» 45 / Câsiye  8:

Kuran Sırası: 45
İniş Sırası: 65
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37

 » 45 / Câsiye  Suresi: 8
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. يَسْمَعُ (YSMA) = yesmeǔ : o işitir
2. ايَاتِ ( ËYET) = āyāti : ayetlerinin
3. اللَّهِ (ELLH) = llahi : Allah'ın
4. تُتْلَىٰ (TTL) = tutlā : okunduğunu
5. عَلَيْهِ (ALYH) = ǎleyhi : kendisine
6. ثُمَّ (S̃M) = ṧumme : sonra
7. يُصِرُّ (YṦR) = yuSirru : direnir
8. مُسْتَكْبِرًا (MSTKBRE) = mustekbiran : büyüklük taslar
9. كَأَنْ (KÊN) = keen : sanki
10. لَمْ (LM) = lem :
11. يَسْمَعْهَا (YSMAHE) = yesmeǎ'hā : hiç onları işitmemiş
12. فَبَشِّرْهُ (FBŞRH) = febeşşirhu : onu müjdele
13. بِعَذَابٍ (BAZ̃EB) = biǎƶābin : bir azab ile
14. أَلِيمٍ (ÊLYM) = elīmin : acı
o işitir | ayetlerinin | Allah'ın | okunduğunu | kendisine | sonra | direnir | büyüklük taslar | sanki | | hiç onları işitmemiş | onu müjdele | bir azab ile | acı |

[SMA] [EYY] [] [TLV] [] [] [ṦRR] [KBR] [] [] [SMA] [BŞR] [AZ̃B] [ELM]
YSMA ËYET ELLH TTL ALYH S̃M YṦR MSTKBRE KÊN LM YSMAHE FBŞRH BAZ̃EB ÊLYM

yesmeǔ āyāti llahi tutlā ǎleyhi ṧumme yuSirru mustekbiran keen lem yesmeǎ'hā febeşşirhu biǎƶābin elīmin
يسمع آيات الله تتلى عليه ثم يصر مستكبرا كأن لم يسمعها فبشره بعذاب أليم

 » 45 / Câsiye  Suresi: 8
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يسمع س م ع | SMA YSMA yesmeǔ o işitir Who hears
آيات ا ي ي | EYY ËYET āyāti ayetlerinin (the) Verses
الله | ELLH llahi Allah'ın (of) Allah
تتلى ت ل و | TLV TTL tutlā okunduğunu recited
عليه | ALYH ǎleyhi kendisine to him,
ثم | S̃M ṧumme sonra then
يصر ص ر ر | ṦRR YṦR yuSirru direnir persists
مستكبرا ك ب ر | KBR MSTKBRE mustekbiran büyüklük taslar arrogantly
كأن | KÊN keen sanki as if
لم | LM lem not
يسمعها س م ع | SMA YSMAHE yesmeǎ'hā hiç onları işitmemiş he heard them.
فبشره ب ش ر | BŞR FBŞRH febeşşirhu onu müjdele So give him tidings
بعذاب ع ذ ب | AZ̃B BAZ̃EB biǎƶābin bir azab ile (of) a punishment
أليم ا ل م | ELM ÊLYM elīmin acı painful.

45:8 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

o işitir | ayetlerinin | Allah'ın | okunduğunu | kendisine | sonra | direnir | büyüklük taslar | sanki | | hiç onları işitmemiş | onu müjdele | bir azab ile | acı |

[SMA] [EYY] [] [TLV] [] [] [ṦRR] [KBR] [] [] [SMA] [BŞR] [AZ̃B] [ELM]
YSMA ËYET ELLH TTL ALYH S̃M YṦR MSTKBRE KÊN LM YSMAHE FBŞRH BAZ̃EB ÊLYM

yesmeǔ āyāti llahi tutlā ǎleyhi ṧumme yuSirru mustekbiran keen lem yesmeǎ'hā febeşşirhu biǎƶābin elīmin
يسمع آيات الله تتلى عليه ثم يصر مستكبرا كأن لم يسمعها فبشره بعذاب أليم

[س م ع] [ا ي ي] [] [ت ل و] [] [] [ص ر ر] [ك ب ر] [] [] [س م ع] [ب ش ر] [ع ذ ب] [ا ل م]

