» 65 / Talâk  8:

Kuran Sırası: 65
İniş Sırası: 99
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12

 » 65 / Talâk  Suresi: 8
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَكَأَيِّنْ (VKÊYN) = ve keeyyin : nicesi
2. مِنْ (MN) = min : -den
3. قَرْيَةٍ (GRYT) = ḳaryetin : kentler-
4. عَتَتْ (ATT) = ǎtet : baş kaldırdı
5. عَنْ (AN) = ǎn :
6. أَمْرِ (ÊMR) = emri : buyruğuna
7. رَبِّهَا (RBHE) = rabbihā : Rabbinin
8. وَرُسُلِهِ (VRSLH) = ve rusulihi : ve elçilerinin
9. فَحَاسَبْنَاهَا (FḪESBNEHE) = feHāsebnāhā : biz de onu hesaba çektik
10. حِسَابًا (ḪSEBE) = Hisāben : bir hesabla
11. شَدِيدًا (ŞD̃YD̃E) = şedīden : çetin
12. وَعَذَّبْنَاهَا (VAZ̃BNEHE) = ve ǎƶƶebnāhā : ve ona azabettik
13. عَذَابًا (AZ̃EBE) = ǎƶāben : bir azabla
14. نُكْرًا (NKRE) = nukran : korkunç
nicesi | -den | kentler- | baş kaldırdı | | buyruğuna | Rabbinin | ve elçilerinin | biz de onu hesaba çektik | bir hesabla | çetin | ve ona azabettik | bir azabla | korkunç |

[] [] [GRY] [ATV] [] [EMR] [RBB] [RSL] [ḪSB] [ḪSB] [ŞD̃D̃] [AZ̃B] [AZ̃B] [NKR]
VKÊYN MN GRYT ATT AN ÊMR RBHE VRSLH FḪESBNEHE ḪSEBE ŞD̃YD̃E VAZ̃BNEHE AZ̃EBE NKRE

ve keeyyin min ḳaryetin ǎtet ǎn emri rabbihā ve rusulihi feHāsebnāhā Hisāben şedīden ve ǎƶƶebnāhā ǎƶāben nukran
وكأين من قرية عتت عن أمر ربها ورسله فحاسبناها حسابا شديدا وعذبناها عذابا نكرا

 » 65 / Talâk  Suresi: 8
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وكأين | VKÊYN ve keeyyin nicesi And how many
من | MN min -den of
قرية ق ر ي | GRY GRYT ḳaryetin kentler- a town
عتت ع ت و | ATV ATT ǎtet baş kaldırdı rebelled
عن | AN ǎn against
أمر ا م ر | EMR ÊMR emri buyruğuna (the) Command
ربها ر ب ب | RBB RBHE rabbihā Rabbinin (of) its Lord
ورسله ر س ل | RSL VRSLH ve rusulihi ve elçilerinin and His Messengers,
فحاسبناها ح س ب | ḪSB FḪESBNEHE feHāsebnāhā biz de onu hesaba çektik so We took it to account,
حسابا ح س ب | ḪSB ḪSEBE Hisāben bir hesabla an account
شديدا ش د د | ŞD̃D̃ ŞD̃YD̃E şedīden çetin "severe;"
وعذبناها ع ذ ب | AZ̃B VAZ̃BNEHE ve ǎƶƶebnāhā ve ona azabettik and We punished it,
عذابا ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EBE ǎƶāben bir azabla a punishment
نكرا ن ك ر | NKR NKRE nukran korkunç terrible.

65:8 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

nicesi | -den | kentler- | baş kaldırdı | | buyruğuna | Rabbinin | ve elçilerinin | biz de onu hesaba çektik | bir hesabla | çetin | ve ona azabettik | bir azabla | korkunç |

[] [] [GRY] [ATV] [] [EMR] [RBB] [RSL] [ḪSB] [ḪSB] [ŞD̃D̃] [AZ̃B] [AZ̃B] [NKR]
VKÊYN MN GRYT ATT AN ÊMR RBHE VRSLH FḪESBNEHE ḪSEBE ŞD̃YD̃E VAZ̃BNEHE AZ̃EBE NKRE

ve keeyyin min ḳaryetin ǎtet ǎn emri rabbihā ve rusulihi feHāsebnāhā Hisāben şedīden ve ǎƶƶebnāhā ǎƶāben nukran
وكأين من قرية عتت عن أمر ربها ورسله فحاسبناها حسابا شديدا وعذبناها عذابا نكرا

