVZ̃ ESTḪVZ̃ İsteHveƶe kuşatmıştır Has overcome
عليهم | ALYHM ǎleyhimu onları them
الشيطان ش ط ن | ŞŦN ELŞYŦEN ş-şeyTānu şeytan the Shaitaan,
فأنساهم ن س ي | NSY FÊNSEHM feensāhum ve onlara unutturmuştur so he made them forget
ذكر ذ ك ر | Z̃KR Z̃KR ƶikra anmayı (the) remembrance
الله | ELLH llahi Allah'ı (of) Allah.
أولئك | ÊVLÙK ulāike onlar Those
حزب ح ز ب | ḪZB ḪZB Hizbu hizbidir (are the) party
الشيطان ش ط ن | ŞŦN ELŞYŦEN ş-şeyTāni şeytanın (of) the Shaitaan.
ألا | ÊLE elā dikkat edin No doubt!
إن | ÎN inne muhakkak ki Indeed,
حزب ح ز ب | ḪZB ḪZB Hizbe hizbi (the) party
الشيطان ش ط ن | ŞŦN ELŞYŦEN ş-şeyTāni şeytanın (of) the Shaitaan,
هم | HM humu onlar they
الخاسرون خ س ر | ḢSR ELḢESRVN l-ḣāsirūne kaybedecektir (will be) the losers.

58:19 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

kuşatmıştır | onları | şeytan | ve onlara unutturmuştur | anmayı | Allah'ı | onlar | hizbidir | şeytanın | dikkat edin | muhakkak ki | hizbi | şeytanın | onlar | kaybedecektir |

[ḪVZ̃] [] [ŞŦN] [NSY] [Z̃KR] [] [] [ḪZB] [ŞŦN] [] [] [ḪZB] [ŞŦN] [] [ḢSR]
ESTḪVZ̃ ALYHM ELŞYŦEN FÊNSEHM Z̃KR ELLH ÊVLÙK ḪZB ELŞYŦEN ÊLE ÎN ḪZB ELŞYŦEN HM ELḢESRVN

İsteHveƶe ǎleyhimu ş-şeyTānu feensāhum ƶikra llahi ulāike Hizbu ş-şeyTāni elā inne Hizbe ş-şeyTāni humu l-ḣāsirūne
استحوذ عليهم الشيطان فأنساهم ذكر الله أولئك حزب الشيطان ألا إن حزب الشيطان هم الخاسرون

[ح و ذ ] [] [ش ط ن] [ن س ي] [ذ ك ر] [] [] [ح ز ب] [ش ط ن] [] [] [ح ز ب] [ش ط ن] [] [خ س ر]

 » 58 / Mücâdele  Suresi: 19
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
استحوذ ح و ذ | ḪVZ̃ ESTḪVZ̃ İsteHveƶe kuşatmıştır Has overcome
Elif,Sin,Te,Ha,Vav,Zel,
1,60,400,8,6,700,
V – 3rd person masculine singular (form X) perfect verb
فعل ماض
عليهم | ALYHM ǎleyhimu onları them
Ayn,Lam,Ye,He,Mim,
70,30,10,5,40,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
جار ومجرور
الشيطان ش ط ن | ŞŦN ELŞYŦEN ş-şeyTānu şeytan the Shaitaan,
Elif,Lam,Şın,Ye,Tı,Elif,Nun,
1,30,300,10,9,1,50,
"PN – nominative masculine proper noun → Satan"
اسم علم مرفوع
فأنساهم ن س ي | NSY FÊNSEHM feensāhum ve onlara unutturmuştur so he made them forget
Fe,,Nun,Sin,Elif,He,Mim,
80,,50,60,1,5,40,
REM – prefixed resumption particle
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
PRON – 3rd person masculine plural object pronoun
الفاء استئنافية
فعل ماض و«هم» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
ذكر ذ ك ر | Z̃KR Z̃KR ƶikra anmayı (the) remembrance
Zel,Kef,Re,
700,20,200,
N – accusative masculine verbal noun
اسم منصوب
الله | ELLH llahi Allah'ı (of) Allah.
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
أولئك | ÊVLÙK ulāike onlar Those
,Vav,Lam,,Kef,
,6,30,,20,
DEM – plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
حزب ح ز ب | ḪZB ḪZB Hizbu hizbidir (are the) party
Ha,Ze,Be,
8,7,2,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
الشيطان ش ط ن | ŞŦN ELŞYŦEN ş-şeyTāni şeytanın (of) the Shaitaan.
