Ahmet Tekin Meali |
|
Andolsun, dörtnala düşman üzerine, savaşa giden süvarilere, çatlarcasına, soluk soluğa koşarak hücum eden atlara!(100:1) | |
Andolsun, ateş gücü yüksek birliklere, ateş yağdıran, alev saçan silahlara!(100:2) | |
Andolsun, düşman üzerine, düşman ordularına sabaha karşı baskın veren yiğitlere, baskına katılan atlara!(100:3) | |
Andolsun, sabaha karşı nâralar, at kişnemeleri, kılıç şakırtıları, silah sesleri, top gürlemeleri, bombalarla ortalığı toz dumana katanlara!(100:4) | |
Andolsun, toz duman arasında düşman birliklerinin merkezine dalanlara, düşman hatlarını yaranlara!(100:5) | |
İnsan Rabbinin nimetlerine karşı, kesinlikle çok nankör davranır!(100:6) | |
Bu konuda, kendisi de devamlı şâhittir.(100:7) | |
İnsan, kendi tercihlerine, menfaatine, mal sevgisine de aşırı düşkündür.(100:8) | |
Kabirlerdekiler fırlatılacağı zaman, hâlâ, halinin ne olacağını kestiremiyor mu?(100:9) | |
Gönüllerdekiler, sırlar ortaya konduğu zaman, hâlâ, halinin ne olacağını düşünemiyor mu?(100:10) | |
İşte o gün, Rableri, onların gizli-açık bütün yaptıklarından haberdardır.(100:11) | |