[] [] [ق ر ي] [ع ت و] [] [ا م ر] [ر ب ب] [ر س ل] [ح س ب] [ح س ب] [ش د د] [ع ذ ب] [ع ذ ب] [ن ك ر]

 » 65 / Talâk  Suresi: 8
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وكأين | VKÊYN ve keeyyin nicesi And how many
Vav,Kef,,Ye,Nun,
6,20,,10,50,
REM – prefixed resumption particle
N – nominative noun
الواو استئنافية
اسم مرفوع
من | MN min -den of
Mim,Nun,
40,50,
P – preposition
حرف جر
قرية ق ر ي | GRY GRYT ḳaryetin kentler- a town
Gaf,Re,Ye,Te merbuta,
100,200,10,400,
N – genitive feminine indefinite noun
اسم مجرور
عتت ع ت و | ATV ATT ǎtet baş kaldırdı rebelled
Ayn,Te,Te,
70,400,400,
V – 3rd person feminine singular perfect verb
فعل ماض
عن | AN ǎn against
Ayn,Nun,
70,50,
P – preposition
حرف جر
أمر ا م ر | EMR ÊMR emri buyruğuna (the) Command
,Mim,Re,
,40,200,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور
ربها ر ب ب | RBB RBHE rabbihā Rabbinin (of) its Lord
Re,Be,He,Elif,
200,2,5,1,
N – genitive masculine noun
PRON – 3rd person feminine singular possessive pronoun
اسم مجرور و«ها» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
ورسله ر س ل | RSL VRSLH ve rusulihi ve elçilerinin and His Messengers,
Vav,Re,Sin,Lam,He,
6,200,60,30,5,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – genitive masculine plural noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
الواو عاطفة
اسم مجرور والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فحاسبناها ح س ب | ḪSB FḪESBNEHE feHāsebnāhā biz de onu hesaba çektik so We took it to account,
Fe,Ha,Elif,Sin,Be,Nun,Elif,He,Elif,
80,8,1,60,2,50,1,5,1,
CAUS – prefixed particle of cause
V – 1st person plural (form III) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
الفاء سببية
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل و«ها» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
حسابا ح س ب | ḪSB ḪSEBE Hisāben bir hesabla an account
Ha,Sin,Elif,Be,Elif,
8,60,1,2,1,
N – accusative masculine indefinite (form III) verbal noun
اسم منصوب
شديدا ش د د | ŞD̃D̃ ŞD̃YD̃E şedīden çetin "severe;"
Şın,Dal,Ye,Dal,Elif,
300,4,10,4,1,
ADJ – accusative masculine singular indefinite adjective
صفة منصوبة
وعذبناها ع ذ ب | AZ̃B VAZ̃BNEHE ve ǎƶƶebnāhā ve ona azabettik and We punished it,
Vav,Ayn,Zel,Be,Nun,Elif,He,Elif,
6,70,700,2,50,1,5,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 1st person plural (form II) perfect verb
PRON – subject pronoun
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
الواو عاطفة
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل و«ها» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
عذابا ع ذ ب | AZ̃B AZ̃EBE ǎƶāben bir azabla a punishment
Ayn,Zel,Elif,Be,Elif,
70,700,1,2,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
نكرا ن ك ر | NKR NKRE nukran korkunç terrible.
Nun,Kef,Re,Elif,
50,20,200,1,
ADJ – accusative masculine singular indefinite adjective
صفة منصوبة
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَكَأَيِّنْ: nicesi | مِنْ: -den | قَرْيَةٍ: kentler- | عَتَتْ: baş kaldırdı | عَنْ: | أَمْرِ: buyruğuna | رَبِّهَا: Rabbinin | وَرُسُلِهِ: ve elçilerinin | فَحَاسَبْنَاهَا: biz de onu hesaba çektik | حِسَابًا: bir hesabla | شَدِيدًا: çetin | وَعَذَّبْنَاهَا: ve ona azabettik | عَذَابًا: bir azabla | نُكْرًا: korkunç |
Kırık Meal (Harekesiz) : |وكأين WKÊYN nicesi | من MN -den | قرية GRYT kentler- | عتت ATT baş kaldırdı | عن AN | أمر ÊMR buyruğuna | ربها RBHE Rabbinin | ورسله WRSLH ve elçilerinin | فحاسبناها FḪESBNEHE biz de onu hesaba çektik | حسابا ḪSEBE bir hesabla | شديدا ŞD̃YD̃E çetin | وعذبناها WAZ̃BNEHE ve ona azabettik | عذابا AZ̃EBE bir azabla | نكرا NKRE korkunç |