Elif,Lam,Şın,Ye,Tı,Elif,Nun,
1,30,300,10,9,1,50,
"PN – genitive masculine proper noun → Satan"
اسم علم مجرور
ألا | ÊLE elā dikkat edin No doubt!
,Lam,Elif,
,30,1,
INC – inceptive particle
حرف ابتداء
إن | ÎN inne muhakkak ki Indeed,
,Nun,
,50,
ACC – accusative particle
حرف نصب
حزب ح ز ب | ḪZB ḪZB Hizbe hizbi (the) party
Ha,Ze,Be,
8,7,2,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
الشيطان ش ط ن | ŞŦN ELŞYŦEN ş-şeyTāni şeytanın (of) the Shaitaan,
Elif,Lam,Şın,Ye,Tı,Elif,Nun,
1,30,300,10,9,1,50,
"PN – genitive masculine proper noun → Satan"
اسم علم مجرور
هم | HM humu onlar they
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
الخاسرون خ س ر | ḢSR ELḢESRVN l-ḣāsirūne kaybedecektir (will be) the losers.
Elif,Lam,Hı,Elif,Sin,Re,Vav,Nun,
1,30,600,1,60,200,6,50,
N – nominative masculine plural active participle
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |اسْتَحْوَذَ: kuşatmıştır | عَلَيْهِمُ: onları | الشَّيْطَانُ: şeytan | فَأَنْسَاهُمْ: ve onlara unutturmuştur | ذِكْرَ: anmayı | اللَّهِ: Allah'ı | أُولَٰئِكَ: onlar | حِزْبُ: hizbidir | الشَّيْطَانِ: şeytanın | أَلَا: dikkat edin | إِنَّ: muhakkak ki | حِزْبَ: hizbi | الشَّيْطَانِ: şeytanın | هُمُ: onlar | الْخَاسِرُونَ: kaybedecektir |
Kırık Meal (Harekesiz) : |استحوذ ESTḪWZ̃ kuşatmıştır | عليهم ALYHM onları | الشيطان ELŞYŦEN şeytan | فأنساهم FÊNSEHM ve onlara unutturmuştur | ذكر Z̃KR anmayı | الله ELLH Allah'ı | أولئك ÊWLÙK onlar | حزب ḪZB hizbidir | الشيطان ELŞYŦEN şeytanın | ألا ÊLE dikkat edin | إن ÎN muhakkak ki | حزب ḪZB hizbi | الشيطان ELŞYŦEN şeytanın | هم HM onlar | الخاسرون ELḢESRWN kaybedecektir |
Kırık Meal (Okunuş) : |İsteHveƶe: kuşatmıştır | ǎleyhimu: onları | ş-şeyTānu: şeytan | feensāhum: ve onlara unutturmuştur | ƶikra: anmayı | llahi: Allah'ı | ulāike: onlar | Hizbu: hizbidir | ş-şeyTāni: şeytanın | elā: dikkat edin | inne: muhakkak ki | Hizbe: hizbi | ş-şeyTāni: şeytanın | humu: onlar | l-ḣāsirūne: kaybedecektir |
Kırık Meal (Transcript) : |ESTḪVZ̃: kuşatmıştır | ALYHM: onları | ELŞYŦEN: şeytan | FÊNSEHM: ve onlara unutturmuştur | Z̃KR: anmayı | ELLH: Allah'ı | ÊVLÙK: onlar | ḪZB: hizbidir | ELŞYŦEN: şeytanın | ÊLE: dikkat edin | ÎN: muhakkak ki | ḪZB: hizbi | ELŞYŦEN: şeytanın | HM: onlar | ELḢESRVN: kaybedecektir |
Abdulbaki Gölpınarlı : Şeytan, üstlerine saldırmıştır, üst olmuştur da onlara Allah'ı anmayı unutturmuştur; onlardır Şeytan'ın fırkası; bilin ki şüphe yok, Şeytan'ın fırkası, ziyan edenlerin ta kendisidir.
Adem Uğur : Şeytan onları etkisi altına aldı da kendilerine Allah'ı anmayı unutturdu. İşte onlar şeytanın yandaşlarıdır. İyi bilin ki şeytanın yandaşları hep kayıptadırlar.
