» 64 / Tegâbun  10:

Kuran Sırası: 64
İniş Sırası: 108
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18

 » 64 / Tegâbun  Suresi: 10
Arapça Transcript Okunuş Türkçe
1. وَالَّذِينَ (VELZ̃YN) = velleƶīne : ve kimseler
2. كَفَرُوا (KFRVE) = keferū : inkar eden(ler)
3. وَكَذَّبُوا (VKZ̃BVE) = ve keƶƶebū : ve yalanlayanlar
4. بِايَاتِنَا (B ËYETNE) = biāyātinā : ayetlerimizi
5. أُولَٰئِكَ (ÊVLÙK) = ulāike : işte onlar
6. أَصْحَابُ (ÊṦḪEB) = eSHābu : halkıdır
7. النَّارِ (ELNER) = n-nāri : ateş
8. خَالِدِينَ (ḢELD̃YN) = ḣālidīne : sürekli kalacaklardır
9. فِيهَا (FYHE) = fīhā : orada
10. وَبِئْسَ (VBÙS) = ve bi'se : ne kötü
11. الْمَصِيرُ (ELMṦYR) = l-meSīru : gidilecek yerdir orası
ve kimseler | inkar eden(ler) | ve yalanlayanlar | ayetlerimizi | işte onlar | halkıdır | ateş | sürekli kalacaklardır | orada | ne kötü | gidilecek yerdir orası |

[] [KFR] [KZ̃B] [EYY] [] [ṦḪB] [NVR] [ḢLD̃] [] [BES] [ṦYR]
VELZ̃YN KFRVE VKZ̃BVE B ËYETNE ÊVLÙK ÊṦḪEB ELNER ḢELD̃YN FYHE VBÙS ELMṦYR

velleƶīne keferū ve keƶƶebū biāyātinā ulāike eSHābu n-nāri ḣālidīne fīhā ve bi'se l-meSīru
والذين كفروا وكذبوا بآياتنا أولئك أصحاب النار خالدين فيها وبئس المصير

 » 64 / Tegâbun  Suresi: 10
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والذين | VELZ̃YN velleƶīne ve kimseler But those who
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkar eden(ler) disbelieved
وكذبوا ك ذ ب | KZ̃B VKZ̃BVE ve keƶƶebū ve yalanlayanlar and denied
بآياتنا ا ي ي | EYY B ËYETNE biāyātinā ayetlerimizi [in] Our Verses,
أولئك | ÊVLÙK ulāike işte onlar those
أصحاب ص ح ب | ṦḪB ÊṦḪEB eSHābu halkıdır (are the) companions
النار ن و ر | NVR ELNER n-nāri ateş (of) the Fire,
خالدين خ ل د | ḢLD̃ ḢELD̃YN ḣālidīne sürekli kalacaklardır abiding forever
فيها | FYHE fīhā orada therein.
وبئس ب ا س | BES VBÙS ve bi'se ne kötü And wretched is
المصير ص ي ر | ṦYR ELMṦYR l-meSīru gidilecek yerdir orası the destination.

64:10 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

ve kimseler | inkar eden(ler) | ve yalanlayanlar | ayetlerimizi | işte onlar | halkıdır | ateş | sürekli kalacaklardır | orada | ne kötü | gidilecek yerdir orası |

[] [KFR] [KZ̃B] [EYY] [] [ṦḪB] [NVR] [ḢLD̃] [] [BES] [ṦYR]
VELZ̃YN KFRVE VKZ̃BVE B ËYETNE ÊVLÙK ÊṦḪEB ELNER ḢELD̃YN FYHE VBÙS ELMṦYR

velleƶīne keferū ve keƶƶebū biāyātinā ulāike eSHābu n-nāri ḣālidīne fīhā ve bi'se l-meSīru
والذين كفروا وكذبوا بآياتنا أولئك أصحاب النار خالدين فيها وبئس المصير

[] [ك ف ر] [ك ذ ب] [ا ي ي] [] [ص ح ب] [ن و ر] [خ ل د] [] [ب ا س] [ص ي ر]