 » 45 / Câsiye  Suresi: 8
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يسمع س م ع | SMA YSMA yesmeǔ o işitir Who hears
Ye,Sin,Mim,Ayn,
10,60,40,70,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
فعل مضارع
آيات ا ي ي | EYY ËYET āyāti ayetlerinin (the) Verses
,Ye,Elif,Te,
,10,1,400,
N – genitive feminine plural noun
اسم مجرور
الله | ELLH llahi Allah'ın (of) Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
تتلى ت ل و | TLV TTL tutlā okunduğunu recited
Te,Te,Lam,,
400,400,30,,
V – 3rd person feminine singular passive imperfect verb
فعل مضارع مبني للمجهول
عليه | ALYH ǎleyhi kendisine to him,
Ayn,Lam,Ye,He,
70,30,10,5,
P – preposition
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
جار ومجرور
ثم | S̃M ṧumme sonra then
Se,Mim,
500,40,
CONJ – coordinating conjunction
حرف عطف
يصر ص ر ر | ṦRR YṦR yuSirru direnir persists
Ye,Sad,Re,
10,90,200,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb
فعل مضارع
مستكبرا ك ب ر | KBR MSTKBRE mustekbiran büyüklük taslar arrogantly
Mim,Sin,Te,Kef,Be,Re,Elif,
40,60,400,20,2,200,1,
N – accusative masculine indefinite (form X) active participle
اسم منصوب
كأن | KÊN keen sanki as if
Kef,,Nun,
20,,50,
P – prefixed preposition ka
SUB – subordinating conjunction
جار ومجرور
لم | LM lem not
Lam,Mim,
30,40,
NEG – negative particle
حرف نفي
يسمعها س م ع | SMA YSMAHE yesmeǎ'hā hiç onları işitmemiş he heard them.
Ye,Sin,Mim,Ayn,He,Elif,
10,60,40,70,5,1,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, jussive mood
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
فعل مضارع مجزوم و«ها» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
فبشره ب ش ر | BŞR FBŞRH febeşşirhu onu müjdele So give him tidings
Fe,Be,Şın,Re,He,
80,2,300,200,5,
REM – prefixed resumption particle
V – 2nd person masculine singular (form II) imperative verb
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
الفاء استئنافية
فعل أمر والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
بعذاب ع ذ ب | AZ̃B BAZ̃EB biǎƶābin bir azab ile (of) a punishment
Be,Ayn,Zel,Elif,Be,
2,70,700,1,2,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine indefinite noun
جار ومجرور
أليم ا ل م | ELM ÊLYM elīmin acı painful.
,Lam,Ye,Mim,
,30,10,40,
ADJ – genitive masculine singular indefinite adjective
صفة مجرورة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |يَسْمَعُ: o işitir | ايَاتِ: ayetlerinin | اللَّهِ: Allah'ın | تُتْلَىٰ: okunduğunu | عَلَيْهِ: kendisine | ثُمَّ: sonra | يُصِرُّ: direnir | مُسْتَكْبِرًا: büyüklük taslar | كَأَنْ: sanki | لَمْ: | يَسْمَعْهَا: hiç onları işitmemiş | فَبَشِّرْهُ: onu müjdele | بِعَذَابٍ: bir azab ile | أَلِيمٍ: acı |
Kırık Meal (Harekesiz) : |يسمع YSMA o işitir | آيات ËYET ayetlerinin | الله ELLH Allah'ın | تتلى TTL okunduğunu | عليه ALYH kendisine | ثم S̃M sonra | يصر YṦR direnir | مستكبرا MSTKBRE büyüklük taslar | كأن KÊN sanki | لم LM | يسمعها YSMAHE hiç onları işitmemiş | فبشره FBŞRH onu müjdele | بعذاب BAZ̃EB bir azab ile | أليم ÊLYM acı |
Kırık Meal (Okunuş) : |yesmeǔ: o işitir | āyāti: ayetlerinin | llahi: Allah'ın | tutlā: okunduğunu | ǎleyhi: kendisine | ṧumme: sonra | yuSirru: direnir | mustekbiran: büyüklük taslar | keen: sanki | lem: | yesmeǎ'hā: hiç onları işitmemiş | febeşşirhu: onu müjdele | biǎƶābin: bir azab ile | elīmin: acı |