Kırık Meal (Okunuş) : |ve keeyyin: nicesi | min: -den | ḳaryetin: kentler- | ǎtet: baş kaldırdı | ǎn: | emri: buyruğuna | rabbihā: Rabbinin | ve rusulihi: ve elçilerinin | feHāsebnāhā: biz de onu hesaba çektik | Hisāben: bir hesabla | şedīden: çetin | ve ǎƶƶebnāhā: ve ona azabettik | ǎƶāben: bir azabla | nukran: korkunç |
Kırık Meal (Transcript) : |VKÊYN: nicesi | MN: -den | GRYT: kentler- | ATT: baş kaldırdı | AN: | ÊMR: buyruğuna | RBHE: Rabbinin | VRSLH: ve elçilerinin | FḪESBNEHE: biz de onu hesaba çektik | ḪSEBE: bir hesabla | ŞD̃YD̃E: çetin | VAZ̃BNEHE: ve ona azabettik | AZ̃EBE: bir azabla | NKRE: korkunç |
Abdulbaki Gölpınarlı : Nice şehirler var ki halkı, Rablerinin ve onun peygamberlerinin emirlerine karşı gelmiştir de onları, çetin bir sûrette hesâba çekmişizdir ve onları helâk ederek azaplandırmışızdır.
Adem Uğur : Rabbinin ve O'nun elçilerinin emrinden uzaklaşıp azmış nice memleketler vardır ki, biz onları (ahalisini) çetin bir hesaba çekmiş ve onları görülmemiş azaba çarptırmışızdır.
Ahmed Hulusi : Rabbinin ve O'nun Rasûllerinin emrinde haddi aşan nice ülke halkı vardır ki, biz onu şiddetli bir hesaba çektik ve onu alışılmadık bir azapla azaplandırdık.
Ahmet Tekin : Allah’ın ve Rasullerinin koyduğu düzene, şeriata başkaldıran nice memleketleri, biz zorlu, ağır, çetin bir hesaba çektik. Onları görülmemiş bir ceza ile cezalandırdık.
Ahmet Varol : Nice kasaba vardır ki, Rablerinin ve O'nun peygamberlerinin emirlerine başkaldırdı. Biz de onları çetin bir hesaba çektik ve onları görülmemiş bir azapla azaplandırdık.
Ali Bulaç : Ülkelerden niceleri vardır ki, Rablerinin ve O'nun elçilerinin emrine karşı gelip azmışlar, böylece biz de onları çetin bir hesaba çekmişiz ve onları benzeri görülmedik bir azabla azablandırmışız.
Ali Fikri Yavuz : Nice memleket (halkı) Rabbinin ve peygamberlerinin emrinden çıkıb azdı da, biz onları şiddetli bir hesaba çektik ve görülmedik bir azabla kendilerini azablandırdık.
Bekir Sadak : Rablerinin ve O'nun peygamberlerinin buyrugundan cikan nice kasabalar halkini Biz, cetin bir hesaba cekmis, onlari, gorulmedik bir azaba ugratmisizdir.
Celal Yıldırım : Nice kasaba (halkı) Rabbının ve Peygamberlerinin buyruğu dışına çıkıp azgınlık gösterdi de biz onları çetin bir hesaba tabi tuttuk ve bilinmedik bir azaba uğrattık.
Diyanet İşleri : Nice kentlerin halkı Rablerinin ve O’nun elçilerinin emrinden uzaklaşıp azdılar. Bu yüzden kendilerini çetin bir hesaba çektik ve görülmedik bir azaba çarptırdık.
Diyanet İşleri (eski) : Rablerinin ve O'nun peygamberlerinin buyruğundan çıkan nice kasabalar halkını Biz, çetin bir hesaba çekmiş, onları, görülmedik bir azaba uğratmışızdır.
Diyanet Vakfi : Rabbinin ve O'nun elçilerinin emrinden uzaklaşıp azmış nice memleketler vardır ki, biz onları (ahalisini) çetin bir hesaba çekmiş ve onları görülmemiş azaba çarptırmışızdır.
Edip Yüksel : Nice kentler, Rab'lerinin ve O'nun gönderdiği elçilerin emirlerine baş kaldırdı. Sonunda biz de onları çetin bir hesaba çektik ve onları görülmemiş biçimde cezalandırdık.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Nice kent var ki Rablerinin ve O'nun elçilerinin emrine başkaldırdı, biz de onları çetin bir hesaba çektik ve onlara görülmemiş şekilde azab ettik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Nice memleket (halkı), Rabbinin ve peygamberlerinin emrinden çıkıp azdı da Biz onu çetin bir hesaba çektik ve görülmemiş bir azaba çarptırdık.