 » 64 / Tegâbun  Suresi: 10
Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
والذين | VELZ̃YN velleƶīne ve kimseler But those who
Vav,Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
6,1,30,700,10,50,
REM – prefixed resumption particle
REL – masculine plural relative pronoun
الواو استئنافية
اسم موصول
كفروا ك ف ر | KFR KFRVE keferū inkar eden(ler) disbelieved
Kef,Fe,Re,Vav,Elif,
20,80,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
وكذبوا ك ذ ب | KZ̃B VKZ̃BVE ve keƶƶebū ve yalanlayanlar and denied
Vav,Kef,Zel,Be,Vav,Elif,
6,20,700,2,6,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine plural (form II) perfect verb
PRON – subject pronoun
الواو عاطفة
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بآياتنا ا ي ي | EYY B ËYETNE biāyātinā ayetlerimizi [in] Our Verses,
Be,,Ye,Elif,Te,Nun,Elif,
2,,10,1,400,50,1,
P – prefixed preposition bi
N – genitive feminine plural noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
جار ومجرور و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أولئك | ÊVLÙK ulāike işte onlar those
,Vav,Lam,,Kef,
,6,30,,20,
DEM – plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
أصحاب ص ح ب | ṦḪB ÊṦḪEB eSHābu halkıdır (are the) companions
,Sad,Ha,Elif,Be,
,90,8,1,2,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع
النار ن و ر | NVR ELNER n-nāri ateş (of) the Fire,
Elif,Lam,Nun,Elif,Re,
1,30,50,1,200,
N – genitive feminine noun
اسم مجرور
خالدين خ ل د | ḢLD̃ ḢELD̃YN ḣālidīne sürekli kalacaklardır abiding forever
Hı,Elif,Lam,Dal,Ye,Nun,
600,1,30,4,10,50,
N – accusative masculine plural active participle
اسم منصوب
فيها | FYHE fīhā orada therein.
Fe,Ye,He,Elif,
80,10,5,1,
P – preposition
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
جار ومجرور
وبئس ب ا س | BES VBÙS ve bi'se ne kötü And wretched is
Vav,Be,,Sin,
6,2,,60,
REM – prefixed resumption particle
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو استئنافية
فعل ماض
المصير ص ي ر | ṦYR ELMṦYR l-meSīru gidilecek yerdir orası the destination.
Elif,Lam,Mim,Sad,Ye,Re,
1,30,40,90,10,200,
N – nominative noun
اسم مرفوع
: Dikkat İşareti, Kuran Sözlüğü Projesi kapsamında güncellenmiş ifadelere işaret etmektedir.