Kırık Meal (Transcript) : |YSMA: o işitir | ËYET: ayetlerinin | ELLH: Allah'ın | TTL: okunduğunu | ALYH: kendisine | S̃M: sonra | YṦR: direnir | MSTKBRE: büyüklük taslar | KÊN: sanki | LM: | YSMAHE: hiç onları işitmemiş | FBŞRH: onu müjdele | BAZ̃EB: bir azab ile | ÊLYM: acı |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ona okununca Allah'ın âyetlerini dinler de sonra gene hiç duymamış gibi ululanıp ısrâr eder; artık müjdele onu elemli bir azapla.
Adem Uğur : O, Allah'ın kendisine okunan âyetlerini işitir de sonra büyüklük taslayarak sanki hiç onları duymamış gibi (küfründe) direnir. İşte onu acı bir azap ile müjdele!
Ahmed Hulusi : Kendisine bildirilirken, Allâh işaretlerini işitir; sonra sanki onları işitmemiş gibi (üstüne alınmadan) büyüklük taslayarak (şirk düşüncesinde) ısrar eder. . . Onu, içine düşeceği feci azabı ile müjdele!
Ahmet Tekin : Yalancı ve günahkâr kişi Allah’ın, kendisine okunan âyetlerini işitir. Sonra, büyüklük taslayarak serkeşlik eder, onları hiç işitmemiş gibi inadında ısrar eder. Ona can yakıp inleten müthiş azâbı haber ver.
Ahmet Varol : Kendine Allah'ın ayetleri okunurken işitir; sonra büyüklük taslayarak onları hiç işitmemiş gibi (küfründe) direnir. Sen onu acıklı bir azapla müjdele.
Ali Bulaç : Kendisine Allah'ın ayetleri okunurken işitir, sonra müstekbirce (inatla büyüklük taslayarak) sanki işitmemiş gibi ısrar eder. Artık sen onu acı bir azabla müjdele.
Ali Fikri Yavuz : Yüzüne karşı Allah’ın ayetleri okunurken işitir de, sonra kibrinden bunları hiç işitmemiş gibi (küfrü üzerinde) ısrar eder. İşte (Ey Rasûlüm) onu, acıklı bir azab ile müjdele.
Bekir Sadak : (7-8) Kendine okunan Allah'in ayetlerini dinleyip, sonra, onlari hic duymamis gibi buyukluk taslamakta direnen, yalanci ve gunahkar kisinin vay haline! Ona can yakici bir azap mujdele.
Celal Yıldırım : Allah'ın âyetleri kendisine karşı okununca dinler ve hemen sonra büyüklük taslayarak sanki hiç işitmemiş gibi ısrar edip durur. Artık onu elem verici bir azâb ile müjdele.
Diyanet İşleri : Kendisine Allah’ın âyetlerinin okunduğunu işitir de, sonra büyüklük taslayarak sanki onları hiç duymamış gibi direnir. İşte onu elem dolu bir azap ile müjdele!
Diyanet İşleri (eski) : (7-8) Kendine okunan Allah'ın ayetlerini dinleyip, sonra, onları hiç duymamış gibi büyüklük taslamakta direnen, yalancı ve günahkar kişinin vay haline! Ona can yakıcı bir azap müjdele.
Diyanet Vakfi : O, Allah'ın kendisine okunan âyetlerini işitir de sonra büyüklük taslayarak sanki hiç onları duymamış gibi (küfründe) direnir. İşte onu acı bir azap ile müjdele!
Edip Yüksel : Kendisine okunan ALLAH'ın ayetlerini işittikten sonra, sanki onları hiç işitmemiş gibi büyüklük taslayarak direniyor. Onu acı bir cezayla müjdele.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O kimse Allah'ın kendisine okunan âyetlerini işitir de, sonra sanki kibrinden hiç işitmemiş gibi ısrar eder. İşte sen onu, can yakıcı bir azabla müjdele!
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Allah'ın ayetleri, karşısında okunurken işitir de sonra kibrinden hiç işitmemiş gibi ısrar eder. İşte onu acı bir azap ile müjdele!