Elmalılı Hamdi Yazır : Nice memleket (nice şenlik) Rabbının ve rasullerinin emrinden çıkıp azdı da biz onu şiddetli bir hisaba çektik ve görülmedik bir azâba giriftar eyledik
Fizilal-il Kuran : Nice şehirler var ki Rabbinin ve elçilerinin emirlerine baş kaldırdı, biz de onu çetin bir hesaba çektik ve ona görülmemiş şekilde azab ettik.
Gültekin Onan : Ülkelerden niceleri vardır ki, rablerinin ve O'nun elçilerinin buyruğuna karşı gelip azmışlar, böylece biz de onları çetin bir hesaba çekmişiz ve onları benzeri görülmedik (nükra) bir azabla azablandırmışız.
Hakkı Yılmaz : Kentlerden niceleri var ki Rablerinin ve O'nun elçilerinin emrine başkaldırdı da Biz, onları çetin bir hesaba çektik ve onlara görülmemiş, duyulmamış bir azapla azap ettik.
Hasan Basri Çantay : Rabbinin ve Onun peygamberlerinin emrinden uzaklaşıb azmış olan nice memleket vardır ki biz onları en çetin bir hisâba çekmiş, onları akıllara şaşkınlık verecek bir azaba dûçâr etmişizdir.
Hayrat Neşriyat : Nice şehirler (halkı) vardır ki, Rablerinin ve O’nun peygamberlerinin emrine isyân ettiler de onları şiddetli bir hesâb ile hesâba çektik ve onları görülmemiş bir azabla cezâlandırdık.
İbni Kesir : Rabbının ve onun peygamberlerinin emrinden uzaklaşıp azmış nice kasabalar halkı vardır ki; Biz onları şiddetli bir hesaba çekmiş ve görülmemiş azaba çarptırmışızdır.
İskender Evrenosoğlu : Ve nice ülkeler Rab'lerinin ve O'nun Resûlleri'nin emrine itaat etmediler (haddi aştılar). Bu sebeple onları şiddetli bir hesaba çektik. Ve onları çok korkunç azapla azaplandırdık.
Muhammed Esed : Nice topluluk var ki Rablerinin ve Elçilerinin emirlerine küstahça karşı çıkmışlardır! Bunun üzerine Biz tümünü çetin bir hesaba çektik ve görülmemiş bir azaba çarptırdık.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve nice şehir (ahalisi) Rabbinin ve O'nun peygamberlerinin emrinden böbürlendi, artık onu bir şiddetli hesap ile hesaba çektik ve onu pek münker bir azap ile muazzeb kıldık.
Ömer Öngüt : Nice memleketler vardır ki, Rablerinin ve peygamberlerinin emrinden uzaklaşıp azmıştır. Biz de onları çetin bir hesaba çekmiş ve onları şiddetli bir azaba uğratmışızdır.
Şaban Piriş : Rabbinin ve onun elçisinin emrine karşı gelen nice ülkeler vardır ki biz onları çetin bir hesaba çektik ve onları görülmemiş bir şekilde cezalandırdık.
Suat Yıldırım : Rab’lerinin emrinden ve O’nun resullerinin talimatlarından taşkınlık ederek azan nice ülkelerin halkları var ki, Biz onları şiddetli bir şekilde hesaba çektik ve eşi benzeri görülmemiş şekilde cezalandırdık.
Süleyman Ateş : Nice kent var ki Rabbinin ve elçilerinin buyruğuna baş kaldırdı, biz de onu çetin bir hesaba çektik ve ona görülmemiş biçimde azâbettik.
Tefhim-ul Kuran : Ülkelerden niceleri vardır ki, Rablerinin ve O'nun peygamberinin emrine karşı gelip azmışlar, böylece biz de onları çetin bir hesaba çekmişiz ve onları benzeri görülmedik bir azabla azablandırmışız.
Ümit Şimşek : Allah'ın ve Resulünün buyruğundan çıkarak azan nice beldeler var ki, Biz onları çetin bir hesaba çektik ve görülmedik bir azaba uğrattık.
Yaşar Nuri Öztürk : Nice kentler vardı ki, azgınlık edip Rabbinin ve onun resullerinin emrinden çıktılar da biz onları çok zorlu bir hesaba çektik ve onlara, görülmemiş bir azapla azap ettik.


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}