Hakkı Yılmaz Meali |
|
(1-5) {İnfitâr 19: Din Günü, kimse kimseye efendilik yapamaz. Ve o gün;} + gök yarıldığı, Rabbine kulak verdiği ve gerçekleştirildiği zaman; yeryüzü de dümdüz olduğu, içinde ne varsa attığı, boşaldığı ve Rabbine kulak verdiği ve gerçekleştirildiği zaman + {İnfitâr 19: buyruk, Allah'a aittir.}(84:1) | |
Ey insan! Şüphesiz sen Rabbine doğru koştukça koşan birisin. Sonunda da O'na kavuşacaksın. (84:6) | |
(7-9) "Artık, kitabı sağ eline verilen kişiye gelince; o, kolay bir hesapla hesaba çekilecek ve o, sevinçli olarak yakınlarına dönecektir. "(84:7) | |
(10-14) Kitabı kendisine arkasından verilen kişiye gelince de o, ölümü çağıracak ve alevli ateşe girecektir. Şüphesiz o, yakınları içinde sevinçli idi. Şüphesiz o, asla dönmeyeceğine kani idi. (84:10) | |
Hayır, şüphesiz Rabbi onu çok iyi görendi. (84:15) | |
(16-19) O hâlde, o şafak, gece ve içinde barındırdığı şeyler derlendiği zaman o ay kanıttır ki, siz kesinlikle hâlden hâle biniyorsunuz [sürekli değişeceksiniz, asla yok olup gitmeyeceksiniz]. (84:16) | |
(20,21) O hâlde onlara ne oluyor? İman etmiyorlar ve kendilerine Kur’ân okunduğu vakit boyun eğip teslimiyet göstermiyorlar/ikna olmuyorlar? (84:20) | |
"Aksine kâfirler; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan o kimseler yalanlıyorlar. "(84:22) | |
Hâlbuki Allah, içlerinde sakladıklarını en iyi bilendir. (84:23) | |
Artık sen onlara elem verici bir azabı müjdele. (84:24) | |
Ancak iman etmiş ve düzeltmeye yönelik işler yapan kimseler bunun dışındadır, onlar için tükenmez bir ücret/ödül vardır. (84:25) | |