Ümit Şimşek Meali |
|
And olsun göğe ve Tarık'a.(86:1)![](/open-icon.png) | |
Tarık'ın ne olduğunu bilir misin?(86:2)![](/open-icon.png) | |
O karanlıkları delip geçen yıldızdır.(86:3)![](/open-icon.png) | |
Hiçbir can yoktur ki, üzerinde bir gözetleyici bulunmasın.(86:4)![](/open-icon.png) | |
İnsan neden yaratıldığına baksın.(86:5)![](/open-icon.png) | |
O atılmış bir sudan yaratıldı.(86:6)![](/open-icon.png) | |
Ki omurga ile göğüsler arasından çıkar.(86:7)![](/open-icon.png) | |
Onu yaratan, elbette tekrar diriltmeye de kadirdir.(86:8)![](/open-icon.png) | |
Bütün gizliliklerin ortaya serildiği gün,(86:9)![](/open-icon.png) | |
İnsanın ne bir gücü olur, ne yardımcısı.(86:10)![](/open-icon.png) | |
And olsun dönüşlü göğe,(86:11)![](/open-icon.png) | |
Ve yarıklarla dolu yere:(86:12)![](/open-icon.png) | |
Bu Kur'ân, hiç şüphesiz, hak ile bâtılı ayırt eden sözdür.(86:13)![](/open-icon.png) | |
O şaka değildir.(86:14)![](/open-icon.png) | |
Onlar tuzak kurup duruyorlar.(86:15)![](/open-icon.png) | |
Ben de onların tuzaklarına karşı tuzak kuruyorum.(86:16)![](/open-icon.png) | |
Onun için sen o kâfirlere mühlet ver; bir süre onları kendi hallerine bırak.(86:17)![](/open-icon.png) | |