Konu Başlığı: -

Kırık Meal (Arapça) : |وَالَّذِينَ: ve kimseler | كَفَرُوا: inkar eden(ler) | وَكَذَّبُوا: ve yalanlayanlar | بِايَاتِنَا: ayetlerimizi | أُولَٰئِكَ: işte onlar | أَصْحَابُ: halkıdır | النَّارِ: ateş | خَالِدِينَ: sürekli kalacaklardır | فِيهَا: orada | وَبِئْسَ: ne kötü | الْمَصِيرُ: gidilecek yerdir orası |
Kırık Meal (Harekesiz) : |والذين WELZ̃YN ve kimseler | كفروا KFRWE inkar eden(ler) | وكذبوا WKZ̃BWE ve yalanlayanlar | بآياتنا B ËYETNE ayetlerimizi | أولئك ÊWLÙK işte onlar | أصحاب ÊṦḪEB halkıdır | النار ELNER ateş | خالدين ḢELD̃YN sürekli kalacaklardır | فيها FYHE orada | وبئس WBÙS ne kötü | المصير ELMṦYR gidilecek yerdir orası |
Kırık Meal (Okunuş) : |velleƶīne: ve kimseler | keferū: inkar eden(ler) | ve keƶƶebū: ve yalanlayanlar | biāyātinā: ayetlerimizi | ulāike: işte onlar | eSHābu: halkıdır | n-nāri: ateş | ḣālidīne: sürekli kalacaklardır | fīhā: orada | ve bi'se: ne kötü | l-meSīru: gidilecek yerdir orası |
Kırık Meal (Transcript) : |VELZ̃YN: ve kimseler | KFRVE: inkar eden(ler) | VKZ̃BVE: ve yalanlayanlar | B ËYETNE: ayetlerimizi | ÊVLÙK: işte onlar | ÊṦḪEB: halkıdır | ELNER: ateş | ḢELD̃YN: sürekli kalacaklardır | FYHE: orada | VBÙS: ne kötü | ELMṦYR: gidilecek yerdir orası |
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve kâfir olan ve delillerimizi yalanlayanlarsa cehennemliklerdir, ebedî kalırlar orada ve orası, dönüp varılacak ne kötü yerdir.
Adem Uğur : İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar cehennem ehlidirler. Orada ebedî kalacaklardır. Ne kötü gidilecek yerdir orası!
Ahmed Hulusi : İnkâr edip varlıklarında mevcut işaretlerimizi yalanlayanlara gelince; işte onlar, içinde sonsuza dek kalmak üzere ateş ehlidirler! Ne kötü dönüş yeridir!
Ahmet Tekin : Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, küfre saplananlar, âyetlerimizi, Kur’ân’ımızı, ilkelerimizi yalanlayanlar, işte onlar Cehennem ehlidirler. Orası ne kötü bir cezalandırma ve nihaî dönüş yeridir.
Ahmet Varol : Ama inkâr edenler ve ayetlerimizi yalanlayanlar, işte onlar ateş halkıdır. Onlar orada sonsuza kadar kalacaklardır. Orası ne kötü bir varış yeridir.
Ali Bulaç : İnkâr edip ayetlerimizi yalanlayanlara gelince; onlar da içinde sürekli kalıcılar olmak üzere, ateşin halkıdırlar. Ne kötü bir dönüş yeridir O.
Ali Fikri Yavuz : (Allah’ın vahdaniyyetini) inkâr edenler, bir de ayetlerimizi (Peygamberi ve Kur’an’ı) yalanlıyanlar ise, cehennemliktirler; orada devamlı kalacaklardır. O, ne fena varılacak yerdir!...
Bekir Sadak : Inkar edip, ayetlerimizi yalanlayanlar, iste onlar da atesliklerdir, orada temellidirler. Ne kotu bir donustur! *
Celal Yıldırım : Küfre sapıp âyetlerimizi yalanlayanlar (var ya), işte onlar içinde devamlı kalacakları ateşin arkadaşlarıdır. Varış yeri olarak ne kötü !
Diyanet İşleri : İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar, içinde ebedî kalmak üzere cehennemliklerdir. Ne kötü varılacak yerdir orası!
Diyanet İşleri (eski) : İnkar edip, ayetlerimizi yalanlayanlar, işte onlar da ateşliklerdir, orada temellidirler. Ne kötü bir dönüştür!
Diyanet Vakfi : İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar cehennem ehlidirler. Orada ebedî kalacaklardır. Ne kötü gidilecek yerdir orası!
Edip Yüksel : İnkar edenler, ayetlerimizi ve mucizelerimizi yalanlayanlar ateşin halkıdır; orada ebedi kalıcıdırlar. Ne kötü bir varış noktasıdır!
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar cehennem ehlidirler. Orada ebedi kalacaklardır. Ne kötü gidilecek yerdir orası!
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Küfredip ayetlerimizi yalanlayanlara gelince, onlar cehennemliklerdir, orada ebedi kalacaklardır. Orası ne kötü varılacak yerdir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Küfredip âyetlerimizi tekzib eyliyenler ise, onlar eshab-ı nar'dırlar, orada muhalled kalacaklardır, o ise ne fena varılacak yerdir
Fizilal-il Kuran : Kafir olup ayetlerimizi yalanlayanlara gelince onlar da ateş halkıdır. Orada ebedi kalacaklardır. Orası gidilecek ne kötü yerdir.
Gültekin Onan : Küfredip ayetlerimizi yalanlayanlara gelince; onlar da içinde sürekli kalıcılar olmak üzere ateşin halkıdırlar. İşte kötü bir dönüş yeridir o.
Hakkı Yılmaz : "İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayan kimseler; işte onlar, içinde sürekli kalanlar olarak Ateş'in ashâbıdırlar. O, ne kötü dönüş yeridir! "
Hasan Basri Çantay : O küfredenler (e), âyetlerimizi yalan sayanlar (a gelince:) Onlar da ateşin — içinde ebedî kalıcı olarak — yaranıdırlar. O ne kötü gidiş yeridir!..
Hayrat Neşriyat : İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar Cehennem ehlidirler; orada ebedî olarak kalıcıdırlar. O ise, ne kötü varılacak yerdir!
İbni Kesir : Küfredip de ayetlerimizi yalanlayanlara gelince; işte onlar, cehennem ashabıdırlar. Orada ebediyyen kalacaklardır. Ne kötü dönüş yeridir.
İskender Evrenosoğlu : Âyetlerimizi inkâr edenler ve yalanlayanlar; işte onlar, ateş ehlidirler, orada (cehennemde) ebediyyen kalacak olanlardır. Ve (o) ne kötü varış yeri (ulaşılacak yer).
Muhammed Esed : Hakikati inkara ve mesajlarımızı yalanlamaya şartlanmış olanlara gelince, işte onlar ateşi hak edenlerdir, orada kalıp dururlar. Ne kötü bir son!
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve o kimseler ki, kâfir oldular ve Bizim âyetlerimizi tekzîp ettiler. İşte onlar, içinde ebedîyyen kalıcılar olmak üzere ateş yârânıdırlar ve ne fena bir gidiş yeri.
Ömer Öngüt : İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte onlar ateş ehlidirler ve orada ebedî kalacaklardır. Ne kötü gidilecek yerdir orası!
Şaban Piriş : İnkar edenler ve ayetlerimizi yalanlayanlar, işte onlar ateş ehlidir. Orada ebedidirler. Ne kötü bir dönüş.
Suat Yıldırım : Dini inkâr edip âyetlerimizi yalan sayanlar ise, onlar da, devamlı olmak üzere cehennemliktirler. Gidilecek ne fena yerdir orası!
Süleyman Ateş : Nankörlük eden ve âyetlerimizi yalanlayanlar ise ateş halkıdır. Orada sürekli kalacaklardır. Ne kötü gidilecek yerdir orası!
Tefhim-ul Kuran : Küfredip ayetlerimizi yalan sayanlara gelince; onlar da içinde sürekli kalıcılar olmak üzere, ateşin halkıdırlar. Ne kötü bir dönüş yeridir O.
Ümit Şimşek : İnkâr eden ve âyetlerimizi yalanlayanlar ise ateş ehlidirler ve orada sürekli kalacaklardır. Varılacak ne kötü bir yerdir orası!
Yaşar Nuri Öztürk : Küfre sapıp ayetlerimizi yalanlayanlara gelince, işte bunlar, içinde sürekli kalacakları ateşin dostlarıdır. Ne kötü dönüş yeridir orası!


Kuran Mealleri Veritabanı ve Site Dosyalarını indirmek için TIKLAYINIZ.
[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}