Ahmed Hulusi : Şeytan (yalnızca beden olma fikri) onlara yerleşti de, onlara Allâh'ın zikrini (hatırlatılan hakikatlerini, bedeni terk edip Allâh Esmâ'sıyla var olmuş yapılarıyla {şuur} sonsuza dek yaşayacaklarını) unutturdu! İşte onlar Hizbüş Şeytan'dır (şeytanî fikir yandaşları - kendini yalnızca beden sananlar). . . Dikkat edin, muhakkak ki Hizbüş Şeytan (kendini yalnızca beden sananlar) hüsrana uğrayanların ta kendileridir!
Ahmet Tekin : Şeytan, şeytan tıynetli ahlâksız azgınlar, şeytanî güçler onları etkisine almış ve onlara Allah’ı anmayı, Allah’ı zikri, Kur’ân’ı, İslâm’ı tebliği, Allah’a itaati ve şükrü unutturmuştur. Onlar şeytanın yandaşlarıdır. Unutmayın, şeytanın yandaşları, işte onlar hüsrana uğrayanlardır.
Ahmet Varol : Şeytan onları kuşatmış ve kendilerine Allah'ı anmayı unutturmuştur. İşte onlar şeytanın taraftarlarıdırlar. İyi bilin ki şeytanın taraftarları, zarara (hüsrana) uğrayacakların kendileridirler.
Ali Bulaç : Şeytan onları sarıp kuşatmıştır; böylelikle onlara Allah'ın zikrini unutturmuştur. İşte onlar, şeytanın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz şeytanın fırkası, hüsrana uğrayanların ta kendileridir.
Ali Fikri Yavuz : Bunları şeytan kaplamış da Allah’ı hatırlamayı kendilerine unutturmuştur. Bunlar şeytan taraftarlarıdırlar. Bilin ki, şeytan taraftarı olanlar, hep hüsrana (perişanlığa) düşenlerdir.
Bekir Sadak : seytan onlarin baslarina dikilip Allah'i anmayi unutturmustur. Iste onlar seytanin taraftarlaridir. Iyi bilin; seyatanin taraftarlari elbette husrandadirlar.
Celal Yıldırım : Şeytan onlara karşı üstünlük sağlamıştır da Allah'ı anmayı kendilerine unutturmuştur. İşte bunlar şeytanın dostları ve yandaşlarıdır. Haberiniz olsun ki, hüsrana uğrayanlar, ancak şeytanın dost ve yandaşlarıdır.
Diyanet İşleri : Şeytan onları hâkimiyeti altına alıp kendilerine Allah’ı anmayı unutturmuştur. İşte onlar şeytanın tarafında olanlardır. İyi bilin ki, şeytanın tarafında olanlar ziyana uğrayanların ta kendileridir.
Diyanet İşleri (eski) : Şeytan onların başlarına dikilip Allah'ı anmayı unutturmuştur. İşte onlar şeytanın taraftarlarıdır. İyi bilin; şeytanın taraftarları elbette hüsrandadırlar.
Diyanet Vakfi : Şeytan onları etkisi altına aldı da kendilerine Allah'ı anmayı unutturdu. İşte onlar şeytanın yandaşlarıdır. İyi bilin ki şeytanın yandaşları hep kayıptadırlar.
Edip Yüksel : Şeytan onları sahiplenmiş ve onlara ALLAH'ın mesajını unutturmuştur. Onlar şeytanın partisidir. Şeytanın partisi kesinlikle kaybedecektir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Şeytan onları istilâ etmiş, onlara Allah'ı anmayı unutturmuştur. Onlar, şeytanın hizbi (partisi)dir. İyi bilin ki şeytanın partisi kaybedecektir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Şeytan kendilerini istila etmiş ve kendilerine Allah düşüncesini unutturmuştur. İşte onlar şeytanın yandaşlarıdırlar. Uyanık ol ki, şeytanın yandaşları hep hüsrana düşenlerdir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Şeytan üzerlerine istîlâ etmiştir de kendilerine Allah düşüncesini unutturmuştur, onlar şeytan hizbi, (şeytan tarafdarı)dırlar, uyanık ol ki şeytanın hizbi hep husrana düşenlerdir.
Fizilal-il Kuran : Şeytan onları istila etmiş, onlara Allah'ı anmayı unutturmuştur. Onlar şeytanın taraftarlarıdır. İyi bilin ki şeytanın taraftarları mutlaka kaybedenlerdir.