Elmalılı Hamdi Yazır : Allahın âyetleri karşısında okunurken işitir de sonra kibrinden hiç işitmemiş gibi ısrar eyler, işte onu elîm bir azâb ile müjdele
Fizilal-il Kuran : Allah'ın ayetlerinin kendisine okunduğunu işitir de sonra büyüklük taslayarak sanki onları hiç işitmemiş gibi küfründe direnir. Onu, acı bir azabla müjdele.
Gültekin Onan : Kendisine Tanrı'nın ayetleri okunurken işitir, sonra müstekbirce (inatla büyüklük taslayarak) sanki işitmemiş gibi israr eder. Artık sen onu acı bir azabla müjdele.
Hakkı Yılmaz : O, Allah'ın kendisine okunan âyetlerini işitir, sonra da sanki kibrinden onu hiç işitmemiş gibi yine bildiğini okur. Artık sen ona, can yakıcı bir azabı müjdele!
Hasan Basri Çantay : Ki kendisine karşı Allahın âyetleri okunurken işidir de sonra büyüklük taslayıcı olarak bunları hiç işitmemiş gibi (küfründe) ısraar eder. İşte onu çok elem verici bir azâb ile müjdele.
Hayrat Neşriyat : (O kimse), kendisine okunan Allah’ın âyetlerini dinler, sonra da sanki hiç onları duymamış gibi, büyüklük taslayarak (inkârında) direnir. İşte onu, (pek) elemli bir azâb ile müjdele!
İbni Kesir : Kendisine okunan Allah'ın ayetlerini dinleyip de sonra onları hiç duymamış gibi büyüklük taslamakta direnir. Ona elim bir azabı müjdele.
İskender Evrenosoğlu : Kendisine okunan, Allah'ın âyetlerini işitir. Sonra onu işitmemiş gibi kibirlenerek israr eder. Artık onu, elîm azap ile müjdele.
Muhammed Esed : o ki, kendisine iletilen Allah'ın mesajlarını duyar ama sanki onları duymamış gibi küstahça umursamazlığında devam eder! Bu sebeple ona acıklı bir azabı haber ver!
Ömer Nasuhi Bilmen : Allah'ın âyetlerinin kendisine karşı okunur olduğunu işitir de sonra böbürlenerek ısrar eder, sanki onlar işitmemiştir. Artık onu acıklı bir azap ile müjdele!
Ömer Öngüt : Allah'ın âyetlerinin kendisine okunduğunu işitir de, sonra onları sanki hiç işitmemiş gibi büyüklük taslamada ısrar eder. İşte onu acıklı bir azap ile müjdele!
Şaban Piriş : Kendisine okunan Allah’ın ayetlerini duyar da, sonra büyüklenerek sanki onları hiç duymamış gibi ısrar eder. Acı azabı ona müjdele!..
Suat Yıldırım : (7-8) Yalana, sahtekârlığa, günaha dadanan her kimsenin vay haline! Böylesi, Allah’ın kendisine okunan âyetlerini işitir de sonra kibrine yediremeyip büyüklük taslayarak, sanki onları hiç işitmemiş gibi inkârında direnir. Ona gayet acı bir azabı müjdele!
Süleyman Ateş : O, Allâh'ın âyetlerinin kendisine okunduğunu işitir de sonra büyüklük taslayarak sanki hiç onları işitmemiş gibi (küfründe) direnir. Onu, acı bir azâb ile müjdele.
Tefhim-ul Kuran : Kendisine Allah'ın ayetleri okunurken işitir, sonra müstekbirce (inatla büyüklük taslayarak) sanki onları işitmemiş gibi ısrar eder. Artık sen onu acı bir azabla müjdele.
Ümit Şimşek : Kendisine okunan Allah'ın âyetlerini dinler de, sonra onları hiç işitmemiş gibi, kasılarak inkârında direnir. Onu acı bir azapla müjdele.
Yaşar Nuri Öztürk : Ki Allah'ın ayetlerinin kendisine okunuşunu dinler, sonra böbürlenmiş olarak inadında devam eder. Sanki hiç duymamıştır onları. Artık acıklı bir azapla muştula böylesini!


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}