Gültekin Onan : Şeytan onları sarıp kuşatmıştır, böylelikle onlara Tanrı'nın zikrini unutturmuştur. İşte onlar, şeytanın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz şeytanın fırkası, hüsrana uğrayanların ta kendileridir.
Hakkı Yılmaz : Şeytan, onları istilâ etmişti de onlara Allah'ı anmayı terk ettirmişti. Onlar, şeytanın grubudur. Gözünüzü açın! Şeytanın grubu kesinlikle kaybedenlerin ta kendisidir.
Hasan Basri Çantay : Bunları şeytan istîlâ etmiş, artık o, bunlara Allâhı hatırlamayı bile unutdurmuşdur. Bunlar şeytan fırkası (mensûbları) dır. Gözünüzü açın ki şeytan fırkası (na tâbi' olanlar) hakıykaten hüsrana düşenlerin ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat : Şeytan onları hükmü altına almıştır da Allah’ı zikretmeyi kendilerine unutturmuştur.İşte onlar, şeytanın tarafdarlarıdırlar! Dikkat edin! Şeytanın tarafdarları hüsrâna uğrayanların ta kendileridir!
İbni Kesir : Şeytan onlara baskın gelip Allah'ı anmayı unutturmuştur. İşte onlar, şeytanın taraftarlarıdır. İyi bilin ki; şeytanın taraftarları muhakkak hüsrana uğrayanların kendileridir.
İskender Evrenosoğlu : Şeytan onları kuşattı. Böylece Allah'ın zikrini onlara unutturdu. İşte onlar, şeytanın taraftarlarıdır. Şeytanın taraftarları, gerçekten hüsranda olanlar, onlar değil mi?
Muhammed Esed : Şeytan, onlar üzerinde üstünlük kurmuş ve onları Allah'ı anmaktan uzaklaştırmıştır. Böyleleri Şeytan'ın yandaşlarıdır. Gerçekten hüsranda olanlar onlardır, Şeytan'ın yandaşları!
Ömer Nasuhi Bilmen : Onların üzerlerine şeytan galebe etmiş de onlara Allah'ın zikrini unutturmuştur. Onlar, şeytanın askerleridir. Haberiniz olsun ki şüphe yok şeytanın askerleri, onlar, hüsrâna uğramış olanlardır.
Ömer Öngüt : Şeytan onları istilâ etmiş, onlara Allah'ı anmayı bile unutturmuştur. Onlar şeytan taraftarı olanlardır. İyi bilin ki asıl kayba uğrayanlar şeytan taraftarı olanlardır.
Şaban Piriş : Şeytan onları hükmü altına almış ve onlara Allah’ın uyarılarını/zikrini unutturmuştur. Onlar, şeytanın askerleridir. Şunu bilin ki şeytanın askerleri hüsrana uğrayacaktır.
Suat Yıldırım : Şeytan onların akıllarını çelmiş de onlara, Allah’ı hatırlamayı unutturmuştur. İşte onlar şeytanın takımıdır ve şunu unutmayın ki şeytanın takımı ziyan ve hüsrana mahkûmdur.
Süleyman Ateş : Şeytân onları kuşatmış (ruhlarına hâkim olmuş) onlara Allâh'ı anmayı unutturmuştur. Onlar şeytânın hizbi (partisi)dir. Muhakkak ki şeytânın hizbi kaybedecektir.
Tefhim-ul Kuran : Şeytan onları sarıp kuşatmıştır; böylelikle de onlara Allah'ın zikrini unutturmuştur. İşte onlar, şeytanın fırkasıdır. Dikkat edin; şüphesiz şeytanın fırkası, hüsrana uğrayanların ta kendileridir.
Ümit Şimşek : Şeytan onları avucunun içine almış ve onlara Allah'ı anmayı unutturmuştur. Onlar Şeytanın taraftarlarıdır. Ama bilin ki, Şeytanın taraftarları, hüsrana düşenlerin tâ kendileridir.
Yaşar Nuri Öztürk : Şeytan onları kuşattı da Allah'ın zikrini/Kur'an'ını onlara unutturdu. İşte bunlar şeytanın hizbidir. Dikkat edin! Şeytanın hizbi hüsrana uğrayanların ta kendileridir.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}